Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/303 E. 2022/665 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/303 Esas
KARAR NO : 2022/665
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/05/2021
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Taraflar arasında ticari ilişki nedeniyle müvekkil şirketin cari hesap alacağı bulunmaktadır. Müvekkil tarafından —– fatura düzenlenmiş, faturaya itiraz olmamış, fatura davalı tarafından kabul edilmiştir. —— sayılı dosyası takip başlatılmış, itiraz üzerine takip durmuştur. Davalının itirazı haksız ve yasal dayanaktan yoksundur. İtirazın iptaline ve takibin devamına, davalı tarafın alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekiline usulüne uygun tensip zaptı ekli duruşma gününün, davalıya tensip zabtı, dava dilekçesi ve duruşma günü bildirir tebligatın usulüne uygun tebliğ edildiği görüldüTaraf teşkilinin usulüne uygun sağlandığı görüldü. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:
Müvekkilin aracılık ettiği yük —— taşınacaktır. Anlaşmaya göre teslim——— tarihi olacaktır. Teslim tarihi taraflar arasındaki yazışmalara yansımıştır. Ancak davacı teslimatı zamanında yapmamış ayıplı hizmet vermiştir. Teslimatın gecikmesi nedeniyle müşteri müvekkil şirkete ödeme yapmaktan kaçınmış alması gereken —- ödemenin tamamını alamamış, ödenmeyen kısım oranında zarar etmiştir. —— ödenmemiştir. Dava ve takip öncesi müvekkil ile davalı uyuşmazlık konusunda sözlü olarak anlaşmışlar ve buna istinaden müvekkil davacıya——–iade faturası kesmiş, davacı taraf bu faturaya itiraz etmemiş, mali işleme tabi tutmuştur. Davacı sözlü sözleşmede belirlenen ve e-mail yazışmaları ile de üzerinde anlaşılan teslimat tarihine göre teslimatı yapmakta geciktiği için bu gecikmeden dolayı taşıma ücretinin —-uğradığı zararı davalıdan isteyebilecektir. —– günde yapılması konusunda anlaşılan eşyanın —— gecikmeli olarak —– teslimi nedeniyle indirim talep hakkı da bulunmaktadır. Müvekkil şirket taşıma ücretinde indirim talep etmiştir. Sözleşmede kaşe ve imza bulunmadığı gibi sözleşmenin taşıma işleminden sonraki bir tarihte ait olduğu görülmektedir. Taraflar karşılıklı olarak birer fatura kesmişlerdir.——- Bu iki faturanın da miktarları aynıdır. Dolaysıyla cari hesap —– olmalıdır. Uyuşmazlığı ortaya koyan deliller ——— adet fatura ve taraflar arasındaki yazışmalardır. Davanın reddine, davacı aleyhine iddiasının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Davalı tarafın defter inceleme gününe katılmadığı ve defterlerini ibraz etmediği, davacı tarafın defterlerini yerinde inceleme talebinde bulunduğu, teknik bilirkişi tarafından rapor düzenlendiği görüldü.
Teknik bilirkişi ayrıntılı raporu sonuç kısmında;
“1) Taraflar arasında yazılı yapılmış ve imzalanmış bir sözleşme bulunmamakta birlikte, davalının aracılık ettiği yükün davacı tarafından — bedelle ——taşınması hususunda tarafların anlaştıkları, taşımanın davacı tarafından gerçekleştirildiği ve davacının davalı adına takip dayanağı —– düzenlediği,
2) Davacının ticari defter ve kayıtlarının delil vasfının bulunduğu, davacının davalı adına düzenlediği takip dayanağı ——– davacı kayıtlarında kayıtlı olduğu, davacı ticari defter ve cari hesap kayıtlarında, davacının davalı adına düzenlediği takip dayanağı e-faturadan davacının davalıdan —– alacaklı gözüktüğü,
3) Sayın Mahkemeniz tarafından davalıdan ticari defter ve kayıtlarını incelenmek üzere sunmasının istendiği, davalının incelemeye katılmadığı, yerinde inceleme talebinde de bulunmadığı, dava dosyasına da ticari defter sunmadığı, incelemenin davacı kayıtları ile sınırlı olarak yapıldığı, değerlendirmesinin münhasıran ——- takdirlerinde bulunduğu,
4) Davalının —— ve davalının dava dosyasına ibraz ettiği cari hesap kayıtları esas alınarak yapılan incelemelerde ise;
Davacının davalı adına düzenlediği takip dayanağı ——-bedelli navlun e-faturasının davalı tarafından davalı kayıtlarına alındığı davalı cari hesap kayıtlarından ve davalının ——Formundan anlaşılmış olup, davalının cari hesap kayıtlarında davalının davacıya —- takip tarihi itibariyle ——– borçlu gözüktüğü,
Davalının cevap dilekçesinde,” Davacı teslimatı zamanında yapmamış ayıplı hizmet vermiştir.” Denmekte olup, davalının taşımanın ayıplı olması nedeniyle davacı adına —–bedelli iade faturasını düzenlediği anlaşılmakta ise de davacı tarafından davalıya verilmiş olunan teslim zamanı ve teslim süresinin bulunmadığı, davalı tarafından davacı adına düzenlenen iade faturasının da takip dayanağı faturadan —— dava tarihinden önce düzenlendiği ve iade faturasının davacı tarafından davacı kayıtlarına alınmadığı, davalı cari hesap kayıtlarında—— dava tarihi itibariyle davalının davacıya borcunun gözükmediği,
5) Davacının taşımayı yaptığı ve davacı tarafından düzenlenen takip dayanağı ——- bedelli taşıma faturasının tarafların kayıtlarında kayıtlı olduğu, davacı tarafından davalıya verilmiş olunan teslim zamanının ve süresinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ———- davalı yetkilisinin davacı yetkilisine özetle;” Ödemenin yapılacağı, ödemeyi 2’ye bölüp bu gün ödeme yaparak ve iade keserek kapatma teklifi yaptığı, davacı yetkilisinin davalı yetkilisine yapabileceği bir şeyin bulunmadığını bildirdiği, e-mail yazışmalarına göre tarafların ödeme konusunda anlaşamadıkları, davacı yetkilisinin davalının —–iade faturasını kesmesine verdiği onayın bulunmadığının taraflar arasındaki —– yazışmalarından anlaşıldığı, yukarıda belirtilen hususların birlikte değerlendirilmesi sonucunda, davacının davalı adına düzenlediği takip dayanağı —– navlun faturasından davacının davalıdan ———alacaklı olduğu, davacı tarafından davalıya keşide edilmiş temerrüt ihtarnamesinin dava dosyasında bulunmadığı, davalının TTK.’nun 1530/4 Maddesi hükmü gereği fatura tarihinden itibaren —— sonra temerrüde düştüğü, bu kapsamda yapılan hesaplamalar sonucunda;
6) Davacı —— davalı —– tarihi itibariyle talep ve tespitlerimiz gibi —- alacak ve tespitlerimiz gibi —- olduğu, —- asıl alacak tutarına——— takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi hükmü uyarınca ——– para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden faiz talebinde bulunulabileceği, ” hususlarında rapor takdim edildiği, raporun taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği görüldü.Davalı vekilinin vekillikten çekilme dilekçesi sunmuş olduğu, dilekçenin davalı asile usulüne uygun tebliğ edildiği görüldü.
Deliller:
*——- sayılı dosya uyap kayıtları,
*Tarafların —–
*Bilirkişi raporu,
*Dosya kapsamı,
İnceleme ve Gerekçesi:
Dava; Davacı tarafından başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptaline ilişkindir.
——– sayılı icra dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Taraflara ticari defterlerini sunmak üzere ihtaratlı kesin süre verilmiş, davacı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için yerinde bilirkişi inceleme talebinde bulunduğu, davalı şirketin ticari defterlerini bilirkişiye ibraz etmediği ve yerinde inceleme talebinde bulunmadığı anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu/ Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması – Madde 222 – (1): “Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.”
(2):”Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”
(3):”İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. ——-Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4):”Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.”
(5):”Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.
“Türk Ticaret Kanunu madde 64- (1): ———– Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.”
(2):”Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.”
Madde 83- (1): “Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir.”
Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir.
Ticari defterlere anılan Kanun’larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır.
Tacirle, Türk Ticaret Kanunu’nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir ———-
Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1’de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re’sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re’sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir. Taraflardan yalnızca biri için ticari iş niteliğinde olan uyuşmazlıklarda, arada sözleşme olsa bile defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Uyuşmazlığın her iki tarafı da tacir sıfatını haiz olmalıdır. Taraflardan birinin ya da her ikisinin tacir olmaması halinde ticari defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Öte yandan ticari defterler Kanun’a uygun tutulmuş olmalıdır. Tutulması zorunlu defterler eksiksiz, usulüne uygun tutulmalı, açılış kapanış onayları yapılmış olmalıdır.——- Ayrıca, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.—-
Davacı taraf bir ticaret şirketidir. Davalı taraf da bir ticaret şirketi olup tacirdir. Uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden ve ticari bir işten kaynaklanmaktadır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Somut Olayda davacı ve davalı arasında taşıma hizmet işlemi nedeni ile ticari ilişki bulunduğu, tarafların ticari defter ve kayıtları bilirkişi marifetiyle incelettirilerek rapor alınmış, davacı şirketin ticari defter ve dayanaklarına göre davacı şirketin davalı şirketten kaydi ———-alacaklı olduğu, davalının verilen kesin süre ve ihtara rağmen inceleme gününde ticari defterlerinin sunmaması,davalının ödemeye ilişkin herhangi bir delil sunmadığı, her iki tarafın davaya konu faturaların vergi dairelerine alış satış faturası olarak bildirimde bulundukları, inkar edilmemiş faturalar karşısında hizmeti teslim almadığını ispat yükü artık davalı tarafta olması bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının ticari defterlerinin lehine delil kuvvetinin bulunduğu, hizmeti teslim almadığı iddiasını davalının ispat edemediği davacı davasını kısmen ispat ettiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacağın likit (bilinebilir) mahiyette bulunduğu gözetilerek İcra İflas Kanunu madde 67/2 uyarınca asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi kararlaştırılmış olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
-Davalının——sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin toplam ——– işlemiş faiz olmak üzere toplam ——– üzerinden ve işleyecek faiz yönünden asıl alacağı takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca ———- para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden devamına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz talebinin reddine,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde alınması gerekli 1.520,13-TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 177,87-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 1.342,26-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——bütçesinden ödenen 1320-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.112,00-TL yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre belirlenen 1.086,67TL’si ile davacı tarafından peşin olarak yatırılan 177,87-TL peşin harç, başvuru harcı 59,30-TL ve vekalet harcı 8,50-TL toplam 245,67-TL harç ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9200-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ————- Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/10/2022