Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/484 E. 2022/478 K. 01.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/460 Esas
KARAR NO : 2022/481

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/06/2022
KARAR TARİHİ : 02/09/2022

Davacı vekili —– tarihinde UYAP ortamından gönderdiği dilekçesi ile davadan feragat ettiği görülmekle;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA /TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili olan davacının —— davalı şirkette çalıştığını ve bu dönem içerisinde de davalı şirketin kendi ——— yaptığını, davalı————- sayılı dosyası ile açmış olduğu davadan sonra kötü niyetli olarak kendisine teminat amacıyla verilmiş olan iki adet boş bonoyu(davaya konu senetler) icra takibine koyduğunu,——-sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yaptığını, senetlerin vade tarihlerinin ———– rağmen davalı tarafından iş davası açıldıktan kısa bir süre sonra senetleri vaden tarihinden 2 yıl sonra takibe koyulduğunu, Gerçekte böyle bir borç olmamasına rağmen davalı şirket tarafından icra takibine başlanılarak müvekkili olan davacıyı davadan vazgeçirilmeye çalışıldığını, oysaki verilen senetlerin—— kaynaklandığını ve senetlerin——- edildiğini, bu sözleşme uyarınca—–bittiğini ve işverene yüklenici senet verme yükümlülüğü altına girdiğini, müvekkili olan davacının o dönemde davalı şirkette çalışması ve davalı şirkete güvenmesinden dolayı davalı şirkete teslim edilen teminat amaçlı senetlerin sözleşmeye yazılmadığını, müvekkili olan davacının ticari ilişkilerinin devam etmesi nedeniyle şahsı adına da kefil olarak teminat amacıyla dava konusu bonoları imzaladığını, Ticari hayatın teamülleri kapsamında ve sözleşme gereği eser sözleşmelerinde taşeronun teminat senedi vermesi gerektiğinin sabit olduğunu, davalı şirkete—– senedin iadesinin davalı şirketten talep edildiğini, dosyaya sunulan müvekkili olan davacı şirket ve davalı şirket arasındaki alacak vereceğin muhasebe kayıtlarında ortaya çıkacağını, Davalı şirketin takibe konu kambiyo senetlerinden kaynaklı bir alacak talebi varsa, bu senetlerin öncelikle defter kayıtlarına işlenmesi yasal zorunluluk olduğunu, kayıtlarda olmayan ödeme aracının alacak doğurmasının mümkün olmadığını, dava konusu senetlerin davalı —— defter kayıtlarında bulunmaz ise defterlerin usulüne uygun tutulmadığını ve gerçekte böyle bir borç olmadığını göstereceğini, ——– (dava konusu senetlerin düzenlenme tarihi) davalı şirket tarafından gönderilen —– müvekkili olan —— alacaklı göründüğü, resmi hesapta —- göründüğü belirtildiğini, Bu —- kayıtlarından da sabit olduğu üzere——- tutulduğunun ikrar edildiği ve müvekkili olan davacının borçlu olmadığının tespit edildiğini, takibe konu bonolara ait—– kaydından da belli olduğu üzere müvekkili olan davacı —– adresi — —- takibe konu bonoların —– yılında değil daha öncesi —— yılında teminat amaçlı verildiğini gösterdiğini ,davalı tarafın müvekkili olan davacıların borçlu olmamasına rağmen müvekkil hakkında icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini,———- hayatının kısıtlandığını, müvekkilinin bu sebeple ilgili uğramış olduğu zarardan kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası açma haklarının saklı olduğunu, davalı şirket tarafından haksız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından haciz işlemlerine devam edildiğini ileri sürerek öncelikle teminatsız olarak —– dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren durdurulmasına karar verilmesini; aksi kanaatte uygun bir teminat karşılığında icra dosyasının tedbiren durdurulmasına, davanın kabulüne, davacıların—— sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine, davalının %20’den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı aleyhine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacılar vekilinin UYAP sisteminden göndermiş olduğu 28/07/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat istemlerini içerir dilekçe sunduğu, dilekçesinde davalı taraf ile anlaşılmasından ötürü feragat istemleri yönünde davadan feragat ettiklerini bildirdiği, dilekçe ekinde protokol, ibraname ve feragatname başlıklı, 27/07/2022 tarihli belge dosyaya sunulmuştur.
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalı tarafın veya Mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK. m. 307/1)
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat veya kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK. m. 309/1-2)
Feragat ve kabul kayıtsız şartsız olmalıdır. (HMK. m. 309/4)
Vekilin feragat edebilmesi, için feragate ilişkin özel yetkisinin bulunması şarttır. (HMK. m. 74/1)
Buna göre; davacılar vekili tarafından verilen dava dilekçesinde ekli vekaletnamenin yapılan incelenmesinde davacı vekilinin feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Davacılar vekilince dava dilekçesi ile —– Esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu, Mahkememizin 30/06/2022 tarihli ara kararı ile talebin kısmen kabulüne, icra takibinin durmasına yönelik talebin reddine, icra dosyasına konu takip çıkış miktarının %15’i üzerinden hesaplanan teminat bedelinin dosyaya yatırılması halinde dosyamız davacısı tarafından takibe konu borcun ödenmesi haline paranın alacaklıya ödenmesinin ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesine karar verilmiş, davacı vekilince teminat mektubunun — Ticaret Mahkemesi aracılığı ile dosyamıza gönderildiği, ancak davacı vekilinin 28/07/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerine ilişkin beyanda bulunduğu, davalı şirket vekili tarafından dosyaya vekaletname sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; davacılar vekilinin davadan feragat dilekçesi ve ekinde taraflarca/vekillerince e-imza ile imzalanmış olduğu görülen protokol, ibraname ve feragatname başlıklı 27/07/2022 tarihli belgeyi dosyaya sunduğu, yine davalı vekili olduğu anlaşılan —– tarihinde UYAP sistemi üzerinden dosyaya vekaletname sunulduğu, davacı vekilinin davadan feragate dair vekaletnamesinde özel yetkisi bulunduğu, taraflar arasındaki protokol, ibraname ve feragatname başlıklı 27/07/2022 tarihli anlaşmanın 8. maddesinde ”Taraflar tarafından yapılan yargılama masrafları üzerine bırakılarak, taraflar birbirlerinden yargılama gideri, harç, vekalet ücreti ve benzeri dahil olmak üzere başka asıl ve feri hak ve alacak talebi bulunmamaktadır. Taraflar işbu protokole uygun olarak birbirlerinden başkaca herhangi bir hak ve alacaklarının kalmadığını kabul, beyan ve taahhüt ederler.” şeklinde düzenleme bulunduğu görülmekle feragat nedeniyle davanın reddi ile yargılama masrafları bakımından taraflarca talepte bulunulmadığı dikkate alınarak bu hususta karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın her iki davacı yönünden Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davadan feragatin ilk duruşmadan önce gerçekleştiği görülmekle karar ve ilam harcı olan 26,90-TL harcın peşin ve tamamlama sureti ile yatan 4.503,83-TL’den mahsubu ile bakiye 4.476,93-TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların birbirlerinden yargılama gideri, harç, vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatırana iadesine,
6-Mahkememizin 30/06/2022 tarihli ihtiyati tedbir ara kararının kaldırılmasına,
7-Teminatın iadesi hususunda HMK m.392/2 uyarınca işlem yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi.