Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/367 E. 2022/456 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/367 Esas
KARAR NO: 2022/456
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ: 26/05/2022
KARAR TARİHİ: 30/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; — hakkında —- tarafından tapuların kendi adlarına takyidattan ari olarak tescili talebiyle————- tarafından kabul edildiğini, şirketin —- üzerindeki tüm hacizler/ takyidatların kaldırılarak, temiz olarak, arsa sahipleri adına tescili yönünde karar verildiğini, bu işlemle müvekkili şirket ve diğer alacaklıların büyük zarara uğradığını, —— tümünün ——– toplu olarak satılmasına yönetim kurulu karar verildğini ve satış işlemleri hazırlıklarının tamamlandığını,——her iki işlem hakkında aldığı yönetim kurulu kararının batıl olduğu, ——–düzenlediğini,—- sayılan hallerde——–kararlarının batıl olduğunun mahkemeden istenebileceğini hüküm altına alındığını, Müvekkili —– alacaklı olduğunu, bu alacaklar — üzerine müvekkili şirket lehine haciz şerhleri işlendiğini, alacağı —geçtiğini,——-dosyası kapsamında;——-kararıyla — oluşturulduğunu, ——kayyım atanan kurumun —-olduğunu, mevcut yönetim kurulunun kayyım olmadğını, sadece Kayyım atanan—– tarafından şirketi yönetmek üzere görevlendirilen kişiler olduğunu, Bu anlamda soruşturma kapsamında kayyım atanan —- yasal düzenlemelerle getirilen korumanın da dışında olduğunu bu halde şirkete atanan kayyımın —– olduğunu, Şirketin ——– kayyım değildir. Bu büyüklükte bir şirketi yönetecek tecrübe uzmanlık ve bilgi birikimine sahip olmadıkları bir yana ücreti karşılığında şirketi yöneten yöneticiler olduğunu, —– kararıyla şirkete kayyım atanan — yönetim kurulunu oluşturduktan sonra, ayrıca—- —hakkında ticari ve iktisadi bütünlük —-oluşturulmasına karar verilmiş—-kararıyla yeniden—uzatılmıştır. —- uzatabileceği hakkında — maddesinde kısıtlayıcı bir hüküm bulunmadığından,—– halinde kararı dilediği kadar uzatma imkanına sahip olduğunu, müvekkili şirketin alacaklarını tahsili için mevcut haczettiği taşınmazların satışını talep etme ve diğer icra işlemleri durdurduğunu Atanan —- şirketi mevcut yönetim kurulundan teslim alarak göreve başladığını, —- herkesin haklarını korumak amacıyla CMK 133/3 gereği kayyım atanan —- şirkette görevlendirdiği yönetim kurulu, bugün itibariyle alacaklıların aleyhine olarak tüm taşınmazların toplu satışı çabasında olduğunu, bu işlemlerin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmediği takdirde, —— bulan davalı şirket malvarlığı çok çok ucuza satılarak şirket, alacaklıların alacaklarını tahsil edemedikleri sadece bir isimden ibaret hale geleceğini, Kayyım atama kararının içeriği, tmsf ve şirket yönetim kurulunun yetki sınırlarını tartışmadan uzak, açık olarak tespit edildinini,bu dava sebebi, şirket yönetim kurulunun yetkileri olmadığı halde şirket malvarlıklarını eksiltmek ve netice olarak Müvekkili dahil tüm alacaklıların alacaklarının tahsilini engelleyen, engelleyecek nitelikteki eylem ve işlemlerinin mahkememizce engellenmesidir. Kayyım atama kararında hükme bağlandığı üzere; ——-görevlendirilen ancak kayyım olmayan yönetim kurulu üyelerinin görevi, şirket hakkında başlatılan soruşturma ve yargılamaların sona ermesine kadar şirketin mal varlığını korumak, şirket işleyişini sağladığını,bu itibarla yönetim kurulu üyelerinin şirket malvarlığının en önemli kısmı olan taşınmazların eksilmesine sebep olan işlemleri denetime tabi olduğu kadar, yetkileri olmadan yaptıkları tüm işlemlerin de geçersiz olduğunu, —- şirket aleyhine açılmış, —- dair, tapu iptali ve tescil davasını kabul etme yetkilerinin olmadığını, bu sebeple davanın kabulüne karar verilerek,—— şirket taşınmazlarının kısım kısım veya toplu satışının, ihtiyati tedbir kararı verilerek dava sonuna kadar engellenmesine karar verilmesine, ——- TMK 461,462 hükümleri gereği vesayet makamından izin alınmadan şirket taşınmazlarını satma yetkisinin olmadığının tespitine karar verilmesine, —davalı şirket taşınmazlarının toplu satışı için yetkisi olmadığı esas alınarak, bu işlemlere dair alınan yönetim kurulu kararlarının BATIL olduğunun tespitine karar verilmesine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememiz tarafından, deliller toplanılmış, ilgili belgeler celp edilerek dosyası içerisine alınmışır.
Mahkememiz davacı vekilinin sunduğu —– tarihli feragat dilekçesi doğrultusunda dosya ve kapsamının incelenmesinde, dava vekilinin dosyada bulanan davacı vekaletnamesinde feragat yetkisi bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosyanın incelenmesinde, davacı vekilinin —- havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiği, 6100 sayılı HMK’nun 307,309 ve 311. maddeleri gereğince, davacı vekilinin davadan feragat etmesi ve davadan feragatin kesin hüküm sonuçlarını doğuracağı tespit edilmekle, davacı yanın açtığı davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen nedenlerle;
1-Davacı tarafından açılan davanın, 6100 sayılı HMK’nun 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Mahkememize sunulan ——- tarihli İhtiyati Tedbir talebinin değerlendirilmesine yer olmadığına
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesinden itibaren, 6100 sayılı HMK’nın 331/2 maddesi gereğince resen davacının bildireceği hesaba İADESİNE,
Dair, HMK 138 maddesi gereği dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; kararın tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde —— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.30/06/2022