Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1093 E. 2023/76 K. 07.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1093 Esas
KARAR NO : 2023/76

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 24/12/2019
KARAR TARİHİ : 07/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Olay tarihi olan ——— davalı —– sigortalanan —– plaka sayılı taşıt dava dışı sürücü —- sevk ve idaresi altındayken ——- seyir halindeyken, —- olarak karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacı müvekkiline çarptığını, müvekkilinin bu kaza neticesinde yaralandığını, dayanak kaza nedeniyle —-Başsavcılığı tarafından sürücü —– hakkında soruşturma başlatılmış olup, ölüm/ yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre asli ve tam kusur— edildiğini, — tarafından yapılan soruşturma neticesinde davalı tarafından sigortalanan —- dava dışı—- hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçu nedeniyle iddianame düzenlenmiş olup, sürücü aleyhine— yargılamaya başlandığını, — tarihinde davalı sigorta şirketine başvurularak, yaşanan kaza nedeniyle davacı müvekkilinin uğramış olduğu zararın ——————— tespitinin ardından hesaplanarak bedelin taraflarına ödenmesi talep edilmiş, davalı sigorta şirketince başvurunun gereği ifa edilmediğini beyan ile, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000,00-TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı yan kendisine yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davacı yanın dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, meydana gelen trafik kazası nedeni ile oluşan geçici ve kalıcı maluliyetin tazminine ilişkin olarak açılan tazminat davasıdır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından verilen raporda özetle; “— tarihinde meydana gelen trafik kazasında; Davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü — dava dışı— %10 (Yüzde on) oranında kusurlu olduğu, Davacı yaya —–%90 (Yüzde doksan) oranında kusurlu olduğunun kanaatine varıldığı, Ceza dosyası kapsamında bulunan — Ceza Mahkemesinin — dosyası kapsamında hazırlanan— tarihli bilirkişi raporundaki kusur dağılımına heyetlerince uyulduğuna, (Bu raporda sürücü —- tali kusurlu olduğu, yaya —– asli kusurlu olduğu, olay ———– dahilinde —– bulunmadığı belirtildiği) Dosyaya verilen ——— raporlarındaki belirlemeler doğrultusunda sürekli iş göremezlik (maluliyet) oranı tayin edilmeyen davacı için sürekli işgöremezlik tazminatı hesaplanmasının mümkün olamadığına; —- geçici işgöremezlik tazminatının, davalı tarafa sigortalı araç sürücüsünün %10 kusuru üzerinden ve rücuya tabi —–.ödemesi indirildikten sonra —- Hesaplandığına, Davacının —– giderinin, davalı —– araç sürücüsünün %10 kusuru üzerinden —–. Hesaplandığına, Davacı tarafın —– tarihli dilekçesinde —-tarafından karşılanmayan belgeli ve belgesiz tedavi giderlerinin hesaplanmasını talep ettiği görülmektedir. Tedavi giderleri konusu uzmanlık alanımızın dışında olduğundan heyetlerince değerlendirilememiş olup, bu konuda —– bilirkişiden rapor alınabileceği görüşünde olduklarına, —-yönünden faiz başlangıç tarihinin, KTK.99/1 madde uyarınca, gerekli tüm belgelerle —- başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası olması gerektiği, dosyaya gönderilen hasar dosyası içindeki —başvuru dilekçesinin —- tarafından teslim alındığı tarihe ilişkin kayıt bulunmadığı, Dava dilekçesi ekinde ise — başvuru dilekçesinin ve —— tarihinde başlayan ve anlaşmama ile sonuçlanan — süreci son tutanağının sunulduğu, Buna göre dosyadaki belgeler kapsamında, faiz başlangıç tarihi konusunda takdirin ve değerlendirmenin Mahkeme ait olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi heyeti tarafından verilen ek raporda özetle; — tarihinde meydana gelen trafik kazasında; Kusur yönünden, dosyaya sunduğumuz —— kök rapordaki, tarafların kusur durumu ve gerekçeleri ile ilgili tespitlerimizi değiştirebilir nitelikte yeni bir bilgi belgenin dosyaya eklenmediği, Kök Raporumuzdaki kusur durumu ve gerekçeleri ile ilgili tespitlerin aynen geçerli olduğu, kök rapordaki davalı tarafa sigortalı —–plakalı araç sürücüsü —– %l0, davacı yaya —-%90 kusurlu olduğu sonucuna varıldığı, Önceki rapordan sonra dosyaya verilen ————– raporundaki belirlemeler doğrultusunda; davacının işgöremezlik zararının, davalı——– sürücüsünün %10 kusuru üzerinden —- dosyaya bildirilen rücuya tabi ödemeler indirildikten sonra; Geçici tam işgöremezlik zarar —-, Sürekli kısmi işgöremezlik zaran : 1.693,99 TL, Toplam : ——– Hesaplandığına, Önceki rapordan sonra dosyaya verilen ——- raporunda, davacının geçici veya sürekli olarak başkasının bakımına muhtaç olduğu süreye ilişkin bir belirleme bulunmadığından, taraflarınca bakıcı gideri hesaplanmasının mümkün—- Davacı tarafin——karşılanmayan belgeli ve belgesiz tedavi giderlerinin hesaplanmasını talep ettiği görülmektedir. Tedavi giderleri konusu uzmanlık alanımızın dışında olduğundan tarafımızca değerlendirilememiş olup, bu konuda uzman hekim bilirkişiden rapor alınabileceği görüşünde olduklarına, —– yönünden faiz başlangıç tarihinin, KTK.99/1 madde uyarınca, gerekli tüm belgelerle —– başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası olması gerektiği, Dosyaya gönderilen hasar dosyası içindeki ——- başvuru dilekçesinin —— tarafından teslim alındığı tarihe ilişkin kayıt bulunmadığı, Dava dilekçesi ekinde —– tarihli —–başvuru dilekçesinin —– tarihinde başlayan ve anlaşmama ile sonuçlanan arabuluculuk süreci son tutanağının sunulduğu, buna göre dosyadaki belgeler kapsamında, faiz başlangıç tarihi konusunda takdir ve değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
—- alınan raporda özetle; “Mevcut belgelere göre ——-geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle — tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre ——- 2.10’a göre özür oranı % 1, Tablo 2.3’e göre % 1 olarak tespit edildiğine göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 1 (yüzdebir) olduğu, – İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” şeklinde rapor sunulmuştur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesinde, “—– işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise—– sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de,—- tanımlanan —- aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, —- temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Aynı kanunun 91. Maddesinde ise “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere ———— yaptırmaları zorunludur.” şeklinde belirtilmiştir.
Sorumluluk sigortaları TTK.nın 1473. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. “(1) —— sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, —— öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, ——— içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, —- öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, —– Sigortası; motorlu ——— işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
—— işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir ————-.
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, —– araç işleteninin bağlı bulunduğu—– sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya ——— bağlı olduğu —-sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, —- şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Bir zarar sigortası türü olan —— işletenin sorumluluğunu yine ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan—- poliçesi ile işletenin poliçe limiti dahilinde tazminat sorumluluğunu yüklenen — gerçek zarardan, işletenin ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir——–
Somut olayda dava dışı —— sürücüsü olduğu,——–plaka sayılı aracın davalı —— Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında davacının meydana gelen zararından dava dışı araç sürücüsü sorumludur, Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davaya konu kazanın meydana gelmesinde davacının %90 oranında kusurlu olduğu, dava dışı — plaka sayılı araç sürücüsü—- %10 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği; — alınan rapor ile —–tarafından hazırlanan raporlar arasında çelişki bulunduğundan —- hükme esas alınarak ve ilgili rapora göre de —- tarihli kaza sebebiyle davacının kalıcı iş göremezliğinin %1 olduğu iyileşme süresinin ise 3 aya kadar uzayabileceğinin belirlenmesi karşısında davacının daimi ve geçici iş göremezliğe ilişkin kazanın meydana gelmesindeki tarafların kusur oranları dikkate alınarak, talebinin kısmen kabulüne karar verilerek, davacının gerçek zararının —- olduğunun denetime elverişli bilirkişi raporu ile tespit edildiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;— daimi iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.811,90 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
1-Karar harcı 179,90 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
2-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin nispi harc olmak üzere toplam 88,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Davacı tarafından yapılan 251,30 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.851,30 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.677,19 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta kara verilmesine yer olmadığına,
5-Davanın kabul edilen kısmı için davacı yararına karar tarihinde geçerli ———– esaslara göre belirlenen 1.811,90 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile —- arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre —— davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına, ——- davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair; davacı vekili ile davacı asilin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.