Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/141 E. 2023/545 K. 17.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/141 Esas
KARAR NO: 2023/545 Karar
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ: 03/03/2021
KARAR TARİHİ: 17/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı temlik eden vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil banka tarafından davalılardan ——– şirketi lehine —— ve —— da müşterek ve müteselsil kefaleti ile ——- Bankası ——– Şubesi nezdinde ticari kredi ve çek karnesi kullandırılmış olup açılan ve kullandırılan kredi hesapları kredilerin geri ödemelerinin yapılmaması nedeniyle 27.12.2019 tarihinde kat edildiği, Kat tarihi olan 27.12.2019 tarihi itibariyle alacağın; ihtarnameye konu edilen kredilere karşılık toplam alacağın 121.384,16 TL nakit alacağın ödenmesi ve 26.390,00 TL gayri nakit alacağın depo edilmesi gerektiği bahsi ile hesap kat ihtarnamesi keşide edildiği, kredi hesaplarının kat edildiği ve borcun ödenmesi gerektiği hususlarını içeren ——Noterliği’nin 27.12.2019 tarih ve ——– yevmiye numaralı ihtarnamesi ve ekinde hesap özeti borçlulara tebliğe gönderilmiş ise de borçlar ödenmediğinden borçlular hakkında ——- Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibine geçildiği, 05.02.2020 tarihi itibariyle;
Anapara: 121.203,88.-TL
İşlemiş gecikme/temerrüt faizi :5.590,73.-TL
Faizin %5 Gider vergisi :279,53.-TL
Masraf ( Noter ihtarı):883,36.-TL
Gayrinakit risk toplamı (depo talep edilen): 26.390,00.-TL
olmak üzere 154.347,50.-TL alacağın; Toplam alacağın 127,957,50 TL’lık nakit kısmının 121.203,88 TL olan asıl alacağı 05.02.2020 tarihinden ödeninceye kadar işleyecek ve TBK.100 Md.uyarınca kısmi ödeme öncelikle faize mahsup edilerek hesaplanacak yıllık %40,50 temerrüt faizi, faizin %5 gider vergisi, avukatlık ücreti ve icra masraflarıyla birlikte ve ilaveten taahhütname gereği müvekkil bankaca verilen ve halen iade edilmeyen 13 adet çekin garanti tutarları toplamı olan 26.390,00 TL’nin nakdi teminat olarak depo edilmek üzere avukatlık ücreti ve icra masraflarıyla birlikte fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla tahsilinin talep edildiği, Gayrinakit alacağın takip sırasında nakde dönüştüğü takdirde, nakde dönüştürme tarihinde muhataba bankamızca ödenen tutarın, nakde dönüştüğü tarihten tahsiline kadar yıllık %40,5 temerrüt faizi faizin %5 gider vergisi, ile birlikte tahsili) talebi ile ilamsız takip başlatıldığı, takip öncesinde yapılan 180,29TL tahsilatın takipten önce borçtan düşüldüğü, Ancak borçlu-davalılar tarafından iş bu davaya konu icra müdürlüğüne yapmış oldukları 06.05.2020 tarihli itiraz dilekçeleri ile takibe itiraz edilmiş olduğundan iş bu itirazın iptali davasının ikame zorunluluğu doğduğu, iş bu itiraz nedeni ile dava şartı olan Arabuluculuk başvurusunun yapıldığı ——– Arabuluculuk bürosuna ——- dosya numaralı başvuru sonucunda 03/09/2020 tarihli ekli arabuluculuk son tutanağı tutulmuş ve arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığı, iş bu nedenle itirazın iptali davasının ikame zorunluluğu doğduğu, Borçlu firmanın ve kefillerin sorumlu olduğu gayri nakdi risk tutarı çek yaprak bedellerinin yeniden değerlendirme oranı üzerinden her yıl artışı nedeniyle iş bu dava tarihi itibariyle depo talep edilen tutar 13adet çek riski nedeniyle 34.710,00.-TL olduğu, alacak likit olup; davalıların itirazları kötü niyetli, haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğu, alacağın muaccel olup, bankanın defter ve kayıtları ile sabit olduğu, Müvekkil banka ile davalı borçlular arasında imzalanan ekli 05/11/2015 tarihli ve 5.000.000.-TL bedelli Kefalete İlişkin Ek Protokol ile 09.08.2012 tarihli ve 5.000.000.-TL bedelli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin 9. maddesi gereğince Bankanın kredi hesaplarını dilediği anda kapatma yetkisi bulunduğunun kabul edildiği,yine, Genel Kredi Sözleşmesinin 13.2/c. maddesinde, banka defter ve kayıtlarının kesin delil olduğu taraflarca kabul edildiği, Kredi hesapları müvekkil Banka tarafından 27.12.2019 tarihinde kat edilerek, borcun ödenmesi istenmiş, verilen sürede ve sonrasında borcun tamamı ödenmediğinden borçluların temerrüde düştüğü, bankanın kayıtlarıyla sabit alacağın tahsili için yapılan icra takibinde talep edilen alacağa itiraz haksız, dayanaksız ve yersiz olduğu talep edilen temerrüt faizinin yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğu, Müvekkil Banka ile davalı borçlular arasında imzalanan 05.11.2015 tarihli ve 5.000.000.-TL bedelli Kefalete İlişkin Ek Protokol ve 09.08.2012 tarihli genel kredi sözleşmeleri uyarınca temerrüt tarihinde Bankaca en yüksek kredi faiz oranına 02.11.2015 tarihli ——– dayanağı olan alacaklar yönünden %50 ilavesiyle bulunan ve talep edilen temerrüt faiz oranları ( Ticari Kredi alacağı için talep edilen % 40,50 ), yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğu, alacağın muaccel davalı borçluların mütemerrit olduğu,”beyan edilerek Arz ve izah edilen nedenlerle; davalı borçluların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile takibin devamına ve asıl alacağa işleyecek faizi ile tahsiline,davalı borçlular aleyhine % 20’ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine,yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı borçlulara yükletilmesine karar verilmesi” karar verilmiştir.Davalının cevap dilekçesinde özetle; Davanın hukuki niteliği itibariyle itirazın iptali davası olduğu, itirazın iptali davalarında alacaklının, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamayacağı, dava dilekçesi ve eki belgeler incelendiğinde alacaklı olduğunu iddia eden davacı banka takipte dayanmadığı belgelere dilekçesinde dayandığı, bu duruma muvafakatleri bulunmadığı, bu nedenle incelemenin ve yargılamanın icra dosyasında takip talebi ve ödeme emrinde gösterilen belgelerle sınırlı yapılmasını arz ve talep ettikleri, Davada, asıl borçlu konumunda olan müvekkil şirket bakımından dosya tetkik edildiğinde; kredi sözleşmesi usule uygun kat edilmeden icra takibi başlatıldığının anlaşıldığı, kat ihtarının müvekkil şirkete usule uygun tebliğ edilmediği, kat ihtarından önceki süreçte alacaklı banka, bankacılık işlemlerine İİK hükümlerine göre aykırı davrandığı, bu nedenle icra takip tarihi itibariyle ortada muaccel hale gelmiş bir alacak olmadığı, kat işlemi ve öncesine ilişkin işlemler geçersiz ve hukuka aykırı olduğu,——- ve ——–, kefil sıfatıyla davaya konu icra dosyasında borçlu sıfatını haiz oldukları, Müvekkillerin kefaletinin geçersiz olduğu, Kefalet ilişkisinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun “kefalet” sözleşmesine uygun olmayıp geçersiz olduğu, müvekkilin kefalet sözleşmesinin aslına uygun bir örneğinin taraflarına tebliğ edilmediği,bu nedenle öncelikli olarak kefalet sözleşmesinin aslının dosyaya sunulup taraflarına tebliğ edilene kadar savunma haklarını saklı tuttukları, somut davaya konu kefalet ilişkisi, kefalet sözleşmelerine ilişkin kanuni düzenlemelere göre geçersiz ve yok hükmünde olduğu, Tüm bu nedenlerle, müvekkil hakkındaki takibin hukuka açıkça aykırı olduğu, davanın esastan reddi ve alacaklı davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesinin gerektiği, Müvekkilin ana para borcu ve kat ihtarına kadar hesaplanan alacakların hukuka aykırı hesaplandığı, icra dosyasına konu alacağın ne zaman hangi tarihte ve hangi ödeme planı ile tahsis edildiği dosyadan anlaşılmadığı, bu hususun bilirkişi marifetiyle açıklığa kavuşturulması gerektiği, davacının kat ihtar tarihine ve kat ihtarından icra takibine ve en önemlisi takip sonrasında istemiş olduğu faiz ve fer’i talepler açıkça sözleşmeye ve en önemlisi kanuna aykırı olduğu, davacının müvekkillerin ekonomik mahvına sebebiyet verecek bir faiz talebinde bulunduğu, sözleşme hükümlerinin bu nedenle geçersiz olduğu, bu nedenle ve pandemi nedeniyle yaşanan ağır ekonomik sıkıntılar nedeniyle sözleşmeye hakimliğinizce müdahale edilmesi ve uyarlanmasının gerektiği, Davacının davasına dayanak tüm belge asıllarının (özellikle müvekkillerin imzası denetimi bakımından) dosyaya sunulmasını HMK 216 ve devamı hükümlerince talep ettikleri,” beyan edilerek arz ve izah edilen nedenlerle; açılan haksız ve hukuka açıkça aykırı davanın, dava şartı yokluğu, usul ve esas bakımından reddine, davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin de davacıya tahmiline karar verilmesi” talep edilmiştir. Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, teknik bilirkişi 19/12/2022 tarihli ayrıntılı raporu sonuç kısmında;”1-) 09.08.2012 tarihinde davacı banka ile davalılardan asıl borçlu ——— arasında diğer davalılar ——- ve ——- müteselsil kefaletiyle imzalanmış 5.200.000,00 TL limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’ne istinaden davacı banka tarafından asıl borçlu firmaya 04.07.2019 tarihinde 113.213,39 TL tutarında aylık %2,25 (yıllık %27) akdi faiz oranıyla 12 ay vadeli taksitli ticari kredi tahsis edildiği, çek karneleri verildiği, davalı asıl borçlu firma ve müteselsil kefillerin bu sözleşmeler kapsamında açılan kredilerin ödenmesinden ve çek sorumluluk bedellerinden davacı bankaya karşı müteselsilen sorumlu olduğu,2-) Ödeme planına göre en son 03.10.2019 tarihli taksitin ödendiği, icra takip tarihine kadar krediye herhangi bir ödeme yapılmadığı, hesabın 26.12.2019 tarihinde kat edilmesiyle bakiye borç da dahil tüm taksitli ticari kredi borcunun muaccel hale geldiği, 3-) İhtarnamenin tebliği temerrüt açısından önem arz etmekte olup somut olayda toplam banka alacağının talep edildiği 26.12.2019 tarihli ihtarnamenin asıl borçlu ——-şirketine 31.12.2019 tarihinde tebliğ edilmiş sayıldığı ve ihtarnameye göre asıl borçlu bakımından temerrütün 03.01.2020 tarihinde gerçekleştiği; Aynı ihtarnamenin muhataplardan kefil —— ve —— aynı tarihte tebliğ edilmesi ile davalı kefiller bakımından da temerrütün 03.01.2020 tarihinde gerçekleştiği, 4-) Davacı bankanın davalı asıl borçlu firmaya kullandırılan kredilerden kaynaklanan alacak tutarlarının ödenmesi talebiyle davalı asıl borçlu ve müteselsil kefiller aleyhinde ——- Esas sayılı dosyasından 05.02.2020 tarihinde başlattığı icra takibine
konu, davalılardan olan banka alacak tutarlarının aşağıda tabloda görüldüğü gibi hesaplandığı;
Asıl Alacak 121.407,23
İşlemiş Toplam Faiz 5.144,63
BSMV 320,97
Noter Masrafı 883,36
Nakit Toplam Tutarı 127.756,19
Gayri Nakit Toplamı (Depo talep 13 adet çek *2.030,00TL) 26.390,00
Toplam Tutar 154.146,19
(Davacı bankanın icra takibindeki talepleri, bilirkişiliğimizin tespitleri ve talep edilebilecek tutarları
gösterir karşılaştırmalı tablolar aşağıda yer almaktadır.)
ALACAĞIN NİTELİĞİ TALEPTESPİT
Asıl Alacak Talep, 121.203,88 – Tespit, 121.407,23
Faiz Talep, 5.590,73 – Tespit, 5.144,63
Gider Vergisi %5
Talep, 279,53 – Tespit, 320,97
Noter Masrafı Talep, 883,36 – Tespit, 883,36
Nakit Toplamı Talep, 127.957,50 -Tespit,127.756,19
Gayrinakit Toplamı Talep, 26.390 – Tespit 26.390
TOPLAM Talep, 154.347,50 -Tespit, 154.146,19 ” görüşünü bildirir rapor tanzim edilmiştir.Taraflara bilirkişi raporunun tebliğ edildiği, itirazla doğrultusunda ek rapor alındığı Görüldü, okundu dosyasına kondu. Bilirkişi heyeti ek rapor sonuç kısmında; ” Taraflarca itiraz konusu yapılan hususların, kök raporumuzda ayrıntılı bir şekilde yasal dayanakları da gösterilmek suretiyle, açıklanmış ve değerlendirilmiş olması nedeniyle, bu itirazlara karşın Sayın Mahkemeye sunulan kök raporumuzdaki, tespit, değerlendirme ve hesaplamalarımıza ilişkin görüş ve
kanaatimizi aynen koruduğu” görüşünü bildirir rapor tanzim edilmiştir.

DELİLLER :—— esas sayılı dosya kayıtları,*Kredi sözleşmesi ve banka kayıtları, *Bilirkişi kök ve ek raporları, *Tüm dosya kapsamı,Dosyaya 17/07/2023 tarihinde dava konusu alacağı temlik alan davacı ——- şirketi vekili olarak ——- vekaletname sunduğu ve uyap kaydının yapıldığı ve alacağı temlik alan davacı vekilinin duruşmaya katıldığı görüldü.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VEGEREKÇE:Huzurdaki dava, Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali) istemine ilişkindir.
Davaya konu uyuşmazlığın tespit; Davacı ve dava dışı —— ŞTi arasında yer alan ticari kredi sözleşmesi sonucunda ödenmeyen kredi borçları nedeni ile kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olduğu iddia edilen davalılar başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalinin gerekip gerekmediği, icra inkar tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk son tutanağı dosya içerisindedir.——- esas sayılı icra dosyası celp edilmiştir.Davacının varsa alacak kalemlerinin tespiti ve hesaplanması için dosya uzman bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.Somut olayda; Davacı bankaca tahsis edilen taksitli ticari kredi limitiyle borçlanan davalı firma ile davacı banka arasında imzalanan Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’ne göre davaya konu işbu ticari kredi bankacılık işlemlerinden kaynaklanmakta, taraflar arasında ticari ilişki bulunmaktadır.6102 sayılı TTK nun 8/1 maddesi ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirlenmesine izin verdiği, davacı banka ile asıl borçlu firma arasında akdedilen ——- eki ve devamı niteliğindeki ödeme planına göre , ihtarnameye konu ——- numaralı ticari kredinin akdi faiz oranı aylık %2,25 yıllık %27,00 olarak kararlaştırılmıştır. Temerrüt faiz oranının ise ödeme planında yer almadığı görülmektedir.Taraflar arasında akdedilen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin Temerrüt Faizini düzenleyen 11.b.maddesinde ” bankaca uygulanan kredi faiz oranlarından muacceliyet tarihi itibariyle en yüksek olan kredi faiz oranının %50 ilavesi ile bulunacak oranda temerrüt faizi uygulanacağı” düzenlemesi yer aldığı, bu husus sözleşmenin 10.9 maddesinde ve kefalet ilişkin ek protokolde müteselsil kefiller için yinelenmiştir. Bu bağlamda davacı bankanın icra takibinde yıllık %40,50 oranında temerrüt faizi talebi olduğu görülmüş ve söz konusu nakit kredinin aylık %2,25 (yıllık %27) akdi faiz oranı üzerinden kullandırıldığı, %27 akdi faiz oranının %50 fazlasının da %40,50 olduğu tespit edilmiş olup bu oranın dikkate alınması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı, genel kredi ve teminat sözleşmesi ve kefalete ilişkin ek protokol üzerinde yapılan incelemelerde ; yasaya uygun olarak kefillerin kefalete ilişkin bölümlerin el yazısıyla doldurulmak suretiyle davalı kefiller tarafından imzalandığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 09.08.2012 tarihinde düzenlenmiş olması nedeniyle davalı kefillerin şirket ortağı oldukları 21.02.2012 tarihli ——- açıkça teyit edilmiş olup iş bu sebeple eş muvafakatnamesi şartı aranmadığı, ancak sözleşme ile aynı tarihli kefalet limiti için eş muvafakatlerinin de bulunduğu, davalı kefillerin müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluğu ayrıntılı bir şekilde tanımlanmış olup davalı kefillerin sözleşmede yer alan bu hükümler çerçevesinde , davacı bankaya karşı davalı şirket ile birlikte takip ve dava konusu nakdi kredi borcunun ödenmesinden ve çek depo talebinin yerine getirilmesinden sorumlu oldukları kanaatine varılmakla, bilirkişi raporuna göre takibin 121.407,23 TL asıl alacak , 5.144,63 TL işlemiş faiz, 320,97 TL BSMV , 883,36 TL noter masrafı olmak üzere toplam 127.756,19 TL , çek depo bedeli olan 26.390,00 TL olmak üzere 154.146,19 TL üzerinden devamına , fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.Alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminat talebinin KABULÜNE dair karar verilmiştir.

HÜKÜM Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2- Davalının ——- esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın, 121.407,23-TL asıl alacak, 5.144,63- TL işlemiş faiz, 320,97-TL BSMV , 883,36-TL masraf, çek depo talebi 26.390,00-TL olmak üzere toplam 154.146,19-TL üzerinden iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %40,50 oranında temerrüt faizi ve işbu temerrüt faizine % 5 GV uygulanmak suretiyle tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya (temlik alana) verilmesine,
4-Karar tarihinde alınması gerekli 10.529,73- TL harcın dava açılışta alınan 1.864,13-TL başvuru harcından mahsubu ile bakiye kalan 8.665,60-TLnin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.360-TL arabuluculuk ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan başvuru gideri, tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.530,40- TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen 3.525,40- TL ile davacı tarafından yatırılan 2.008,73-TL’nin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile davacı temlik alan tarafa ödenmesine, dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran taraflara iadesine,
7-Davacı temlik alan taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 24.121,93-TL vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacı temlik alana verilmesine,
8-Davalılar kendilerini ortak vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve ret oranına göre belirlenen 201,31- TL vekalet ücretinin davacı temlik alandan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile temlik alan vekilinin yüzüne karşı davalılar vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/07/2023