Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/521 E. 2021/819 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/521 Esas
KARAR NO : 2021/819

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 20/08/2021
KARAR TARİHİ : 18/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- —– devredildiğini, işbu devir —– aksi bir karar alınıncaya kadar şirketi münferiden yetkili müdür olarak tayin edildiğini, şirketin pay sahibinin ve yetkilisinin değişmesi üzerine şirket faaliyetlerinde geçmişe dönük detaylı inceleme başlatıldığını, şirketin muhasebe ve mali işlerinin usulüne uygun ve eksiksiz yerine getirilmediği fark edildiğini, şirketin muhasebe ve mali işlemlerinin revizyona gidilerek usulüne uygun olarak gerçekleştirilmesini teminen —- ilişkisi sona erdirildiğini, uhdesinde bulunan bilgi, belge ve evrakın şirkete teslim edilmesi talep ettiğini, anılan talep üzerine Serbest Muhasebeci Mali Müşavir— tarafından birtakım bilgi, belge ve evrakın teslimi gerçekleştirildiğini ve bu teslim 29.07.2021 tarihli bir tutanak ile kayıt altına alındığını, akabinde şirketin muhasebe ve mali işlemlerinin takibi için başka Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile görüşmeler yapılmış olup mevcut bilgi, belge ve evrak kendileri ile paylaşıldığını, yapılan inceleme neticesinde —–tarafından usulüne uygun olarak açılışları yapılan “—- yevmiye—–yevmiye numaralı —- dönemine ilişkin—– tarafından teslim edilmediği tespit edildiğini, akabinde ilgili — belirtilen ticari defterler talep edildiğini, mali müşavirlik ofisinin taşınması esnasında kaybolduğundan bahisle şirkete tevdi edilemeyeceği 10.08.2021 tarihinde şirkete bildirildiğini, bu sebeple teslim tutanağında da belirtilen ticari defterler yer almadığının belirtildiğini, anılan ticari defterlerin, noter onaylı bir suretinin ikamesi amacıyla kaybolan ticari defterler hakkında zayi belgesi talep etme zaruretimiz hasıl olduğunu, zayi belgesi olmaksızın ticari defterlerin noterden temin edilmesi halinde uygulamada “Çift defter tutma” olarak adlandırılan suçun oluşumuna sebebiyet verileceği açık olduğunu, müvekkil şirketin anılan ticari defterlerinin noter tasdikli bir suretini temin edebilmesi amacıyla belirtilen defterler bakımında zayi belgesi temin edilmesi gerektiğini, müvekkili şirkete atfedilecek herhangi bir kusurlu davranışın bulunmadığını, ticari defterlerin önceden yetkilendirilmiş olan— ofisi tarafından kaybedilmiş olması sebebiyle müvekkil açısından mağduriyetin ortaya çıktığını, müvekkil şirkete ait—- usulüne uygun olarak açılışları yapılan ———— hesap dönemine ilişkin —-iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Tarafa tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
DAVANIN ÇEKİŞMELİ KONULARIN TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve çekişmeli konuların tespiti: Dava, Zayi Belgesi Verilmesi istemine ilişkindir.
Bu davalar, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardandır.
Ön inceleme duruşmasında, uyuşmazlığın; “Davacı —— hesap dönemine——- ilişkin —— zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesi” noktalarında toplandığı tespit edildi.
2-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç: Zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptalini isteyebilmek için gerekli olan şartlardan birisi de, senette mündemiç olan hakkın varlığını sürdürmesidir.
—— Uygulama ——- başvurusunun bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
[“…TTK’nın 82/7. maddesi gereğince “Tacir, ticari defterlerini, ———— (bir ticari işe ait yazışmaları), gönderdiği ——, kayıtlara esas olan belgeleri, sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlüdür.”
TTK’nın 82/3. maddesinde ise” Bilanço ve finansal tablolar hariç, sayılan bu belgelerin—— Standartlarına da uygun olmak şartı ile görüntü veya veri taşıyıcılarda saklanmasına da öngörülen koşullarla izin verilmiştir” denilmektedir.
Aynı Kanun’un 64/2. maddesinde ise “Tacir, işletmesi ile ilgili olarak gönderilmiş —şekilde bir —- yazılı, —– ortamda saklamakla yükümlüdür.” denilerek, böylece, söz konusu belgeleri, yazılı olarak saklama yanında, teknolojinin diğer imkânları ile saklama da kabul edilmiştir.
Saklama süresi 10 yıl olup sürenin başlangıcı da kanunda belirtilmiştir (TTK m.82/5-6). Defter ve belgelerin saklanması yükümü, gerçek kişi tacirlerde ticaretin terk edilmesinden sonra sürdüğü gibi, tacirin ölümü halinde mirasçılar bakımından da devam eder. Mirasın resmi tasfiyesi veya tüzel kişiliğin sona ermesi durumlarında, defter ve belgeler Sulh Hukuk Mahkemesince saklanır (TTK m.82/8).
Saklanması gereken defter ve belgeler, saklama süresi içinde, yangın, deprem, su baskını gibi bir afet veya hırsızlıktan dolayı zayi olursa, tacirin (ölmüşse mirasçılarının), durumu öğrendikten itibaren on beş gün içerisinde işletmenin olduğu yerdeki mahkemeye başvurarak zayi belgesi alması gerekir. Kanun’da “isteyebilirler” denmiş ise de bu bir zorunluluk niteliğindedir. Zayi belgesi için açılan dava, çekişmesiz yargı işidir (TTK m.82/7). …——
Davacının TTK madde 82/7 hükmünden yararlanabilmesi için; bir taraftan defterlerin, fatura ve diğer belgelerin korunması amacı ile gereken dikkat ve özeni göstermiş bulunması, diğer taraftan da defterlerin, faturaların kayıp/çalınmış olmasının onun iradesi dışında elinde olmayan bir neden ile meydana gelmiş olması zorunludur.
İleri sürülen mücbir nedenin dayandığı olayların defter ve belgelerin yok olması veya elden çıkması sonucunu doğuracak nitelik ve yoğunlukta olup olmadığı araştırılmalı ve irade dışında defter —– tamamen veya kısmen kaybı yahut yok olması sonucu oluştuğunda mücbir neden kabul edilmelidir.
Davacının on ——saklamak zorunda olduğu, ticari defter, fatura vb değerli evrakları kasa ve buna —- muayyen ve — muhafaza etmesi gerekirken, nedeni ne olursa olsun ticari defterlerin güvenli bir yerde bulundurulmaması, davacının özen görevini yerine getirmediğini, bu yönde gereken duyarlılığı göstermediğini ve kusurlu olduğunu göstermektedir.
Tüm dosya içeriği kül halinde düşünülüp değerlendirildiğinde; Davacı, ticari defter ve belgelerini koruyup gözetme yükümlülüğüne aykırı hareket etmiş, Türk Ticaret Kanunu m. 18/2 uyarınca basiretli bir—- davrandığını kanıtlayacak delil göstermemiştir. Dava konusu faturanın, davacı tacirin gereken dikkat ve özeni göstermediğinden zayi edildiği, ticari defterlerin başkalarının elinde olduğu durumunun dosya içeriğine göre davacı tarafından ispatlanamadığı, bu hususta herhangi—– birimine başvuru yapılmadığı bahse konu olan ticari defterlerin davacının özensiz ve ilgisiz kusuru sebebiyle zayi edildiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Hukuk düzeninde kimse kendi kusurundan yararlanamayacağından; davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
-Yeteri kadar harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan ve kullanılmayan gider avansının artan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.