Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/520 E. 2023/791 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/520
KARAR NO : 2023/791

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/07/2022
KARAR TARİHİ : 28/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan davacıya ait —– plakalı aracın 16/10/2020 tarihinde saat 09:10 sıralarında, —- ilçesine seyir halinde iken, davalı —- sevk ve idaresindeki —- plakalı aracın davacıya ait araca çarpması neticesinde kaza meydana geldiğini, söz konusu kazanın meydana gelmesinde, davacıya ait araç sürücüsünün kusursuz, davalılar sorumluluğundaki —–plakalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunu, söz konusu kaza neticesinde davacıya ait aracın hasar aldığını, değer kaybına uğradığını ve hasarlı olduğu süre boyunca çalıştırılamadığı için davacının iş durması zararına uğradığını, davalı sigorta şirketi —-numaralı poliçe ile—–plakalı aracın trafik sigortacısı olup bu kapsamda davacının aracında meydana gelen zararlardan poliçe kapsamında sorumlu olduğunu, dava konusu aracın davacı firmaya firmaya leasing/finansal kiralama sözleşmesi ile dava dışı —– tarafından kiralanmıs olup, uzun dönem kiracı olan davacının işleten sıfatına haiz olduğundan davacının işbu davayı açmaya ve yürütmeye yetkisi bulunduğunu, davacıya ait—– plakalı aracın söz konusu kaza neticesinde hasarlı bir araç konumuna düştüğünü, çok sayıda parçasının değişimi ve onarımı gerektiğini, davacının yurt içinde ve yurt dışında —– adıyla tanınan bir araç kiralama şirketi olduğunu, davalılar sorumluluğundaki aracın haksız fiili ve kusuru ile meydana gelen trafik kazası sonucunda davacıya ait araç hasarlanmış ve onarım geçirdiğini, davacının aracının onarımda kaldığı süreçte aracını kiraya veremediğini ve iş durması nedeniyle kazanç kaybına uğradığını, uğranılan kazanç kaybı zararının davalı sigorta şirketi hariç olmak üzere davalı —– tarafından ödenmesi gerektiğini ileri sürerek fazlaya dair tüm dava ve talep hakları saklı kalmak üzere —–Plakalı Araçta Meydana Gelen Değer Kaybı Zararına Binaen Şimdilik 6.000,00-TL Değer Kaybı Zararının Kaza Tarihinden İşleyecek Avans Faizi İle Birlikte Davalılardan Müştereken ve Müteselsilen Tahsiline, —–Plakalı Araçta Meydana Gelen Hasar Nedeni ile davacının Uğramış Olduğu Kazanç Kaybı Zararına Binaen Şimdilik 1.500,00-TL Kazanç Kaybı Zararının Kaza Tarihinden İtibaren İşleyecek Avans Faizi ile Birlikte Davalılardan Sigorta Şirketi Hariç Olmak Üzere davalı —– Tahsiline, yargılama Giderleri ve Ücreti Vekaletin Karşı Taraf Üzerinde Bırakılmasına Karar Verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı ve husumet itirazları bulunduğunu, davacının belirsiz alacak davası açmasının hukuka aykırı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla kazaya karışan —–plaka sayılı aracın davacı şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, davacı şirketin bu poliçedeki maddi zararlara ilişkin teminat limitinin ise kaza tarihi itibariyle araç başına 41.000,00-TL olup dosya üzerinde yapılan tüm ödemelerin poliçe teminat limitinden mahsup edilmesi gerektiğini savunarak, Zamanaşımına uğramış davanın reddine, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, usulden ret taleplerinin kabul edilmemesi halinde davanın cevap dilekçemizde yer alan nedenler ve re’sen gözetilecek sair nedenlerle esastan reddine, taleplerinin kabul edilmemesi halinde; kabul anlamına gelmemek kaydı ile, değer kaybı yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına ve tarafların kusur durumu ile bakiye teminat limiti gözetilerek hüküm kurulmasına, poliçe teminatı kapsamında olmayan “kazanç kaybı bedeli” talebinin reddine, Kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı —– tarafından davaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Haksız fiil iddiasına dayalı sigorta tazminatı istemine ilişkindir.
Arabuluculuk son tutanak aslı dosya içerisindedir.Hasar dosyası celp edilmiştir.Trafik tescil kayıtları celp edilmiştir.Mahkememiz dosyası uyuşmazlık konuları bakımından inceleme yapılmak üzere 1 makine mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş, makine mühendisi bilirkişi —–tarafından tanzim edilen 02/01/2023 tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. Sunulu bilirkişi raporunda özetle;”… Dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı trafik kazası olduğu, Meydana gelen olayda kaçınılmazlık faktörünün etkisinin olmadığı, önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu, Dava konusu kaza ve hasar durumunun uyumlu olduğu, Dosya muhteviyatına sunulmuş olan Ekspertiz Raporuna göre dava konusu araçta kaza tarihi itibariyle KDV ve İşçilik dahil 1.401,84 TL hasar meydana gelmiş olduğu, bu kapsamda hasar gören parçalar baz alındığında dava konusu aracın ilgili servis/tamir atölyelerinin iş yükü ile doğru orantılı olarak onarım süresinin yaklaşık 5 (beş) iş günü süreceği, (Malzeme temin süresi dahil edilmiştir.), Söz konusu araçta oluşan Değer Kaybına yönelik kaza tarihindeki mevcut kanun ve yönetmelikler kapsamında hasar gören parçalar bazında (Araç kaza tarihinde 6.502 km de ve kazasızdır.) yapılan hesaplamada 16.031,25 TL Değer Kaybı meydana gelmiş olduğunu, Ancak Yargıtay’ın istikrar bulmuş olan kararları ile Anayasa Mahkemesinin 09.10.2020 tarihli iptal kararı doğrultusunda aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının belirlenmesi, kararına göre REEL PİYASADA ise; Dava konusu aracın kazadan önceki hasarlı/ kazalı 2. El piyasa rayiç değerinin 375.000,00 TL , ( Söz konusu aracın dava konusu kaza öncesinde geçmiş hasar kaydı yoktur.) kazadan sonraki onarılmış hali ile piyasa rayiç değerinin (Mmodeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, olay tarihindeki yaşı, km bilgisi (6.624 km de) vb. etkenler baz alınmıştır.) yaklaşık 363.000,00 TL civarında olacağı, bu kapsamda Değer Kaybının 375.000,00 TL -363.000,00 TL = 12.000,00 TL civarında olacağı, Dosya muhteviyatına sunulmuş olan bilgi, belge ve dokümanlar ile fotoğrafların incelenmesi neticesinde dava konusu aracın sol yan kısmında hasar meydana gelmiş olduğu ve makul onarım süresinin yaklaşık 7 (yedi) iş günü olabileceği, Bu kapsamda aracın onarımda olduğu süre içerisinde kullanılamaması nedeni ile 7 iş günü (Onarım Süresi) x 400,00 TL ( Muadil Araç kiralama bedeli günlük) = 2.800,00 TL olacağı görüş ve kanaatine varıldığı…” belirtilmiştir.
Tanzim edilen rapor taraflara tebliğ edilmiş davalı sigorta şirketi vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi dosyaya sunulmuştur.
Davacı vekili UYAP sistemi üzerinden Mahkememize sunmuş olduğu 10/01/2023 tarihli dilekçesi ile; Davalı —– kusuru sonucunda davacının aracında meydana gelen zarara binaen tazminat taleplerini davalı —–yönünden ıslah ettiklerini beyan ederek Davalının kusuru nedeniyle davacıya ait araçta oluşan değer kaybı zararına binaen talepleri 6.000,00-TL olmasına rağmen değer kaybı zararı taleplerini 6.000,00-TL arttırarak toplamda 12.000,00-TL olacak şekilde ıslah ettiklerini, Davalının kusuru nedeniyle davacıya ait araçta oluşan kazanç kaybı zararına binaen taleplerinin 1.500,00-TL olmasına rağmen kazanç kaybı zararı taleplerini 1.300,00 -TL arttırarak KDV dahil toplamda 2.800,00-TL olacak şekilde ıslah ettiklerini beyan ederek fazlaya İlişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak üzere, Davalı sigorta şirketine taleplerinin aynen devam etmekle sadece Davalı —– yönünden ıslah taleplerinin kabulü ile davacının aracında meydana gelen değer kaybı zararına ilişkin olarak 12.000,00-TL’nin 16.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, Davalı sigorta şirketine taleplerinin aynen devam etmekle sadece Davalı —–yönünden ıslah taleplerinin kabulü ile davacının aracında meydana gelen kazanç kaybı zararına ilişkin olarak 2.800,00-TL’nin 16.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, sunulu ıslah dilekçesi davalılara tebliğ edilmiş, davacı vekilince ıslah harcı Mahkeme veznesine yatırılmıştır.
Mahkememizin 14/02/2023 tarihli celse ara kararı ile dosya ek rapor tanzim edilmek üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, tanzim edilen 01/06/2023 tarihli raporda özetle;”… Dosya muhteviyatına sunulmuş olan Ekspertiz Raporuna göre dava konusu araçta kaza tarihi itibariyle KDV ve İşçilik dahil 1.401,84 TL hasar meydana gelmiş olduğu yönünde tespitte bulunulmuş olduğu, Bu kapsamda davalı tarafından dava konusu kaza kapsamında—– plaka ayılı araç için 04.01.2021 tarihinde 1.401,84 TL hasar bedelinin aracın onarımını yapan —–ödenmiş olduğunu, Davaya konu Trafik Kazası Kapsamında;——plaka sayılı araç sürücüsü —– %100 kusur oranı ile ASLİ VE TAM KUSURLU olduğu, Söz konusu kaza kapsamında aracın maliki/işleteni yönünden KTK Madde 85. kapsamında müşterek ve müteselsil sorumluluk yönünden değerlendirilmesinin Sn. Mahkemenin takdirlerine maruz olduğu, Dava konusu kazanın —-plaka sayılı araç sürücüsü —- takip mesafesini muhafaza etmemesi ve buna bağlı hatalı manevra nedeni ile meydana gelmiş olduğundan kazanın kendi şeridinde meydana gelmiş olması nedeni ile—- plaka sayılı araç sürücüsü—– KUSURSUZ olduğu, Nihai taktiri ve Hukuki Değerlendirmesi Sn. Mahkemede olmak üzere Reel Değer Kaybının kusur oranı nispetinde 12.000,00 TL olduğu, bu kapsamda taleple bağlılık ilkesi gereği davacının talep etmiş olduğu 6.000,00 TL Değer Kaybının piyasa rayiçlerine uygun ve kadri marufunda bulunduğu, Nihai takriri ve Hukuki Değerlendirmesi Sn. Mahkemede olmak üzere Kazanç Kaybının kusur oranı nispetinde 2.800,00 TL olduğunu, bu kapsamda talebe bağlılık ilkesi gereği davacının talep etmiş olduğu 1.500,00 TL Kazanç Kaybının piyasa rayiçlerine uygun ve kadri marufunda bulunduğu, kök rapor görüş ve kanaatlerinin devam ettiği…” belirtilmiştir.Tanzim edilen ek rapor taraflara tebliğ edilmiş, davalı sigorta şirketi vekilince ek rapora karşı itiraz dilekçesi dosyaya sunulmuştur.
Davalı—–Hukuk Mahkemeleri Ön bürosu aracılığı ile Mahkememize sunmuş olduğu 21/11/2023 tarihli dilekçesi ile özetle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İddia, savunma, celp edilen belgeler, tanzim edilen bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde; Davacı tarafından 16/10/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde meydana geldiği ileri sürülen değer ve kazanç kaybına ilişkin maddi zararın tazminine ilişkin huzurdaki davanın açıldığı, kazaya karışan —–plakalı aracın 02/01/2020-02/01/2021 tarihleri arasında geçerli olduğu anlaşılan ZMMS poliçesi davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğu, sigortalnın davalı sürücü—–olduğu, poliçede teminat limitinin 41.000,00-TL olarak düzenlendiği görülmüştür.
İddia ve savunma kapsamında taraflar arasındaki ihtilafın kazaya karışanların kusur durumları ile davacı tarafından talep edilen değer ve kazanç kaybına ilişkin tazminattan davalıların sorumlu olup olmadığı ve talep edilen tazminat tutarı üzerinde toplandığı anlaşılmıştır.
Kaza tespit tutanağından kazaya karışan —-plakalı araç sürücüsünün —–plakalı araç sürücüsünün davalı —-olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce re’sen seçilen heyet bilirkişi heyet raporunda kazaya karışan —-plakalı aracın kusursuz olduğu, —— plakalı aracın %100 oranında tam ve asli kusurlu olduğu, davacıya ait—–plakalı araçta kaza nedeniyle 12.000,00TL değer kaybı ve 2.800,00-TL kazanç kaybı meydana geldiğinin belirtildiği, bilirkişi raporu ile hesaplanan değer kaybı bedelinin yüksek mahkeme içtihadlarına uygun şekilde dava konusu aracın kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değeri ile kazadan sonraki onarılmış hali ile piyasa rayiç değerinin modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, olay tarihindeki yaşı, vb. etkenler baz alınarak tespit edildiği, yapılan kusur istinadının somut olay özellikleri ile kazanın meydana geliş şekline uygun olduğunun anlaşıldığı, raporun denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmekle Mahkememizce benimsenmiştir.
Bu kapsamda yapılan değerlendirmede usulüne uygun şekilde yapılan tebliğe karşın davalı —–tarafından süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığından iddiayı tümüyle inkar ettiğinin varsayıldığı, davaya konu 16/10/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasının—– plaka sayılı araç sürücüsünün yeterli takip mesafesi bırakmadan ve hatalı manevra nedeni ile meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde —– plaka sayılı araç sürücüsü olduğu anlaşılan davalı —– %100 oranında tam ve asli kusurlu olduğu, davacıya ait —– plakalı araçta 12.000,00TL değer kaybı ile 2.800,00-TL kazanç kaybı meydana geldiğinin bilirkişi incelemesiyle tespit edildiği, alınan raporun denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla Mahkememizce benimsendiği, davacı tarafından —–plakalı aracın dava dışı —–uzun dönem finansal kiralama sözleşmesine konu edildiği ve 21/01/2021 tarihinde davacı adına kayıt ve tescil edildiği, kazaya karışan —– plakalı aracın kaza tarihinde geçerli olduğu anlaşılan ZMMS poliçesi ile davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğu, sigortalının davaya konu kazada sürücü de olduğu anlaşılan davalı —– olduğu, poliçede teminat limitinin 41.000,00-TL olarak düzenlendiği, davalı —–tarafından her ne kadar davalı sigorta şirketinden muadil araç talebinde bulunulmadığından kazanç kaybı talebinde bulunulamayacağı savunulmuş ise de davaya konu poliçede bu yönde bir teminat klozu bulunmadığından savunmaya itibar edilemeyeceği, davalı sigorta şirketi tarafından her ne kadar zamanaşımı def’i ileri sürülmüş ise de davanın KTK 97. Madde kapsamında kaza tarihinden itibaren 2 yıllık süre içinde 25/07/2022 tarihinde kısmi dava şeklinde açıldığı anlaşılmakla zamanaşımı def’inin reddi gerektiği, davaya konu alacak taleplerinden davaya konu kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğu anlaşılan davalı araç sürücüsü ve davalı sigorta şirketinin müteselsilen sorumlu oldukları, bilirkişi marifetiyle tespit edilen alacak karşısında ve davacı tarafından yalnızca davalı —-yönünden ıslah talebinde bulunulduğu, davalı sigorta şirketine 15/03/2022 tarihinde başvuru yapıldığı ve davalı sigorta şirketi yönünden temerrüdün 25/03/2022 tarihinde meydana geldiği, davalı —- yönünden temerrüdün haksız fiil tarihi olan kaza tarihinde meydana geldiği anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-)Davanın KABULÜ ile ;
1.a)Değer kaybı alacağı yönünden;12.000,00-TL değer kaybı alacağından davalı sigorta şirketinin 6.000,00-TL ile sınırlı olmak ve davalı —– ise tamamından sorumlu olmak üzere ve davalı sigorta şirketinden 25/03/2022 tarihinden itibaren, davalı—– 16/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
1.b)Kazanç kaybı yönünden;2.800,00-TL kazanç kaybı alacağının 16/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı —– tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-)Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560-TL arabuluculuk ücretinin davalı sigorta şirketinin 632,43-TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
3-)Karar ve ilâm harcı olan 1.010,98-TL harçtan peşin alınan 128,09-TL harcın mahsubu ile bakiye 882,89‬-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-)Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 14.800-TL vekalet ücretinin (davalı sigorta şirketinin 6.000-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan 344,96-TL harç ve 3.000,04-TL bilirkişi, posta, tebligat gideri olmak üzere, toplam 3.345‬,00-TL yargılama giderinin (davalı sigorta şirketinin 1.356,00-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı asil —–yüzüne karşı, davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda, HMK.m.341/2 uyarınca miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usûlen anlatıldı.