Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/486 E. 2023/313 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/486 Esas
KARAR NO : 2023/313

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 05/08/2021
KARAR TARİHİ : 05/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bankaları —- Şubesi ile dava dışı —–arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca davadışı şirkete krediler tahsis edilerek kullandırıldığını, davalı borçluların da sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, sözleşme hükümlerine uyulmayarak borçların ödenmemesi nedeniyle hesap kat ihtarnamesi gönderilerek borcun ödenmesinin ihtar edildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine borçlular aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçluların itirazının yerinde olmadığını, davalının kredi taksitlerini ödemediğini, talep edilen faiz oranlarının yerinde olduğunu, davalılar aleyhine ayrı ayrı icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, takip talebinde talep edilen tutarın 7.104.722,58 TL olmakla birlikte takip sonrası yapılan tahsilatların takip talebinde belirtilen tutardan düşülmek sureti ile harca esas değerin hesaplandığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla davalıların itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, davacı tarafından davalılar aleyhine —-İcra Dairesi’nin —— esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalılar tarafından yapılan itirazın iptaline yöneliktir.Davacı banka vekili tarafından—– İcra Dairesi’nin—– eski) esas sayılı dosyası ile 24.10.2016 tarihinde davalılar aleyhine Örnek No: —ve Örnek —–No’lu ödeme emri ile, 24.10.2016 tarihi itibariyle toplam 7.104.722,58 TL borçları bulunduğu, Kefil —- için tüm borçlardan sorumlu olduğu, asıl alacak tutarlarına takip tarihinden itibaren tahsiline kadar karşılarında gösterilen oranlarda temerrüt faizi faizin %5 gider avukatlık ücreti, icra harç ve masraflarıyla birlikte tahsili, kefil —–için tüm borçlardan, kefalet limiti olan 6.200.000,00 TL ile sorumlu olduğu, bu tutara kat ihtarnamelerinin tebliği tarihinden itibaren tahsiline kadar karşılarında gösterilen oranlarda temerrüt faizi faizin %5 gider vekalet avukatlık ücreti, icra harç ve masraflarıyla birlikte tahsili, ayrıca gayri nakdi çek kredisinden kaynaklı 24.500,00 TL çek riski bulunduğundan çek depo talebinde bulunmuş, takibe karşı davalılar (vekili) tarafından verilen cevap dilekçesinde “…Gönderilen ödeme emrinde her iki müvekkilin de alacaklılara hiçbir borcu olmadığından takibin ve borcun tamamına ve ferilerine itiraz ediyoruz. Müvekkillerin alacaklıya karşı kefalete veya sair başka bir nedene dayalı sorumlulukları ve borçları olmadığı gibi, asıl borçlu olduğu iddia edilen şirketin de bu şekilde bir borcu yoktur. Müvekkillere daha önce takip konusu bedele ilişkin herhangi bir usulüne uygun tebligat yapılmamıştır. Müvekkillerin ihtarnamelerden ve yapıldığı iddia edilen tebligatlardan haber olmamıştır. Ayrıca alacağın mesnedi olduğu belirtilen sözleşmede müvekkillere tebliğ edilmemiş olup ileride dava açılması halinde her türlü itiraz ve cevap haklarımız saklıdır. Talep Neticesi: Yukarıda arz ve izah ettiğimiz nedenlerle; Müvekkiller——-alacaklı bankaya takipte belirtildiği şekilde herhangi bir borcu olmadığından takibe, borca ve faize ve ferilerine itirazlarımızın sunulması ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ederiz.” şeklinde itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.

Davacı Bankanın, Muhataplar —– Ve davalılar ——-.Noterliği kanalıyla 01.06.2016 tarih ve—– yev.no’lu ihtarnamesini keşide ettiği, ihtarnamede özetle “Bankaları ile akdetilen Sözleşmeler uyarınca asıl borçlu Şirkete kullandırılan ticari kredi, ticari taşıt/işyeri krd., gayri nakdi çek kredisi,—-Kredi, Tic.KMH, İskonto İştira Kredisi, Ticari Kredi Kartı Kredisine konu borçların 29.05.2016 tarihi itibariyle kat edildiği, muaccel hale gelen ve aşağıda ayrıntısı gösterilen anapara, faiz, kur farkı, KKDF, BSMV ve sözleşme gereğince ödenmesi gereken diğer kalemlerden oluşan toplam 6.526.365,79 TL işbu ihtarnameye ilişkin masrafın 7 gün içinde ödenmesi, çek yasal sorumluluk tutarı toplamı olan 28.380,00 TL’yi 7 gün içinde depo edilmesi, aksi takdirde alacaklarının tahsili için haklarında yasal yollara başvurulacağı, bu durumda yukarıda belirtilen borç tutarlarına ihtarname tarihi ile ödeme yapılacak tarih arasında geçecek her gün için gecikme faizi ve gider vergisi tahakkuk ettirileceği, ayrıca sarfına mecbur kalınacak masraflar ile avukatlık ücreti ve icra ve yargılama giderlerinin taraflarına yükleneceği ” ihtarında bulunduğu, ihtarnamenin usulüne uygun tebliğ edildiği görülmüştür.Dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu Şirket arasında 30.06.2014 tarihinde 2.000.000,00 TL’lık genel kredi sözleşmesinin limitinin, 6.650.000,00 TL tutarında arttırılmak suretiyle 8.650.000,00 TL tutarına yükseltildiği, taraflar arasında 8.650.000,00 TL tutarında çerçeve niteliğinde genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinin imzalandığı, Kefalet Sözleşmesinde, davalılardan—— müteselsil kefil olarak 8.650.000,00 TL üzerinden——-6.200.000,00 TL üzerinden kefalet imzalarının bulunduğu, kefalet tutarının rakam ve yazı ile belirlendiği, kefalet türünün müteselsil olarak belirtildiği, kefalet tarihinin yazılı olduğu, davalılara atfen atılı imzaları taşıdığı görülmüştür.Dosya bankacı uzman bilirkişiye hesaplama için tevdi edilmiş, sunulan 02.01.2023 tarihli bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve hüküm kurmaya everişli görülmüştür.
Sonuç olarak, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında 06.08.2013 tarihinde 2.000.000,00 TL’lik genel kredi sözleşmesi düzenlendiği, sözleşme limitinin 30.06.2014 tarihinde 6.650.000,00 TL tutarında arttırılmak suretiyle 8.650.000,00 TL tutarına yükseltildiği, kefalet sözleşmelerinde; davalılardan Orhan—— müteselsil kefil olarak 8.650.000,00 TL üzerinden, ——6.200.000,00 TL üzerinden kefalet imzalarının bulunduğu, 24.10.2016 icra takip tarihi itibariyle, kredi hesaplarından dolayı davacı bankanın davalı asıl borçludan olan nakdi alacağının 5.755.747,17 TL asıl alacak, 1.213.824,52 TL işlemiş faizler, (13.921,79+54.731,40 TL )=68.653,19 TL faizin %5 ‘ten hes. gider vergisi ve 22.147,71 TL ihtar ve takip gideri, 400,00 TL ihtiyati haciz vek. ücreti olmak üzere toplam 7.060.772,59 TL olduğu, davacı bankaca takipten sonra yapılan 2.840.499,70 TL’si tahsilat düşüldükten sonra (7.060.772,59 TL-2.840.499,70 TL)=4.220.272,89 TL alacaklı (asıl alacak) olduğu, davacı bankaca ise; 24.10.2016 icra takip tarihi itibariyle; 5.755.747,17 TL asıl alacak, 1.213.824,52 – TL işlemiş faizler, (13.921,79454.731,40 TL) = 68.653,19 TL faizin %5 ‘ten hes. gider vergisi ve 22.147,71 TL ihtar ve takip gideri, 400,00 TL ihtiyati haciz vek. ücreti olmak üzere toplam 7.060.772,59 TL alacak talebinde bulunulduğu, talebin tespitleri aşan kısmının yerinde olmadığı, bu nedenlerle kefalet sözleşmesinde, davalılardan —–müteselsil kefil olarak 8.650.000,00 TL üzerinden,——6.200.000,00 TL üzerinden kefalet imzalarının bulunduğu gözetildiğinde doğan borçtan sorumlu tutulabilecekleri anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne, alacak likit olduğundan asıl alacağı %20 si oranında hesaplanacak icra inkar tazminat talebininde kabulüne dair karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜYLE,
Davalılarca —–. İcra Dairesi’nin —–Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin 4.220.272,89 TL üzerinden devamına,4.220.272,89 TL asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 288.286,84 TL harcın 37.298,66 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 250.988,18 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın kabul kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ye göre takdir olunan 272.405,46 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 37.298,66 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı, 4.573,50 TL dosya masrafı olmak üzere kabul red oranına göre harçlar bu orana katılmaksızın toplam 41.931,46 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde taraflara iadesine,Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde—– Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.