Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1091 E. 2020/177 K. 04.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/1091 Esas
KARAR NO: 2020/177
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 23/12/2019
KARAR TARİHİ: 04/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;————– yılına ait ———- tarihinde şirket merkezi olan —————— adresinde TTK. 416 gereği çağrısız olarak toplandığını, şirket paylarının ————- TL sermayesine tekabül —- adet hissenin tamamı asaleten olmak üzere toplantıda temsil edildiğini, gündemin görüşülmesi sonucu “Şirketin devam etmesinde fayda görülmediğinden şirketin tasfiye edilmesine, şirket unvanının Tasfiye Halinde —————— olmasına, tasfiye işlemlerini yürütmek ve tasfiye memuru olarak — yıllığına görev yapmak üzere ———- seçilmesine, şirketi tasfiye hususunda ————- oybirliği ile karar verildiğini, tasfiye sürecinde şirket merkezi ————– adresinden————- adresine taşındığını, müvekkilinin dava dışı borçlu ————– olan alacağı için şirket aleyhine ——— İcra Müdürlüğünün ——– E. Sayılı dosyası ile ——— tarihinde ilamsız icra takibi yaptığını, ödeme emrinin ———– tarihinde borçlu şirkete tebliğ edilmiş, borçlu şirket ——- tarihinde borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, müvekkilinin, davalının itiraz ettiği alacağın tespiti ve itirazın iptali amacıyla ————- tarihinde itirazın iptali davası açmış ve bu dava lehlerine sonuçlandığını, derdest dava varken ve bu dava kesinleşmeden tasfiyenin kapatılıp sicilden kaydın silinerek şirketin tüzel kişiliğinin sona erdirilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğunu, şirket adına açılan lehte ve aleyhteki davaların sona ermemiş olması da tasfiyenin sona ermesine engel teşkil ettiğini, çünkü bu davalar sonuçlanmadan tasfiye tamamıyla bitmiş sayılmadğını, bu konuda Yargıtay’ın aynı yönde görüşleri bulunduğunu, üzerinde uyuşmazlık bulunan borçlar var ise yine tasfiyenin sona erdiğinden bahsedilemeyeceğini, tüzel kişilik, ————– kaydın terkini ile sona erdiğini, tüzel kişiliğin sona erdiğinin hukuk açısından kabul edilebilmesi için, tasfiye işleminin eksiksiz tamamlanmış olması gerektiğini, eğer, tasfiye işlemleri gerçek olarak tamamlanmamış ve tasfiyede gereken hususlar eksik bırakılmışsa tüzel kişilik ————- terkin edilse bile şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinden söz edilemeyeceğini, davalı şirket aleyhine yaptıkları icra takibi ve devamında açtığımız ve lehimize sonuçlanan itirazın iptali davası devam ederken hukuka aykırı şekilde tasfiyeyi sonuçlandırıldığını, şirketin tasfiye olduktan sonra ve tüzel kişiliğinin sona ermesinden sonra ———- tarihinde lehimize sonuçlanan itirazın iptali davası aleyhine o tarihte şirketin mevcut olmadığı bilindiği halde olmayan bir şirket adına istinaf yoluna başvurulması kötü niyetten başka bir şey olmadığın tüm bu nedenlerle açmış oldukları davanın kabulü ile, ———————gerçek olmayan tasfiyenin iptali ile ihyasına, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili ———– tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; ——– tarihli ve ————– ilan olunduğu üzere, ——- tarihli —————- ile şirketin devam etmesinde fayda görülmediği gerekçesiyle tasfiyesine karar verilen ———–firmasına ait ilanda görüleceği üzere- tasfiye memuru olarak ——— seçildiğini, müvekkili olan firmanın tasfiyesi husunda temsil ve ilzama tek yetkili kişi olduğunu, bu nedenle tasfiye kurulu başkan yardımcısı ve üyesi olarak işbu davanın yöneltildiği diğer davalılar ————— bakımından sıfat yokluğu nedeniyle davanın reddi ile haksız davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı——————— usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi vermemiş ve duruşmaya katılmamıştır.
Mahkememizce;—————- ihyası talep edilen ————————hangi nedenle, hangi usulle, hangi yasal düzenleme gereği, hangi tarihte terkin edildiği hususu sorulmuş, ———- Asliye Ticaret Mahkemesinin——— esas ve ——–karar sayılı dosyası —– üzerinden ve ———İcra Müdürlüğünün ————- esas sayılı dosyası fiziki olarak celp edilerek incelenmiştir.
Dava, ————– tasfiye sonucu terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan ——————– ihyası istemine ilişkindir.
TTK’nin “Ek tasfiye” başlıklı 547.maddesi “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü haizdir.
TTK’nin 529. Maddesi “(1) Anonim şirket;
a) Sürenin sona ermesine rağmen işlere fiilen devam etmek suretiyle belirsiz süreli hâle gelmemişse, esas sözleşmede öngörülen sürenin sona ermesiyle,
b) İşletme konusunun gerçekleşmesiyle veya gerçekleşmesinin imkânsız hâle gelmesiyle,
c) Esas sözleşmede öngörülmüş herhangi bir sona erme sebebinin gerçekleşmesiyle,
d) 421 inci maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarına uygun olarak alınan genel kurul kararıyla,
e) İflasına karar verilmesiyle,
f) Kanunlarda öngörülen diğer hâllerde,
sona erer.” hükmünü haizdir.
Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği————– terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.
Şirket tüzel kişiliğinin ihyası davasının, ihyası istenilen şirketin tasfiyesini yürütmüş olan tasfiye kurulu üyeleri veya tasfiye memuru ile yasal hasım durumundaki terkin işlemini yapan ticaret sicil memurluğuna husumet yöneltilerek açılması gerekmekte ve bu hususun mahkemece re’sen nazara alınması icap etmektedir. Bu tür davalarda husumet tüzel kişiliği kalmayan şirkete veya şirket ortaklarına yöneltilemez.
Yüksek Yargıtay ——— K.sayılı ———— tarihli kararında da belirtildiği üzere; “Tüzel kişilik,———kaydın terkini ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona erdiğinin hukuk açısından kabul edilebilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanmış olması gerekir. Eğer tasfiye işlemleri gerçekten tamamlanmamış ve tasfiyede gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden terkin edilse bile, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinden söz edilemez.”
Buna göre, davanın gerektirdiği şekilde,———— kayıtları celp edilerek incelenmiştir. Toplanan delillere göre, davacı şirketin itirazın iptali istemiyle ihya talebine konu ————aleyhine —— tarihinde ——- Asliye Ticaret Mahkemesinin —— esas sayılı dosyası ile dava açtığı, söz konusu dava dosyasının aynı mahkemenin ———– Esas sayılı dosyası ile birleşerek yargılamanın bu dosya üzerinden yürütüldüğü, derdest dava devam ederken ihya talebine konu şirketin tasfiyeyi kapatmasından ötürü davacı vekilinin işbu şirketin ihyası davasını açtığı anlaşılmıştır.
Buna göre, davacı şirket tarafından ihyası istenilen şirket aleyhine ——— tarihinde itirazın iptali istemli dava açıldığı, anılan şirketin dava devam ederken ticaret sicilinden ——- tarihinde tasfiye sonucu terkin edilmiş olduğu, söz konusu davanın görülebilmesi için anılan bu şirketin, ————Asliye Ticaret Mahkemesinin ———- karar sayılı dosyası ile ———– İcra Müdürlüğünün ———— esas sayılı dosyasına münhasır olmak üzere yeniden ihyasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Bu nedenle tasfiye eksiksiz tamamlanmadığından —————- kaydının, ———– Asliye Ticaret Mahkemesinin ——- esas ve ——karar sayılı dosyası ile ———— İCra Müdürlüğünün ———- esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyası ile şirketin bu dosyalara konu alacağın tahsili işlemleri ile sınırlı olmak üzere————- yeniden tesciline karar vermek gerekmiştir.
Ek tasfiye işlemlerinin de aynı tasfiye memuru tarafından yapılması uygun görülmüş ve yeni bir tasfiye memuru atanmamıştır.
Şirket tüzel kişiliğinin ihyası davasının, ihyası istenilen şirketin tasfiyesini yürütmüş olan———— veya tasfiye memuru ile yasal hasım durumundaki terkin işlemini yapan ticaret sicil memurluğuna husumet yöneltilerek açılması gerekmekte olup, gelen kayıtlara göre ihyası istenilen şirketin tasfiye memurunun davalılardan ————-olduğu anlaşılmakla, diğer davalılar ————– bu davada husumet yöneltilemeyeceğinden, bu davalılar yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine dair karar verilmiştir.
Davalı————— yasal hasım konumunda olup, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı kusur ve sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, bu davalı harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamıştır.
Diğer davalı tasfiye memurunun sorumluluğuyla ilgili olarak yapılan incelemede, ihyası istenen şirketin tasfiyesinin ——– tarihinde tamamlandığı anlaşılmıştır. ———— Asliye Ticaret Mahkemesinin ———— esas sayılı dosyasının dava açılış tarihi ise ———- olup, söz konusu dava tasfiyenin tamamlanmasından önce açıldığından ve davalı tasfiye memurunun davadan haberdar olmaması mümkün olmadığından, davalı tasfiye memurunun ihya davası açılmasına sebebiyet verdiği kanaatiyle, davalı tasfiye memuru harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutularak, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM (Yukarıda Açıklanan Nedenlerle):
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, ————– sicil numarasında kayıtlı iken tasfiye sonucu ticaret sicilden terkin edilen Tasfiye Halinde——————. Asliye Ticaret Mahkemesinin ——– esas ve —- karar sayılı dosyası ile ————İCra Müdürlüğünün ———-esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere İHYASI ile şirketin bu dosyalara konu alacağın tahsili işlemleri ile sınırlı olmak üzere————– yeniden tesciline,
2-Ek tasfiye işlemlerinin önceki tasfiye memuru olan —————-tarafından yürütülmesine, ek tasfiye bitinceye kadar tasfiye memurunun görevinin devam etmesine,
3-Kararın ————- tescil ve ilanına
4-Davalılar ————yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
5-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin yatırılan toplam 44,40 TL hacın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davalı ————- alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yapılan 95,20 TL dava açılış masrafı ve 89,25 TL yargılama masrafından ibaret toplam 184,45 TL yargılama giderinin davalı ———— alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı ——- alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar ———–yönünden açılan dava reddedildiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
10-Davalılar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
11-Karar kesinleştiğinde——- İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı dosyasının iadesine,
Dair; davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin yüzüne, davalı ———–yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —————- Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/03/2020