Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/208 E. 2022/53 K. 04.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/208 Esas
KARAR NO : 2022/53

KARAR TARİHİ : 04/02/2022
YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket, ————— —- olup —- olduğu ——- —- gerçekleştirildiğini, Müvekkillerden —– davalı —– suretiyle davalı ——— satış yapmaya ve kendisine ————başladığını, daha sonra davacı —– tarafından işin ve satışların daha verimli yapılabilmesi amacı ile kendisine ait şahıs üyeliğinin diğer davacı eşi —– katılımı ile birlikte — geçirilmesi talebinde bulunulduğunu bu talebin davalı şirketin genel merkezi tarafından da onaylanması neticesinde davacıların doğrudan satış yöntemi şeklindeki satışları ve üyelikleri, davalı şirketin —-yevmiye numaralı ihbarnamesi ile ——— ticari takdirine tabi olarak gördüğü lüzum üzerine” şeklindeki açıklaması ile ——– devam ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine neden olabilecek herhangi bir sebep bulunmamasına rağmen, iş bu dava dilekçemiz ekinde sunmuş olduğumuz ve davalı şirket tarafından müvekkillere gönderilen– yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirket ile davacı müvekkiller arasında akdedilen sözleşmenin haksız, hukuksuz ve nedensiz şekilde feshedildiği ihbar olduğunu, davalı tarafın fesih ihbarına konu ihtarname evrakı içeriğinde; taraflar arasındaki sözleşme ve üyeliğin davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak sona erdirilmesi sonucu müvekkil davacıların ileride muhtemel kazançlarından mahrum bırakılmaları nedeni ile mahrum kalınan bu muhtemel kazançların toplam bedeline karşılık gelen şimdilik 1.000,00 TL’nin uzman bilirkişiler tarafından hesaplandığında fazla çıkması halinde artırılmak üzere fesih tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkil davacılara ödenmesini, davacıların dava dilekçesinde detaylı şekilde açıklanan olaylar neticesi uğramış oldukları manevi zararlarına karşılık gelen —-manevi tazminatın fesih tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkil davacılara ödenmesine, her türlü dava harç ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki tüm sözleşmelerde kararlaştırılan münhasır yetki şartı uyarınca —- Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, Yetkisizlik Kararı Verilmesini, belirlenebilir —–üzerinden açılan belirsiz alacak davasının —- sebebiyle usulden reddine, aksi takdirde dava dilekçesinde zikredilen tutarlar üzerinden harcın tamamlanması için davacılara kesin süre verilmesini, davacıların, huzurdaki davada ileri sürdükleri —- alacakları için talep edilmesi mümkün olmayan ve haksız ihtiyati tedbir talebinin reddine, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın tüm talepler yönünden esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan alacak davasına ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davalı taraf yetki ilk itirazında bulunmuştur.
Dava, sözleşmenin haksız feshinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 17- (1): “Tacirler veya —- kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 18- (1): “Tarafların —edemeyecekleri konular ile kesin yetki hâllerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz.”
(2): “Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır.”
Taraflar arasında—-sözleşmenin 17. Maddesi ve —tarihli sözleşmenin 13. Maddesinde —— Mahkemeleri ve İcra Daireleri munhasıran yetkili kılınmıştır.
Davalı taraf ticaret şirketi olup tacir sıfatını haizdir. Davalı ——tacirdir.
Bu nedenlerle tarafların sıfatı, taraflar arasındaki yetki sözleşmesi kapsamı göz önüne alınarak 6100 sayılı HMK’nın 6,17,114 ve 115. Maddeleri gereğince davalının mahkememizin yetkisine yönelik itirazının, taraflar arasındaki sözleşmenin tarafların tacir olması ve sözleşmede açıkça diğer genel yetki kurallarını uygulanacağına ilişkin bir düzenlemenin yer aldığı iddia ve ispat edilmediğinden, davalının yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili ve görevli — Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki gibi hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Davaya bakmaya —– Mahkemeleri’nin YETKİLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20/1 maddesi uyarınca, kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin Mahkememize başvurması halinde dosyanın yetkili — Mahkemesine gönderilmesine, dosyanın yetkili Mahkemeye gönderilmesi için başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Yargılama gideri hususunda yetkili Mahkemece değerlendirme yapılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.