Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/724 E. 2022/875 K. 19.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/724 Esas
KARAR NO : 2022/875

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2021
KARAR TARİHİ : 19/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19.06.2021 tarihinde müvekkili olan davacı şirkete ait ve davacı şirket yetkilisi—–kullanımındaki —– plakalı, üretim yılı 2017 —–marka —— model otomobil tipi araca, sürücü—— kullanımındaki——plakalı ——model aracın yan ve arka kısmından çarptığını, çarpma sonucunda müvekkili olan davacı şirkete ait araçta maddi hasar ve neticesinde değer kaybı oluştuğunu, sürücü —— ile diğer aracın sahibinin aralarında maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlediklerini, düzenlenen tutanaktan da anlaşılacağı üzere —— plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, müvekkili olan davacı şirkete ait araç sürücüsünün kazanın oluşumunda kusuru bulunmadığını, kazaya sebep olan —– plakalı aracın —– tarafından —— no’lu poliçe ile zorunlu trafik sigortası kapsamında sigortalandığını, —– yapılan başvuru sonucunda —— plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkili olan davacı tarafından davalı —— değer kaybı tespit edildiğini ancak tespit edilen bu değer kaybının aracın reel değer kaybını yansıtmadığını, aracın kaza yapılmadan önceki değeriyle kaza yapıldıktan sonraki değeri arasında tespit edilen değer kaybının oldukça üzerinde değer kaybı miktarı mevcut olduğunu, müvekkili olan davacı şirket yetkilisinin kullandığı aracın şirket işlerinde aktif olarak kullanılan ve ticari amaca hizmet eden bir araç olduğunu, aracın onarımda kaldığı süreçte müvekkili olan davacı şirketin işlerini devam ettirebilmek için araç kiralamak zorunda kaldığını ve bu süreçte araç kiralama bedeli ödediğini, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kalmak kaydıyla, müvekkili olan davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybı ile aracın tamir süresince kullanılamaması nedeni ile mahrum kalınan kar kaybı karşılığı olarak 1.000,00- TL’nin davalıdan alınmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle; —— anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkili olan davalı şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, değer kaybı talebi yönünden davacı yana 07.12.2021 tarihinde 2.334,83-TL değer kaybı tazminatı ödendiğini, poliçeden kaynaklanan tüm sorumluluğunun yerine getirildiğini, bu ödemeye ek olarak karşı yan aracında meydana gelen araç hasar tazminatı için 25.10.2021 tarihinde ——- 2.334,51-TL rücuen tazminat ödemesi gerçekleştirildiğini savunarak haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
*Dava, 19/06/2021 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde—— plakalı araçta meydana geldiği iddia olunan değer kaybı ile aracın tamir süresinde kullanılamaması nedeni ile mahrum kalınan kâr kaybı alacağının davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davalı—–dava dilekçesi 09/12/2021 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı tarafça 21/12/2021 tarihinde süre uzatım talebinde bulunmuş ve cevap dilekçesini 09/01/2022 tarihinde sunduğundan davalının davaya cevaplarının süresinde olmadığının ve beyanlarının davayı inkar boyutunda kaldığı tespit edilmiştir.Davalı ——vekili beyan dilekçesinde özetle; Değer kaybı talebi yönünden müvekkili olan davalının teminatından davacı yana 07.12.2021 tarihinde 2.334,83-TLdeğer kaybı tazminatı ödendiğini, Davacı yanın tüm zararı daha önce karşılandığı için davanın reddine, aksi halde, ödeme tarihinden itibaren faizi güncellenmek suretiyle tazminattan mahsubuna, Davacının bakiye zarara uğradığını gösteren faturaların sorulmasına, aksi halde ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Hasar dosyası celp edilmiştir.Mahkememizin 22/03/2022 tarihli celse ara kararı gereği dosya uyuşmazlık konularında rapor tanzim edilmek üzere——–bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilmiş, tanzim edilen 19/06/2022 tarihli raporda özetle;——Dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı TRAFİK KAZASI olduğu, Meydana gelen olayda KAÇINILMAZLIK faktörünün etkisinin OLMADIĞI, önlenebilir bir kaza niteliğinde OLDUĞU, Davaya konusu kaza ve hasar durumunun uyumlu olduğu, Dosya muhteviyatına sunulmuş olan —— hasar dosyasında dava konusu araçta KDV hariç ve işçilik dahil 6.616,65 TL hasar meydana gelmiş olduğu tespitinin yapılmış olduğu, Söz konusu kazalı aracın onarımının basit işçilikler ile giderilebilecek hasarının bulunduğunu ve yetkili servis ve tamir atölyelerinin iş yükü ile doğru orantılı olmakla birlikte yaklaşık 3 (üç) iş günü süreceği ( Malzeme temin süresi dahil edilmiştir.) Dava konusu Trafik Kazası Kapsamında; Başvuranın Malik Olduğu Araç Sürücüsü —–Asli ve Tam Kusurlu Olarak % 100 (yüzde yüz) oranında ‘tam kusurlu olduğu; Davalı—— Sürücü ——Atfı kabil bir kusurunun bulunmadığı; Dava konusu aracın —– sayılı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar Esaslarına Göre oluşan Total Değer Kaybının 2.736,00 TL olduğu, Dosya muhteviyatına sunulmuş olan Değer Kaybı—– Raporunda maddi hata yapıldığı, Ancak Yargıtay’ın istikrar bulmuş olan kararları ile Anayasa Mahkemesinin 09.10.2020 tarihli iptal kararı doğrultusunda aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının belirlenmesi, kararına göre İse; Dava konusu aracın kazadan önceki hasarlı/ kazalı 2. El piyasa rayiç değerinin 288.000,00 TL civarında olacağı, kazadan sonraki onarılmış hali ile piyasa rayiç değerinin (modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, olay tarihindeki yaşı, vb. etkenler baz alınmıştır.) yaklaşık 282.000,00 TL civarında olacağı, bu kapsamda Değer Kaybının 288.000,00 — 282.000,00 TL – 6.000,00 TL civarında olacağı, Nihai takdirin Sn. Mahkemede olduğu, Nihai takdiri Sn. Mahkemede olmak üzere Değer Kaybı hesaplaması olarak Genel Şartların esas alınması durumunda 07.12.2021 tarihinde davalının yapmış olduğu 2.334,83 TL ödeme nedeni ile davacının 2.736,00’TL-2.334,83 TL= 401,17 TL bakiye alacağının bulunduğu, Nihai takdiri Sn. Mahkemede olmak üzere Yargıtay’ın İstikrar bulmuş olan kararları ile Anayasa Mahkemesinin 09.10.2020 tarihli iptal kararının esas alınması durumunda 07.12.2021 tarihinde davalının yapmış olduğu 2.334,83 TL ödeme nedeni ile davacının 6.000,00 TL-2.334,83 TL = 3.665,17 TL bakiye alacağının bulunduğu, Dava konusu kazalı aracın onarımda kaldığı süre içerisinde kullanılamayacak olmasından kaynaklı 3 ( üç) iş günü x 450,00 TL – 1.350,00 TL Kazanç Kaybı/ Araçtan yoksun kalma tazminatı oluşacağı, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.3. maddesinde Sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlü olduğu, Davacının davalıdan değer kaybı talebinin bulunduğu, Dosyada mevcut bilgi ve belgeler doğrultusunda, heyetimiz teknik bilirkişisi tarafından yapılan tespite göre; davacıya ait aracın sürücünün %100 oranında kusurlu, davalıya ait araç Sürücüsünün ise kusursuz olduğunun tespit edilmiş olması sebebiyle davacının değer kaybı talebinin yerinde olmadığı sonucuna ulaşıldığı.” belirtilmiştir.Tanzim edilen bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekillerince rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya sunulmuştur.
Davacı vekilinin rapora karşı itirazlarının olumlu olumsuz değerlendirilmesi bakımından dosya daha önce rapor sunan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, sunulu 27/10/2022 tarihli ek raporda özetle;”—–Kök Bilirkişi Raporunda Davacının malik olduğu araç sürücüsü —— Asli ve Tam Kusurlu olarak % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu deki kanaatinde bir değişiklik bulunmadığı, Dosya muhteviyatına Kök Rapor görüş ve kanaatini değiştirecek herhangi bir bilgi, belge ve doküman sunulmamış olduğundan kök rapor görüş ve kanaatlerin aynen devam ettiği.” belirtilmiştir.Tanzim edilen ek rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuş ve Mahkememizin 19/12/2022 tarihli celsesinde davacı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiştir.
İddia, savunma, celp edilen belgeler, tanzim edilen bilirkişi heyet raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde; Davacı tarafından meydana gelen trafik kazası neticesinde oluştuğu ileri sürülen maddi zararın tazminine ilişkin huzurdaki davanın açıldığı, olaya karışan davalı şirketin sigortalısına ait —– plaka numaralı aracın davalı —– nezdinde—-ile sigortalı olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın kazaya karışanların kusur durumları ile davacı tarafından talep edilen tazminattan davalı ——-şirketinin sorumlu olup olmadığı ve talep edilen tazminat tutarı üzerinde toplandığı, Mahkememizce re’sen seçilen heyet bilirkişi raporunda davacının maliki olduğu sürücü —–olayda asli ve tam kusurlu olarak % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davalının sigortalısı sürücü—– atfı kabil bir kusurunun bulunmadığı yönünde görüş bildirildiği, bilirkişi raporlarının takdiri delil niteliği bulunmakla birlikte kusura yönelik yapılan değerlendirmenin somut olay özelliklerine ve oluşa uygun olarak değerlendirildiği, raporun denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşıldığından Mahkememizce benimsendiği, zorunlu mali sorumluluk sigortasının motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümü yada yaralanması veya bir şeyin zarara uğraması nedeniyle o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu, davalı nezdinde sigortalı dava dışı araç sürücüsünün dava konusu olayda tamamen kusursuz olduğunun anlaşılması karşısında davacının davalı —— şirketinden tazminat talep edemeyeceği sonuç ve kanatine varılmış olmakla yerinde görülmeyen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Karar ve ilâm harcı olan 80,70-TL harcın peşin alınan 59,30-TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,14‬-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-)Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——bütçesinden ödenen 1.360-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Davalılar vekille temsil olunmakla ve red sebebinin aynı olduğu dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan —–uyarınca hesaplanan —— vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
6-)Davalı ——. tarafından ödenen 8,50-TL vekâlet harcının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-)Davalı ——- tarafından ödenen 8,50-TL vekâlet harcının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
8-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK. madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK.m.341/2 uyarınca miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usûlen anlatıldı.