Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/240 E. 2023/14 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/240 Esas
KARAR NO : 2023/14

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 13/04/2021
KARAR TARİHİ : 10/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin —- borçlu şirketin kesilen —açıp kullandığının tespit edilmesi üzerine —- ile ——— tutulduğunu, davalının usulsüz kullanımına devam ettiği için davacı şirket tarafından tekrardan—– numaralı tutanak tanzim edildiğini, düzenlenen iki tutanak için —–esas sayılı icra dosyasında icra takibine başlandığını, davalının — tarihinde davalının kesilen enerjiyi açıp kullandığının tespit edilmesi ——- tutulduğunu——başlatıldığını, itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı şirketin müvekkili olan davalı şirkete daha önce gönderdiği faturalarda belirtilen borç bedelleri ne kadarsa anılan rakamların davalı tarafından ödendiğini, 10/06/2020 tarihinde davalıya ‘kesme ihbarnamesi’ içeren bir fatura düzenlendiğini ve anılan faturada davalı şirketin —- borcu olduğu ve anılan borcun ödenmemesi halinde elektriklerinin kesileceği uyarısının da şerh düşüldüğünü, davalının bunun üzerine —- tarihinde belirtilen bedeli davacının hesabına ödediğini, usulsüz kullanımın söz konusu olmadığını savunarak davanın öncelikle usulden, aksi kanaatte esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
—- Esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
—– sisteminden celp edilmiştir.
Davacı şirketten davaya konu tutanaklara ilişkin bilgi ve belgeler celp edilmiştir.
Davalı —- celsedeki beyanında :”…Ben davalı şirketin 2018 yılından 2020 yılı mayıs ayına kadar genel müdürlüğünü yaptım. Sonra görevimden ayrıldım. Ancak insani ilişki olarak görüşmeye devam ettim. Davalının şuan ki adresini bilmiyorum, bir taşınma süreci oldu, — —- ayında taşındılar diye hatırlıyorum hatta temmuz ayının 20 si ya da 24 ü olarak hatırlıyorum. Çünkü taşıma sürecinde ben de orada idim ve taşınma işlemlerine yardım ettim. Bu taşınma davalının önceki adresi olan —— idi. Davalı şirket — temmuz ayında bu adresten taşındılar. Davalı burada kiracı idi. Bilgim görgüm bundan ibarettir. Tanıklık ücreti talebim yoktur ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … — celsedeki beyanında :” ben davalı şirketin yüzde yüz hisse ile sahibiyim. Davalı şirket — adresindedir. Davalı —— taşındı. ———- için taşınma ihtiyacı duyduk . ——– geçmiştik. Ancak hangi ay ve hangi gün olduğunu hatırlamıyorum. Tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin 30/11/2021 tarihli celse ara kararı ile dosya rapor tanzim edilmek üzere elektrik/ elektronik mühendisi bilirkişiye tevdii edilmiş, elektrik mühendisi —tarihli raporda özetle; ”…Davaya konu dönemlere ilişkin tahakkuk ettirilen kaçak elektrik tüketim faturalarına davalı tarafından süresinde itiraz edilmediği, ilgili dönemlere ait —numaralı— bedellerinin ödendiğine dair dosyaya belge sunulmadığı, davalının borç nedeniyle kesme ve mühürleme tutanağıyla, —dışında açarak elektrik kullandığı, bu durumun yapılan kontrolde kaçak elektrik tespit tutanağı ile belgelendiği, tüketilen elektrik— kaçak elektrik tüketimi olduğu, davalıya tahakkuk ettirilen tüketim——– elde edildiği, —- kaçak kullanıma —tutanak ile tespit edilen kaçak kullanıma 18.434,89 TL ve bu iki tutanak için tahakkuk ettirilen faturalardan asıl borç miktarı olan 24.895,71 TL ‘nin takip tarihi olan 23.06.2020 ‘ye kadar olan gecikme zammının —-toplamda —- tarihli tutanak ile tespit edilen kaçak kullanıma ait 36.519,41 TL asıl borç miktarının takip tarihi olan— gecikme zammının — olduğu ve toplamda—- hesaplandığı, Davacının, davalıdan takip tarihlerine kadar toplam alacak miktarının 63.967,28- TL olduğu, Davacının kaçak elektrik tespit konusundaki işlemleri, tahakkuk ettirilen elektrik tüketim miktarına göre hesaplama yöntemi ve takip tarihine kadar gecikme zammı hesaplamalarının yürürlükteki mevzuatlara uygun yapıldığı, Davacının asıl alacağına 6183 sayılı yasa gereği takip tarihinden itibaren değişen oranlarda faiz işletilmesi gerekeceği, icra inkar tazminatı hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu…” belirtilmiştir.
Tanzim edilen bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalı vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur.
—– davalı vekili tarafından delil dilekçesi eki ile dosyaya sunulan —– dekontların onaylı suretleri celp edilmiştir.
Mahkememiz dosyası davalı vekilinin rapora itirazlarının olumlu olumsuz değerlendirilmesi bakımından ek rapor tanzim edilmek üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, tanzim edilen ——-için, önceki dönem borcuna istinaden —- işlemi yapılması, borcun gecikmeli de olsa davalı tarafından ödendiği halde —- iptal edilmemesi nedeniy le birbirini takip eden üç dönem için kaçak tespit tutanağı tutulduğundan ve bu durumdan dolayı davalının herhangi bir kusurunun olmadığı değerlendirildiğinden, davalının kaçak elektrik kullanmasının söz konusu olmadığı, Ayrıca davalı —- —- herhangi bir ödeme yapılmadığı, İlgili dönemlere ait normal —- düzenlenmesi gerektiği, davalının bu faturalardan ve takip tarihine kadar gecikme zammından sorumlu olacağı, yapılan hesaplamalarda davalının ilgili dönemlerde —- miktarına göre esas borcunun — olduğu, takip tarihine kadar gecikme zammının 1.053,38 TL ve gecikme zammı KDV ‘sinin 189,61 TL olduğu kanaatine varıldığı, Esas borcun gecikmesinde Davalının herhangi bir sorumluluğu bulunmadığından, Davacının bu durumun meydana gelmesindeki kusuru nedeniyle, Müterafik kusur indiriminin takdirinin Mahkemeye ait olduğu…” belirtilmiştir.
Tanzim edilen bilirkişi ek raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememiz dosyası davacı vekilinin ek rapora karşı itirazlarının olumlu olumsuz değerlendirilmesi bakımından ek rapor tanzim edilmek üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, tanzim edilen ek raporda özetle;”… Davaya konu olayda, Bilirkişi Ek Raporunda detaylı olarak açıklandığı gibi, son ödeme tarihine kadar ödenmeyen faturalar nedeniyle ——- işlemi yapıldığı, son ödeme tarihinden sonra yapılan ödeme dikkate ——– açılması gerekirken——– tarafından yapılmadığı, ——– göründüğünden kaçak elektrik kullanımı tespit tutanağı düzenlenmiş olduğu, —– kaçak elektrik kullanım bedeli için takip başlatıldığı, davalı——–arasında abonelikten kaynaklı bir borcunun bulunmadığının —- kayıtlarından anlaşıldığı, bu nedenle —– tarafından borcu nedeniyle kesilmesi sonucu kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığı değerlendirildiğinden Davalı — Davacı — kaçak elektrik kullanımından dolayı bir borcunun bulunmadığı kanaatine varıldığı…” belirtilmiştir.
Tanzim edilen ——– vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekillerince —- karşı herhangi bir beyan/ itiraz dilekçesi sunulmamıştır.
——Esas sayılı dosyasının incelenmesinden; davalı aleyhine ——– 154,26-TL %18 KDV olmak üzere toplam——– alacak üzerinden takip başlatıldığı, itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu,
——sayılı dosyasının incelenmesinden; davacı tarafından davalı aleyhine ——– toplam alacak üzerinden takip başlatıldığı, itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu, huzurdaki davanın süresi içerisinde ——— üzerinden harçlandırılmak suretiyle açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından; Davacı tarafından kaçak—– kullanımından —- tahsilinin konu edildiği icra takibine yapılan itirazın iptali istemiyle huzurdaki davanın açıldığı, tarafların tacir olduğu ve uyuşmazlığın ticari işletmelerinin işletilmesinden kaynaklandığı anlaşılmakla görev yönünden itirazın reddine karar verildiği, davalı şirketten kullanıma ilişkin bilgi ve belgeler ile ödemelere ilişkin banka kayıtları celp edildiği,
Mahkememizce re’sen alınan bilirkişi raporu ile önceki dönem borcuna istinaden —– yapılması, borcun gecikmeli de olsa davalı tarafından ödendiği halde kesme işleminin iptal edilmemesi nedeniyle birbirini takip eden üç dönem için kaçak tespit tutanağı tutulduğu ve bu durumdan dolayı davalının herhangi bir kusurunun bulunmadığı, son ödeme tarihinden sonra yapılan ödeme dikkate alınıp enerji açılması gerekirken ——– tarafından yapılmadığı, sonraki ————— göründüğünden kaçak elektrik kullanımı tespit tutanağı düzenlenmiş olduğu, davalının kaçak elektrik kullanmasının söz konusu olmadığı, ilgili dönemlere ait normal elektrik faturasının düzenlenmesi gerektiğinin tespit edildiği, alınan raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla Mahkememizce benimsendiği, ilgili dönem yönünden davalının kaçak elektrik kullanımı söz konusu olmadığı, dosya kapsamında aksi yönde delil bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Karar ve ilâm harcı olan 179,90-TL harcın peşin alınan 1.092,41-TL harçtan mahsubu ile bakiye —- kararın kesinleşmesini müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-)Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile —- arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-)Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan —- ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-)Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-)Davalı tarafça yatırılan 8,50-TL vekalet harcı ile 400,00-TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 408,50-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.