Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/770 E. 2023/119 K. 10.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/770
KARAR NO: 2023/119
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (TİCARİ SATIMDAN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ : 03/12/2021
KARAR TARİHİ:10/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında ticari alım – satım ilişkisinin söz konusu olduğunu, davacı şirketin faturadan da anlaşılacağı üzere davalıya ürün satışı yaptığını, bu satış bedelinin 24.234,12 TL olduğunu, bu satışa ilişkin olarak düzenlenen —— seri nolu fatura bulunduğunu, ürünlerin davalı tarafa teslim edildiğini ve davalı tarafça herhangi bir ayıplı mal bildirimi yapılmadığı ve yasal süre içerisinde faturaya itirazda bulunmaması rağmen borcun davacı şirkete ödenmediğini, bu
nedenle —– sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafın dilekçesinde, ”alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, alacaklı ile arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını’’ beyan ederek borca ve ferilerine
itiraz ettiğini beyan ederek, davalının kabulü ile —— dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra takibinin fatura tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek mevduata uygulanan en yüksek ticari faiz ile devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında takibe konu faturadan kaynaklı herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, davalının aynı piyasada ticari faaliyet gösteren davacı firmadan daha önce bir kaç kez ticari alışveriş yaptığını, ancak bu ticari ilişkinin daha sonra sona erdiğini, davalının kendisine gelen ödeme emri ile beraber takibe dayanak faturadan haberdar olduğunu, bunun üzerine süresi içerisinde takibe konu faturadan kaynaklı ticari ilişki ve borç itiraz ettiğini, davacı tarafın herhangi bir mal ve hizmete dayanmayan faturasının kabul edilmesi mümkün olmadığını, faturada belirtilen hiçbir malın davalıya teslim edilmediğini, davacı tarafın öncelikle faturaya konu malın teslimini gösteren sevk ve teslim irsaliyelerini ibraz etmesi gerektiğini, ortada herhangi bir mal teslimi olmadığı için mal teslimine dair hiçbir irsaliye de sunulmadığını, fatura da davacı tarafça tek taraflı olarak düzenlendiği için davalının ticari defterlerinde bulunmadığını beyan ederek; davanın reddine, davacı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Ticari davalar TTK. 4. maddesinde; mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise; nispi ticari dava sözkoınusu olup, ticaret mahkemesi görev alanı içinde kalacaktır. TTK.’nın 5. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir.
Dava, taraflar arasındaki satım sözleşmesinden kaynaklı fatura alacağının tahsiline ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davalının tacir araştırmasına ilişkin müzekkerelere yanıt verilmiş olduğu, ilgili müzekkerelerden; davalının ——– kaydının bulunmadığı, işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu ve —– Sınıf tacir olduğunu, Vergi Usul Kanunun 177. Maddesinde belirtilen hadlerin altında kaldığı bildirilmiştir. Gelen müzekkere cevaplarından davalının tacir olmadığı anlaşılmaktadır.
Sonuç itibariyle; yukarıda açıklanan sebeplerle davanın Ticaret Kanununda belirtilen işlerden olmadığından mutlak ticari dava olmadığı, gelen cevabi yazılardan davalının tacir olmadığı, her iki tarafı tacir olmadığından davanın nispi ticari dava niteliğinde de bulunmadığı, davanın Ticaret Mahkemesinin bakacağı davalardan olmadığı, Mahkememizin görevsizliği, Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu tespit edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 114/1-c uyarınca görev bir dava şartıdır. Yine aynı kanunun 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında Mahkemece re’sen araştırılması, bulunamadığı takdirde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle davanın USÛLDEN REDDİNE,
2-Davaya bakmaya —— Asliye Hukuk Mahkemesi’nin GÖREVLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20/1 maddesi uyarınca,kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin Mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli ——Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, dosyanın görevli Mahkemeye gönderilmesi için başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Yargılama giderinin görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin e-duruşma ile yüzüne karşı, davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde——–Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.10/02/2023