Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/553 E. 2023/228 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/553 Esas
KARAR NO: 2023/228
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ: 15/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bankaları—- dava dışı —- arasında imzalanan —— uyarınca dava dışı şirkete krediler tahsis edilerek kullandırıldığını, davalı borçluların da sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladığını, sözleşme hükümlerine uyulmayarak borçların ödenmemesi nedeniyle hesap kat ihtarnamesi gönderilerek borcun ödenmesinin ihtar edildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine borçlular aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçluların itirazının yerinde olmadığını, bu nedenlerle davalılar tarafından icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı banka ile dava dışı —— arasında imzalanan —– istinaden borcun ödenmemesi üzerine davalı kefiller hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline yöneliktir.
Dosyamız arasına alınan —- sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının —- borçluların —– çek kredisi borcu yönünden asıl alacak miktarının —-işlemiş temerrüt faizinin —- olmak üzere toplam borcun —- teminat mektubu borcu yönünden asıl alacak miktarının — işlemiş temerrüt faizi yönünden —–olmak üzere toplam borcun — olmak üzere toplam borcun — olduğu görülmüştür.
Taraflar arasında aktedilen —- tetkikinden, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında—– tutarında, çerçeve niteliğinde —–imzalandığı, davalıların da sözleşme limiti olan —— tutarında kefalet limiti ile sorumlu olmak kaydıyla müteselsil kefil olarak kefalet imzalarının bulunduğu, kefalet sözleşmesinde kefalet türünün müteselsil, kefalet tutarının ——– tarihi, imza ve adres bilgilerinin elle yazılmış olduğu, davalılara atfen atılı imzaları taşıdığı ,kefalet sözleşmelerinde, kefalet türünün müteselsil kefil, kefalet tutarının davalılar tarafından elle yazıldığı, tarih ve davalılara atfen atılı imzalara haiz olduğu görüldüğünden kefaletin geçerli olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı bankanın,—– ve davalılara ——– yev.no’lu ihtarnamesini keşide ettiği, ihtarnamede özetle “Bankaları ile akdetilen Sözleşmeler uyarınca asıl borçlu şirkete kullandırılan gayri nakdi çek kredisi, gayrinakdi kredi (TL) kredilerine konu borçların —— tarihi itibariyle kat edildiği, muaccel hale gelen ve aşağıda ayrıntısı gösterilen anapara, faiz, kur farkı, —– sözleşme gereğince ödenmesi gereken diğer kalemlerden oluşan toplam —–işbu ihtarnameye ilişkin masrafın 7 gün içinde ödenmesi, bankaca kendilerine verilmiş bulunan sözleşmeler uyarınca verilen çek karnelerinden kalan veya boş veya tarafınızca iptal edilmiş yapraklarını iade etmeleri, iade etmedikleri takdirde, risk oluşturan çek yasal yükümlülük tutarı olan toplam ——–gün içinde depo etmeleri, aksi takdirde alacaklarının tahsili için haklarında yasal yollara başvurulacağını, bu durumda yukarıda belirtilen borç tutarlarına ihtarname tarihi ile ödeme yapılacak tarih arasında geçecek her gün için gecikme faizi ve gider vergisi tahakkuk ettirileceğini, ayrıca sarfına mecbur kalınacak masraflar ile avukatlık ücreti ve icra ve yargılama giderlerinin taraflarına yükleneceği” ihtarında bulunduğu, ihtarnamenin dava dışı borçlu şirket ile diğer muhatapların sözleşmede gösterilen adreslerine tebliğ edildiği, — tarihinde, dava dışı borçlu şirket ile birlikte davalılara ihtarnamenin sözleşmenin ilgili hükümleri ve TK ilgili maddeleri gereği tebliğ edilmiş sayıldığı, davalı borçlu şirket yönünden, 7 günlük mehil süresinin hitamı olan —- tarihinde, davalı müteselsil kefiller yönünden ise, ertesi günün hafta sonu tatili olduğu dikkate alındığında, verilen 7 günlük mehil süresinin hitamı olan —- tarihinde temerrüde düştükleri anlaşılmaktadır.
Kefil, borçlunun kusur veya temerrüdünün yasal sonuçlarından da sorumludur. Doktrinde çoğunlukla benimsenen görüşe göre, kefilin sorumluluğu kefalet sözleşmesinde belirtilen azami miktar oranında kabul edilmelidir. Bir başka ifade ile, asıl borcun yanı sıra, ana para faizi, temerrüt faizi, mahkeme masrafları gibi başka borçların toplamının kefalet sözleşmesinde belirtilen kefilin sorumlu olduğu azami miktarı geçmemesi gerekmektedir.
TBK.md. 583/f.1’de kefilin azami sorumluluğunun açıkça belirlenmesi şartı getirilmiş, TBK.md.589/f.1’de de, kefilin sorumluluğunun sınırının her durumda kefalet sözleşmesinde belirtilen azami miktarı aşamayacağı düzenlenmiştir.
Kefilin kendi temerrüdünden dolayı ortaya çıkan temerrüt faizleri veya kefilin şahsına yönelik dava ve takip masrafları sorumluluk sınırının dışında kalır. Kefalet belgesinde gösterilen azami miktarı aşsa bile, kendi temerrüdünün yasal sonucu olarak işlemiş olan temerrüt faizi ve kefile karşı açılan dava ve takip masrafları, herhangi bir sınırlamaya bağlı olmadan kefilden talep edilebilir. Esas borçlunun sorumluluğu kapsamındaki faiz ve dava masraflarının yalnızca azami sınır içerisinde talebi mümkünken; kefil kendi temerrüdünün sonuçlarından ve kendisine yönelik dava masraflarından sınırlamaya bağlı kalmadan sorumludur.
Dosya hesaplama için bankacı bilirkişiye tevdi, edilmiş, dosyaya sunulan —– tarihli bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Sonuç olarak yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında —–tutarında, çerçeve niteliğinde —– imzalandığı, davalıların da sözleşme limiti olan —–tutarında kefalet limiti ile sorumlu olmak kaydıyla müteselsil kefil olarak kefalet imzalarının bulunduğu, kefalet sözleşmesinde kefalet türünün müteselsil, kefalet tutarının——-tarihi, imza ve adres bilgilerinin elle yazılmış olduğu, davalılara atfen atılı imzaları taşıdığı, taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesi çerçevesinde davacı bankaca borçlu şirket arasında kredi kullandırıldığı, ayrıca borçlu şirket lehine, ———– tutarında teminat mektubu verilmiş olup, dava dışı muhatap tarafından 27.11.2008 tarihinde söz konusu teminat mektubunun tazmini talebinde bulunulması üzerine davacı bankaca teminat mektubu bedeli, muhataba usulünce ödenerek nakde dönüştürüldüğü, sözleşmenin ilgili hükümleri, bankacılık mevzuatı ve yasal mevzuat gereği tazmin edilen tutara tazmin tarihinden itbaren temerrüt faizi işletilebileceği, 04.04.2019 icra takip tarihi itibariyle tazmin olunan —-teminat mektubu bedelinden dolayı 1.000.000,00 TL asıl alacak, 230.244,44 TL işlemiş faizler, 11.512,22 TL %5 BSMV olmak üzere 1.241.756,66 TL alacaklı olduğu, 04.04.2019 icra takip tarihi itbariyle tazmin olunan çek bedellerinden dolayı 5.090,38 TL asıl alacak, 470,80 TL işlemiş faizler, 23,59 TL % 5 gider vergisi olmak üzere 5.584,77 TL alacaklı olduğu, davacı bankanın, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar, davalı borçludan icra takip tarihi itibariyle 1.005.090,38 TL asıl alacak tutarı üzerinden %58,80 oranında, temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV’ni talep edilebileceği,bu nedenlerle davacı tarafça başlatılan icra takibinde haklı, davalıların bu takibe yaptıkları itirazın haksız olduğu ve itirazın iptali gerektiği anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalı tarafça, —— sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan İTİRAZIN İPTALİNE,
Takibin kaldığı yerden DEVAMINA,
Alacağın likit ve bilinebilir olması nedeniyle asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 İcra İnkar Tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 85.205,96 TL harcın peşin alınan 15.064,79 TL harçtan mahsubu ile kalan 70.141,17 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ye göre takdir olunan 147.787,40 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacılara ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 15.064,79 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 2.862,50 TL dosya masrafı olmak üzere toplam 17.986,59 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde taraflara ödenmesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —— Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15.03.2023