Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/246 E. 2022/375 K. 06.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/26 Esas
KARAR NO: 2022/338
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/01/2021
KARAR TARİHİ: 24/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan davacının —— firmaya peşinen havale ettiğini, dekont açıklamasında da ne istendiğinin belirtildiğini, — tarihinde müvekkili olan davacı firma yetkilisinin ilgili firmaya —yolu ile gönderdiğini ve bir adet davaya konu aletten sipariş ettiklerini söylediğini, —– davacı firma yetkilisinin tekrar davalı firmaya —- gönderdiğini ve söz konusu sipariş ile ilgili malzemenin gümrükte olduğunu beyan ettiklerini, gümrük bilgilerinin acilen —-olarak davacı firmaya gönderilmesi talep edildiğini, davalı firma ile defalarca telefon görüşmesi yapıldığını ancak davalı firma yetkililerinin müvekkili olan davacı firmayı oyaladığını, aynı gün defalarca yapılan telefon görüşmelerinin sonunda bir neticeye varılmamasının ardından davacı firma yetkilisinin — davalı———- gönderdiğini ve açıkça —- ödeme ile birlikte verilen sipariş ile ilgili firmamıza hala dönüş yapılmamıştır.Görüşmelerimize istinaden sürekli malın gümrükte olduğu beyan edilmesine rağmen malın gümrükte olduğuna dair ihbarname tarafımıza gönderilmemiştir.Yapılan — işgününde teslimat yapılacağı belirtilmesine rağmen — geçmiş ve taahhüt etmiş olduğunuz teslimat gerçekleşmemiştir.— tarafınıza telefonla da bilgi verilmiştir.Bugün — kadar — atılmadığı sürece veya ödenen tutarın tarafımıza iade edilmemesi halinde —– şeklinde bir ihtarname gönderildiğini ve davalının ikaz edilerek temerrüde düşürüldüğünü, bu durumdan aşırı mağdur olan müvekkili olan davacı firmanın başka bir firmadan ilgili malzemeyi temin ettiğini ve malzeme ile ilgili talebi kalmadığını, talep konusunun ödenen dekont bedeli haline dönüştüğünü, davacı firmanın sadece yaptığı ödemeyi geri istediğini ancak davalı firmanın geri ödemeyi de yapmadığını, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak o süreçte de ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı şirketin ödemesini yaptığı fakat davalının gerekli malzemeyi teslim etmemesi nedeniyle —— alacağın dava tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın —– etmek için müvekkili olan davalıya başvurup fiyat talep etmesi üzerine ticari ilişki kurulduğunu, bu ilişki kapsamında davalının davacı tarafın talep ettiği ürüne ilişkin olarak tedarikçisi ile iletişime geçtiğini ve hazırda ürünün bulunması sebebi ile — tarihinde termin süresi — iş günü olacak şekilde teklif sunduğunu, bu teklifin davacı tarafça —–tarihinde kabul edilerek davalının hesabına ödeme yapıldığını, davacı tarafın davalı şirketle yeniden iletişime geçmeksizin ve satışa konu cihazın davalının ya da tedarikçisinin elinde olup olmadığına ilişkin bilgi edinmeksizin sunulan fiyat teklifinden tam —– sonra ödeme gerçekleştirerek davalıya adeta emrivaki yaparak ödeme yaptım cihazı temin edin dediğini, bu ödeme sonrasında davalının tedarikçisi ile hemen iletişime geçmişse de tedarikçinin ürünün hazırda bulunmadığını beyan ettiğini, bunun üzerine de müvekkili olan davalının hem —- satışa konu cihazı temin etmek için çaba sarf ettiğini, bu hususta davacı tarafa telefonla bilgi verildiğini ve sözlü olarak ek süre istendiğini, cihazın esasen bulunduğu ancak —-uygulanan tedbirler nedeni ile gecikmelerin yaşandığıının ifade edildiğini, taraflar arasındaki ticarete konu olan cihaz arabuluculuk görüşmeleri esnasında — tarihinde müvekkili olan davalı şirketin eline geçtiğini ve duruma ilişkin bildirimin arabuluculuk görüşmelerinden bağımsız şekilde davacı asile yapıldığını ve cihazı teslime hazır oldukları ifade edilmişse de davacı tarafça cihazın kabul edilmediğini, davacı tarafın cihazı kabul etmemesinden dolayı davalının elinde kalması nedeni ile ekonomik zarara uğradığını, orta yol bulmak için çaba sarf edilmişse de davacı yanın ısrarlı şekilde —- bedel talep ettiğini , —- ödeme yapılmak istendiğinde kabul etmediğini, ticarete konu malın gecikmesinde esasen davalının kusurunun bulunmadığını, davacı yanın dava dilekçesinin konu kısmında yer vermiş olduğu—-talebinin hukuken kabul edilebilir bir yanı olmadığını, davalı şirket hesabına yapılan ödemenin —- cinsinden olduğunu savunarak, davaya konu cihaz hazır edildiği halde davacı tarafça kabul edilmemiş ve huzurdaki davanın doğmasına sebebiyet verilmiş olduğundan bahse konu cihazın davacı tarafa hükmen teslimi ile davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, satıma konu emtianın teslim edilmemesi iddiasına dayalı ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ticari ilişkiyi gösterir —– celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizin—-tarihli celsesinde dosyanın uyuşmazlık konuları bakımından rapor tanzim edilmek üzere nitelikli hesaplamalar alanında uzman bilirkişiye tevdiine karar verilmiş, nitelikli hesaplamalar alanında uzman bilirkişi —- tarafından tanzim edilen rapor Mahkememize sunulmuştur. Sunulu bilirkişi raporunda özetle;”…1. Davalı tarafından davacıya gönderilen —–tarihli teklif formunda ——- konu edildiği; bedel olarak —– kararlaştırıldığı; —- teklif formundaki—şeklinde ifadenin, teklif —- tarihinden — denk geldiği; TBK m. 3 hükmünde bu sürenin
bitiminde, önerenin (teklifte bulunanın; icapcının), önerisiyle bağlı olmaktan kurtulduğunun
düzenlendiği;
2—- sıra numaralı dekontunda davacı şirketin davalı
şirketin hesabına, —-açıklamasıyla —–yatırdığının görüldüğü;
e. Teklif ile bağlı kalma süresinin bitiminden sonra davacının, davalının hesabına —- yatırdığı;
f. Dosyada davacının, davalıdan satın almak istediği ürünü aldığını gösteren bir delil bulunmadığı,
g. — davacının, davalıya — tarihinde banka yoluyla ödediği
——— kabul edilir ise ödeme tarihi olan — dava tarihi olan —-tarihine kadar faiz tutarının —- faiziyle birlikte tutarın ise —-olarak hesaplandığı…” belirtilmiştir.
Tanzim edilen bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalı vekilince bilirkişi raporunda hesap edilen faiz oranına ve faiz miktarına itiraz edilmesine ilişkin dilekçe sunulmuştur.
İddia, savunma, celp edilen bilgi ve belgeler, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından satıma konu —— isimli ürün satış bedelinin ödenmesine karşın davalı tarafından teslim edilmediği ve ürün ihtiyacının başka bir firmadan temin edilerek karşılandığından ödenen bedelin iadesi istemiyle huzurdaki davanın açıldığı, davalı tarafından teklif süresi içinde ödeme yapılmadığı, geç ödeme neticesinde ürün tedarikinin geciktiğini ve ancak tedarik edildikten sonra davacı tarafından teslimden kaçınıldığını savunulduğu, sunulu ——–tarihli dekontunda davacı şirketin davalı şirketin hesabına, ——-açıklamasıyla —- tarihli teklif formunda teslim süresinin — olarak belirtildiği ve satın alma sürecinin teklif onayından —- başlayacağının yazılı olduğu, bu kapsamda davalı tarafın teklifi ile “bağlı kalma süresinin” —- iş günü sonrasına denk geldiği, teklif süresi dışında gerçekleştiği anlaşılan ödemede nedeniyle davalı tarafın önerisiyle bağlı olmaktan kurtulduğu, davalı tarafından ürün geç temin edilmesine karşın davacı tarafından kabul edilmediği yönünde savunmada bulunulmuş ise de bu hususta somut bir delil sunulmadığı gibi tekliften sonra yapılan ödeme nedeniyle davalının icabı ile bağlı olduğunun söylenemeyeceğinden davacı tarafın da ürünü teslim almaya zorlanamayacağı, gecikme nedenine dayalı olarak başkaca bir zarar doğduğuna yönelik taraflarca dile getirilen somut bir talep bulunmadığı, bu halde davaya konu ——- tarihinde banka aracılığı ile ödenen bedelin TBK m. 77/II hükmünce “gerçekleşmemiş sebebe dayalı” sebepsiz zenginleşme oluşturduğu ve iadesinin gerektiği, Mahkememizce re’sen alınan bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan Mahkememizce benimsendiği, dava tarihi itibariyle davacının —– alacağı bulunduğu sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın KABULÜ İLE, —— alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Davalının , davaya konu ürünün davacıya aynen iadesi talebinin reddine,
3-)Karar ve ilâm harcı olan 838,38-TL harçtan peşin alınan 209,60‬-TL harcın mahsubu ile bakiye 328,78‬-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-)Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri————– bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-)Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-)Davacı tarafça yatırılan 277,40-TL harç ve 898,50-TL bilirkişi, posta, tebligat gideri olmak üzere, toplam 1.175,90-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —— Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/05/2022