Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/784 E. 2023/165 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/784 Esas
KARAR NO : 2023/165

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 30/04/2020
KARAR TARİHİ : 21/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan davacı banka ile davalı arasında 25.06.2018 tarihli Üye İş Yeri Sözleşmesi imzalanarak bu sözleşme hükümleri doğrultusunda POS Cihazı bağlanmak suretiyle davalının bankanın Üye İş Yeri olarak faaliyette bulunduğunu, davalının Üye İş Yeri Sözleşmesine aykırı işlem ve davranışları nedeniyle yine sözleşme hükümleri uyarınca Sözleşmenin tek taraflı olarak fesih edilerek davalıya ——. Noterliğinin 27.06.2019 tarih ve——yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini ve davalı tarafından sözleşmeye ve yasal düzenlemelere aykırı olarak tahsil edilen işlemlere ilişkin bedellerin iadesinin talep ve ihtar edildiğini, davacı bankanın alacağının ödenmesine ilişkin davalı borçluya tebliğ edilen ihtarnamenin sonuçsuz kalması üzerine üye iş yerinden kaynaklanan alacaklarının tahsili ile ortaya çıkan borç ile birlikte toplam alacağın tahsili amacıyla davalı hakkında —– İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, tebliğ edilen ödeme emrine davalının haksız ve yasal düzenlemelere aykırı olarak borçlu olmadığını asıl alacak, faiz ve tüm ferilerine 01.08.2019 tarihinde itiraz ederek takibi durdurduğunu, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek davanın kabulüne, —— Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafından davaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, bankacılık faaliyetleri çerçevesinde yapılan Üye İş Yeri Sözleşmesinden kaynaklanan alacak iddiasına dayalı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.—– Esas sayılı icra dosyası celp edilmiştir.İcra dosyanın incelenmesinde; davalı aleyhine 26.118,64-TL üye iş yeri alacağı, 1.253,69-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 27.372,33-TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından borcun tamamına, faize, faiz oranlarına, ödeme emrine ve diğer ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu, işbu dava yasal süre içerisinde harçlandırılmak suretiyle açıldığı anlaşılmıştır.—–.Noterliği’nin 27/06/2019 tarih ve —– yevmiye numaralı ihtarnamesinin bir örneği celp edilmiştir.——- tarafından davaya konu üye işyeri sözleşmesi dosyaya gönderilmiştir.
Davalı adına Av.——-tarafından Hukuk Mahkemeleri Ön Bürosu aracılığı ile 24/09/2022 tarihinde vekaletname ile acente anlaşmasına ilişkin olduğu beyan edilen belge sureti, fatura sureti,—– suretleri ile talimat mektubu başlıklı belge sureti dosyaya sunulmuştur.
Davalının ticaret sicil kayıtları celp edilmiştir.
Mahkememizin 13/11/2020 tarihli celsesinde dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verilmiş, banka müfettişi bilirkişi —— ile yeminli mali müşavir bilirkişi —— tarafından tanzim edilen 30/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”…Takibe konu alacağın 20.9.2018 tarihinde, borçluya ait işyerinde (Otel)—— numaralı kartla yapılmış olan 65.000.-TL ödemeye, kart hamili —–adlı kişi tarafından itiraz edilmesi üzerine 4.1.2019 tarihinde ——neden kodu ile gelmiş olan ve 28.3.2019 tarihi itibariyle borçludan talep edilen—-işleminden kalan tutar olduğu, İşlemin standart “—–” yöntemiyle yapılmış mesafeli işlem niteliğinde olduğu, İşlem sırasında, —– gibi güvenli ödeme yönteminin kullanılmadığı, İşlemin kart bilgilerinin POS üzerinden nümerik tuşlar kullanılarak bilgi girişi yapılmak suretiyle otorizasyon alınması ve harcama belgesi (—–) üretilmesi suretiyle gerçekleştirilmiş olduğu, Uluslararası kredi kartı kurallarına göre, —–yöntemi olarak bilinen güvenli alışveriş yöntemi kullanılmadığı sürece,——yöntemi ile yapılan işlemlere kart hamilleri tarafından işlemin kendi rızalarına dayanmayan bir işlem olduğu yolunda itiraz edildiğinde, kartı vermiş olan banka tarafından —- yapılmasının zorunlu olduğu, nitekim İşlemin —– (Yetkisiz işlem) no’lu —- neden kodu ile davacı bankaya iade edildiği, Olayın bir tür dolandırıcılık olduğu, bu tür işlemlerde üye işyerlerinin riski üstlendiği, işlemin gerçek kart hamili ile yapıldığını kanıtlayamadığı sürece hukuki sorumluluğu üstlenmek zorunda olduğu, İşyeri/borçlu tarafından işlemin gerçek kart hamili ile yapıldığını kanıtlayacak belge sunulamadığı için davalının işlem sorumluluğunu taşımak zorunda olduğu, ancak bankaca kart hamili bankasına işlem tutarı iade edilmiş olmasına rağmen, işlem sorumluluğunu taşıyan işyerinden işlem bedelinin tümünün tahsil edilemediği, Bu nedenle 27.6.2019 tarihinde bir hesap kat ihtarnamesi düzenlendiği, hesap kat ihtarnamesi ile birlikte, 60.516,35 liralık —— bakiyesinin takip hesabına aktarıldığı, bu hesaptaki hareketler izlendiğinde, aynı gün 40.715,40 liranın anapara olarak tahsil edildiği, 19.800,95 lira anapara alacağı kaldığı, tebliğ edilen ihtarname üzerine borçlunun 3.7.2019 tarihinden itibaren temerrüde düşmüş olduğu, 26.7.2019 tarihinde borç bakiyesi 26.118,64 lira için, 1.253,69 lira da faiz eklenmek suretiyle takip talebinde bulunulduğu, ancak 19.800,95 liralık borç bakiyesinin 26.118,64 liraya nasıl ulaştığının banka tarafından belgeli olarak açıklamasının yapılamadığından takibe esas ana para alacağının 137,81 liralık tebligat masrafı ile birlikte 19.938,76 lira olması, bu tutara kat tarihine kadar işleyen yasal faiz eklenmek suretiyle 21.384,34 liralık asıl alacağın tespit edildiği, kat tarihinden takip tarihine kadar tahakkuk edecek yasal faizlerle takibe konması gereken alacak tutarının 21.547,34 olması gerektiği, Takip tarihinden füili tahsil tarihine kadar geçecek süre için de yine 21.384,34 liralık asıl alacak üzerinden 969 yasal faiz tahakkuk ettirilmesi gerekeceği…” belirtilmiştir.Tanzim edilen bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalı vekilince rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.Mahkememizin 18/01/2022 tarihli celsesinde davalı vekilinin rapora karşı beyanlarının olumlu olumsuz değerlendirilmek üzere dosyanın ek rapor tanzimi için daha önce rapor sunan bilirkişiye tevdiine, bilirkişi ek ücretinin davalı tarafça 2 haftalık kesin süre içerisinde ikmaline karar verilmiş, ancak verilen kesin süre içerisinde davalı tarafça bilirkişi ek ücretleri ikmal edilmediğinden dosya bilirkişi heyetine tevdi edilememiştir.Sunulu Üye İş Yeri Sözleşmesinin taraflar arasında imzalandığı ve 29/06/2018 tarihli olduğu görülmüştür.Dava , 30/04/2020 tarihinde açılmış olup, Mahkememizin 27/06/2022 Tarih —-Esas——- sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine —–Bölge Adliye Mahkemesi —– Hukuk Dairesinin 10/10/2022 Tarih —–sayılı kararı ile;”… Eldeki davada ,sözleşme hükümlerine göre belirlenmek üzere davacı vekiline temerrüt tarihindeki fiilen uygulanan ticari kredi faizlerini ibraz için kesin mehil verilmesi, ibraz edilmediği takdirde—— tarafından belirlenen ticari kredi kartı ve KMH kredilerine fiilen uygulanan faiz oranları dikkate alınması,sözleşmeye göre %50 ilave suretiyle temerrüt faizinin belirlenmesi gerekmektedir.Kabule göre de ;uyuşmazlığın ticari nitelik arz eden üye işyeri sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmakla sözleşmede bir oran belirlenmemiş olması halinde kanun gereği avans faizi yerine yasal faize hükmedilmesi, yine sözleşme gereği yasal faize %50 oranında ilave yapılması gerektiğinin dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. Uygulanacak faiz ve temerrüt faizinin ticari işlerde uygulama yeri olmayan yasal faiz üzerinden hesaplama yapılarak, alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi doğru görülmemiş, davacı vekilinin istinaf nedeni yerinde görüldüğünden kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmek üzere kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir….” gerekçesiyle Mahkememizce verilen hükmün kaldırılmasına karar verilerek dosyanın iade edilmesi neticesinde işbu esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.İstinaf kararı sonrasında Mahkememizce düzenlenen 03/11/2022 tarihli tensip ara kararı ile davacı vekiline temerrüt tarihindeki fiilen uygulanan ticari kredi faizine ilişkin belgeleri ibraz etmek üzere 2 haftalık kesin süre verilerek akabinde dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verilmiştir. Davacı vekilince sunulan belgeler ile birlikte Mahkememiz dosyası rapor tanzim edilmek üzere yeminli mali müşavir bilirkişi ile bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen 13/12/2022 tarihli raporda özetle;”… 28.3.2019 tarihinde müşterinin borçlandırıldığı ve takibe konmuş olan 60.516,35 liraya, aynı zamanda kat tarihi de olan 27.06.2015 tarihine kadar avans faiz oranı üzerinden tahakkuk ettirilen 2.982,95 lira faiz ve 149,15 lira BSMV tutarlarının eklenmesi ve kat tarihinde yapılan 40.715,40 liralık tahsilatın borç tutarından düşülmesi sonrasında kat tarihindeki asıl alacak tutarı 23.070,86 lira olarak hesaplandığı, kat tarihinde hesaplanan 23.070,86 lira asıl alacak üzerinden takip tarihine kadar geçen 29 günlük süre için yine avans faiz oranı üzerinden 362 ,40 lira faiz, 18,12 lira BSMV ilavesi ile takibe esas alacak tutarı 23.451,38 lira olarak hesaplandığı, hesaplanan alacak kalemleri, taleple bağlılık ilkesi yönünden takip talebi ile karşılaştırıldığında, talep edilebilir alacağın 23.070,86 lirası asıl alacak, 362,40 lirası faiz, 18,12 lirası BSMV olmak üzere 23.451,38 lira olması gerektiği, Takip tarihinden fiili tahsil tarihine kadar geçecek süre için de yine avans faiz oranları dikkate alınarak 23.070,86 Jiralık asıl alacak üzerinden faiz tahakkuk ettirilmesi gerekeceği sonuç ve kanaatine varıldığı…” belirtilmiştir.Tanzim edilen rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur.Gerekçesi, gerekçeli kararda açıklanmak üzere davacı vekilinin rapora karşı itirazının reddine karar verilmiştir.İddia, celp edilen ve sunulan belgeler, tanzim edilen bilirkişi raporu ile dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Davacı tarafından taraflar arasındaki 25/06/2018 tarihli Üye İş Yeri Sözleşmesine dayalı olarak POS cihazı verildiği, davalının sözleşmeye aykırı işlem ve davranışları nedeniyle sözleşmenin tek taraflı olarak fesih edildiği, davalı tarafından sözleşmeye aykırı olarak tahsil edilen işlemlere ilişkin bedellerin iadesinin talep ve ihtar edildiği, ancak ödenmediği ileri sürülerek huzurdaki davanın açıldığı,Usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap dilekçesi sunulmadığından, davalının dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaları tümüyle inkar ettiği varsayıldığı,
Yapılan yargılama ile davalı tarafından üye işyeri sözleşmesine istinaden alınan POS cihazı ile—– yöntemi ile yapılan davaya konu işleme kart hamili tarafından itiraz edildiği, bu halde banka tarafından —- iade) yapılmasının zorunlu olduğu ve işlemin——(Yetkisiz işlem) no’lu —– neden kodu ile davacı bankaya iade edildiği, somut olay nezdinde ispat külfetinin üye işyeri olan davalı üzerinde olduğu ve işlemin gerçek kart hamili ile yapıldığının davalı tarafından ispatlanması gerektiği, buna karşın dosya kapsamında bu yönde bir delil bulunmadığı,Mahkememizce İstinaf Mahkemesi kararı doğrultusunda gerekli belgeler celp edilerek faiz yönünden yeniden hesaplama yapılmak üzere dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ise de, sunulan raporda yapılan hesaplamada yer verilen faiz oranının İstinaf kararını karşılamadığı anlaşılmakla, bilirkişi raporunun takdiri delil niteliğinde bulunduğu dikkate alınarak sunulu rapora bu yönden itibar edilmemiş, istinaf kararında yer verilen ve yüksek Mahkeme kararlarında açıklanan alacağın kapitalize edilmek suretiyle faiz hesabı Mahkememizce re’sen yapılmıştır.Mahkememizce re’se yapılan hesaplamada; Alınan bilirkişi raporunda kat tarihi olan 27/06/2019 tarihi itibariyle asıl alacağın 21.384,34-TL olarak tespit edildiği dikkate alınarak, kat ihtarnamesinin 01/07/2019 tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiği, kat ihtarında verilen süre dikkate alınarak davalı nezdinde temerrüdün 03/07/2019 tarihinde gerçekleştiği, davacı vekili tarafından sunulan benzer işlerde uygulanan faiz oranlarına ilişkin belgelerden 29/04/2019 tarihinde —-hesabında 0-12 vadeli olarak 25,80 oranında akdi faiz uygulandığının anlaşıldığı,Bu halde, kat tarihi olan 27/06/2019 ile temerrüd tarihi olan 03/07/2019 tarihi arasında (6 gün) 21.384,34-TL asıl alacağa akdi faiz uygulanması sonrasında (21.384,34)X(% 25,80)=5.517,15-TL(yıllık), (5.517,15-TL)/360=15,32-TL (günlük) ve 6 gün karşılığı olarak (15,32-TL)X6=91,95-TL faiz meydana geldiği,Asıl alacağın kapitalize edilmesi halinde temerrüd tarihi olan 03/07/2019 tarihi itibariyle asıl alacağın 21.476,29-TL (21.384,34+91,95=21.476,29-TL ) olduğu,
03/07/2019 Temerrüd tarihinden, icra takibinin yapıldığı 26/07/2019 tarihine kadar asıl alacağa temerrüd faizi işletilmesi gerektiği, temerrüd faiz oranının akdi faizin %50 fazlası olarak %38,7 dikkate alınması gerektiği, bu halde işlemiş faizin 23 gün için karşılığının (21.476,29-TL)X(%38,7)=8.311,32-TL (yıllık), (8.311,32-TL)/360= 23,08-TL(günlük) ve 23 gün karşılığının ise (23,08)-TLX23=530,84-TL olarak hesaplandığı, Bu halde işlemiş temerrüd faiz toplamının 622,79-TL olduğu anlaşılmıştır.Yapılan yargılama ile davacı bankanın 21.384,34-TL asıl alacak ve 622,79-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 22.007,13-TL alacağı bulunduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş, alacak likid olarak değerlendirilemeyeceğinden icra inkar tazminatının reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın KISMEN KABULÜNE- KISMEN REDDİNE
2-)Davalının—– Esas sayılı takibe yaptığı itirazın kısmen İPTALİ ile takibin 21.384,34-TL asıl alacak, 622,79-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 22.007,13-TL üzerinden DEVAMINA,
-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %38,70 oranında temerrüt faizi uygulanmasına,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-)Karar ve ilâm harcı olan 1.503,30-TL harçtan, peşin alınan 330,60-TL’nin mahsubu ile bakiye 1.172,70 -TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4A-)Davayı kabul – ret oranına göre; Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinden 1.061.14-TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4B-)Davayı kabul – ret oranına göre; Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinden 258,85-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-)Davanın kabul edilen miktarı yönünden; Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler 13/1-2 maddeleri uyarınca 9.200,00-TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-)Davanın ret edilen miktarı yönünden; Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler 13/1-2 maddeleri uyarınca 5.365,2‬0-TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-)Davacı tarafça yatırılan 971,40-TL harç ve 3.076,50-TL bilirkişi, posta, tebligat gideri olmak üzere toplam 4.047,9‬0-TL yargılama giderinden davayı kabul – ret oranı dikkate alınarak toplam 3.254,10-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-)Davalı tarafça yatırılan 12,30-TL vekalet harcından kabul- ret oranına tekabül eden 2,41‬-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
9-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK. madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine, Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —— Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.