Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/586 E. 2023/216 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/586 Esas
KARAR NO: 2023/216
DAVA: Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ: 18/09/2021
KARAR TARİHİ: 01/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—— tarihinde vefat ettiğini, bir kısım mirasçılarının mirası reddettiğini, bir kısmının ise reddetmediğini, müvekkillerinden —– murisin yasal mirasçıları,— ise murisin yasal mirasçısı olan —– mirasçısı olduğunu, Davalı — dava dışı —–murisin oğulları olup murisin yasal mirasçıları olduğunu, murisin vefatı sırasında ve halen —–sahibi göründüğünü, mirasçı — mirasçı —– görünmekle birlikte fiilen —- tarafından yönetilmektedir), murisin malvarlığında bulunan —— bulunan taşınmazı muvazaalı ve yolsuz şekilde davalıya devri için organize olarak işlem yaptıklarını, murisin vefatından sonra şirketin karar defterine murisin ölümünden 1 gün öncesine denk gelecek şekilde mirasçı —– diğer şüphelilerce organize bir şekilde imza atılması olayının gerçekleştirildiğini, sahte imza eklenerek —- şirkete müdür yapıldığını ve münferiden karar alma yetkisi verildiğini, —- sayılı tasdiki ile bu işlemin onaylanarak —– tarihli ticaret gazetesinde yayınlandığını, murise ait —— uhdesinde yer alan —– İli —İlçesi —— 6 Ada 1 Parsel’de bulunan gayrimenkulün bu şirket üzerine kayıtlı iken sahte imza ile müdür olan—– acele tasarrufu ile —— eski ortağı olduğu, murisin vefatından birkaç gün önce ortaklığını devrettiği ve işlerini fiilen abisi olan mirası reddetmiş —— yürüttüğü ancak başka bir kişi tarafından sahibi gösterildiği —— devrin gerçekleştirildiğini, —- ve davalı ——— tarafından mirasçılardan ve alacaklılardan mal kaçırmak kastı ile organize bir anlaşma yapılarak tapu devrinin gerçekleştirildiğini, üstelik —–muris tarafından atılmayan sahte imza ile şirket müdürü olduğunu, bu hususun yeni öğrenilmiş olması sebebiyle —- esas sayılı dosyasından taşınmazı şuan uhdesinde tutan —— karşı tapu iptal ve tescil davası açıldığını, TMK’nın 1025. maddesinin “Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir.” şeklinde olduğunu, muris ve iştirakçisi davalı —– bu satış şeklindeki işlemlerin, müvekkili ve diğer mirasçılarından mal kaçırma işlemine yönelik olduğunu, gerek murisin muvazaası sebebiyle gerekse de evrakta sahtecilik suretiyle yapılan yolsuz tescile dayanması sebebiyle müvekkilleri açısından bu devir geçersiz olduğunu, organize hareket bu 3 kişi hakkında —– evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık sebebiyle şikayette bulunulduğunu, —- muhasebecisi ——yevmiye nolu ihtarnamesinin çekildiğini, şirket defterlerinin teslimi ile—- sahtecilikle aldığı müdürlük görevini sonlandırılmasının istendiğini, muhasebeci —- tarafından defterlerin kendisinde olmadığı ve kuruluş işlemlerini —- yaptığının bildirildiğini, —— birlikte muvazaalı olarak yürüttüğünün görüldüğünü, —– ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediğini ve müdürlük görevinden de istifa etmediğini, müvekkillerinin murisin yasal mirasçılarından olduğunu, mirasçılardan mal kaçırmak adına organize hareket ederek karar defterine sahte imza atarak/attırarak müdür olan ——-, yine şirketin aktiflerini de boşalttığını, bu sebeple gerek sahte evrakla müdür olması, gerek müdürlük görevini kötüye kullanması, gerek mal kaçırma kastı nedeniyle derhal görevinin sonlandırılması ve tedbiren de ivedilikle şirkete müdür atanması gerektiğini, şirkete sahte imza ile müdür olan, şirketin malvarlığını azaltarak çıkar sağlayan, mirasçılardan mal kaçıran, şirket menfaatlerine aykırı hareket eden şirket müdürünün tedbiren müdürlük görevinin ve yetkilerinin dava sonuna kadar kaldırılması ve dava sonucunda da müdürlük görevinin ve yetkilerinin sonlandırılarak yeni müdürün atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davalı şirkete müdür olarak atanan ——- kaldırılmasına yönelik davadır.
Davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
Mahkememizin —— tarihli ara kararı ile davacı vekilinin davalı şirkete geçici müdür atanması talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz dosyası, dava dışı —- sahibi ve tarafların ortak murisi —– —- tarihinde vefatından 1 gün öncesinde mirasçı davalı — yapıldığı ve münferiden karar alma yetkisinin verildiği —– nolu onaylı,—-atılı imza imza incelemesi yönünden rapor düzenlemek üzere—-gönderilmiş olup, dosyaya sunulan —- raporunda; yapılan inceleme sonunda —- atılı imza ile —— mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla kuvvetle muhtemel —— eli ürünü olmadığının bildirildiği görülmüştür. Dava dışı —-uhdesinde yer alan —- İli——Köyü 6 Ada 1 Parsel’de bulunan gayrimenkulün bu şirket üzerine kayıtlı iken müdür — tasarrufu ile ———devrinin gerçekleştirildiği görülmektedir.
Yapılan incelemede, davalının, dava dışı —— sahibi ve tarafların ortak murisi ——tarihinde vefat ettiği, mirasçı davalı —– tarihli kararla şirkete müdür yapıldığı ve münferiden karar alma yetkisi verildiği, murisin ölümünden 1 gün öncesinde —-tasdiki ile bu işlemin onaylanarak —– tarihli ticaret gazetesinde yayınlandığı, yine yukarıda açıklandığı üzere, —- İli —- İlçesi —–Köyü 6 Ada 1 Parsel’de bulunan gayrimenkulün bu şirket üzerine kayıtlı iken müdür—– tarihinde gerçekleştirildiği, Söz konusu taşınmaza yönelik —— dosyasında açılan tapu iptal ve tescil davasında, dosyamız davalısı ——- talimat yoluyla tanık olarak verdiği ifadesinde, taşınmazın bedel alınmadan—– devrinin yapıldığını, kardeşlerinin hakkını bu şekilde gaspettiklerini beyan ettiği görülmüştür. TTK’nın ” Görevden alma, yönetim ve temsil yetkisinin geri alınması ve sınırlandırılması” başlıklı 630. Maddesi; “(1) Genel kurul, müdürü veya müdürleri görevden alabilir, yönetim hakkını ve temsil yetkisini sınırlayabilir.
(2) Her ortak, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir.
(3) Yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak kabul olunur.
(4) Görevden alınan yöneticinin tazminat hakları saklıdır.” şeklindedir.
TTK’nın 630/2. maddesi uyarınca her ortak, haklı nedenlerin varlığı halinde limited şirket yöneticilerinin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını mahkemeden talep edebilir. Anılan maddenin sonraki fıkrasında ise yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesinin veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda, davacının öncelikle şirket müdürünün azlini gerektiren haklı sebeplerin varlığını ispat etmesi gerekmektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, davalının sahte imza ile dava dışı şirkete müdür olarak atanması, dava dışı şirkete ait taşınmazın bedelsiz olarak 3. Kişi tüzel kişiye davalı tarafından devri, davalının asliye hukuk mahkemesindeki beyanı, taşınmazın devredildiği şirketin ortakları ile davalı arasındaki ilişkiler birlikte değerlendirildiğinde, davalının dava dışı şirkette müdür olarak gözüken davalının müdürlük atanmasının hem sahte imza ile gerçekleştirilmesi nedeniyle hükümsüz olması, hemde şirketin önemli varlığı sayılabilecek taşınmazın bedelsiz devriyle şirketi zarara uğratmasına yönelik işleminin TTK 630. Maddesinde belirtilen yükümlülüklerin ağır ihlali olarak kabulü ve müdürün haklı nedenle azli şartlarının varlığını kanıtladığı, bu nedenle davalının dava dışı ———- Müdürlüğünden azli talebinin kabulü, fakat ticari şirketlerde müdürlük atanması işleminin, ancak şirket genel kurulunun devredilemez yetkisi kapsamında olup, mahkemenin genel kurul yerine geçerek şirket müdür ataması yapmasına TTK’nın cevaz vermemesi nedeniyle mahkemece müdür atanması talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı şirket müdürünün dava dışı ——- TTK 630 md gereğince azline, yönetim hak ve temsil yetkisinin kaldırılmasına,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Kararın——— bildirilmesine,
4-Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile kalan 120,60 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ye göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 450,55 TL dosya masrafı olmak üzere toplam 569,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Dair verilen karar davacılar vekili ve davacı asillerden ——- yüzüne karşı davalının yokluğunda Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinafı kabil olmak üzere açıkça okunda usulen anlatıldı.01.03.2023