Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/783 E. 2023/151 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/783 Esas
KARAR NO:2023/151 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/12/2021
KARAR TARİHİ:16/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili tarafından dava dosyasına sunulan dava dilekçesinde özetle; Taraflara arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davacının davalıdan alacaklı olduğu, davacının defaten davalı ile borcun ödenmesi için görüştüğünü ancak davalının borcunu ödemediği bunun
üzerine davacının davalıdan alacağının tahsili talebi ile——-dosyası ile icra takip açtığını, davalının itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, SONUÇ VE İSTEM : Davalı şirketin menkul, gayrimenkul, araç ve banka hesapları üzerine İİK 257 maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulmasına, Borçlunun
——-Sayılı icra takibine vaki haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini, Davalı aleyhine %20 icra
tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekiline usulüne uygun tensip zaptı ekli duruşma gününün, davalıya tensip zabtı, dava dilekçesi ve duruşma günü bildirir tebligatın usulüne uygun tebliğ edildiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesine özetle;Davalının davacı şirkete herhangi bir borcunun olmadığı, mal veya hizmetin davacı tarafından tam olarak teslim edilmiş olduğunun ispat edilmesi gerektiği ispat yükünün davacı tarafta olduğu, alacak iddiasının yargılamayı gerektirdiğini iş bu sebepten dolayı icra – inkar tazminatı talep edilmesinin hukuki dayanağı bulunmadığını, Açıklanan nedenlerle ve sayın mahkemenizin resen belirleyeceği sebeplerden dolayı; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun iş bu davanın reddine karar verilmesini, davacının % 20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.——- esas sayılı dosya uyap kayıtlarının celp edildiği görüldü. Mahkememizce dava konusu uyuşmazlık konularında teknik bilirkişiye rapor düzenletildiği görüldü.Teknik bilirkişilerin bilirkişi raporunda sonuç kısmında:” 5.1. Davacı ve davalı tarafından ibraz edilen ——- yıllarına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, ticari defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun olduğu davacı ve davalı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri Sayın Mahkemeniz takdirinde olduğu,
5.2. Tarafların tacir olduğu ve taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, taraflarını ticari defterlerindeki borç/alacak tutarlarının birbirleriyle uyumlu olduğu, 5.3. Tarafların ticari defterlerine göre, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 23.412,28.-TL alacaklı olduğu, 5.4. Takip öncesi dönemde davalıya usulünce gönderilmiş bir ihtarname tespit edilmediğinden takip öncesi faiz istenemeyeceği, ancak nihai kararın Sayın Mahkemede olduğu,
5.5. İcra inkâr tazminatı ve tarafların diğer taleplerine ilişkin takdirin ise Mahkeme’ye ait bulunduğu, ” hususlarında rapor tanzim edilmiştir. Bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği görüldü.

DELİLLER;—– esas sayılı dosya uyap kayıtları,
*Tarafların ticari defter kayıtları,
*Taraf şirketlere ait —– formları,
*Bilirkişi raporu
*Tüm dosya kapsamı

DELİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurdaki dava, İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Davaya konu uyuşmazlığın tespiti; Taraflar arasında mevcut olduğu iddia olunan ticari ilişki nedeni ile davalı aleyhine başlatılan icra takibinde davacının davalıdan fatura alacağının bulunup bulunmadıdğı, talep edilen işlemiş faizin haklı olup olmadığı, faizin başlangıcı, icra inkar tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır.
İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.İtirazın iptali davası açılabilmesi için;
a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.
b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.
Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.
c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez. İtirazın iptali istemine konu,—— sayılı takip dosyasının incelenmesinde; tarihinde davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu vekili tarafından süresinde borca itiraz edildiği, huzurdaki davanın 09/12/2021 tarihinde ve yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalıların yapılan bilirkişi incelemesinde borçlu olduğunun belirlendiği ve mahkememizce aldırılan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalara ve faizine ilişkin açıklama ve değerlendirmelere mahkememizce de itibar edildiği ve takip tarihi itibari ile davacı şirketin davalı şirketten 23.412,28-TL alacaklı olduğu, davanın taraflarının ——— dairesine bildirdiği, davalının herhangi bir ödeme belgesi sunmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, takibin belirtilen miktar üzerinden devamına karar verilmiştir.İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Takip talebi ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde alacak likit olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
-Davalının ——- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin toplam 23.412,28 TL asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden asıl alacağı takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde alınması gerekli 1.599,29-TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 280,14- TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 1.319,15-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 963,00-TL yargılama gideri ile davacı tarafından yatırılan 347,94-TL harç giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9200-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——— bütçesinden ödenen 1.360-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——– Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2023