Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/193 E. 2021/270 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/193 Esas
KARAR NO : 2021/270

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/07/2019
KARAR TARİHİ : 31/03/2021

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin———–Karar sayılı bozma ilamı gereği dosya Mahkememize gelmekle, yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sevk ve idaresinde bulunan ———————- tarihinde davalılardan—-tarafından sevk ve idare edilen———- aracın ————müvekkiline ait araca —– kısmından çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında müvekkiline ait hususi ticari aracı hasar görmüş, aracın — kaza sonucu tamamen ortadan kalktığını, bu nedenle kamyonet iki hafta bir yandan hasar gören parçaların değiştirilmesi, diğer yandan tamir edilecek ve boyanacak işlemler dolayısıyla serviste kalmış, bu süre boyunca kullanılamadığını, müvekkili, hasara uğrayan aracını henüz bir yıl evvel almış olup, kaza tarihine kadar aracın tüm bakımlarını zamanında ve yetkili servisinde yaptırdığını, kaza gerçekleşene kadar geçen süre içerisinde aracın değişen her hangi bir parçası bulunmadığı —– boyasında herhangi bir kusur, çizik söz konusu olmadığını, müvekkili, aracını tamir süresi boyunca kullanamamış ve ortalama 200 TL olan günlük kazancını iki haftalık süre boyunca elde edemediğini, kaza sonrası aracın sigortacısı —– başvuru yapımış olup, ancak —— taraflarına ödendiğini, ek taleplerine——— firması tarafından herhangi bir dönüş yapılmadığını, bu itibarla davanın kabulüne karar verilerek müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı ve aracın kullanılamamasından dolayı doğan zararın tanzimini talep ve dava etmiştir.
———— Adliye Mahkemesinin———— Karar sayılı bozma ilamı ile; davalılar arasında zorunlu mali sorumluluk ——- bulunduğu, dava da taraflar arasındaki uyuşmazlığın konusunun bir miktar para alacağına ilişkin olduğu, davanın—- tarihinde açıldığı, dava dilekçesi ve istinaf dilekçesi içeriğinden davacının,——- olan davalı bakımından arabulucuya başvurmaksızın dava açtığı anlaşıldığını, 6325 sayılı HUAK’nın 18/A maddesinin 2. fıkrasına göre dava açılmadan önce arabulucuya başvurup anlaşamama tutanağının aslının veya onaylı örneğinin dava dilekçesine eklenmesi zorunlu olduğu halde davanın arabulucuya başvuru yapılmadan doğrudan açılmış olmasına göre —– davalı — yönünden zorunlu dava şartı arabuluculuk koşulu yerine getirilmediğinden ve 6325 sayılı Kanun’un ek 18/A/2. fıkrası gereğince arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden davacıya mehil verilmeksizin usulden red kararı verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık olmadığını, davanın, yanlış bir tercihle görevsiz mahkemeye açılmış olması başlangıçta zorunlu olan arabuluculuk dava şartını bertaraf etmeyeceğinden sonucu değiştirmeyeceğini, davalılar ..———- ile davacının gerçek kişi olduğunu, davacıya ait araç ruhsat bilgilerine göre hususi nitelikte kamyonet olduğunu, davalılardan ..—- plakalı aracın ise ticari taksi olduğu anlaşıldığını, davalılar gerçek kişi tacir olmakla birlikte davacı gerçek kişi olup aracı da ticari vasıfta olmadığından açılan dava TTK’nın 4/1. maddesinde açıklandığı şekilde ticari dava niteliğinde olmadığını, başka bir ifadeyle davacı ile davalı gerçek kişiler arasındaki uyuşmazlık, haksız fiil niteliğindeki trafik kazasından kaynaklandığından ticari dava olarak nitelendirilemeyeceğini, bu nedenle davalı gerçek kişiler .—— yöneltilen dava, ticari dava olmadığı ve dava şartı olarak zorunlu arabuluculuk şartını ihtiva etmediğinden bu davalılar aleyhine açılan dava tefrik edildikten sonra, davalı ..—–. yönünden zorunlu arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden HMK’nın 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, zorunlu arabuluculuk dava şartına tabii olmayan davalı gerçek kişiler yönünden de yazılı olduğu şekilde usulden red kararı verilmesi doğru bulunmadığını, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nın 353/1-a/4. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davanın Trafik kazası sonucu araçta oluşan değer kaybı ve kazanç kaybına ilişkin maddi tazminat istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizin Bozma ilamı öncesi — Esas sayılı dosyası ile davacı tarafa “7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6235 Sayılı Kanuna eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca davacı tarafça —- son tutanağının aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin 1 haftalık kesin süre içerisinde mahkememize ibraz edilmesine, aksi takdirde davanın dava şartı yokluğundan reddedileceğinin ihtarlı tebligat çıkartıldığı, tebligatın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davacı tarafın arabuluculuk tutanak aslını sunmadığı anlaşılmıştır.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin —–günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7155 Sayılı Kanunun 20. madddesi ile 6102 Sayılı TTK’nın 5. maddesine eklenen 5/A maddesi gereğince, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı haline getirilmiş ve 7155 Sayılı Kanun’un 23. Maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A (2) maddeleri gereğince “Arabuluculuğa başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir hükmü ile 6100 Sayılı HMK’nın 114 (2) ve 115.maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebiyle davanın USULDEN REDDİNE karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin ——– Karar sayılı ilamı ve 19/12/2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7155 Sayılı Kanunun 20. madddesi ile 6102 Sayılı TTK’nın 5. maddesine eklenen 5/A maddesi gereğince,konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı haline getirilmiş ve 7155 Sayılı Kanun’un 23. Maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A (2) maddeleri gereğince “Arabuluculuğa başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir hükmü ile 6100 Sayılı HMK’nın 114 (2) ve 115.maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebiyle REDDİNE,
2-Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Harçlar Kanunu gereğince karar tarihinde alınması gereken 59,30-TL harcın davacı tarafından yatırılan 44,40 TL harçtan mahsubu ile kalan 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-HMK madde 333/1. uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
5-Usûl ekonomisi ilkesi gereği; dosya üzerinden karar verildiğinden, kararın HMK madde 27/1-2 uyarınca taraflara tebliğine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.