Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/483 E. 2022/248 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/483 Esas
KARAR NO : 2022/248

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/08/2021
KARAR TARİHİ : 14/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket, —–Hakkında Kanun” hükümlerine göre —- — sahibi; borçlu davalı ise, işletme hakkı müvekkil şirkette bulunan—- kullanmış bulunan tüzel kişi olan tacir olduğunu, işletme hakkı müvekkil şirkette bulunan—– geçişler 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30/5 maddesi kapsamında ücretlendirilmekte ve aynı düzenleme kapsamında ücret ödemeksizin yapılan geçişlerde; 15 günlük sürede geçiş ücretinin ödemesini yapmayan araç maliklerine, geçiş ücretinin dört katı tutarında ceza uygulaması yapıldığını, davalı,— tarihleri arasında ücret ödemeksizin, — ihlalli geçişler gerçekleştirdiğini, geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait 6001 s.k. m.30/5 hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi üzerine yukarıda esas numarası yazılı icra takip dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalının ise, takibin yetkisiz yerde başlatıldığı ve herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçeleriyle icra takibine itiraz ettiğini, — geçiş bedelini muntazam şekilde ödediğini ispat yükü, davalı borçluya ait olduğunu, ödemelerini — yapan kişi, hukuki mesnediyle iddiasını ispatla mükellef olduğunu, davalı borçlunun—-ödemediği müvekkil şirket kayıtlarından görüldüğünü, icra takibine itiraz eden davalı borçlunun itirazında haksız olduğu açıkça anlaşıldığını, alacağın miktarı da ilgili yasal mevzuat çerçevesinde belirlenmiş olduğundan davalı tarafça bilinebilir ve likit nitelikte olduğunu, davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden ve icra dosyasında haksız bir şekilde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğundan davacı yararına İİK’nın 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; —- sunduğumuz istinaf kararları uyarınca teminatsız olarak, ihtiyati haciz kararı verilmesini, davanın kabulü ile—- davalının icra takibine vaki itirazının iptaline,takibin devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkilimize ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına, peşin olarak ödenen yargılama giderleri ve harçlarla tespit edilecek avukatlık vekâlet ücretinin davalı borçludan tahsili ile müvekkiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkil aleyhine itirazın iptali davası ikame edildiğini, dava dilekçesi müvekkile usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin tüzel kişi olduğunu, tüzel kişilere karşı yapılacak olan tebligat usulü Tebligat Kanunu’nda düzenlendiğini, somut olayda dava dilekçesinin tebliğinden bahsedilebilmesi için, dava dilekçesinin müvekkil şirkete usulüne uygun biçimde tebliği gerekli olduğunu, tüzel kişilere tebligatın nasıl yapılacağı Tebligat Kanunu’ nun 12, 13. ve Tebligat Tüzüğü’ nün 18. maddesinde belirtildiğini, Tebligat Kanunu’nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebliğin—– ziyade ise yalnız birine yapılacağını, Aynı Kanun’un 13. maddesine göre de tebliğ yapılacak bu kişiler herhangi sebeple mutat iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacakları bir halde oldukları takdirde tebliği orada ———- — birine yapılacağını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı tarafından müvekkile ait— plakalı aracın ihlalli geçişler nedeni ile borcu olduğundan bahisle —. sayılı dosyası ile ilamsız takip başlattığını, takibe yapılan haksız itirazlar neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, akabinde davacı tarafından huzurda görülen itirazın iptali davası açıldığını, açılan dava haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilin davacıya her hangi bir borcunun bulunmadığını, müvekkile ait olan araç genelde———ve fazla bir kullanımı olmadığını, davacı tarafından mükerrer tahsilat olacak şekilde müvekkilden talepte bulunulduğunu, müvekkil aleyhine başlatılan takip ilamsız takip dahi olsa davacı ancak ilamsız takibe dayanak olarak ileri sürdüğü belgeler ile alacaklı olduğunu ispatlaması gerektiğini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, usulsüz tebligat itirazlarımızın kabulüne, ıttıla tarihinin 03.01.2022 tarihi olarak kabul edilmesini, —- kapsamında Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmasına ve bu hususun bekletici mesele yapılmasına, davanın reddine, icra İnkâr Tazminatı taleplerinin reddine, kötü niyet tazminatı taleplerimizin kabulü ile davacı aleyhine alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, fazlaya ilişkin haklarımızın saklı tutulmasını talep ettiği görülmüştür.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunda;
Davalı şirkete ait araçların davacı ——-geçişi sorumluluk sahasında olan ——- geçişlerinde tabloda belirtilen geçişlere ait ödeme yapmadan ihlalli geçiş yaptığı,
İhlalli geçiş ücretlerinin ve geçiş ücretinin —– geçiş ücreti ile davacı lehine oluşan toplam asıl alacak miktarının —- olduğunu,
Alacak takibi yapılan 10.12.2020 tarihine kadar asıl alacak tutarı için işlemiş faiz alacağının 40,59TL olduğunu bildirir görüş ibraz etmiştir.
DELİLLER
*—— Esas sayılı icra dosyası
*——- cevapları,
*Bilirkişi raporu
*Tüm dosya kapsamı
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; davacının işlettiği —- davalı şirket aracının ihlâlli geçişleri sebebiyle işleten davacı şirket tarafından geçiş ücretinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptaline ilişkindir.
—– Esas sayılı icra dosyası celp edilmiş olup dosya arasına alınmıştır.
Davaya konu icra takibine yapılan borçlu itirazında icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz, davaya konusunun para borcu olduğu ve TBK 89 , İİK 50 HMK 6 maddelerine göre alacaklının yerleşim yerinin de yetkili olduğu anlaşılmakla , davacı şirketin genel merkezinin —– olduğu anlaşıldığından sözkonu itriaz yerinde görülmemiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun madde 30/5: “4046, 3465 ve 3996 sayılı ——–hakkı verilen veya —-uygulandığı —- geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden,— tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. (Mülga ikinci ve üçüncü cümle: 16/5/2018-7144/18 md.)”
Davacı şirketin, ———Hakkında Kanun” ve işbu Kanuna istinaden verilen ——– anlaşılmaktadır.
6001 sayılı Kanun’un 30/5 maddesi kapsamında, davacı şirketin işletmesini—-tahakkuk eden geçiş ücretini tahsil yetkisi olduğu görülmektedir. Ayrıca davac—geçiş ücretini ödemeden geçen araç sahiplerinden geçiş ücreti ile birlikte geçiş ücretinin dört (4) katı kadar ceza bedelini tahsil edeceği, — tarihli 6639 sayılı Kanunun 33 üncü maddesi ile 16/5/2018 tarihli 7144 sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle yapılan değişiklikler sonucunda hüküm altına alınmıştır.
Hâlböyleyken, —– davacı şirketin geçiş ücretini tahsil etme yetkisi olduğu, geçiş ücretini ödemeden geçen araç sahiplerinden ise geçiş bedeli ile birlikte geçiş ücretinin dört (4) katı tutarında ceza bedelini de tahsil edebileceği 6001 sayılı Kanun’un 30/5 maddesi uyarınca açıktır.
Davacı taraf——, davalı taraf da bir ticaret şirketidir. Davacı, ——yönüyle kamu hukuku diğer yönüyle özel hukuk hükümlerine göre işlettiğine, davacı ve davalı birer tacir olduğuna ve uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden kaynaklandığına göre; huzurdaki davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesinde usûl ve Kanuna aykırı bir yön yoktur. Bu açıdan değerlendirildiğinde Mahkememiz işbu davada görevli ve davaya konusunun para borcu olduğu ve TBK 89 , İİK 50 HMK 6 maddelerine göre alacaklının yerleşim yerinin de yetkili olduğu anlaşılmakla , davacı şirketin genel merkezinin ———– anlaşılmakla —- yetki sınırı içerisinde olduğu anlaşıldığından mahkememiz yetkilidir.
—– uygulamasında, araç sahiplerinin plaka numaralarıyla — plakasına ait ayrı bir abonelik),—- yeteri kadar bakiye bulundurması gerektiği, yeterli bakiye bulundurmayan aracın plakasının geçişten sonra her gün belli aralıklarla sistem tarafından kontrol edildiği (bakiye sorgulamasının belirli saat aralıklarıyla otomatik olarak yapıldığı), yeterli bakiye olduğunda geçiş bedelinin tahsil edildiği, bu sorgulamanın geçişten sonraki on beş (15) gün boyunca devam ettiği, on beş günün sonunda hâlen hesabında -yeteri kadar- geçiş ücretini karşılar bakiye bulundurmayan aracın geçişinin ‘cezalı geçiş’ statüsüne dönüştüğü bilinmektedir.
Tarafların alacak ve borç kalemlerinin tespiti için dosya alanında uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi tarafından Mahkememize sunulan bilirkişi raporunda özetle; ‘
Dosyada mübrez davalıya ait araçlara tanımlı ——— dava dosyasına ilettiği kayıtlar ile davacı yanın sunduğu ihlali geçiş görüntü —- incelendiğini;
——–
Davacı firma geçiş tamamlandığında geçiş yapan araca ait plaka görüntüsünü veri yanına kaydetmekte ve araca tanımlı —– sistemi üzerinden — geçiş ücreti tahsil etmek için provizyon sorduğunu, — sonraki 2 hafta boyunca– o geçişe ait provizyon sorgusu devam ettiğini, geçiş yapan araca ait ——– alınamaması durumunda o geçişe ait ihlalli geçiş—olarak davacı şirket veri tabanına kaydedildiğini, davalı firma — hesabına yeterli miktar para yüklememiş olduğu için geçiş tutarının geçiş esnasında ve takip eden –hesaplarından — tahsil edilemediğini, davalı —– yükleme yapmamakta — olup—-bekleyen ödemelerin tamamının yapılıp yapılmadığı kontrol ve takip etme yükümlülüğü davalı firmaya ait olduğunu, davacı — hızlı geçişi sağlamak—-geçiş yapan araca ait —– sisteminde para yüklü değilse —– tahsilatı yapamamakta, geçişten sonra —— süresi içinde ödenmemesi halinde cezai işlem uygulanmamakta, 15 günlük süre içerisinde ödenmemesi halinde ihlalli geçiş cezası olarak geçiş ücretinin 4 katı cezai bedel toplam geçiş ücretine yansıtılarak— düzenleme ile düzenlenmiş olup tünelin açıldığı tarihten itibaren işlediğini, davalı şirkete ait araçların geçiş ücreti ödemeden yaptığı—- kayıtlarında bulunamadığını,
—– –

ihlalli geçişlerden oluşan toplam asıl alacak tutarı 182,00TL, 4 katı olan ceza tutarı 728,00TL olmak üzere toplam alacak tutarı 910,00TL olduğu, toplam alacağın temerrüde düştüğü tarihten itibaren işlemiş faiz tutarı da aşağıdaki tabloda belirtildiği gibi 40,59TL olduğunu,
Davalı şirkete ait araçların davacı şirket tarafından —– sahasında olan —– geçişlerinde tabloda belirtilen geçişlere ait ödeme yapmadan ihlalli geçiş yaptığını,
İhlalli geçiş ücretlerinin ve geçiş ücretinin —– geçiş ücreti ile davacı lehine oluşan toplam asıl alacak miktarının —- olduğunu,
Alacak takibi yapılan —- tarihine kadar asıl alacak tutarı için işlemiş faiz alacağının 40,59TL olduğunu bildirir görüş ibraz etmiştir.
Dosyaya sunulan bilgi ve belgeler, kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevaplar, mübrez bilirkişi raporu dosya kapsamı ile birlikte kül halinde düşünülüp değerlendirildiğinde; Davalı şirketin — plaka sayılı aracın davacının ——– bakiye sorgulamasının yapıldığı, davalı tarafın belirtilen plaka sayılı aracının —- geçmediği yönünde bir itirazının olmadığı, geçiş ücretinin ödendiğine dair davalı tarafça delil sunulmadığı, geçiş ücretinin ödendiği hususunun davalı tarafça dosya kapsamına göre ispatlanamadığı ve sonuç itibariyle geçiş ücretinin davalı tarafça ödenmediği anlaşılmaktadır.
Davalı şirkete ait aracı, — ihlalli geçişi sonucu, — ceza bedeli, toplam —- ihlalli geçiş bedelinden sorumlu olmak üzere— oluştuğu, bu sebeple davalı şirketin davacı şirkete 910,00-TL borcu bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Ayrıca, taraflar tacir olduğundan, davacının ticari faiz talep etme hakkı vardır. Açıklanan sebeplerle icra takibinin 910,00-TL üzerinden ticari faiziyle devamına karar verilmiştir.
Dava itirazın iptaline ilişkin olup davacı icra inkar tazminatı talep etmektedir. Davacı şirketin talep ettiği geçiş ücreti 910,00 TL (asıl alacak) belirli (muayyen) -likid- kabul edilmiş, geçiş bedeli olan asıl alacak— üzerinden %20 icra inkar tazminatının İcra İflas Kanunu madde 67/2 uyarınca davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine ve davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
-Davalının— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin—asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden asıl alacağı takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Karar tarihinde alınması gerekli 62,16 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL (icra müd yatırılan 4,55 TL) toplamı 63,85 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1,69 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile—— ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan başvuru gideri, tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.062,80 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harç toplamı 1.122,10 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde —–belirlenen —- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı davalı yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.