Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/684 E. 2023/49 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/684 Esas
KARAR NO : 2023/49

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 22/09/2022
KARAR TARİHİ : 18/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——-sicil sayısında kayıtlı——ünvanlı şirketin 22.11.2002 tarihinde——- kayıt ve tescil edildiğini, 07.07.2014 tarihinde, asgari sermaye arttırımının yapılmaması nedeniyle sicil kaydının re’sen terkinine karar verilerek terkin işleminin yapıldığını, —–adresinde kurulu—– ünvanlı ve borçlu şirket ile hiçbir ilgisi, bağlantısı bulunmayan—— mülkiyetindeki menkul mallara iki ayrı tarihte hacizler uygulandığını, ——–İcra Hukuk Mahkemesinde görülen istihkak davasında mahkemece talebin kısmen kabulü, kısmen reddi yönünde hüküm kurulduğunu, karar aleyhinde temyiz yoluna başvurulduğunu, —— karar sayılı ilamıyla kararın bozulduğunu, ——- esas sayılı dosyasında görülen davada mahkemece bozmaya uyulduğunu, taraf teşkili gerektiğinden davalı—— sicil kaydının dava yönünden ihyasına, davacı tarafa ihya davası açılmak üzere yetki verilmesine karar verildiğini, dava dışı——ve —- esas sayılı dosyasında taraf teşkilini oluşturmak üzere ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı —–cevap dilekçesinde özetle; —— Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, gerekçe göstererek tescil talebini reddettiğini, müvekkili müdürlüğe ——ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye Halinde ——- prosedürlere uygun olarak tasfiye edildiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan tasfiye sürecindeki eksik yada erken sonuçlandırılan tasfiye memurunun kusurundan dolayı ——- sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edelin işlemlerin muhatabının tasfiye memuru olduğunu, bu nedenle müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğundan yargılama masraflarının üzerlerine yüklenmemesi gerektiğini, müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; dava dışı Tasfiye Halinde ——– esas sayılı dosyasındaki istihkak davasında taraf teşkili sağlanabilmesi için açılan şirketin ihyası davasıdır.—–tarafından —–ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye ——- ticaret sicil kayıtları dosyaya gönderilmiş olup incelenmesinde; şirketin sermayesinin 5.000,00 TL, ana sözleşmesinin 22.11.2002, ortak ve yetkililerinin ——-olduğu ve şirketin ticaret sicilden 07.07.2014 tarihinde terkin edildiği görülmüştür.Davacı tarafından dava dışı Tasfiye ——-esas sayılı dosyasında istihkak davası açıldığı, dava dışı şirketin ticaret sicilden resen terkin edilmesinden dolayı davada taraf teşkilinin sağlanamadığı, taraf teşkilinin sağlanması açısından davacıya süre verildiği, ——- esas sayılı dosyasında mahkememizde açılan işbu ihya davasının sonucunun beklendiği görülmektedir.6102 sayılı TTK’nın geçici 7.maddesinin 4 fıkrasında; “Kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere —— aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 7201 sayılı TK hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve ——internet sitesinde aynen yayımlanır.
Ticaret Sicili Müdürlüklerince; 559 sayılı KHK gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketlere yapılacak ihtarda; ortaklarından, yönetici veya denetçilerden ya da müdürlerinden tebliğ tarihinden itibaren iki ay içinde tasfiye memurunun bildirilmesi, aksi takdirde, bu madde hükümlerine göre ticaret sicili kayıtlarından unvanın silineceği, şirkete ait malvarlığının unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu açıkça yazılacağı” hükmü yer almaktadır.
Davalı ——;şirket adına tebligat çıkartıldığı,bu tebligatın yapılamadığı şancak ihyası istenen şirketin temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ticaret sicilindeki adreslerine bu konuda ihtarat yapıldığına ilişkin tebligat yapıldığı bilgisi bulunmamaktadır. Ancak 559 sayılı TTK’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair KHK ile eklenen geçici 10. maddesi gözetildiğinde, asgari sermaye şartını süresinde arttırmadığından münfesihlik durumu ortadan kalkmadığından tasfiye ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilebilir. ——6102 sayılı TTK’nun geçici ” 7/(1S). maddesi uyarınca sicilden sermaye artırımı yapmayarak münfesih duruma düşmesinden ötürü kaydı silinen şirketin—— esas sayılı dosyasında dava ve devamı işlemler yönünden ihyasına ve tasfiye işlemleri için de şirkete tasfiye memuru atanması gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’nun 547/(2). maddesi gereğince ek tasfiye, ihya ve tasfiye işlemlerinin yapılması için de bir yada birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanması ve ek tasfiye ile atanmaya ilişkin keyfiyetin sicilde tescil edilmelidir ——- karar sayılı 19.10.2020 tarihli ilamı aynı yöndedir.).Bu kapsamda şirketin ihyasında davacının hukuki menfaatinin bulunduğu tespit edilmiş olup, 6102 sayılı TTK 547. maddesinde “——tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklıların şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilir”, şeklinde düzenleme bulunduğu, bu nedenle davanın kabulüyle——ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye Halinde——-esas sayılı dosyasındaki işlemlerle sınırlı olmak üzere ihyasına, tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için, TTK’nın 547/2. maddesine göre, şirketin son ortağı olan —– tasfiye memuru olarak atanmasına, davalı —– yasal hasım olması ve davalı —— atfedilecek bir kusur ve ihmalinin bulunmaması karşısında, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
TTK’nun 547. maddesi gereğince —— ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı ——-esas sayılı dosyasındaki işlemlerle sınırlı olmak üzere ihyasına,
2-Şirketin ticaret siciline tescil ve kararının özetinin —— ilanına,
3-TTK’nun 547/2. maddesi uyarınca ——tasfiye memuru olarak atanmasına,
4-Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile kalan 99,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Artan gider avansından kullanılmayan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ——– Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.