Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/734 E. 2023/469 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/734 Esas
KARAR NO: 2023/469
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 17/11/2021
KARAR TARİHİ : 14/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ihyası istenilen dava dışı —— Şirketinde çalışmaya başladığını, haksız olarak iş akdinin feshedilmesi üzerine bir takım işçilik alacaklarına kavuşmak amacı ile açmış olduğu dava sonucunda —— sayılı ilamı ile davasının kısmen kabulüne karar verildiğini, müvekkilinin bu ilam sonucunda lehine hükmedilen alacağını tahsil edebilmek amacıyla —— sayılı dosyası üzerinde ilamlı icra takibi başlattığını, söz konusu takibin kesinleştiğini, ancak İcra Müdürlüğünün 23.12.2020 tarihli kararı ile —— Şirketinin tasfiye edilerek ticaret sicilinden terkin edildiğinin anlaşıldığını, yapılan araştırmada 27.12.2019 tarihli —— —— Sayfasında bu durumun ilan edildiğinin anlaşıldığını, ancak müvekkilinin alacağı ödenmeden şirketin tasfiyesinin tamamlanmasının mümkün olmadığını, yapılan tasfiyenin bu nedenle gerçeğe aykırı olduğunu, zira şirket tasfiye edildiği sırada müvekkilinin açmış olduğu davanın halen derdest durumda olduğunu ve tasfiye işlemlerinin tamamlanabilmesi için bu davanın kesin sonucunun beklenmesi ve akabinde hükmedilen alacağının da ödenmesinden sonra tasfiye işleminin gerçekleştirilmesi gerektiğini, bu sebeple borçlu şirketin tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı —— cevap dilekçesinde özetle; ——- —— tescil konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, gerekçe göstererek tescil talebini reddettiğini, müvekkili müdürlüğe ——- ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı —— şirketinin prosedürlere uygun olarak tasfiye edildiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan tasfiye sürecindeki eksik yada erken sonuçlandırılan tasfiye memurunun kusurundan dolayı —— sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edelin işlemlerin muhatabının tasfiye memuru olduğunu, bu nedenle müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğundan yargılama masraflarının üzerlerine yüklenmemesi gerektiğini, müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava; davalı Tasfiye Halinde —– şirketinin ——- sayılı dosyasındaki icra takibinde taraf teşkili sağlanabilmesi için açılan şirketin ihyası davasıdır.—— sicil nolu dava dışı ——- şirketinin ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde; şirketin sermayesinin 100.000,00 TL, ana sözleşmesinin 22.02.2005, ortaklarının —— ve ——, tek yetkilisinin —— olduğu, şirketin tasfiyesinin sona erdiği 23.12.2019 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği, ——– sayılı davacının başlatmış olduğu icra takibinde, taraf teşkili sağlanması için davacıya iş bu ihya davasını açması için süre verildiği görülmüştür.Bu kapsamda şirketin ihyasında davacının hukuki menfaatinin bulunduğu tespit edilmiş olup, 6102 sayılı TTK 547. maddesinde “…tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklıların şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilir”, şeklinde düzenleme bulunduğu, davacının tasfiye esnasında derdest olan icra takibi dosyası nedeniyle bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, bu nedenle davanın kabulüyle ——- ticaret sicil numarasına kayıtlı ——- şirketinin ——- sayılı dosyasındaki işlemler ile sınırlı olmak üzere ihyasına, tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için, TTK’nın 547/2. maddesine göre, şirketin yetkili ortağı —— tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiş, davalı —— ise yasal hasım olması ve davalı ticaret sicil müdürlüğünün iş bu davanın açılmasında üzerine atfedilecek bir kusur ve ihmalinin bulunamaması karşısında, davalı —— yargılama giderleriyle sorumlu tutulamayacağı, fakat davalı tasfiye memurunun, belirsiz alacak ve rücuen tazminat davası varken bu konuda bilgi sahibi olmasına rağmen tasfiyeyi sonlandırmasının hatalı olduğu ve bu davanın açılmasına sebebiyet verdiği, bu nedenle yargılama masraflarından sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
TTK’nun 547. maddesi gereğince —— —— ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı tasfiye halinde —— şirketinin —— sayılı dosyasındaki işlemlerle sınırlı olmak üzere ihyasına,
2-Şirketin ticaret siciline tescil ve kararının özetinin —— ilanına,
3-TTK’nun 547/2. maddesi uyarınca ——– tasfiye memuru olarak atanmasına,
4-Alınması gereken 179,90 TL peşin harçtan peşin alınan 59,30 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 120,60 TL harcın davalı ——- alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ye göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı —— alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı ve 336,60 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 455,20 TL dosya masrafının davalı —— alınarak davacıya ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —– Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14.06.2023