Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/989 E. 2022/908 K. 26.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/989 Esas
KARAR NO : 2022/908

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2022
KARAR TARİHİ : 26/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflarınca —— karşı Ticari İlişkiden Kaynaklanan Menfi Tespit davası açıldığını, bu bedelsiz kalmış çeklerin herhangi bir takibe konu olmaması adına 07.09.2022 tarihinde çeklerin—–. şahıslar tarafından icra takibine konulmasının ——tarafından 3. kişilere ciro edilmesinin yasaklanmasına dair ihtiyati tedbir kararı alındığını, toplam çek bedeli olan 2.420.000,00 TL’nin taktiren %20’si oranında (484.000,00 TL) nakdi teminat ya da teminat mektubu karşılandığında geçerli olmak üzere;
——- seri numaralı, 14/09/2022 tarihli 385.000,00 TL tutarındaki çekin,——- seri numaralı, 15/10/2022 tarihli, 385.000,00 TL tutarındaki çekin,
——ait, —–seri numaralı, 12/11/2022 tarihli 200.000,00 TL tutarındaki çekin, —–seri numaralı, 19/11/2022 tarihli 200.000,00 TL tutarındaki çekin, ——- seri numaralı, 26/11/2022 tarihli 200.000,00 TL tutarındaki çekin,
——- seri numaralı 23.09.2022 tarihli 150.000,00 TL tutarındaki çek, —— seri numaralı 30.09.2022 tarihli 150.000,00 TL tutarındaki çek,—— seri numaralı 08.10.2022 tarihli 150.000,00 TL tutarındaki çek, ——-seri numaralı 15.10.2022 tarihli 150.000,00 tutarındaki çek,—– seri numaralı 22.10.2022 tarihli 150.000,00 TL tutarındaki çek, —— seri numaralı 29.10.2022 tarihli 150.000,00 TL tutarındaki çek, ——-seri numaralı 05.11.2022 tarihli 150.000,00 TL tutarındaki çeklerin
Davalı ve ciro alan 3. Şahıslar tarafından icra takibine konulmasının, bankaya ibrazı halinde bedelinin ödenmesinin, bu karardan sonra davalı tarafından üçüncü şahıslara ciro edilmesinin, ihtiyati tedbir yoluyla yasaklanmasına karar verildiğini, karar teminat yatırıldığı anda geçerli olacağından teminatın 7 gün içinde yatırılması halinde dava tarihi ile teminat tarihi arasında açılan icra takiplerinin de İİK 72 /2 maddesi gereğince durdurulmasına, bu kararın davalı tarafa da tebliğine, tebliğinden itibaren 2 hafta içinde itiraz yolu açık olmak üzere karar verildiğini, bu karardan sonra müvekkili tarafından, —— istenen 484.000,00 TL tutarındaki teminat miktarının 09.09.2022 tarihinde mahkeme veznesine yatırıldığını,—— tarafından dava konusu çeklere ilişkin olarak ilgili banklara ihtiyati tedbir kararının uygulanmasına ilişkin müzekkere yazıldığını,—— 07.09.2022 tarihinde vermiş olduğu ihtiyati tedbir kararına ve ilgili bankalara 3. şahıslarla ilgili verilen ciro edilmesi ve icra takibine konu edilemez kararına rağmen, müvekkilinin söz konusu çekleri elden teslim ettiği —— bu bedelsiz kalmış çekleri aralarında herhangi bir ticari ilişki olmadığını düşündükleri ve müvekkili şirket yetkilisinin yapmış olduğu araştırmalar neticesinde öğrendiği —— çekler üzerinde ciro yasağı olmasına rağmen ciro ettiğini,ciranta —— vermiş olduğu ihtiyati tedbir kararına haksız ve mesnetsiz bir şekilde 09.12.2022 tarihinde itiraz ettiğini, dava konusu çekleri —– vermiş olduğu ihtiyati tedbir kararına rağmen davalı tarafın —– esas sayılı dosyalarıyla kambiyo senedine ilişkin takip başlattığını——esas sayılı dosyalarında alacaklı vekili olarak kayıtlı avukatın aynı olduğunu, bunun da davalılar üzerinde ihtiyati tedbir kararı olan çeklerin bedellerini müvekkilinden tahsil edebilmek ve müvekkilini zor durumda bırakmak istedikleri için çekleri ciro edip, sözde cirantaları iyi niyetli 3. kişi olarak gösterdiğinin açıkça ortada olduğunu,bu hacizler sonucunda müvekkilinin bankalardan kredi çekemez hale geldiğini, TTK’na göre basiretli iş adamı gibi davranmasına rağmen ticari itibarının zarar gördüğünü, ticaret dünyasında ticari iş ve faaliyetlerin yürütülebilmesinin esas nedeninin şirketlerin ticari itibarlarından geçtiğini, durum böyleyken de müvekkili şirketin konu dava nedeniyle ticari itibarının geri dönülemez bir şekilde zarara uğradığını,—– itirazından sonra, 22.12.2022 tarihinde ——26.11.2022 keşide tarihli, 200.000,00 TL bedelli, —— nolu çek ile,19.11.2022 keşide tarihli, 200.000,00 TL bedelli, —— nolu çekler yönünden; itirazın kabülü kararı verildiğini, mahkeme tarafından verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasının ihtiyati tedbir kurumunun amacına aykırı olduğunu, —— müvekkilinden söz konusu çekleri alabilmek adına müvekkilini aralarında bir ticaret gerçekleşeceği düşüncesiyle aldattığını, müvekkilinden söz konusu çekleri elden teslim aldıktan sonra ise çek bedellerine kavuşabilmek adına danışıklı olduğu —— iyi niyetli 3. kişi olarak gösteri çek bedellerini ibraz etmeye çalıştığını,
taraflarınca —– esas sayılı dosyasıyla——esas sayılı dosyasıyla birleştirme talepli menfi tespit davası açıldığını,—— esas sayılı dosyasının 14.12.2022 tarihinde vermiş olduğu kararla dosyanın ——-esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesine karar verdiğini, bu dosyanın da aynı dosyada birleştirilmesini talep etmiştir.
HMK’nın 166/1 maddesi uyarınca; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.Aynı maddenin 4.fıkrasına göre; “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.Her iki davaya konu çeklerin ve davacısının aynı olduğu, her iki dosyada dayanılan vakıaların benzer ve birbiriyle bağlantılı olması nedeniyle mahkememizin —–esas sayılı dosyası ile ——- esas sayılı dosyası arasında fiili ve hukuki irtibat olması nedeni ile her iki dosyanın birleştirilmesine, yargılamanın ——- esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememiz —–Esas sayılı dosyasının——Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Mahkememiz esasın bu şekilde kapatılmasına,
3-Yargılamaya birleştirilen——Esas sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine,
4-Birleştirme kararının —– tarafından tebliğe çıkarılmasına,
5-Harç, masraf ücreti, vekalet tayin ve takdirinin birleşen davada nihai kararla değerlendirilmesine,Dair, tarafların yokluğunda esas hakkında verilecek kararla birlikte İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi.