Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/766 E. 2022/349 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/766 Esas
KARAR NO: 2022/349
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/12/2021
KARAR TARİHİ: 30/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesinde; Müvekkili firmanın sigortacılık sektöründe ticari faaliyetlerini sürdüren—– tanınan bir firma olduğunu, Mahkeme dosyasının davalı tarafı ile müvekkili şirket arasında —– akdedildiğini, akdedilen sözleşme uyarınca ödenmesi gereken sigorta bedellerinin eksik ödenmesi sonucunda kalan borç için taraflarınca — dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, —– tarihinde borçluya ödeme emrinin tebliğ olduğunu ve borçlu tarafın, taraflar arasında hiçbir sigorta sözleşmesinin akdedilmediğine yönelik beyanının gerçek dışı olduğunu taraflar arasında —- sigorta sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme uyarınca davalı —–müvekkili firmaya sigorta ettirdiğini, taraflar arasında akdedilen sigorta sözleşmesinin suretininin dava dilekçesi ekinde sunulduğunu bu sebeple borca hukuka aykırı ve gerçek dışı beyanlar ile borca itiraz ettiğini beyan ederek davalının sigorta sözleşmesinden kaynaklanan sigorta bedelini eksik ve düzensiz ödediğini bu sebeple müvekkili şirketi mali yönden zor durumda bıraktığını, dava dilekçesinin ekinde sunduğu hesap ekstresinden de sigorta sözleşmesinden kaynaklanan sigorta bedelinin düzensiz aralıklarla ve eksik ödendiğinin görüleceğini,——- elden ödeme yaptığını, sigorta sözleşmenin varlığını ispat ederek, tarafların arasında borç ilişkisinin mevcudiyetini gösterdiğini, davalı tarafın müvekkili firma üzerine sigorta yaptırdığını ancak edimlerine uymadığını, yapılacak olan bilirkişi incelemesi neticesinde ödemelerin yapılmadığının ortaya çıkacağını, davalı tarafın son 2-3 takside kadar düzenli olarak ödeme yaptığını kalan bakiyesine itiraz ettiğini, tamamen kötü niyetli bir tutum içerisinde olduğunu gösterdiğini, haksız ve hukuksuz itirazı iptal ettirebilmek adına davayı açma zaruretinin doğduğunu talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmadığından; davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların HMK. m.128/1 uyarınca davalı tarafça inkâr edildiği varsayılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, —— kaynaklanan bakiye sigorta bedellerinin tahsilinin konu edildiği icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce re’sen yapılan sorgulamada davalıya ait —— bulunmadığı anlaşılmıştır.
——- gelen yazıda davalının —– rastlanmadığı bildirilmiştir.
—— davalının ticari kazanç mükellefiyetinin bulunup bulunmadığı sorulmuş, —- tarihinden itibaren — mükellefisi olduğu,halen —- devam ettiği herhangi Ticari kazanç mükellefiyetinin devam ettiğinin herhangi Ticari kazanç mükellefiyetinin olmadığı,davacının ——- kayıtlı —— tesbit edilmiştir.
Dosya dava şartları bakımından incelendi.
6100 sayılı HMK 114/1. maddesinde dava şartları tek tek düzenlenmiş olup, 114-c bendinde “Mahkemenin görevli olması” dava şartları içinde gösterilmiştir. Dava şartlarının incelenmesi başlığında 115. Maddesinde ise “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” şeklinde düzenlenmiştir.
—- tarihli resmi gazete’de yayınlanarak ——— tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 2. maddesinde, söz konusu kanunun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsadığı düzenlemesine yer verilmiş, üçüncü maddede ise tüketici işlemi tanımlanmış, mal ve hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifadelerine yer verilmiştir. Bu düzenlemeler ile sigorta şirketi ve tüketiciler arasındaki sigorta sözleşmesinden kaynaklanan her türlü ilişkinin tüketicinin korunması hakkındaki kanun kapsamına alınmış olduğunu açıkça göstermektedir.
Ayrıca aynı yasanın 83. maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez denilerek 6502 sayılı kanunun tüketici işlemlerinde mutlak uygulama alanı bulacağı ayrıca vurgulanmıştır. Yasanın yürürlüğü ise geçici 1. maddede düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamından; Somut uyuşmazlığın taraflar arasındaki — kaynaklandığı, Mahkememizce re’sen yapılan sorgulamada davalıya ait—-bulunmadığının anlaşıldığı, vergi dairesi cevap yazısından davalının —— mükellefisi olduğu ve herhangi Ticari kazanç mükellefiyetinin olmadığının bildirilmesi karşısında davacının tacir sıfatı bulunmadığı, davaya konu poliçenin —- olduğu ve açıklanan yasal düzenlemer kapsamında, davalının tüketici olduğu, davacının ise sağlayıcı olduğundan uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı, uyuşmazlıkta Mahkememizin görevli olmadığı, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla 6100 sayılı HMK madde 114/1-c ve 115. maddesine göre, davanın usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)6100 Sayılı HMK m.114/c ve m.115/2 gereği göreve yönelik dava şartı yokluğundan davanın USÛLDEN REDDİNE,
2-)Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Görevli Mahkemenin ——– Tüketici Mahkemeleri olduğunun TESPİTİNE,
3-)6100 Sayılı HMK m.21 kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili Mahkemeye gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-) 6100 Sayılı HMK m.331/2 uyarınca harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK.m.341/2 uyarınca miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usûlen anlatıldı.