Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/98 E. 2021/693 K. 01.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/98
KARAR NO: 2021/693
DAVA : MENFİ TESPİT (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2021
KARAR TARİHİ: 01/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı aleyhine davalı tarafça kambiyo senedine dayalı olarak icra takibi yapılmış olup —– dosyası ile devam eden takipte davacının maaşından yapılan kesintilerle borcun ana parasının tamamı ve epeyce bir miktar fer’ileri ödendiğini, yapılan incelemede davalı vekilinin takip talebindeki hukuka aykırı faiz talebini esas alan İcra Müdürlüğünce takip tarihinden itibaren borca sabit faiz uygulanmakta olduğunun görüldüğünü, bu durumun hukuka olduğu gibi hakkaniyete ve kamu düzenine de aykırı olduğunu, —— kambiyo takiplerinde, faiz oranlarının değişkenliği nazara alınarak faizlerdeki artışa veya düşüşe göre kademeli olarak faizin hesaplanması gerektiğini, öncelikle dosyaya yatan paraların alacaklı tarafa ödenmemesi şeklinde tedbir kararı verilmesini, dava konusu kambiyo takibindeki faiz oranının düzeltilmesini, dosyadaki bakiye borcun tespitini, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;—– düzenlemeleri ile—– yoluna başvurarak İcra Mahkemesinde dava açmak imkanı varken bu yolu tüketmeksizin —– dava açmasının mümkün olmadığının belirlendiğini, davacı talebi dosya kapak hesabının yapılmasına memur muamelesine ilişkin olduğunu, davacının öncelikle İcra Mahkemesine başvurma olanağını kullanması gerektiği yönünde olup bu yönüyle de davanın reddedilmesi gerektiğini, dava dilekçesindeki taleple gerekse talep konusunun açıklanmasına ilişkin beyan dilekçesinden anlaşılacağı üzere huzurdaki davayı “menfi tespit davası” olarak belirlemek mümkün olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunu ibraz etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurdaki dava, davacının menfi tespit davası adı altında icra dosyasında avans faizinin değişen oranlarda uygulanması gerekirken sabit uygulandığından bahisle faiz oranın düzeltilmesi ve borcun tespitine ilişkin açtığı davadır.
Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk son tutanak aslı dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce dosyada bulunan bilgi ve belgeler incelenmiş olup; davacının icra dosyasında avans faizinin değişen oranlarda uygulanması gerekirken sabit uygulandığından bahisle icra dosyasındaki hesaplamanın yanlış yapıldığı gerekçesi ile bu davayı açmış olduğu, davacının uygulanan faiz türüne bir itirazının olmadığı, asıl alacağa ilişkinde bir itirazının olmadığı, davacının itirazının icra dairesi işlemlerine ilişkin olduğu, bunun İcra Mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabileceği, menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar kısa kararda İstinaf Kanun yolu açık karar verilmiş olsada, kararın miktar itibariyle kesin olduğu görülmekle bu yönüyle düzeltilerek karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.400,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
7-Alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Dair,davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı. 01/10/2021