Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/78 E. 2023/81 K. 27.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/78
KARAR NO:2023/81
DAVA:MENFİ TESPİT (TAŞINMAZ KİRA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ: 04/02/2022
KARAR TARİHİ: 27/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı —- davalı arasında — başlangıç tarihli beş yıl süreli kira mukavelesi imzalandığını, mukaveleye konu —– adresindeki aylık kira stopaj veya —- olduğunu, davacı ile davalı şirket arasında kiracı-kiralayan ilişkisi dışında ticari münasebet olmadığını, davalının davacıdan 144.000,00 TL miktarlı teminat senedi aldığını, davalının davacı hakkında hem kira alacağına dayalı icra takipleri, hem davaya konu teminat senedine dayalı icra takibi başlattığını, davacı —-01,09.2015. tanzım 01.11.2015 ödeme tarihli teminat senedinden kaynaklı —– Sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin iptaline, tayin edilecek teminat karşılığında takibin dava neticesi ve kadar durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının davacı borçludan kambiyo senedinden kaynaklı alacağı bulunmadığını, davalının bu sebeple davacı borçlu aleyhine —- sayılı dosyada icra takibi başlattığını, borçlu davalının haklı alacağının tahsiline engel olmak için —– sayılı dosyası nezdinde ikame etmiş olduğu dava süresince senedin teminat senedi olduğuna ilişkin aynı gerçeğe ve hukuka aykırı iddiaları öne sürmüş, ancak Mahkemece davacı borçlunun bu iddiaları, dayanak belgenin teminat senedi olamayacağı, zira teminat senedi olması için senet üzerine hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılması gerektiği, yazılı belgede de İİK 169/a gereğince belgede hangi ilişkinin teminatı olduğunun yazılması gerektiği ilgili şartlar oluşmadığından uyuşmazlık konusu senedin teminat senedi olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar İstinaf incelemesinden geçerek kesinleştiğini, davacının uyuşmazlık konusu kambiyo senedine ilişkin teminat senedi olduğuna ilişkin iddiaları incelenerek Mahkemece yerinde bulunmamış olup, karar kesinleşmiş ve huzurdaki dava bakımından kesin hüküm teşkil ettiğini, huzurdaki davanın esasa girilmeksizin kesin hüküm sebebi ile usulden reddine karar verilmesini, huzurda açılan davaya konu bir kambiyo senedinden kaynaklanmakta olup, ticari ilişkiden kaynaklı zorunlu arabuluculuğa tabi olduğunu, dava şartı olan ticari ilişkiden kaynaklanan zorunlu arabuluculuk dava şartı yerine getirilmeden ikame edilen dava haksız ve hukuka aykırı olup, davanın bu sebeple usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, uyuşmazlığa konu kambiyo senedinin teminat senedi olduğuna ilişkin iddialar gerçeğe aykırı, haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararına, koşullarına ve teminata ilişkin itirazlarımızın sunularak tedbir kararının kaldırılmasına, haksız ve hukuka aykırı olarak ikame edilen davanın reddine, davalı alacaklının alacağını geç tahsil etmiş olmasından dolayı davacı borçlunun takip konusu bedelin yüzde 20’sinden az olmayan bir tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsilini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, menfi tespit davasıdır.
Davacı taraf, davacı ile davalı şirket arasında kiracı-kiralayan ilişkisi dışında ticari münasebet olmadığını, davalının davacıdan bir yıllık kira bedeli olan 144.000,00 TL teminat senedi aldığını, davalının teminat senedini iade etmediğinden bahisle iş bu davayı açtığını iddia etmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 4/1’e göre; Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görmekle görevlidir.
Hâl böyleyken; eldeki davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu nedenlerle kira ilişkisinden kaynaklanan işbu davada Mahkememiz görevsizdir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 4/1-a gereğince Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Benzer bir olayda ——— kararında Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-c maddesine göre, görev bir dava şartıdır. Yine aynı kanunun 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında Mahkemece re’sen araştırılması, bulunamadığı takdirde davanın usûlden reddine karar verilmesi gerektiğinden, Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle davanın USÛLDEN REDDİNE,
2-Davaya bakmaya——- Sulh Hukuk Mahkemesi’nin GÖREVLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20/1 maddesi uyarınca,kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin Mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli ——–Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, dosyanın görevli Mahkemeye gönderilmesi için başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Yargılama giderinin görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
5-Teminatın iadesi ve haciz işlenen teminat tutarının icra dairesine ödenip ödenmemesi hususlarının, esas hakkında karar verecek görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı asil, vekilinin ve davalı vekilinin (e-duruşma) yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ——- Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı. 27/01/2023