Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1114 E. 2020/693 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :2019/1114 Esas
KARAR NO :2020/693

DAVA :İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :25/12/2019
KARAR TARİHİ :10/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından, dava dışı——— Şirketine kredi kullanıldırıldığını, davalı borçlunun da işbu krediye müteselsil kefil olduğunu, müvekkilinin edimini ifa ettiğini ancak karşılığını alamadığını, kredilerin geri ödenmemesi üzerine müvekkili tarafından asıl borçlu ve müteselsil kefilin hesabının kat edildiğini ve tüm borcun muaccel hale geldiğini, bunun üzerine Beyoğlu —- Noterliğinin—- tarihli hesap kat ihtarının gerek asıl borçluya gerekse müteselsil kefil olan davalı borçluya keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe geçildiğini, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu bildirdiğinden bahisle itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiklerini, Mahkememizin de yetkisiz olduğunu, müvekkilinin kefili olduğu dava dışı firmanın konkordato sürecinde olduğunu, 05/06/2019 tarihinde bir yıl süreli olarak kesin mühlet kararı verildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından 05/04/2019 tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin 15/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı takip borçlusunun — tarihinde borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı banka tarafından Beyoğlu —- Noterliği aracılığı ile çıkartılan — tarih ve— yevmiye sayılı ihtarnamenin davalıya 001/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık konusu ile ilgili olarak bankacı bilirkişi 13/07/2020 havale tarihli raporunda özetle; davacı bankanın davalıdan taleple bağlı kalınarak — alacaklı olduğunu, takip tarihinden borç ödeninceye kadar asıl alacak üzerinden % 32,76 oranında temerrüt faizi istenebileceğini beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup davalı tarafından rapora karşı itiraz dilekçesi sunulduğu görüldü
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE:
Dava, Ticari Taşıt Kredisi ve Rehin Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
TBK’nun “Müteselsil Kefalet” başlıklı 586. m. “Kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir.
Alacak, teslime bağlı taşınır rehni veya alacak rehni ile güvenceye alınmışsa, rehnin paraya çevrilmesinden önce kefile başvurulamaz. Ancak, alacağın rehnin paraya çevrilmesi yoluyla tamamen karşılanamayacağının önceden hâkim tarafından belirlenmesi veya borçlunun iflas etmesi ya da konkordato mehli verilmesi hâllerinde, rehnin paraya çevrilmesinden önce de kefile başvurulabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Takibe ve davaya dayanak yapılan kredi sözleşme örneği dosyamıza sunulmuştur. Davacı bankanın icra takip tarihi itibari ile kullandırılan krediden dolayı davalı borçludan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi raporunda; kullanılan ticari kredi nedeniyle davacının —– alacaklı olduğunu mütalaa etmiştir.
Tüm dosya kapsamı dava, kredi sözleşmesi hükümleri ile, usul ve yasaya uygun hazırlanan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde ; davacı bankanın , dava dışı şirket olan——– ile imzaladığı sözleşme kasamıda kredili mevduat hesabında kredi kullandırdığı , söz konusu kredi sözleşmesine, dava dışı şirket ortağı olan kefil/davalı — TBK nın 586 vd göre geçerli şekil şartlarına uyarak müteselsil kefil olduğu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği anlaşılmakla ve gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun bilirkişi raporu hükme esas alınmış, asıl alacak miktarı 58.383,85 TL, işlemiş faiz talebi yönünden taleple bağlı kalınarak 383,45 TL, yine taleple bağlı kalınarak —- noter masrafı olmak üzere toplam 59.027,46 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş; öte yandan alacağın likit olması nedeni ile kabulle sonuçlanan kısım üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H ÜK Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE, KISMEN REDDİNE,
2-Davalının İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile,
58.383,85 TL alacak,
383,45 TL işlemiş faiz,
240.99 TL masraf,
19.17 TL BSMV olmak üzere toplam 59.027,46 TL üzerinden takibin devamına, takipten sonra asıl alacak olan 58.383,85 TL ye %32,76 temerrüt faizi ve faizin %5 oranında —— uygulanmasına,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Davacının alacağı likit olduğundan, asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
5-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 4.032,17-TL’nin dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.053,27-TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 2.978,90-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 1.053,27-TL peşin harç ve 6,40-TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 1.104,07-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 800,00-TL bilirkişi ücreti, 58,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 858,00-TL yargılama giderinin davada haklı çıktığı %95,71 oranında olmak üzere 821,20-TL’ sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan — 13/2.maddesine göre belirlenen 8.473,50-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
10-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan — 13/2.maddesine göre belirlenen 2.647,86-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
11-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
12-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.