Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/168 E. 2023/208 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/168
KARAR NO : 2023/208

DAVA : TAZMİNAT (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/03/2022
KARAR TARİHİ : 14/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının—– davalı —–kiraladığı——Havalimanında yer alan kafe – restoran işletmesiyle yiyecek ve içecek hizmetleri sektöründe faaliyet gösterdiğini, davacı şirketin kiralayan—– ile 08/07/2019 tarihli Alan Kira Sözleşmesini akdederek bu alanı kiraladığını, Pandemi sürecinden kaynaklı Kafe – restoranların kapatılmasına ilişkin idari emirler ve uçuş kısıtlamaları sebebiyle natik akışı bozulan davacı şirketin halihazırda —— Esas sayılı dosyasında konkordato kesin mühlet sürecinde olduğunu, kiralayan——davacı şirketin konkordato sürecinin başından bu yana personelinin veya mal ve ürünlerinin havalimanına girişine engel olmak da dahil işletme faaliyetlerini zorlaştırmaya yönelik davranışlarda bulunulmakta ve hiçbir hukuki ve ticari yararı olmaksızın davacı şirketi kiralanan alandan fiilen tahliye etmeye çalıştığını, kiralayan ——- davacı şirketin kesin mühlet kararı öncesinde bir dönem iflas halinde faaliyetleri devam ederken dahi kira alacaklarını tam ve düzenli tahsil etmesine rağmen, İflas Dairesine afaki ve asılsız iddialarla defalarca müracaatla davacı şirketi tahliyeye, faaliyetlerini sonlandırmaya, kira teminatı ödemeye zorladığını, ve usulsüzlük iddialarıyla iflas dairesince atanan denetçiyi, davacı şirket yetkililerini iflas dairesine ve icra hukuk mahkemelerine ve savcılığa defalarca şikayet ettiğini, ancak —— örneklenen başvurularının tamamının ret ile sonuçlandığını, veya —– istediği neticeye bağlanmadığını, ——- davacı şirketi iflasa sürüklemek amacıyla her türlü hukuki çekişmeyi sürdürdüğünü,—— tarafından davacı şirket aleyhine bir de marka ihlali iddiasıyla kira sözleşmesinin feshi ve tahliye talepli dava açılmış olup, bu davada halen ——-Esas sayılı dosyası ile derdest olduğunu, anılan davaya kiralayan——- ile feshin haklılığı konusunda çekişmenin devam ediyor olmasına ve halihazırda verilmiş bir fesih ve tahliye kararı olmamasına rağmen —— 16/02/2022 tarihinde davacı şirkete gönderdiği ihtarname ile kira sözleşmesinin tek taraflı feshedildiğini ve işyerinin derhal tahliye edilmesi gerektiğini bildirdiğini, davacı şirketin anılan hukuksuz feshe itirazlarını, fesih beyanını kabul etmediğini ve kira sözleşmesinin geçerli ve yürürlükte olduğunu bildirir cevabı ihtarını derhal 17/02/2022 tarihinde —– ilettiğini, kiralayan —— tarafından ortada hukuken geçerli bir fehis olmamasına ve akdedilen kira sözleşmesinin geçerli ve yürürlükte olmasına rağmen davacı şirket personel ve yetkililerinin havalimanı giriş kartlarının iptal edildiğini ve davacı şirketin araçlarının, satın aldığı mal ve ürünler ile tedarikçilerinin havalimanına girişini yasaklandığını, bu eylemler neticesinde davacı şirketin personeli ve yetkililerinin şu anda havalimanına giremediğini, işletme çalıştırılamamakta ve boş durmakta olduklarını, davacı şirketin halihazırda faaliyetlerini sürdüremediğini, telafisi imkansız zararlara uğradığını ve büyük ciro kaybı yaşadığını belirterek, davacı şirketin personel ve yetkilelirinin işyerlerine girişinin engellenmesi yollu müdahalenin ve davacı şirketin araçlarının, satın aldığımal ve ürünler ile tedarikçilerinin havalimanına girişini yasaklanması yollu müdahalenin men edilmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve uygulatılmasına, davanın kabulüne, kiralayan ——TBK’nın 301.maddesine aykırı ve hakkın kötüye kullanılması niteliğindeki eylemleri sebebiyle uğranılan zararların tazmini için HMK’nın 107.maddesine göre fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın kiralayan ——- tarafından davacı şirketine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde belirsiz alacak davası şartlarının oluşmadığını,—– Başkanlığı envanterinde olduğunu—— havalimanı işletme faaliyetleri için—–kurduğunu, —— havalimanının meydan otoritesi olduğunu, dava dışı —— 3996 sayılı Kanun kapsamında—— modeli çerçevesinde kurulmuş bir proje şirketi olduğunu, münhasıran faaliyet konusu havalimanı terminalinin işletmesi olduğunu, işletme dönemi boyunca Türk Hukuk tahtında kira benzerinin bir dönem içerisinde, havalimanının asıl sabihi —– ile akit olduğu Uygulama Sözleşmesi tahtında terminal işletme faaliyetinden gelir elde ettiğini, davacının sözleşmesinin feshedildiği 16/02/2022 tarihine kadar yaklaşık 2 yıl 6 ay havalimanında kiracı olarak faaliyet gösterdiğini, faaliyet dönemleri içerisinde defaatle sözleşmeyi ve kamusal güvenlik normlarını ihlal ettiğini, davacı tarafından sözleşme konusu alan tahliye ve teslim edilmediği gibi suç teşkil eder nitelikli kanuna aykırı davranışlar ile davalının, dava dışı diğer kiracıları, havalimanı çalışanları ve yolcuları nezdinde zarar oluşturulduğunu, havalimanlarının yüksek güvenlik seviyesinde organizasyon ve düzen normları ile yönetilmekte olup bu hususun kamu düzeninin bir gereği olduğunu, davacının havalimanı düzen ve güvenliğine, sözleşmeye yönetmeliklere ve kanuna aykırı tutumları sonucunda davalı tarafından alan kira sözleşmesi ile ilgili tüm ek sözleşmeler ve ek protokoller 16/02/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 316. Maddesi kapsamında hukuka uygun olarak feshedildiğini, feshe kendi kusuru ile sebep olan davacının tazminat talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının marka ihlali, gelir kaçırma gelirleri eksik beyan etme, sözleşmeye aykırı diğer eylemlerde bulunma gibi tutumlarının sözleşmenin feshine neden olduğunu, kaçak personel çalıştırılması, depo kilitlerini kırarak depoları izinsiz kullanma ve depoları işgal etme, izinsiz ve ruhsatsız alkollü içki satışı ile alkollü içki reklamı tutumlarının havalimanı güvenliğini ve huzurunu tehdit eden davacı tutumları olduğunu belirterek, dava şartı eksikliğinden davanın usulden reddine, uygun görülmemesi halinde haksız davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dosya 09/03/2023 tarihinde—– 07/12/2022 tarih ve ——-Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine Mahkememize tevzi edilmekle yukarıdaki esas sırasına kaydedilerek ele alınmıştır.
Dava, kira sözleşmesinden kaynaklı tazminat davasıdır.Huzurdaki davada uyuşmazlık, imzalanan Kira Sözleşmesi temelinde toplanmaktadır. Davanın kiralayan ——Şirketinin, davacı şirketin konkordato sürecinin başından bu yana personelinin veya mal ve ürünlerinin havalimanına girişine engel olmak da dahil işletme faaliyetlerini zorlaştırmaya yönelik davranışlarda bulunulduğu ve davacı şirketi kiralanan alandan fiilen tahliye etmeye çalıştığından bahisle açılmış olduğu görülmektedir.Kira sözleşmesi, tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Davacının tutunduğu kira sözleşmesinin geçerli olup olmadığı, kira sözleşmesi geçerli ve mer’i ise tarafların hak ve borçları, kira sözleşmesine aykırılıktan kaynaklı bir tazminat istenip istenemeyeceği hususları kira hukuku ilke ve kuralları çerçevesinde yapılacak yargılama neticesinde netlik kazanacaktır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 4/1’e göre; Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görmekle görevlidir.Hâl böyleyken; eldeki davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu nedenlerle kira ilişkisinden kaynaklanan işbu davada Mahkememiz görevsizdir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 4/1-a gereğince Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-c maddesine göre, görev bir dava şartıdır. Yine aynı kanunun 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında Mahkemece re’sen araştırılması, bulunamadığı takdirde davanın usûlden reddine karar verilmesi gerektiğinden, Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle davanın USÛLDEN REDDİNE,
2-Davaya bakmaya—–SULH HUKUK MAHKEMESİ’NİN GÖREVLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3-Kararın kesinleşmesini müteakip MERCİ TAYİNİ İÇİN DOSYANIN—— BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNİN İLGİLİ HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
4-Yargılama giderinin görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
5-Usul ekonomisi ilkesi gereği; tensip tutanağı düzenlenmeden dosya üzerinden karar verildiğinden, kararın HMK madde 27/1-2 uyarınca taraflara tebliğine,Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —— Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.