Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/890 E. 2023/356 K. 05.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/890
KARAR NO:2023/356
DAVA:TAZMİNAT (ÖLÜM VE CİSMANİ ZARAR SEBEBİYLE AÇILAN TAZMİNAT)
DAVA TARİHİ:18/11/2022
KARAR TARİHİ:05/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı —– tarihinde saat:19.00 sularında sürücüsü —- sevk ve idaresindeki —-Plakalı araçta yolcu iken bahse konu aracın —- yolunu takiben —- ilçesi istikametine seyrederken —— kavşağına geldiğinde şöförün aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek araç orta refüje çarpıp karşı şerite geçerek ters şekilde durduğunu, kaza yapan aracın arka sağ tarafında oturan müvekkilem iş bu kaza sonrası özellikle sağ kolundan ciddi şekilde yaralanmış sağ kolundan ameliyatlar geçirmiş ve koluna platinler takıldığını, şuan sağ kolunu tam manası ile kullanamayarak malul duruma düştüğünü, davacı—–yaralanmasına ve malul kalmasına tam kusuru ile— plakalı aracın sürücüsü —– sebebiyet verdiğini, davacı kaza yapan araçta arkada oturan kişi olup kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığını, davacı —-yaralanmasına ve malul kalmasına tam kusuru ile sebebiyet veren — plakalı aracın —- sigortası davalı şirket olup iş bu araç —–yapıldığını, söz konusu kaza nedeniyle —- plakalı araç sürücüsü———– Ceza Soruşturması başlatılmış ancak suçtan zarar görenler şüpheliden şikayetçi olmamaları nedeniyle Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar verildiğini, davacı maddi tazminata ilişkin taleplerinden vazgeçmemiş sadece şüpheli hakkında şikayetçi olmadığını, davaya konu kazada —-Plakalı aracın sürücüsü—–%100 kusurlu olduğu, davacı — yaralanmasına ve malul kalmasına yolaçan —– aracın——- olan davalı şirketin, davacının işbu kaza neticesinde yaralanarak kalıcı olarak malul kalması nedeniyle gerek geçici iş göremezlik gerekse sürekli maluliyeti nedeniyle oluşan Maddi Tazminatını ve hastane masraflarının tamamını ödeme yükümlülüğü bulunmakta olup işbu husus gerek ——- gerekse —-gereği olduğu, zira bahse konu olayda —- plakalı araç sürücüsü —- tam ve asli kusurlu olup araçta yolcu olarak bulunan davacı ——herhangi bir kusuru bulunmadığını, kaza nedeniyle alacak miktarımın henüz belirsiz olması nedeniyle HMK M.107.nci maddesi gereğince belirsiz alacak davası olarak açılan 100,00 TL Geçici İş Göremezlik Nedeniyle Maddi Tazminat ile 100,00 TL davacının Sürekli İş Göremezlik ( Kalıcı Maluliyetinden kaynaklı) nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı ve 100.2 TL de tedavi masraflarına ilişkin olmak üzere toplamda 300 TL (ÜÇYÜZ TL) Maddi Tazminat Alacağının haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan —— tarıhinden itibaren işleyecek yasal faızi ile birlikte davalıdan tahsiline ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Ktk 97 uyarınca sigorta şirketine kanunda belirtilen evraklar ile müracaat edilmemiştir. davaya konu talep zamanaşımına uğramıştır.davacının dayandığı delillerin tarafımıza tebliğe çıkarılması gerektiği, kusur durumunun tespiti gerektiği, maluliyete ilişkin maddi tazminat talebi hakkında kanuna ve ——- uygun değerlendirme yapılmasını, tazminat hesaplaması aktüer sıfatına sahip bilirkişiler tarafından zmms genel şartlarına çerçevesinde yapılmasını, tazminat hesaplamalarındaki belirsizlikleri ortadan kaldıran 7327 Sayılı Kanun yürürlüğe girmiş olup, huzurdaki davada uygulanmasını, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatı poliçe kapsamında olmadığını, “geçici iş göremezlik” tazminatı tedavi teminatı içerisinde değerlendirilmesini, aleyhe bir hesaplama yapılacaksa dahi müterafik kusur indirimi yapılmasını, hesaplanan tazminattan hatır taşımacılığı indirimi yapılması gerektiği, faiz hatalı talep edildiği, davalı sigorta şirketinin temerrüde düşmediği, sigorta şirketine usulüne uygun başvuru şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddini, davalı şirket temerrüde düşmediğinden haksız faiz talebinin reddini, Mahkeme aksi kanaateyse dava tarihinden itibaren taraflar açısından yasal faiz uygulanmasını, aleyhe hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Mahkememiz tarafından 05/05/2023 tarihinde duruşmada davacı vekili ”Davalı sigorta şirketi ile sulhen dosyayı sonlandırdık, davamızın feragat nedeniyle reddini talep ediyoruz, davadan feragat ediyoruz, feragata ilişkin davalı vekilinin de beyanı dosyada mevcuttur” şeklinde feragat beyanında bulunduğu görülmüştür.Davalı vekilinin 06.04.2023 tarihli dilekçesi ile vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalı tarafın veya Mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. —Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat veya kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.-Feragat ve kabul kayıtsız şartsız olmalıdır. (HMK. m. 309/4)
Vekilin feragat edebilmesi, için feragate ilişkin özel yetkisinin bulunması şarttır. (HMK. m. 74/1)
Buna göre; davacı vekili tarafından verilen, dava dilekçesinde ekli vekaletnamenin yapılan incelenmesinde; davacı vekilinin feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; davacı vekilinin davadan feragat ettiği, davadan feragate dair vekaletnamesinde özel yetkisi bulunduğu görülmekle feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davadan feragat nedeniyle alınması gereken 119,93-TL harcın peşin alınan 80,90-TL’den mahsubu ile bakiye 39,23-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatırana iadesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraf vekillerinin beyanları doğrultusunda vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——- bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —–Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.05/05/2023