Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/774 E. 2022/623 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/774 Esas
KARAR NO : 2022/623

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2021
KARAR TARİHİ : 18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının sahibi olduğu —– plakalı araç ile müvekkili şirket tarafından —– —- ihlalli geçiş yaptığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş (15) günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, davalının geçiş ücreti ile ceza tutarını ödemediğinden davalı aleyhinde —– dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itiraz edilmesi nedeni ile takibin durduğunu,——— yoluna gidildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek davalı tarafından icra takibine itirazın iptaline, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı/borçlu aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı/borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yetki ve görev itirazında bulunduklarını, müvekkili olan davalının ihlalli geçiş yaptığı hususunun yasal delillerle kanıtlanamadığını, davalının davacı tarafa borcu bulunmadığını, ihlalli geçiş bildiriminin müvekkiline yapılmadığınısavunarak haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Geçiş ihlali iddiasına dayalı geçiş ücreti ve para cezası bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptaline ilişkindir.
Davaya konu edilen araca ilişkin —– kayıtları celp edilmiştir.
—– yazılan müzekkere cevapları dosya içerisinde mübrezdir.
——————–sistemi üzerinden celp edilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde hangi işlerin ticari dava olarak nitelendirilecekleri belirlenmiş, 5. maddesinde Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin kuruluşu ve hangi Mahkemelerin Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla davaya bakacağı belirlendikten sonra Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir.
Ticari davaları mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar, yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olması durumunda ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere ——- mümkündür. Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), ——(m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
——– davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
İddia, savunma ve celp edilen deliller birlikte değerlendirildiğinde———- davalıya ait kayıtların gönderildiğinin, ——- yıllarında—— esasına göre defter tuttuğunun bildirilmekle birlikte ihlalli geçiş yaptığı iddia edilen davaya —–plaka sayılı aracın kullanım şeklinin hususi olduğu, bu halde huzurdaki dava mutlak ticari dava olmadığı gibi, —- değerlendirilemeyeceği, uyuşmazlıkta Mahkememiz görevli olmayıp, Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla göreve yönelik dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)6100 Sayılı HMK m.114/c ve m.115/2 gereği göreve yönelik dava şartı yokluğundan davanın USÛLDEN REDDİNE,
2-)Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Görevli Mahkemenin ————- Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunun TESPİTİNE,
3-)6100 Sayılı HMK m.21 kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili Mahkemeye gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-) 6100 Sayılı HMK m.331/2 uyarınca harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, HMK.m.341/2 uyarınca miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usûlen anlatıldı.