Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/576 E. 2022/278 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/576 Esas
KARAR NO: 2022/278
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/09/2021
KARAR TARİHİ: 25/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirket tarafından cari hesap alacağı nedeniyle borçlu —– aleyhine —- sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin —- tarihinde tebliğ edildiğini, borçlu vekili tarafından —— tarihinde borca itiraz edildiğini, davacının davalı şirketten cari hesap alacağı bulunduğunu, davalıya borcu ödemesi için başvurulduğunu ancak bir sonuç alamadığını, davalı şirket tarafından gönderilen mutabakat mektubundan da görüleceği üzere bakiye alacağının mevcut olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarının saklı kalarak davanın kabulü ile borçlunun —– dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline ve takibinin devamına, davalı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davacı aleyhinde taraflarınca —– dava dosyasından ayıplı imalattan kaynaklı zararların giderilmesi zımnında tazminat davası açıldığını, her iki dava arasında illiyet bağı bulunduğunu ve alacağa konu fatura imalatının ayıplı olarak ifa edildiğinden dolayı taraflarının da mahsup talebininde bulundukları göz önüne alınarak huzurdaki dava dosyasının —— sayılı dava dosyasında birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiş, devam eden beyanlarında ise, davalı şirketin bildirilen adreste ——iştigal etmekte olduğunu, piyasadan yoğun talep olması durumunda müşterilerin malzemelerini —–işleme tabi tutulması için aynı piyasa dahilinde davalı gibi diğer firmalara müşterilerden gelen malzemeleri —— olarak gönderdiklerini —– olarak müşterilerden gelen talepleri karşılaşıklarını, bu kapsamda —tarihinde asıl işveren ——- aracılığı ile müvekkili şirkete teslim edildiğini, müvekkili şirketin iş yoğunluğu sebebiyle teslim alınan —– ———- işleme tabii tutulması için davacı şirkete teslim edildiğini, akabinde davacı tarafından uygulanan ——–işlem neticesi iade alınan malzemelerin müvekkili şirket tarafından tekraren dava dışı —– teslim edildiğini, ısıl işlem uygulanması bedelinin firmadan tahsil edildiğini, ancak dava dışı ——–müvekkiline ——yoluyla ayıp ihbarı gönderdiğini, ihbarda ihtarda da bulunduğunu, üçüncü kişi firmanın müvekkili şirketi gerek ——yoluyla gerek sözlü olarak yasal tazyikte bulunması sebebi ile müvekkili şirket tarafından — yolu ile kendisine bildirilen ayıp ihbarını içerir ve zararın tazmini talebine havi konularda davacı firmaya —– numaralı ihtarı gönderdiğini, ihtarda ;” dava dışı firmaya yapılan malzemenin ayıplı olarak imal edildiğinin taraflarınca da ikrar edildiği ancak geçen süre zarfında zararın giderilmemesi sebebiyle müvekkil şirketin mağdur olduğu bu sebeple ayıplı imalattan kaynaklı zararın — içerisinde giderilmesini” içerir davanın davacısına ihtarın bildirildiğini, davacı tarafından hiçbir şekilde olumlu dönüş yapılmaması üzerine müvekkili şirketin ticari itibarının ve aynı piyasa içerisindeki portföyünün diğer müşterilerinde olumsuz kanaat oluşmaması için dava dışı üçüncü firmanın —- zararının müvekkili şirket tarafından karşılandığını, davalının hiç bir kusuru olmadığı halde kendisinden tahsil edilen ayıplı imalat tazminatının tahsili zımnında dava şartı olarak —— bulunulduğunu ,uzlaşma sağlanamadığını, tazminat ödemesi sebebi ile müvekkili adına—– dosyasından tazminat davasının açıldığını ve ilgili dava dosyasının halen derdest olduğunu tüm delillerinin tamamının işbu dosyaya sunulduğunu, davacı şirketin şifahi görüşmelerde ayıplı imalatı yaptığını kabul etmesine ve zararı gidereceğini taahhüt etmesine rağmen müvekkili şirketin aleyhine —– dosyasından yasal takip başlattığını savunarak müvekkili şirketin zararının daha fazla olması ve mahsup taleplerinin de gözetilerek davaların birleştirilmesi ve davanın reddedilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Cari hesap alacağına dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
—- sayılı dosyası ——- üzerinden incelendiğinde; Alacaklının — olduğu, takibin —- asıl alacak üzerinden açıldığı, borçlunun takibe yönelik itirazı sonrasında huzurdaki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
—- sistemi üzerinden celp edilerek dosya arasına alınmıştır. Dosyanın incelenmesinde; Davacısının —–davalısının—–olduğu, davanın —-tarihinde kusurlu imalat iddiasına dayalı tazminat istemiyle açıldığı, davacısı tarafından huzurdaki dava dosyası ile birleştirilmesi talep edildiği, benzer şekilde davalısı tarafından birleştirilme kararının beklenilmesi talep edildiği,, Mahkemesince—– tarihli celsesinde Mahkememiz dosyasında verilecek kararın beklenilmesine karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizin —-tarihli öninceleme duruşması —– numaralı ara kararı ile; 6100 Sayılı HMK m.31 kapsamında davacıya, takibe konu cari hesap alacağının taraflar arasındaki hangi ticari ilişkiye dayandığı hususunun tarihleri ile birlikte açıklanmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmesine karar verildiği, davacı vekilinin —- tarihli dilekçesinde özetle indüksiyon ile vakum sertleştirme hizmetlerinin birbirlerinden ayrı işlemler oldukları ve ancak aynı faturada faturalandırıldığı, —– dosyasında bahsi geçen ayıplı mal vakum sertleştirme işlemi ile yapılan hizmet olduğunu, toplam —- olup bunlardan sadece —–sertleştirme olarak hizmet sağlandığını,—————-işlemi bulunduğunu, davaların birleştirilmesi talebinin yerinde olmadığını beyan etmiştir.
Davalı tarafın icra takibine yönelik itirazında, takibe konusu alacağın temelini teşkil eden ve alacaklı tarafından yapılan —–işleme konu imalatın ayıplı olduğu , bu nedenle davalının zarara uğradığına yönelik beyanda bulunduğu görülmüştür.
HMK.’nun 166/1 maddesinde, davaların birleştirilmesi hususu düzenlenmiştir. Aralarında bağlantı bulunması halinde davaların her aşamada talep üzerine yahut Mahkemece re’sen birleştirilmesi mümkündür.
Bu kapsamda; Mahkememizde açılan işbu davaya konu alacak ile—— dosyasında davaya konu talebinin, dosyanın taraflarının aynı olduğu anlaşılmaktadır.
HMK 166/1 maddesinde davaların birleştirilmesi hususu düzenlenmiştir. Aralarında bağlantı bulunması halinde davaların her aşamada talep üzerine yahut Mahkemece kendiliğinden birleştirilmesi mümkündür.
Bu kapsamda yapılan değerlendirme neticesinde; Huzurdaki davanın—- tarihinde açıldığı, —- dava dosyası arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, taraflarının aynı olduğu, verilecek kararların birbirini etkileyeceği ve usul ekonomisi ilkesi uyarınca Mahkememizin işbu dosyasının ——- sayılı dosyası ile birleştirilmesine, Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Yargılamanın birlikte yürütülmesinin usûl ekonomisi ilkesine uygun olacağı gözetilerek, aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunan Mahkememizin işbu—– Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-)Yargılamaya, birleştirilen —–sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine,
3-)Yargılama giderinin—— değerlendirilmesine,
4-)Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı esas hakkında verilecek nihai karar ile birlikte ——— Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.25/04/2022