Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/335 E. 2023/68 K. 23.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/335 Esas
KARAR NO : 2023/68 Karar
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/05/2022
KARAR TARİHİ: 23/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin —– bulunan —- işletmenin sahibidir. Anılan işletmede — izlenmesi için — tarihinde iş yerinde kullanılmak üzere aracı kurum olarak davalı taraf —– üyeliğini başlatılmıştır. —- üzerinden yapılmış, ilk hafta alınmayarak —-üzerinden sözleşme yapılmıştır. Ödemenin —- bedel ile senet imzalanarak yapılması kararlaştırılmıştır. İlk taksit ——– üzerinden peşin olarak ödenmiş, geri kalan bedeller de — taksit halinde senet düzenlenerek vade günlerinde ödenmiştir.—— haftalık kullanımın sonunda Covid- 19 salgını önlemleri sebebiyle Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kahvehane vb işletmelerin kapatılmasına karar verilmiştir. Bu kapsamda müvekkile ait işletme de kapatılmıştır. Bu sebeple — haftalık olarak anlaşması yapılan hizmet sadece — hafta kullanılabilmiş geriye kalan —- haftalık süreçte kullanılamamıştır. İş yerinin kapatılmasına müteakip —– tarafından ilk olarak hizmetin kullanılmadığı haftalara ilişkin olan senetlerin iade edileceği ve bedelin ödenmesine gerek olmadığı söylenilmiştir. Daha sonra ise şirket anlaşılan bedelin senet borcu olması sebebi ile ödenmesini talep ederek hizmetin alınmadığı haftaların bedellerinin lig bitimi olan — ayından itibaren iade edileceği bilgisi verilmiştir. Taraflar arasında sözleşmenin imzalandığı —- tarihinde de Covid- 19 salgını sürmekte ve bu kapsamda önlem kararları alınmakta olduğundan dolayı —–imzalanan sözleşmede ”sezon ortasında genelge ile iş yeri kapatılırsa hizmet alınmayan haftaların bedeli —- sonra iade edilecektir.” düzenlemesi ile de garanti verilmiştir. Müvekkil bu garanti kapsamında——-olarak kullanmadığı halde ödediği bedellerin kendisine iadesini talep etmiş ise de iadenin gerçekleşmediğini, iş bu sebeple davanın kabulü ile müvekkilin hiç kullanmadığı bir hizmet için ödemiş olduğu —- günlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkile iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının sözleşmede bulunduğunu iddia ettiği bedel iadesine ilişkin sözleşme hükmü mevcut olmayıp, ödenen bedellerin hiçbir suretle iade edilmeyeceği hükmü yer almaktadır. (İşbu sözleşme dilekçemiz ekinde sunulmuştur.) Davacı tarafın ödemelerinde herhangi bir ihtirazi kayıt yer almamaktadır. Bu bakımdan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Davacı tarafın tacir olmadığı ve işin her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunmadığı, bu nedenle görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 4 maddesine göre, Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, her iki tarafın da “ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise, tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır.
Öte yandan, dava konusu uyuşmazlık, TTK 4.maddesi uyarınca yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardan da değildir.
Bu durumda, davacının tacir ve işin her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunmaması, uyuşmazlığın yasa gereği mutlak ticari dava da olmaması karşısında, dava miktarı da göz önünde bulundurulduğunda, uyuşmazlığa bakma görevinin genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle DAVANIN USÛLDEN REDDİ ile GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davaya bakmaya ——— Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin GÖREVLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3-Karar kesinleştikten sonra ve istek halinde HMK 20. Maddesi gereğince iki haftalık süre içinde dosyanın görevli ———- Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde HMK 20 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
5-Yargılama giderinin görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
6-Kararın talep halinde davacı vekiline ve davalıya tebliğe çıkarılmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin huzurunda, HMK 345/1. maddesi uyarınca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——— Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/01/2023