Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/210 E. 2022/213 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/210 Esas
KARAR NO : 2022/213

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/12/2017
KARAR TARİHİ : 31/03/2022

———-Karar sayılı ilamı üzerine verilen görevsizlik kararı mahkememize tevzi edilmekle, yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;——- davalı ——-ortaklık talebinde bulunduğunu, talep edilen tüm ödemeleri yapması——-beyannamesinin kendisine verildiğini, ancak davalı—- tarafından yapılan ——— teslim edilmesine rağmen, müvekkiline dairenin teslim edilmediğini,—- ve —— talepli dava açıldığını, mahkemece yapılan yargılama sonunda davalı ….—— tahsis yapıldığının tespit edilerek, dava konusu ————- davacıya tahsis ve teslimine ve ——– bedelinin tahsiline hükmedildiğini, davalıların taşınmazdaki haksız işgali devam ettiğinden,—– aylık işleyecek kademeli faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili —— tarihli duruşmadaki beyanında; Dava dilekçesi ve önceki beyanları tekrar ettiklerini, mahkemenin keşif talebi var ise keşif günü verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın kabulüne karar verilmesini, dairenin satılıp satılmadığını bilmediklerini,—- müzekkere hususunda muafakatlarının olmadığını, müvekkilinin—- olduğu için ——– kaydının davaya bir katkı sağlayacağını beyan ettiği görülmüştür.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı … cevap dilekçesi ile; iddia ve davayı kabul etmediğini, tüm taleplerin zamanaşımına uğradığını, aynı konuda—. sayılı dosyası ile açılan davanın halen kesinleşmediğini, davanın;—- reddini savunmuştur.
Davalı … — tarihli duruşmada ve aynı gün tarihli dilekçesinde ki beyanında; davaya konu taşınmazın bedeli karşılığında, tarafına tahsis eden davalı —–, ortada bir zarar var ise bu zarara sebebiyet veren davalı ——olduğunu, haksız kullanım bedelini taşınmazın kullanılmasına izin verene karşı açılması gerektiğini, kötü niyetli olmadığını, kötü niyet —– kendisinden istenemeyeceğini, tarafına açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı—– vekili —– dilekçesi ile; 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 99. Maddesine göre bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan ihtilaflar, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmasızın ticari dava sayılacağından, ticari davalara bakma görev ve yetkisi —– Ticaret Mahkemeleri’ne ait olduğundan, davanın görevsizlik dava şartı eksikliğinden reddini, davacı taraf lehine hüküm verilmesi halinde kooperatifler kanununun 17/2 maddesi uyarınca ——– tehlikeye düşeceğinden, davacı tarafın huzurdaki davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, bu nedenle davanın dava şartı eksikliğinden reddini, davaya konu taşınmazın müvekkili tarafından işgal edilmediğini, müvekili yönünden davanın husumet yokluğundan reddini, ayrıca talebin zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı hak düşürücü süre yönünden reddini, müvekkili kooperatifin üzerine düşen tüm sorumlulukları yerine getirdiğini, davacı ile diğer davalı arasındaki hukuki ihtilaftan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
Davalı—– tarihli duruşmadaki beyanında; önceki beyanlarını tekrar ettiklerini, —— davacı tarafından —– yönünde bir bilgi aldıklarını, yeni bir heyetten yeni bir rapor alınmasını talep ettiklerini beyan etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
—–sayılı dosyasında yapılan keşif ve alınan teknik bilirkişiler ayrıntılı raporunda;
Mahallinde yapılan keşif sonunda; oluşa uygun bilirkişi raporu ile; davalı tarafından kullanıldığı belirlenen—— davacıya tahsis ve teslimine karar verilen, davalı ————-bedelinin —- olduğu tespit edildiğini bildirir rapor ibraz etmişlerdir.
DELİLLER
*Tüm dosya kapsamı
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, kooperatif üyeliğinden kaynaklanan haksız işgal tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili müvekkilinin davalı ——- talebinde bulunduğunu, müvekkilinden—– edildiğini, üyelikle ilgili ödenmesi gereken tüm borçlardan ibra edildiğini, müvekkilinin yapılan ödemeler kooperatifçe sunulan ibranamenin ardından —– kabul edilerek——olduğu açık şekilde belirtilerek—- beyannamesinin verildiğini ancak davalı——–davacıya ——–edilen taşınmazın teslim edilmediğini, davalılardan —————- dava tarihine kadar olan dönem ———–kullanan diğer davalıdan haksız kullanım bedelinin tahsilini talep etmiştir.
Davalı … —- dilekçesi ile iddia ve davayı kabul etmediğini, tüm taleplerin zamanaşımına uğradığını, aynı konuda ——-sayılı dosyası ile açılan davanın halen kesinleşmediğini, davanın; zamanaşımı, derdestlik dava şartı eksikliği ve esastan reddini savunmuştur.
Davalı ——– cevap dilekçesi ile 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 99. Maddesine göre bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan ihtilaflar, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmasızın ticari dava sayılacağından, ticari davalara bakma görev ve yetkisi Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne ait olduğundan, davanın görevsizlik dava şartı eksikliğinden reddini, davacı taraf lehine hüküm verilmesi halinde kooperatifler kanununun 17/2 maddesi uyarınca kooperatifin mevcudiyeti tehlikeye düşeceğinden, davacı tarafın huzurdaki davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, bu nedenle davanın dava şartı eksikliğinden reddini, davaya konu taşınmazın müvekkili tarafından işgal edilmediğini, müvekili yönünden davanın husumet yokluğundan reddini, ayrıca talebin zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı hak düşürücü süre yönünden reddini, müvekkili kooperatifin üzerine düşen tüm sorumlulukları yerine getirdiğini, davacı ile diğer davalı arasındaki hukuki ihtilaftan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
——-esas ve karar sayılı davası sonunda mahkemece davacının davalı —– dava tarihi itibari ile güncel ödemelerini yapmış olduğunun tespitine,——- —–davacıya tahsis ve teslimine,—- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği, kararın —– ilamı ile davalı ….—– kötü niyetli olmadığı, kendisinden —- istenemeyeceği gerekçesi ile … hakkındaki —-kararı yönünden bozulduğu, kooperatifin ve davalı ..— diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildiği, bu suretle davacının —bölüme hak kazandığı tespit edilmiştir.
Davalı tarafın derdestlik dava şartı eksikliği itirazı mevcut ise de; —esas sayılı davasında talep edilen —, mahkememize açılan dava 30/04/2010 tarihinden dava tarihine kadar olup, farklı döneme ilişkin olması sebebi ile derdestlik itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı tarafın zamanaşımı itirazı mevcuttur. TBK 147/1 maddesi uyarınca dönemsel edimler 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğundan ve davacı taraf dava dilekçesinde 30/04/2010 tarihinden itibaren —-istemekle birlikte ön inceleme oturumunda dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre için talepte bulunduğundan, dava dilekçesindeki talepten daha aza ilişkin olması sebebi ile iddianın genişletilmesi kapsamında olmadığından ve 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından itiraz red edilmiştir.
Davalı — husumet itirazı mevcut olup, diğer davalı …—— bağımsız bölümü tahsis eden davalı —– olup, haksız kullanıma sebebiyet verdiğinden, haksız kullanım bedeli taşınmazı kullanan veya kullanmasına izin verene karşı açılması gerektiğinden, husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahallinde yapılan keşif sonunda; oluşa uygun bilirkişi raporu ile dava konusu taşınmazın talep edilen dönem itibari ile getirebileceği haksız kullanım tazminatının —- olduğu tespit edilmiştir.
Davacı—–talepte bulunmuş ise de; dava konusu—–bölümü —–.——-tahsis ettiğinden, … tahsis kararı uyarınca taşınmazı kullanması sebebi ile kötü niyetli zilyet kabul edilemeyeceğinden TMK 995 maddesi uyarınca ecrimisil tahsil edilebilmesi için kullananın kötü niyetli zilyet olması gerektiğinden, her ne kadar — bölümün davacıya ait olduğunun tespitine ve teslimine karar verilmiş ise de; kararın mahkememize davanın açıldığı tarih itibari ile henüz kesinleşmediği anlaşıldığından, kararın kesinleşmesinden sonra … kötü niyetli kabul edileceğinden, … hakkındaki davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Yerleşmiş Yargıtay uygulamaları uyarınca ecrimisil taleplerinde dönem sonlarından itibaren faiz yürütülmesi gerektiğinden, mahkememizce dönem sonlarından itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın davalı …—- husumet yönünden reddine,
1a-Davalı tarafından yapılan 14,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …—- ödenmesine, dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
2-)Davalı —— yönünden kabulü ile; 7800-TL nin 13/12/2013 tarihinden—– tarihinden, ——-olmak üzere toplam 44.256,00-TL nin yasal faizi ile birlikte davalı ———– alınarak davacıya ödenmesine,
2a-Karar tarihinde alınması gerekli 3.023,12 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 614,79 TL ve 141,00 TL ıslah harcı toplamı —— harçtan mahsubu ile bakiye ——- tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2b-Davacının dava nedeniyle sarf ettiği ilk masraflar, 31,40 TL başvurma harcı, 614,79 TL peşin harç ile 141,00 TL ıslah harcı toplamı —– davalı———- alınarak davacı tarafa ödenmesine,
2c-Davacı tarafından yapılan başvuru gideri, tebligat gideri, müzekkere gideri, keşif harcı, keşif araç ücreti, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.845,20 TL’den davalı …—-sarf edilen 5 tebligat gideri 151,00 TL nin davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye 1.694,20 TL yargılama giderinin davalı —– alınarak, davacı tarafa ödenmesine, dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
2d-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——esaslara göre belirlenen 6.553,28 TL vekalet ücretinin davalı ———alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin davalı —– vekilinin ve davalı —– yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.