Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/848 E. 2023/440 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/848 Esas
KARAR NO: 2023/440
DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Hisse Senedi İptali)
DAVA TARİHİ: 04/11/2022
KARAR TARİHİ: 31/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Hisse Senedi İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin, —– şirketinin ortağı ve hissedarı olduğunu, 04.06.2010 tarihli olağan genel kurulda sermaye arttırımına gidildiğini, şirketin son esas sermayesi 800.000,00 TL olduğunu,100,00 TL itibari değerde 8.000,00 adet nama yazılı paya bölünmesi ve bu konuda pay senetlerinin basılarak ortaklara dağıtılmasına kararı verildiğini, son pay dağılımına göre; …’ın her biri 100,00 TL olan, 7760 adet hissesinin 776.000,00 TL, … her biri 100,00 TL olan, 180 adet hissesinin 18.000,00 TL, … her biri 100,00 TL olan, 60 adet hissesinin 6.000,00 TL değerinde olduğunu,—– şirketinin 19 Aralık 1997 ve 19 Aralık 2002 tarihli sermaye arttırımlarında şirket hisse senetlerinin hamiline bastırılmasına karar verildiğini, söz konusu olan ve daha önceden basılan hamiline hisse senetlerinin müvekkili şirketin aile şirketi olması nedeniyle müvekkillerinin zilyetliğinde, müvekkili şirketin —— adresinde bulunan kasasında yıllardır muhafaza edildiğini, şirketin 5 Haziran 2007 tarihinde sermaye arttırımına gittiğini ve Şirket Sermayesi başlıklı 6. maddede şirketin sermayesinin 600.000,00 YTL olmasına, 100 YTL kıymetinde 6000 adet nama yazılı hisseye ayrılmasına karar verildiğini, iş bu sermaye arttırımında hisse senedi basılmasına karar verildiğini, müvekkili şirketin 04.06.2010 tarihli olağan genel kurulda şirketin esas sermayesinin arttırılmasına karar verildiğini, Şirket Sermayesi başlıklı 6. maddede şirketin sermayesinin 800.000,00 TL olarak belirlendiğini, bu sermayenin de her biri 100 TL kıymetinde 8000 adet nama yazılı hisseye ayrılmasına karar verdiğini, müvekkili şirket ve ortaklarının şirketin aile şirketi olması dolayısıyla nama yazılı hisse senedi bastırma yoluna gitmediğini, 04/06/2010 tarihinde yönetim kurulu kararıyla şirket hisselerinin nama yazılı hisse senedi olması gereği dolayısıyla şirket hissedarlarına geçici ilmühaber çıkartıldığını, şirket ortaklarının zaman içerisinde çıkartılan ilmühaberlerin devri ile hisse devri yoluna gittiğini ve şirketin ortaklık yapısı yukarıda belirtildiği hale getirildiğini, müvekkili şirketlerin merkezi olan —– adresindeki fabrika binasına 19.10.2022 tarihinde gece yarısı kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından fabrika duvarı kırılmak suretiyle girildiğini ve ofis katında bulunan kasanın hırsızlar tarafından kesilerek kasa içerisinde bulunan müvekkillerinin hem ortağı hemde yetkilisi olduğu şirkete ait çek koçanları ve bunlarla birlikte —– şirketinin kuruluşundan sonra hamiline düzenlenen ve yıllardır kasada duran, hamiline yazılı hisse senetlerinin tamamının kasadan çalındığını, bu konuda suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkillerinin ortağı olduğu şirketi Yönetim Kurulu tarafından her ne kadar nama yazılı hisse senedinin yerine geçmek üzere geçici ilmühaber çıkartılmış olsa da, çalınan hamiline yazılı hisse senetlerinin kötü niyetli üçüncü kişilerin eline geçmesi ve paraya çevrilmeye çalışılması hallerinde telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıkacağını, bu nedenlerle hamiline hisse senetlerinin tamamının iptaline karar verilmesi suretiyle hisse senetlerinin müvekkillerine aidiyetlerinin de ispatlanmış olacağını, müvekkillerinin iptal kararı sonrası şirketi tarafından bastırılacak yeni hisse senetleri ile mağduriyetlerinin önlenmiş olacağını, bu sebeple şirketine ait hamiline yazılı hisse senetlerinin tamamının ödemeden men’i ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, dava dışı —– şirketine ait olup ortaklık paylarını temsil eden hisse senedi matbuasının hırsızlık suretiyle rızaları hilafına ellerinden çıkmış olması nedeniyle iptaline yöneliktir.Mahkememizin 09.11.2022 tarihli ara kararıyla; %15 teminat karşılığında davaya konu hisse senetlerinin bedelinin ödenmemesine yönelik hisse senetleri üzerine ihtiyati tedbir ve ödemeden men yasağı konulmuştur. Mahkememizce Türk Ticaret Kanunu’nun 762. maddesi gereğince, —– tarihli İlan, —– birer hafta arayla 08.05.2023, 16.05.2023 ve 24.05.2023 tarihlerinde üç (3) kez ilân yaptırılmış ve hisse senetleri üzerinde herhangi bir hak ileri süren ya da itiraz eden olmamıştır.Yargılama sırasında bilirkişiden 02.02.2023 tarihli bilirkişi raporu alınmış, alınan rapor denetime uygun ve hüküm kurmaya elverişli görülmüş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 02.02.2023 tarihli raporda, davacı tarafından dosyaya sunulan bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde dava konusu —– şirketine ait hamiline yazılı hisse senetlerinin tamamının iptaline ilişkin şartların oluştuğu bu sebeple iptali yönünde karar verilebileceği bildirilmiştir. TTK’nun 651. maddesi;(1) Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir.(2) Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyam ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.” şeklindedir. Bu maddeler ışığında iptal şartlarının aşağıdaki şekilde sıralanması mümkündür:1.Senedin Zıyaı: Kıymetli evrakın hamilin elinden iradesi dışında çıkmış olduğunu ve kimin elinde bulunduğunun belirlenmesinin mümkün olmadığını ifade etmektedir.2. Senette saklı olan bir hakkın varlığının devam etmekte bulunması: Senedin iptaline karar verilebilmesi için, iptal talebinde bulunan davacının senette saklı bir hakkının bulunması gerekir. Örneğin kıymetli evraka karşı ödeme gerçekleştirilirse artık bu kıymetli evraka saklı bir hakkın varlığından söz edilemez. Ancak belirtilmelidir ki, kıymetli evrakta saklı olan bu hakkın zamanaşımına uğraması iptal kararı verilmesini engellemeyecektir.3. Senedin Zıyaı Sırasında veya Senedin Zıyaının Öğrenildiği Sırada Senedin Alacaklısı Sıfatını Taşımak: Yukarıda yer verilen TTK’ın 651. maddesinin 2. fıkrasında belirtildiği üzere, iptal talebinin senedin zıyaı öğrenildiği esnada senet üzerinde hak sahibi olan kimse tarafından yapılması gerekmektedir. Senet üzerinde hak sahibi bulunmak senede malik bulunmak veya senet üzerinde bir ayni hakkın sahibi olması anlamına gelmektedir.4. Elden Çıkmış Bulunan Senedin Zilyetliğinin Yeniden İktisabının Mümkün Olmaması: Kıymetli evrakın zıyaında yukarıda da açıklandığı üzere kimin elinde bulunduğu bilinmekte ise veya bilinmesi mümkün ise istirdat davası açılması gerekir.5. İptali İstenen Senedin İptalinin Mümkün Olması: TTK, hangi senetlerin iptalinin istenebileceğini emredici hükümlerle belirlemiş bulunmaktadır. Senedin mutlaka “İptali Mümkün bir Senet” olması gerekmektedir aksi halde kıymetli evrakın iptali talep edilemeyecektir.
TTK’nın 661. maddesi ”pay senetleri, tahviller, intifa senetleri, münferit kuponlar hariç olmak üzere kupon belgeleri, esas kupon belgelerinin yenilenmesine yarayan talonlar gibi hamile yazılı senetlerin hak sahibinin talebi üzerine mahkemece iptaline karar verilir.” şeklindedir.Usulü hakkında dikkate alınacak hususlar aşağıdaki şekilde açıklanabilir:
a. Hamile yazılı senetlerin iptalinde de, borçlunun ödemesini engellemek için mahkemeden “ödeme yasağı kararı” verilmesi talep edilebilir. Emre yazılı senetlerden farklı olarak bu talep ancak iptal davası açılmışsa dikkate alınır.b. Yetkili mahkeme borçlunun ödeme yeri mahkemesi olacaktır, ancak şirket pay senetleri konusunda yetkili mahkeme şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesidir.c. Davacının senedin zilyedi olduğunun ve zayi olduğunun kuvvetle muhtemel görülmesi gerekmektedir.
d. İddialar uygun görülürse mahkeme, bilinmemekte olan senedin hamilini ilan yoluyla belirli bir zaman içerisinde mahkemeye davet eder ve aksi halde senedin iptaline karar verileceğini duyurur. İlan —– üç defa yapılır.e. İptali istenen senet verilen süre içerisinde mahkemeye getirilirse davacıya istirdat davası açmak için uygun bir süre verilir.
f. Senet, verilen süre içerisinde mahkemeye tevdi edilmezse iptaline karar verilir.Kıymetli evrakın zayi olduğu ya da, ziyanın ortaya çıktığı zamanda kıymetli evrakın üzerinde hak sahibi olan şahıs, kıymetli evrakın iptaline karar verilmesini isteyebilir. Bu şahıs, senedin maliki, zilyedi, intifa hakkı sahibi, rehin hakkı alacaklısı veya bunların vekilleri yahut komisyoncusu olabilir. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, davacının iddiası, yapılan tahkikat ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; davacının bu davayı açmakta hukuki yararının ve aktif dava ehliyetinin bulunduğu, davaya konu hisse senetlerinin zayi olduğu, Türk Ticaret Kanunu’nun 661 ve devamı maddeleri uyarınca dava konusu kıymetli evrakın iptali şartlarının mevcut olduğu anlaşıldığından, davanın kabulü gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1-Dava konusu —– şirketine ait hamiline yazılı hisse senetlerinin tamamının 6102 Sayılı TTK’nın 818/1-s maddesi yollamasıyla, TTK 757, 759, 760, 761, 762 ve 764 maddeleri gereğince zayi nedeniyle İPTALİNE,
2-Teminatın iadesi hususunda HMK m.392/2 uyarınca işlem yapılmasına,
3-Karar kesinleşinceye kadar ödeme yasağının DEVAMINA,
4-)Yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-)Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile kalan 99,20 TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair; davacılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —– Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31.05.2023