Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2024/14
KARAR NO : 2024/1
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali)
DAVA TARİHİ : 08/01/2024
KARAR TARİHİ : 08/01/2024
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan davacının bir faktoring şirketi olup; 13.12.2012 tarihinde —– yayımlanan, 21.12.2012 tarih ve 6361 sayılı FİNANSAL KİRALAMA, FAKTORİNG, FİNANSMAN VE TASARRUF FİNANSMAN ŞİRKETLERİ KANUNU gereği, mal ve/veya hizmet satışından doğmuş fatura veya benzeri evrakla tevsik edilen alacaklar ile doğacak alacakları devir ve temellük ederek; müşterisine finansman, tahsilat ya da garanti hizmetleri sunduğunu, Keşideci —– ile davacı arasında Faktoring Sözleşmesi ve bilcümle ekleri imzalandığını, bu şekilde taraflar arasında arasında faktoring ilişkisi kurulduğunu, keşideci firmanın , kurulan iş bu faktoring ilişkisi nedeniyle davacı nezdinde ileride doğacak borçlarının teminatı olması amacı ile talep konusu bonoyu (emre muharrer senedi) davacı şirket lehine düzenleyerek, davacı şirkete teslim ettiğini, işbu bononun , davacı şirkete teslim edildikten sonra zayi olduğunu tüm aramalara rağmen bulunamadığını, söz konusu bononun, kötü niyetli üçüncü kişilerin eline geçmesi suretiyle, hem senet borçluları hem de davacı şirketin zarara uğramaması için, huzurdaki davanın açıldığını ileri sürerek, davaya konu 1 (bir) adet bono (emre muharrer senet) için ödeme yasağı kararı verilmesini, bononun kaybolduğunun tespiti ile bono hakkında iptal kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; TTK 757 vd. Maddelerine dayalı zayi nedeniyle davaya konu senedin iptali istemine ilişkindir.Dava, basit yargılama usûlüne tabi olup, çekişmesiz yargı işlerindendir.
Kıymetli evrak üzerinde hak sahibi olan şahıs, zayi nedenine dayalı olarak iptaline karar verilmesini isteyebilir. Bu şahıs kıymetli evrakın maliki, zilyedi, intifa hakkı sahibi, rehin hakkı alacaklısı veya bunların vekilleri yahut komisyoncusu olabilir.
Tüm dosya kapsamından; Davacı vekili tarafından davaya konu edilen senedin kaybolduğu ileri sürerek huzurdaki dava açılmış ise de; HSK’nın 25/11/2021 gün ve —–sayılı kararı ile—– sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 5. Maddesi gereğince”1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. Maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. Maddesinde düzenlenenler hariç), 4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan, 5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan, 6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan, 7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan…” işlemlerinden kaynaklanan ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işler yönünden ihtisas mahkemesi olarak finans mahkemelerinin kurulduğu ve 15/12/2021 tarihi itibariyle faaliyete geçirilmiş olduğu, bu hususta —–. Ticaret Mahkemelerinin görevli kılındığı, huzurdaki davada davacının 6361 SAyılı Kanun gereği ” Finansal Kuruluş” olarak tanımlandığı, davanın HSK’nın —-sayılı kararından sonra açıldığı anlaşılmakla; Mahkememizde açılmış bulunan işbu davanın esasının kapatılarak dosyanın —–Asliye Ticaret Mahkemelerine tevzi edilmek üzere —– Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna iadesi ile tedbir taleplerinin görevli ve yetkili Mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği dikkate alınarak aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-) HSK’nın 25/11/2021 gün ve —– sayılı kararı ile —- sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 5. Maddesi gereğince”1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. Maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. Maddesinde düzenlenenler hariç), 4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan, 5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan, 6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan, 7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan…” işlemlerinden kaynaklanan ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işler yönünden ihtisas mahkemesi olarak finans mahkemelerinin kurulduğu ve 15/12/2021 tarihi itibariyle faaliyete geçirilmiş olduğu, bu hususta——Ticaret Mahkemelerinin görevli kılındığı, huzurdaki davada davacının 6361 Sayılı Kanun gereği ” Finansal Kuruluş” olarak tanımlandığı, davanın HSK’nın 25/11/2021 sayılı kararından sonra açıldığı anlaşılmakla; Mahkememizde açılmış bulunan işbu davanın ESASININ KAPATILMASINA,
2-) Dosyanın,—–Asliye Ticaret Mahkemelerine tevzi edilmek üzere—— Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna iadesine,
3-)Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin görevli Mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.