Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/765 E. 2022/663 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/148 Esas
KARAR NO : 2023/6

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 04/03/2022
KARAR TARİHİ : 04/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından,—-aleyhine işçilik alacakları talebiyle —– İş Mahkemesi’nin—–Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, dava dışı şirketin 16.10.2020 tarihinde tasfiyesinin gerçekleştiğini ve son tasfiye memuru olarak —–atandığını, 05.11.2021 tarihinde ise şirketin ticaret sicilden re’sen terkin edildiğini yapılan yargılama sırasında öğrendiklerini, devam eden davada taraf teşkilinin sağlanması açısından—– Mahkemesi tarafından şirketin ihyası için dava açmak üzere kendilerine sörü verildiğini, —–Mahkemesi’nin——esas sayılı dosyasındaki işlemler ile sınırlı olmak üzere dava dışı——- ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı —–cevap dilekçesinde özetle; ——, Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, gerekçe göstererek tescil talebini reddettiğini, müvekkili müdürlüğe —— ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye Halinde—— prosedürlere uygun olarak tasfiye edildiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan tasfiye sürecindeki eksik yada erken sonuçlandırılan tasfiye memurunun kusurundan dolayı—— sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edelin işlemlerin muhatabının tasfiye memuru olduğunu, bu nedenle müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğundan yargılama masraflarının üzerlerine yüklenmemesi gerektiğini, müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı—– vekili cevap dilekçesinde özetle; —–Noterliği’nin 12.10.2020 tarih, —– sayısı ile tasdik edilen, 29.09.2020 tarihli Genel Kurul Kararı ile tasfiyesi tescil edilen—— 16.10.2020 tarihinde tasfiye memuru olarak atandığını, tasfiyesine karar verilen —— 05.11.2021 tarihinde tasfiye işlemleri tamamlandığını, şirketin Türk Ticaret Kanununa uygun olarak terkin edildiğini, şirketin muhasebe kayıtlarının usülüne uygun olduğunu ve tasfiye sonu bilançosunun da gerçeği yansıttığını, terkine engel bir durumun söz konusu olmadığını, bu nedenlerle davacı tarafından haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; dava dışı——esas sayılı dosyasındaki işçilik alacakları ile ilgili davada taraf teşkili sağlanabilmesi için açılan şirketin ihyası davasıdır.——-ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye Halinde —– ticaret sicil kayıtları dosyaya gönderilmiş olup incelenmesinde; şirketin sermayesinin 10.000,00 TL, ana sözleşmesinin 02.10.2015, ortağının —– yetkililerinin —– olduğu ve şirketin ticaret sicilden 05.11.2021 tarihinde terkin edildiği görülmüştür.Davacı tarafından dava dışı Tasfiye Halinde—–aleyhine işçilik alacakları talebiyle——Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, dava dışı şirketin ticaret sicilden resen terkin edilmesinden dolayı davada taraf teşkilinin sağlanamadığı, taraf teşkilinin sağlanması açısından davacıya süre verildiği,——- Esas sayılı mahkememizde açılan işbu ihya davasının sonucunun beklendiği görülmektedir.Bu kapsamda şirketin ihyasında davacının hukuki menfaatinin bulunduğu tespit edilmiş olup, 6102 sayılı TTK 547. maddesinde tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklıların şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilir, şeklinde düzenleme bulunduğu, bu nedenle davanın kabulüyle—- ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye Halinde—–İş Mahkemesi’nin ——esas sayılı dosyasındaki işlemlerle sınırlı olmak üzere ihyasına, tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için, TTK’nın 547/2. maddesine göre, şirketin son tasfiye memuru olan —– tasfiye memuru olarak atandığı, bu şirketin tasfiyesinin davacı tarafça açılan işçilik alacağı davası devam ederken gerçekleştirildiği, bu nedenle tasfiyenin bu şekilde gerçekleştirilmesinde ve işbu davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle tasfiye memurunun kusurunun bulunduğu, davalı ——yasal hasım olması ve davalı—–atfedilecek bir kusur ve ihmalinin bulunamaması karşısında, yargılama giderlerinden davalı tasfiye memurunun sorumlu tutulması gerektiği, davalı—— sorumlu tutulamayacağı mahkememizce benimsenmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE;
—— sicil nosunda kayıtlı tasfiye halinde——esas sayılı dosyasındaki işlemlere esas olmak üzere ihyasına,
2-Şirketin ticaret siciline tescil ve kararının özetinin—— ilanına,
3-Ek tasfiye memuru olarak son tasfiye memuru —— atanmasına, tasfiye memurunun aynı zamanda şirket ortağı ve şirketi hatalı olarak, tasfiye işlemlerini eksik bırakarak tasfiyeye soktuğu anlaşılmakla tasfiye memuruna ücret takdirine YER OLMADIĞINA,
4-Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile kalan 99,20 TL harcın davalı tasfiye memuru——alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan —— göre takdir olunan —–vekalet ücretinin davalı tasfiye memuru ——- alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harç ve 264,00 TL dosya masrafı olmak üzere toplam 425,40 TL yargılama giderinin davalı tasfiye memuru——- alınarak davacıya ödenmesine,
7–Artan gider avansından kullanılmayan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ——Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.