Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/422 E. 2021/888 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/422 Esas
KARAR NO : 2021/888

DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/07/2021
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan davacının , davalı—– olduğu ismi kullanmak ve— olarak faaliyet sürdürmek, buna karşılık da davalının kendisine bildirmiş olduğu — kurumda yapmak ve davalının kendisine bildirmiş olduğu — kendisinden veya davalının göstereceği kişilerden alma yükümlülüğü altına girdiğini, davalı taraf—— anlaşma imzalayan müvekkili olan davacının, bu dönemi sorunsuz bir şekilde bitirdiğini ve bu dönemde müvekkili olan davacı tarafından davalıya toplam —– döneminde ise müvekkili olan davacı ile davalının yeni bir sözleşme imzaladığını, müvekkili olan davacının bu kapsamda —— göstermiş olsa da müvekkili olan davacı — —- kaydı almayı başardığını ancak pandemi sebebiyle süreç içinde daha fazla kayıt almadığını, —kayıtlarına ilişkin tüm kayıtların “—-aracılığıyla davalıyla paylaşıldığını, bu dönemde müvekkili olan davacı tarafından davalıya toplam — yapıldığını, –ardından ise gelecek — dönemi için —- sayısının ise 850 olarak belirlendiğini ancak taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinde her şey sorunsuz bir şekilde ilerlerken davalı tarafın müvekkili olan davacıya sözleşmeyi dönem sonunda feshedeceğine ilişkin bir ihtarname gönderdiğini, haksız bir şekilde müvekkili olan davacı ile olan sözleşmenin sonlandırıldığını ve davalı tarafın —————- tanınmasını sağlayan müvekkili olan davacının hiçbir geçerli sebep göstermeden yarı yolda bıraktığını, müvekkili olan davacı ile davalı taraf arasındaki ilişki —— olarak değerlendirilmesi gerektiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından haksız bir şekilde sona erdirildiğini, davalı şirketin, müvekkili olan davacının bulunduğu ———müvekkili olan davacının çabaları neticesinde tanınır hale geldiğini, müvekkili olan davacı ———- sözleşmeyi sona erdirip farklı bir tarafla yeniden sözleşme imzalasa dahi müvekkilin tecrübesi ve kişisel çabaları neticesinde sözleşmenin imzalandığı ikinci yılda dahi —– en çok —-kaydı alan — geldiğini, sözleşme süresince müvekkili olan davacıya başvuran müşterilerin bilgilerinin de taraflar arasında imzalanmış bulunan sözleşme kapsamında davalıyla paylaşıldığını ve davalının bölgedeki— bu sayede geliştirdiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin davalı tarafından feshedilmesi sebebiyle müvekkili olan davacının davalıya kazandırmış olduğu müşteri portföyünü kaybetmesi ve bu sebeple uğramış olduğu kaybın telafi edilebilmesi adına işbu davayı açma gereği doğduğunu — etmiş, davalıya kazandırılan — belirlenmesi ve hakkaniyete uygun şekilde belirlenecek olan — müvekkili olan davacıya ödenmesi adına ve fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak ve daha sonra artırılmak üzere şimdilik — tazminatının müvekkili olan davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yetki İtirazlarının mevcut olduğunu, taraflar arasında yapılan — sözleşmenin 7.4. maddesi gereği taraflar arasındaki ihtilaflarda yetkili Mahkemenin—– Mahkemeleri olarak belirlendiğini, Genel yetkili Mahkemenin de —- Mahkemeleri olduğunu,davacı taraf ile yapılan sözleşmenin 7.1. maddesi gereği sözleşmenin süresinin belirlendiğini, sözleşme süresinin sona ermesi ile yenilenmemesi halinde kendiliğinden fesh olacağını, süre belirlendiğinden sözleşmenin yenilenmediğini, Davacı taraf ile ikinci yılın sonunda sözleşme imzalanmayacağının —- ihtarı ile tebliğ edildiğini,Davacı tarafça müvekkili olan davalı ile görüşme talep edildiğini,müvekkili olan davalı şirketçe bu görüşmenin kabul edildiğini, görüşme neticesinde davacı taraf ile sözleşme yenilenmeyeceğinin bir kez daha dile getirildiğini, bu durumun —- nolu ihtarı ile tebliğ edildiğini, taraflar arasındaki Sözleşmenin 4. Maddesinde bu sözleşmenin — sözleşmesi olmadığı açık olarak yazıldığı gibi, taraflar arasındaki sözleşmenin gerek TBK gerekse TTK kanunu gereği — sözleşmesi olmadığını, bir yıllık sözleşme olduğunu, dolaysı ile sözleşmenin fesh edilmesinin söz konusu olmadığını, sözleşmenin yenilenmeyeceği bildirilmesine rağmen davacı tarafın sözleşmeyi —sözleşmesi olarak değerlendirmekte olduğunu, dava konusu sözleşme ve sözleşme gereği yapılan iş incelendiğinde, davacının kendi nam ve hesabına işlem yaptığı açık olarak görüldüğü gibi, müvekkili olan davalı şirket adına bir sözleşme imzalanmadığının da açık olduğunu, bu nedenle taraflar arasındaki sözleşmenin — olmadığını beyan etmiş, davanın yetkisizlik nedeni ile reddine, mesnetsiz olan davanın reddine, masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedenine dayalı davalıya —– tazminatına ilişkindir.
Davalı taraf yetki itirazında bulunmuştur
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 6- (1): “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”
(2): “Yerleşim yeri,— 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirlenir.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 17- (1): “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 18- (1): “Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hâllerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz.”
(2): “Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır.”
Davacı tarafından, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından feshedilmesi sebebiyle davalıya kazandırılan— tazminatının davacıya ödenmesine karar verilmesi istemiyle huzurdaki dava açılmış, davalı tarafından süresi içinde sunulan cevap dilekçesiyle Mahkemenin yetkisine itiraz edilmiştir.
Dosya içinde bulunan ve her iki tarafın da kabulünde olan — 7.4. maddesiyle bu sözleşme ve eklerinin uygulanmasından doğabilecek her türlü anlaşmazlığın çözümünde — Mahkemeleri yetkili kılınmış olup, HMK 17 maddesi uyarınca taraflar yetki sözleşmesi yapmak sureti ile yetkili mahkemeyi belirlemişlerdir.
6100 sayılı HMK 17 maddesinde taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece yetki sözleşmesi ile yetkili kılınan mahkemede açılabileceği kabul edilmiş olup, dosyada davanın yetkili mahkemeden başka bir mahkemede de açılabileceğine dair her hangi bir sözleşme ve kayıt ibraz edilmemiştir.
Davacının huzurdaki talebi işbu sözleşmeye dayalı olup, tarafların tacir olması karşısında sözleşmedeki yetki hükümlerine tabi olduğu, davalının süresi içinde ve usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu, neticede uyuşmazlıkta Mahkememizin yetkisiz olduğu anlaşılmış olup, Mahkememizin yetkisizliğine ve dosyanın yetkili —Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının Mahkememizin yetkisine yönelik itirazının kabulü ile Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Davaya bakmaya — Asliye Ticaret Mahkemelerinin YETKİLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3- 6100 sayılı HMK m.20 gereği karar kesinleştiğinde ve süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili — Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti hususlarında yetkili Mahkemece değerlendirme yapılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.