Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/980 E. 2023/881 K. 18.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2022/980
KARAR NO: 2023/881

DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2022
KARAR TARİHİ : 18/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu hakkında davacının cari alacağının tahsili amacıyla—-. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, borçlu, vekili aracılığı ile ile 05.01.2022 tarihinde icra takibine itiraz ettiğini, yapılan arabuluculuk görüşmesinde de alacağımızı kabul etmediğini, davalı tarafın borcunu ödemediği gibi icra takibine de haksız ve kötü niyeli olarak itiraz ettiğini, bu sebeplerle—–. İcra Müdürlüğü’nün —–Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz eden borçlunun %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleriyle avukatlık ücretinin, davalı-borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddia ettiği gibi davalı şirket tarafından davacı şirketten alınmış bir hizmet söz konusu olmamakla birlikte davacı şirketin bu yöndeki iddiaları tamamen gerçek dışı olduğunu, davalı şirkete 05.01.2022 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri ile davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine—–. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyası ile haksız şekilde icra takibi başlatıldığı öğrenildiğini, anılan icra takibinde, davacı tarafça talep edilen bedel için “cari hesap alacağıdır” şeklinde bir açıklamada bulunulduğunu, açılan bu haksız icra takibine karşı yasal süresi içerisinde itiraz edilmiş ve icra dairesi tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı tarafından davacı şirketten alınan bir hizmet söz konusu olmadığından davalının davacı şirkete borcu da bulunmadığını, davalı şirket aleyhine kötüniyetle ve haksız olarak açılmış olan davanın reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan davacı aleyhine reddolunan miktarın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekilinin 12/12/2023 tarihli feragat dilekçesi sunmuş olduğu, davalı vekilinin 14/12/2023 tarihli dilekçe ile yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığına dair dilekçe sunmuş olduğu görülmüştür.
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalı tarafın veya Mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK. m. 307/1)
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat veya kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK. m. 309/1-2)
Feragat ve kabul kayıtsız şartsız olmalıdır. (HMK. m. 309/4)
Vekilin feragat edebilmesi, için feragate ilişkin özel yetkisinin bulunması şarttır. (HMK. m. 74/1) Buna göre; davacı vekili tarafından verilen, dava dilekçesinde ekli vekaletnamenin yapılan incelenmesinde; davacı vekilinin feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; davacı vekilinin davadan feragat ettiği, davadan feragate dair vekaletnamesinde özel yetkisi bulunduğu görülmekle feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davadan feragat nedeniyle alınması gereken 269,85 TL harcın peşin alınan 135,39 TL’den mahsubu ile bakiye 134,46 TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatırana iadesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraf vekillerinin beyanları doğrultusunda vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süre içerisinde—– Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi.