Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/315 E. 2023/79 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/315 Esas
KARAR NO: 2023/79 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/05/2021
KARAR TARİHİ: 26/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin —– markası altında uzun süreli filo araç kiralama işiyle iştigal ettiğini, müvekkili şirketin distribütörü —– şirketi olan —— marka —— model —— plaka sayılı aracı ——- numaralı fatura ve 31.12.2015 tarihinde satın aldığını ve uzun dönem kiraya verdiğini, 01.04.2019 tarihinde —— kaçağı şikayetiyle —— bulunan —— yetkili servisine çekildiğini; araçta —— patlamasının sebep olduğu yağ kaçağı sonucu oluşan motor hasarının garanti kapsamında karşılanamayacağının yalnızca %90 yedek parça desteğinin verilebileceği bilgisinin davalı tarafından kendilerine bildirildiğini, bunun üzerine aracın sökülmeden ——- müvekkili şirketin servisine çekildiğini ve ——- D.İş dosyası üzerinden delil tespitinin yapıldığını, dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile aracın ——- patladığı tespitinin kabulü halinde müvekkili şirketin aracında meydana gelen hasarın satılan maldaki gizli ayıptan kaynaklandığının tespit edilmiş olduğunu, müvekkili şirketin zarara uğradığını, araçta KDV dahil 23.161,85TL hasar meydana geldiğini; davalının işbu zarardan sorumlu olduğunu, davalıya bu tutarın ödenmesi için söz konusu hasar bedelinin fatura edildiğini; davalı tarafın söz konusu faturaya itiraz etmiş olup, işbu faturanın taraflarınca bir diğer araçtaki hasar bedeline ilişkin fatura ile birlikte ——- E.saylı takibine konu edildiğini; davalı borçlunun dava konusu icra takibine itiraz ettiğini, takibe konu olan faturalardan 17.022,30TL değerinde olan faturaya konu alacağın ——- E.sayılı dosyası üzerinden alacak davası olarak talep edildiğini fatura alacağını işbu davaya konu etmediklerini, davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 23.161,85TL’lik faturaya dayalı asıl ve fer’ileri yönünden takip öncesinde işlemiş ve sonrasında işleyecek faizi ile devamını karar verilmesini talep ve dava etmiştir, bu talebini duruşmalarda tekrar etmiştir. Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Aracın davacıya teslim edildiğinden bu yana kaza geçirmiş ve yetkisiz bir yerde onarılmış olabileceğini davacının varlığını iddia ettiği kusurların bu kazalardan kaynaklanıp kaynaklanmadığının araştırılması gerektiğini, ticari aracın 10.000 km. de bir bakımının yaptırılmasının zorunlu olduğunu, ancak aracın periyodik bakımının eksik olduğunu; aracın kullanıcı hatasından dolayı arızalanmış olduğunu; periyodik bakım eksikliği sonucu oluşan arızanın garantiden yapılmamış olduğunu; garanti belgesinde açıkça periyodik bakım eksikliğinin otomobili garanti dışında bırakacağının yazılı olduğunu; otomobilin kiralama aracı olarak yoğun şekilde farklı sürücüler tarafından kullanılmakta olduğunu; araca verilen garantinin 01.04.2019 arıza tarihinde sona ermiş durumda olduğunu; garantisi sona eren araçlarda çıkan sorunlara ait onarımların müşterilerce ödenmekte olduğunu; garantisi sona ermiş yoğun bir şekilde farklı kişilerce kullanılan periyodik bakımları yapılmayan kiralık araçta ortaya çıkan kullanıcı kaynaklı bir sorunun garanti kapsamında ücretsiz onarılmasının talep edilemeyeceğini, davacının 23.161,85 TL’lik zararının kanıtlayamamış olduğunu; itiraz edilen tespit raporunda bile aracın onarım masrafının 11.111 TL olduğunun hesaplanmışken davacının 23.161,85 TL zarar talebinin nereden kaynaklandığının anlaşılamamış olduğunu; kaza geçirip geçirmediği yetkili servisleri olmayan yerlerde işlem görüp görmediğinin taraflarınca bilinmemekte olduğunu, davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir. Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, teknik bilirkişi heyeti ayrıntılı raporu sonuç kısmında; ” 1. Teknik değerlendirme neticesinde:a. Dava konusu ——- plakalı aracın motor arızasının ——- arızası olduğu, ——- asıl problemin yağlamanın yeterince yapılmamış olmasından olacağı, ancak arızanın asıl kaynağının değişen parçalar incelendiğinde——– değil —— olacağı;b. Dava konusu ——- plakalı aracın yaklaşık 4 yıl boyunca davacı tarafında kullanımda olduğu ve kattettiği yolun 62.233 km olduğu birlikte değerlendirildiğinde, ——- oluşan arızanın kullanıma ve bakım periyodlarının aksatılması veya spesifikasyonlara uygun olmayan motor yağı kullanımı veya motor yağının zamanında değişiminin yapılmaması veya aracın motorunun aşırı yük ve zorlanmaya maruz bırakılması sonucunda oluşacağı, üretimden kaynaklı teknik bir arıza olmayacağı,2. Borçlar mevzuatına yönelik değerlendirme neticesinde:a. Dosya kapsamı incelendiğinde davacı ile dava dışı ——-Şti arasında (31.12.2015 tarihli, ——- seri numaralı faturanın ——” açıklaması ile KDV ve ÖTV dahil 57.7SOTL. satış bedeli üzerinden düzenlendiği görülmekle) TBK m. 207 hükmünce taşınır satış sözleşmesinin kurulduğu, sözleşmeye göre davacının “alıcı”, dava dışı şirketin ise “satıcı” sıfatını haiz olduğu,b. Hem davalının, faturanın düzenlenmesine konu edilen borç ilişkisinin (taşınır satış sözleşmesinin) tarafı olmaması hem de teknik inceleme neticesinde araçta, davalıya atfedilebilecek bir ayıbın varlığına rastlanmadığı ve bu arızanın davalıdan (üretimden) kaynaklanmadığı beyan edildiğinden, bu durumda TBK m. 219 vd. hükümlerinde düzenlenen “ayıptan sorumluluk (ayıba karşı tekeffül)” hükümlerinin (hükümlerin “satıcıya” karşı kullanılabileceği düzenlenmekle) “satıcı” sıfatını haiz olmayan davalı için uygulanıp uygulanmayacağını takdirin, elbette münhasıran Sayın Mahkeme’ye ait olduğu,c.Türk hukukunda kabul edilmiş “borç ilişkileri bakımından nisbilik ilkesi”ne göre borç ilişkisinden doğan hakların ve borçların, kural olarak “ancak” o ilişki içerisindeki taraflar arasında (infer partes) hüküm ve sonuçlarını doğuracağı; bu kuraldan yola çıkılarak sözleşmenin taraflarının, o sözleşmeye taraf olmayan biri aleyhine sonuç doğuracak bir yükümlülük kararlaştırılamayacağı; bunun doğal sonucu olarak da borcun hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi dolayısıyla üçüncü kişilerden tazminat talebinde bulunulamayacağı kanaatine varılabileceği;d.Hal böyle olmakla “sözleşmenin/borcun nispiliği” ilkesince kural olarak sözleşmelerin, sadece ilgili sözleşmenin tarafları arasında hüküm ve sonuçlarını doğurmakta oldukları doktrinde ve yargı kararlarında kabul edilmekle birlikte davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceğini, sözleşme tarafı olmayan davalının üretimden kaynaklı olmayan bir arızadan dolayı sorumlu tutulup tutulmayacağını takdirin, elbette münhasıran Sayın Mahkeme’ye ait olduğu,e.TBK m. 49 vd. hükümlerinde düzenlenen “haksız füil sorumluluğu” kapsamında değerlendirme yapıldığında ise TBK m. 49/1 hükmü gereğince “kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verme” arandığından ve teknik inceleme neticesinde hasarın, davalının kusurlu ve hukuka aykırı fiili dolayısıyla meydana geldiği (illiyet bağının kurulduğu) tespit edilemediğinden haksız fiil kapsamında da davalının zarardan sorumlu olup olmayacağını takdirin, elbette münhasıran Sayın Mahkeme’ye ait olduğu, ” görüşlerini bildirir rapor tanzim edilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun tebliğ edilmiştir.

DELİLLER:—— esas sayılı dosya uyap kayıtları,——- D.İş sayılı dosya uyap kayıtları, *Bilirkişi raporu *Tüm dosya kapsamı

İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) taleplerine yöneliktir.Davaya konu uyuşmazlığın tespiti; Davacının distribütörü davalı olan satıcısı davadışı üçüncü kişiden 31.12.2015 tarihinde —– marka yeni—— model, —— plaka sayılı aracı—— Nolu fatura ile satın aldığı, davacının aracında 01.04.2019 tarihinde arıza vermesinden dolayı —— servisine çekildiği, davacının aracında bulunan arızanın kullanıcı hatasından kaynaklanıp, kaynaklanmadığı, üretimden kaynaklanan bir arıza olup olmdığı, üretimden kaynaklanan bir ayıp varsa bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı, arıza nedeni ile araçta oluşan hasar miktarının ne olduğu, bu hasardan davalının sorumlu olup olmadığı, davalının bu davada husumetinin bulunup bulunmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk anlaşamama son tutanak e imzalı sureti dosyaya sunulmuştur.Dosyada bulunan bilgi ve belgeler incelenmiş olup; Dava konusu —— plakalı aracın motor arızasının ——- arızası olduğu, —— asıl problemin yağlamanın yeterince yapılmamış olmasından olacağı ancak arızanın asıl kaynağının değişen parçalar incelendiğinde —— değil turbo sarj olacağı, dava konusu aracın yaklaşık 4 yıl boyunca davacı tarafından kullanımda olduğu ve kat ettiği yolun 62.233 km olduğu birlikte değerlendirildiğinde turbo sarjda oluşan arızanın kullanıma ve bakım periyotlarının aksatılması veya spesifikasyonlara uygun olmayan motor yağı kullanımı veya motor yağının zamanında değişiminin yapılmaması veya aracın motorunun aşırı yük ve zorlanmaya maruz bırakılması sonucunda oluşacağı üretimden kaynaklı teknik bir arıza olmayacağı bu nedenle davalının sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından ispatlanamayan davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.Davacının kötü niyetli olarak icra takibi başlattığına dair kanaat oluşturacak bilgi ve belge bulunmadığından, davalının şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde alınması gerekli 179,90-TL harcın davacı tarafça yatırılan 395,55-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——-bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9200-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2023