Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/845 E. 2023/300 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/845 Esas
KARAR NO: 2023/300
DAVA: İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/11/2022
KARAR TARİHİ:30/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– sayılı icra takibi dosyası olup, borcun kaynağı davalı yani borçlu —– şirketi ile müvekkil —- borcu temlik aldığı şirket arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanmaktadır. Özetlemek gerekirse, müvekkilimin borcu temlik aldığı ve —- yaptığı şirket — davalı borçluya ekipman kiralamış fakat borçlu 13.500 USD tutarındaki borcunu ödememiştir. Yapılan icra takibi akabinde karşı taraf borca ve imzaya itiraz etmiş ve itiraz üzerine 24.01.2020 tarihinde takip durmuştur. İtiraz dilekçesi ve karar tüm bu süre zarfında müvekkile yahut eski vekiline tebliğ edilmemiş olup, 25.07.2022 tarihinde tarafımızca tebliğ alınmış ve akabinde arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. İlgili başvuru sonucunda taraflar anlaşamamış olup işbu davayı ikame etme gereği hasıl olmuştur. Davalının ——– sayılı icra takibi dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi ve borçlu – davalı aleyhine alacağın %20sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesi ile takibin devamı halinde davacı müvekkilin alacağını tahsil edebilmesi için davalı borçlu …’ün ülke içinde bulunan taşınır&taşınmaz ve üçüncü kişilere olan alacaklarına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şahsın yurt dışı adresine çıkarılan tebligatın iade olduğu ——– Konsolosluğuna tekrar dava dilekçesi ve ekleri ekli duruşma günü bildirir tebligatın gönderildiği, 30/03/2023 tarihli duruşmada tebligat sonucunun henüz gelmemiş olduğu fakat davalı asilin duruşmada hazır bulunduğu, dava dilekçesi ekli tebligat parçasının duruşma anında bizzat tebliğ edildiği görüldü.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava taşınır sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, dava şartı olması sebebiyle yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir. Ayrıca mahkemece dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden dosya üzerinden görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi 6100 sayılı HMK’nın 115/1. ve 138. maddeleri ve usul ekonomisi uyarınca mümkündür——–
Mahkememizce görev husus öncelikli olarak incelenmiştir.
Burada Ticaret mahkemelerinin görevi ile ilgili bilgi vermekte fayda bulunmaktadır. Ticari dava ve ticari iş birbirinden farklı iki ayrı kavramdır. Her ticari dava ticari iş olmakla birlikte, her ticari iş ticari dava olmamaktadır. TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Dolayısıyla ticari iş kapsamında olmakla birlikte ticari dava sayılamayan durumlarda ticaret mahkemeleri görevli olmayacak, uyuşmazlığın niteliğine göre diğer mahkemelerin görev hususu değerlendirilecektir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması, diğer bir deyişle mutlak ticari dava olması gerekmektedir.
Somut olayda, —– ve —–, ——— yazılan müzekkere cevapları dikkate alındığında davalı——— tacir olmadığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının alacağı temlik aldığı davadışı şirket ve davalı arasında vakum pompası ve yağ tasfiyesi cihazının kiralanmasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalının tacir olmadığının gelen müzekkere cevapları ile sabit olduğu, bu hususun eldeki davanın ticari dava olması için tek başına yeterli olmadığı, nispi veya mutlak ticari dava şartlarının bulunması gerektiği, eldeki dosya bakımından bu şartların oluşmadığı dikkate alındığında eldeki dosya bakımından mahkememizin görevli olmadığı ve uyuşmazlığın çözüm yerinin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğuna mahkememizce kanaat getirilmiş, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle DAVANIN USÛLDEN REDDİ ile GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davaya bakmaya —— Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesinin GÖREVLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3-Karar kesinleştikten sonra ve istek halinde HMK 20. Maddesi gereğince iki haftalık süre içinde dosyanın görevli —— Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde HMK 20 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
5-Yargılama giderinin görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
6-Kararın talep halinde davacı vekiline ve davalıya tebliğe çıkarılmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı huzurunda, HMK 345/1. maddesi uyarınca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——— Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/03/2023