Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/967 E. 2023/190 K. 03.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/967
KARAR NO : 2023/190

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (TAŞIMA SÖZLEŞMESİ KAYNAKLI)
DAVA TARİHİ : 29/12/2020
KARAR TARİHİ : 03/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı/alacaklı —–tarafından -akdedilen taşıma sözleşmesi gereğince ödenmeyen ücretlerin tahsili amacıyla davalı/borçluya karşı,——sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlu takip dosyasından gönderilen ödeme emrini tebliğ almasının ardından takibe haksız ve hukuka aykırı şekilde itiraz ettiğini, davaya konu taşıma işinde, gönderici —–olup; bu yüklerin alıcı ise dava dışı ——isimli firma olduğunu, gönderici —–başkenti —– alıcısına teslim edilecek olan 50 tırdan oluşan bu yükün taşınması için, asıl taşıyıcı davalı —— ile anlaştığını, davacı ise bu taşıma işini alt taşıyıcı sıfatı ile üstlendiğini, taşımanın başlamasının ardından, gerek taraflar arasında meydana gelen navlun bedelinin ödenmemesi kaynaklı anlaşmazlık gerekse korona virüs pandemisinin taşımayı kesintiye uğratmasının ardından; davacı ile davalı arasında “Ek Taşıma Sözleşmesi” akdedildiğini, söz konusu sözleşmenin incelenmesi neticesinde görüleceği üzere; davacı taşımanın 23 araçla yapılması için, araç başı 12.500,00 USD karşılığında toplam 287.500,00 USD’ye anlaştığını, daha sonra davacı tarafından —— plaka sayılı araçlarla taşınacak yük ile ilgili olarak;
davalı/borçlu tarafından bu yükün taşınması için dava dışı taşıyıcılar ——ile anlaşma yapıldığını, bu nedenle de; sözleşme gereğince kararlaştırılan ve ——-plaka sayılı araçlar dışında fiilen taşıması yapılan 21 araç için, araç başı 12.500,00 USD olmak üzere, toplam 262.500 USD taşıma ücreti alacaktan, daha önceden ödenen 50.000,00 USD ile sözleşme bedelinin %70’ine denk 166.250,00 USD’nin mahsubu sonrasında, ödenmeyen bakiye kısım olan 46.250,00 USD’nin tahsili için davalı/borçluya karşı icra takibi başlatıldığını, takibe karşı borçlu tarafından yapılan itiraz edilmiş ve takip durduğunu, davanın kabulü ile davalının ——Esas sayılı icra takip dosyasına karşı yapmış olduğu haksız itirazın iptaline ve kaldığı yerden takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine hükmedilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap ve dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin toplam hissesinin %3 üne sahip hissedarlarından —–isimli şirket, müşterisi olan ——şirketine ait emtiaların göndericisi olan —— göndericinin adresi olan —– teslim alınarak nihai teslimat noktası —— taşıması hususunda anlaştığını—–taşıma işleri organizatörü—- firma olarak faaliyet göstermekte olup, müşterisi, —–ile yapmış olduğu anlaşmanın uygulanması amacıyla—–ile alt taşıyıcı sözleşmesi akdettiklerini, —– işbu taşıma faaliyetlerinin gerçekleştirilebilmesi adına davacı—- ve onunla birlikte hareket eden dava dışı ——-ile alt taşıma sözleşmesi akdettiklerini, her ne kadar dava dışı —— ile alt taşıyıcıları arasında yapılan taşıma sözleşmesi uyarınca taşımanın—–üzeri rotadan gidileceği
kararlaştırılmış ise de fiili taşıyıcı olan davacı ve davacı ile birlikte hareket eden—– yasaklı olan —– üzeri rotadan (ambargo hükümleri uyarınca)—–firmanın onayı olmaksızın ve sözleşmeye aykırı biçimde gitmek üzere yola çıktığını, COVID-19 pandemisinin ortaya çıkması ile birlikte 19.02.2020 tarihinde —– sınır kapısında —– hükümetinin —– ile sınır kapılarını kapatma kararı alması neticesinde sözleşmeye aykırı kullanılan rotada 52 adet—– müşterisi —–ait emtialar, alt taşıyıcıya ait iş bu 52 tırda mahsur kalmış ve —- geri döndüğünü ve davacı ve dava dışı—– yönetiminde olan tırlarda bekletilerek, fahiş taşıma ve bekleme bedelleri—— talep edildiğini, dava dışı—– nakliyat kendi alt tedarikçileri olan davacı ve onunla beraber hareket eden —- arasında çıkan uyuşmazlık sebebi ile —– haksız ve hukuksuz olarak mevcut pandeminin yarattığı kaos ortamını bahane ederek, ilgili emtianın —–bulunan bir antrepoya boşaltılmasına dair 31.03.2020 tarihli —–. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin—— sayılı kararı ile tarafları telafisi imkansız ve güç zarara sokabilecek haksız ve mesnetsiz bir kararla emtianın ——ait depoya boşaltılmasına dair karar aldığını, işbu karar gerekçesinde dahi, mücbir sebep dolayısıyla verilen bir karar olduğu açık olmakla, gönderici veya—–kusuruna dayanmadığını, davacı bahse konu taleplerinde mevcut kaos ve pandemi ortamını kötü niyetli olarak kullanarak fahiş bekleme ücret ve taşıma bedellerini talep ettiğini, davalı şirket —— bu durumdan ——. Noterliği’nin 17.03.2020 tarih ve ——yevmiye no’lu ihtarnamesi ile haberdar olduğunu, davalı şirket yukarıda bahsedilen taşımanın tarafı olmaması sebebi ile öncesinde durumdan haberdar değil iken, işbu ihtarnamenin tebliği ile haberdar olduğunu, pandemi koşulları ve belirtilen tarihlerde gerek ülkemizde gerekse tüm dünyada COVID-19 tedbirlerinin en sıkı dönem olması sebebi ile tüm dünyanın kapandığı ve idari işlemlerin bloke olduğu göz önüne alınarak —– firma olan—— adına, mevcut uyuşmazlığı yönetmek amacı ile
taraflar ile bir araya geldiğini, bu aşamada —– hesabına ve hareketle davalı şirket —— vekili olan Av. —— ve onunla birlikte hareket eden —–ile kendi yönetimlerinde 38 tırın herberaber hareketle, yeniden —– sınır kapısından —– rotası üzerinden —— bulunan alıcısına ulaşabilmesi, tarafların mağdur olmaması ve mevcut kaos ortamında taşımanın gerçekleşebilmesi adına 02.04.2020 tarihinde Ek Taşıma Sözleşme akdedildiğini, bu sözleşmede taraf sıfatına sahip olan şirket —- – olup, davalı şirketin temsil sıfatı haricinde taraf sıfatı bulunmadığını, yapılan açıklamalar ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle açılan davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine, yapılan bu ek protokole rağmen, davacı—– ve birlikte hareket eden ——
kontrolünde bulunan 38 tırdan 35 tırda bulunan son teslim yeri olan ——alıcıya teslim edilmiş olsa da 3 tır içerisinde bulunan emtialara ise, davacı yönetiminde olan tır
şoförleri tarafından, davacı ile eylem ve işlemlerinden sorumlu olduğu alt tedarikçileri
arasında çıkan bedel anlaşmazlığı sebebiyle, 45 günden fazla hapis hakkı uygulanmış ve
daha sonra —— Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ——– esas sayılı kararı ile davacı
—– ve birlikte hareket eden ——defaatle yapılan tüm yazılı ve sözlü
uyarılara rağmen, davacı ve —— arasında 02.04.2020 tarihinde akdedilen sözlşemeye aykırı olarak ——- Deposuna 06.05.2020 tarihinde tevdii edilerek—— bakımından telafisi güç ve imkansız zararlar oluşmasına sebebiyet verildiğini, iş bu sözleşmeye aykırı taşımalar ve teslimatın gerçekleşmemesi neticesinde —–adına —–. Noterliği’nin 06.05.2020 tarih ve ——- yevmiye no’lu
ihtarnamesi ile belirtilen tırların teslimi ihtar edildiğini, davacı tarafça teslim
gerçekleşmemesi üzerine, —–. Noterliği’nin 13.05.2020 tarih ve ——yevmiye no’lu ihtarnemesi ve ——. Noterliği’nin 11.06.2020 tarihli ihtarnameleri ile 02.04.2020 tarihli sözleşme——- adına feshedildiğini, davalı şirketin taraf sıfatı bulunmaması sebebi ile davanın usul yönünden reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise davacının sözleşmeye aykırı davranışları sebebi ile sözleşmenin haklı nedenle feshinin tespiti ile davanın esas yönünden reddine, neticen ——Esas sayılı takibin
iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti
ve yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurdaki dava, taşımacılıktan kaynaklı alacak istemiyle başaltılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk son tutanak aslı dosyaya sunulmuştur.
——Esas sayılı dosyası celp edilmiştir.Taraflara ait 2019/2020 yılı ticari defterleri üzerinde SMMM bilirkişi tarafından inceleme yapılmıştır.6100 SAYILI HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU/TİCARİ DEFTERLERİN İBRAZI VE DELİL OLMASI – Madde 222 – (1):”Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.”
(2):”Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”
(3):”İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.”
(4):”Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.”
(5):”Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.
“TÜRK TİCARET KANUNU madde 64- (1): “(Değişik fıkra: 26/06/2012-6335 S.K./8.md.) Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.”
(2):”Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.”
Madde 83- (1): “Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir.”
Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir.
Ticari defterlere anılan Kanun’larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır.
Tacirler, Türk Ticaret Kanunu’nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1).
Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1’de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re’sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re’sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir. Taraflardan yalnızca biri için ticari iş niteliğinde olan uyuşmazlıklarda, arada sözleşme olsa bile defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Uyuşmazlığın her iki tarafı da tacir sıfatını haiz olmalıdır. Taraflardan birinin ya da her ikisinin tacir olmaması halinde ticari defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Öte yandan ticari defterler Kanun’a uygun tutulmuş olmalıdır. Tutulması zorunlu defterler eksiksiz, usulüne uygun tutulmalı, açılış kapanış onayları yapılmış olmalıdır. (TTK. m. 64) Ayrıca, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (HMK. m. 222/3)
Davacı taraf bir ticaret şirketi olup tacirdir. Davalı taraf gerçek kişi tacirdir. Uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden ve ticari bir işten kaynaklanmaktadır. Tacirler arasındaki huzurdaki ticari davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
Bu açıklamalar ekseninde değerlendirme yapıldığında; davacı ile davalı tarafın tacir sıfatını taşıdıkları, uyuşmazlığın iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklandığı, her iki tarafın da ticari defter tutmak zorunda olduğu anlaşılmıştır. Her iki taraf da tacir olduğundan ticari defter içerikleri delil vasfı taşımaktadır.Mahkememizce işbu dosyada, tarafların 2019/2020 yılına ait ticari defterleri üzerinde Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişisi marifeti ile inceleme yaptırılmış ve bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır. SMMM bilirkişi tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle; Davacı taraf, incelemeye gelmemiş, ticari defterinin bulunduğu yeri bildirmediğini, Davalı Defter İncelemesi (Usul): Davalı —— tarafından incelemeye sunulan 2019 ve 2020 yılı ticari defterleri aşağıdaki şekilde incelenmiştir.
Davalı şirketin, 2019 ve 2020 yılına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226 ve 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı tespit edildiğini, davacı taraf yukarıda da açıklandığı gibi, defter & belge ibraz etmediğinden ve inceleme yapılamadığından, hesap İncelemesi de yapılamadığını, davalı—– kayıtlarında davacı ——adına yürütülen herhangi bir cari hesap kodu bulunmadığı ve davalı şirketin 31.12.2020 tarihli kapanış fiş kaydı dikkate alındığında davalının, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığı görüldüğünü, davalı vekili tarafından dava dosyasına dava dışı şirketlere yapılan ödemeler ile ilgili banka dekontları sunulduğu, davalı ——tarafından sunulan banka ödeme dekontlarına göre, dava dışı şirketlere bankadan yapılan ödemeler aşağıdaki tabloda sunulduğu,—–
Davalı şirketin, incelenen 2020 yılı defterlerinde, yukarıda listelenen dava dışı şirketlere yapılan 228.000 USD ve 302.373,10 Euro’luk ödemenin davalı şirketin ticari defterinde kayıtlı olduğu görüldüğü,bilindiği üzere 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148-149 ve mükerrer 257’ci maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak 350 sıra no.lu VUK Genel Tebliği ile bilanço esasına göre defter tutar mükelleflerin belirli haddi aşan mal ve hizmet alımlarını ‘Mal ve Hizmet Alımlarına ilişkin bildirim formu (Form BA)’ ile mal ve hizmet satışlarını ise ‘Mal ve Hizmet Satışlarına ilişkin bildirim formu (Form BS)’ ile bildirmeleri hususunda yükümlülük getirildiğini,davacının bağlı bulunduğu —–Vergi Dairesi Müdürlüğü 16.06.2021 tarihli cevabında;davacı şirketin 2019 ve 2020 yılı BA/BS formlarını gönderdiğini, davacı şirketin 2020 yılı Haziran ayı BS formunda, dava dışı —– 3 adet fatura ile KDV hariç 1.706.725 TL tutarında mal ve hizmet satışı gerçekleştirmiş olduğu Görüldüğü, davacı şirketin 2019 ve 2020 yılı BS formlarının incelemesinde, davalı şirkete herhangi bir mal ve hizmet satışı gerçekleştirmemiş olduğu görüldüğü,Davalı şirketin bağlı bulunduğu——Vergi Dairesi Müdürlüğü 25.06.2021 tarihli cevabında; davalı şirketin 2019 ve 2020 yılı BA/BS formlarını gönderdiği, davalı şirketin 2019 ve 2020 yılı BA formlarının incelemesinde, davacı şirketten herhangi bir mal ve hizmet alımı gerçekleştirmediği görüldüğü, dava dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler, vergi dairelerinden gelen tarafların BS ve BA Formları ile davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, açıklanan nedenlerle, Mahkemenin kabulü halinde; davacı şirketin incelenen, 2019 ve 2020 yılına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226’ ve 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı tespit edildiği, davacı taraf, incelemeye gelmemiş, ticari defterlerin bulunduğu yeri bildirmediği, davalı şirketin incelenen 2019 ve 2020 yılı defterlerinde, davalı şirket adına yürütülen herhangi bir hesap hareketin olmadığı görüldüğü, davalı vekili tarafından dava dosyasına dava dışı şirketlere yapılan ödemeler ile ilgili banka dekontları sunulduğu, davalı ——tarafından sunulan banka ödeme dekontlarına göre, dava dışı şirketlere bankadan yapılan ödemeler aşağıdaki tabloda sunulduğu gibi olduğu,——
Davalı şirketin, incelenen 2020 yılı defterlerinde, yukarıda listelenen dava dışı
şirketlere yapılan 228.000 USD ve 302.373,10 Euro’luk ödemenin davalı
şirketin ticari defterinde aynen kayıtlı olduğu görülmüştür.
Mahkememizce işbu dosyada, davacı tarafın 2019/2020 yılına ait ticari defterleri üzerinde Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişisi marifeti ile inceleme yapılması için——-Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış ve bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır. SMMM bilirkişi tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle; 2019 yılı yevmiye defterinin——Noterliğinin 28.12.2018 tarih ve —— yevmiye numaralı işlemi, 2020 yılı yevmiye defterinin, —–. Noterliğinin 17.12.2019 tarih ve —– yevmiye numaralı işlemi ile açılış tasdikinin yapıldığı, 2019 Yılı defter-i kebirin —- Noterliğinin 28.12.2018 tarih ve —– yevmiye numaralı işlemi, 2020 Yılı defter-i kebirin —— Noterliğinin 17.12.2019 tarih ve ——- yevmiye numaralı işlemi ile açılış tasdikinin yapıldığı tespit edildiği, ticari defterlerin tasdikinin yapıldığı ve usulüne göre tutulduğu tespit edildiği, 2019 Yılı Ticari defterlerinde taraflar arasında ticari ilişki bulunduğuna yönelik kayıt tespit edilmediği, 20.06.2020 tarih ve ——numaralı yevmiye maddesi ile dava dışı ——-Şirketine düzenlenmiş olan faturaların kayıtlarının yapıldığı, ——kodu ile alıcılar hesabına kaydedildiği dökümünün aşağıdaki gibi olduğu tespit edildiği, ¸
Davacının ticari defterlerinde davalı … ile ticari ilişki bulunduğuna dair kayıt bulunmadığı, yukarıda detayları verilen dava dışı —– şirketi ile ticari ilişkiye ait kayıt bulunmadığı, davacının ticari defterlerine göre, davacının dava dışı—— Şirketinden 2020 yılı sonu itibariyle (219.926 Euro) 2.004.933,39 TL alacaklı olduğu tespit edildiği, Davacı ——- 2019 ve 2020 yılı ticari defter ve belgeleri incelenmesi sonucunda; davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, tasdiklerinin zamanında yapıldığı, davalı … ile ticari ilişki bulunduğuna dair kayıt bulunmadığı, davacının dava dışı —— Şirketinden 2020 yılı sonu itibariyle (219.926 Euro)
2.004.933,39 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
Uluslararası taşımacılık alanında uzman bilirkişi ve nitelikli hesaplama alanında uzman (borçlar-ticaret hukuku) bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle;——şirketinin —– bulunan —– firmasına sattığı 50 tır ile taşınması gereken emtianın taşınma işini ——-şirketi üstlendiği, emtialar, —taşınacağıi —– şirketi taşıma işinin organizasyonunu —– adresinde bulunan ——şirketine verdiği, —–şirketi 50 tır ile taşınması gereken emtianın taşınması için (fiili taşıyıcılar/alt taşıyıcılar)——bu taşıma işlemini birlikte yapmak için ——) firmaları ile anlaştıkları, 11.02.2020 tarihinde 52 tır —— emtiaları alarak yola çıktıkları, tüm dünyayı etkisine
alan COVID-19 pandemisi nedeniyle——-hükümetinin——- ile sınır kapılarını kapatma kararı alması nedeniyle 19.02.2020 tarihinde——- sınır kapısında tırlar mahsur kaldıkları, mahsur kalan tırlar 15.03.2020 tarihi itibarı ile yeniden ülkeye dönmeye başladıkları, ülkeye dönen tırların 38 adedinin sahibi veya kiralayanı olan ——-şirketleri ülkeye döndükten sonra ——– sınırında mahsur kalıp geriye dönmek zorunda kaldıkları için vekilleri aracılığıyla 17 Mart 2020 yılında —– ihtarname göndererek yapmış oldukları masraflarını talep ettikleri,——şirketine ait 15 araç için 146,250,00 $ ve—— şirketine ait 23 araç için 364.550,00 $ talep ettikleri, ——- şirketleri taleplerine karşılık bulamadıkları gerekçesiyle Mahkemeye başvurmuşlar ve 31.03.2020 tarihli —– Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ——sayılı kararı ile araçlarında bulunan tüm emtiayı —— Şirketine ait depoya boşaltılmasına dair karar alındığı, bu karardan sonra——–. tüm tarafları bir araya getirerek sorunu çözmek için tüm tarafları bir araya getirdikleri,
Ek Taşıma Sözleşmesini imzalayan taraflar;
1——
2—–
3——
4——-. adına temsilen iştiraki olan ——-
5——
Taraflar arasında 02.04.2020 tarihinde 6 sayfadan oluşan “Ek Taşıma Sözleşmesi”
imzaladıkları, taraflar arasında imzalanan bu sözleşme ile —— şirketleri aslında alt taşıyıcıya bağlı alt taşıyıcı olmalarına rağmen ana taşıyıcı —–(temsilen —— tarafından muhatap alınmışlar ve aynı sözleşmeye imza attıkları, işbu Ek Taşıma Sözleşmesi’nin konusunu, taraflar arasında daha önceden yapılan ve bazı sebeplerde verine getirilemeyen taşıma sözleşmesinin aşağıda belirlenen şart ve koşullarda kaldığı yerden devamına ve işbu sözleşmenin ve taraflar arasında daha önce akdedilen sözleşmelerin uygulanmasından kaynaklı olarak açılan hukuki takip, dava hakkından karşılıklı olarak feragat edilmesi, taşımanın tamamlanmasına dair tarafların hak ve yükümlülüklerine ilişkin şartlar ve bunun karşılığında ödenecek ücretin belirlenmesini oluşturduğu, taraflar arası yapılan sözleşmeye göre; ——– şirketleri tarafından hapis hakkı kullanılan 38 tır emtia için bu şirketler feragat haklarını kullanacaklar, emtianın
—— alıcısına tam ve eksiksiz olarak 20 gün içinde teslim edecekleri, bu teslimat için araçlar; —— güzergahını kullanacakları, 38 aracın her biri için 12.500 $ navlun bedeli alacakları, sevkiyat başlamadan navlun ücretinin %70’i peşin ödenecek geriye kalan kısım teslimat sonrası teslim —– belgelerinin getirilmesinden sonra ödeneceği, sözleşme sonrası 35 tır emtia ek taşıma sözleşmesinde belirlenen koşullarda alıcısına teslim edildiği, 3 tırın sorunlu duruma düşüyor. Bunun üzerine ——adına temsilen—– Av. —–tarafından 06.05.2020 tarihinde ——-şirketlerine ihtar göndererek sorunun çözülmesini istiyorlar. Bu ihtardan sonra 1 tır teslimatını yaptığı, kalan iki tır teslimatının yapmaması üzerine —– adına temsilen——vekili Av. —— tarafından 13.05.2020 tarihinde —— şirketine ihtar gönderdiği, bu ihtara rağmen de 2 tırın teslimat yapmaması üzerine—–adına temsilen —–vekili Av.——- tarafından 11.06.2020 tarihinde ——— şirketlerine ihtar göndererek 02.04.2020 tarihinde yapılan ek taşıma sözleşmesini sözleşmenin 5. Maddesi gereği
feshettiğini bildirdiği, teslimatı yapılamayan 2 tır için kendisi devreye girerek emtianın alıcısına teslim edilmesini sağladığı, —— arasında —– Konvansiyonu kapsamında gerçekleşen bir karayolu taşımacılığında 2 tır emtianın taraflar arasında yapılan ek taşıma sözleşmesi kapsamında alıcısına teslimat yapılamamasında sorumlunun tespiti ve taraflar arasında yapılan ek sözleşmenin 11.06.2020 tarihinde haklı nedenle feshedilip edilmediği hususu: Taraflar arasında 02.04.2020 tarihinde imzalanan “Ek Taşıma Sözleşmesi” ile ——ilçesinde bulunan 38 tır emtianın tamamının sorunsuz bir şekilde ve 20 gün içinde alıcısına teslimat yapılması konusunda mutabık kalındığı, davacı taşımacı—– şirketinin, 2 tır emtiayı (—— Ek taşıma Sözleşmesinde kararlaştırılan 20 gün içinde teslim etmediği, iki tır ürünün alıcısına teslim edilmesi için —– adına temsilen—– vekili Av. ——–tarafından 06 ve 13 Mayıs 2020 tarihlerinde iki kez noter aracılığı ile ihtar gönderdiği
görüldüğü, her iki ihtara rağmen davacı tarafın sorunu çözmediği görüldüğü, dava dosyasına davalı tarafından sunulan bilgi ve belgelerden davacı tarafın ihtarlara cevap vermediği görüldüğü, —— adına temsilen davalı —– vekili Av. ——– plaka sayılı araç sürücüleri ile davacı ——- arasında anlaşmazlık olduğunu bu nedenle araç sürücülerinin 45 günden fazla emtialara hapis hakkı uyguladıklarını, bu nedenle de bu araçların yüklerini teslim etmediklerini
beyan ettikleri, —— Konvansiyonunun II. Bölüm-Taşımacının Sorumlu Olduğu Kişiler Madde 3 bu Sözleşmenin uygulanması bakımından taşımacı, çalıştırdığı kişilerin ve taşımanın yapılması için hizmetlerinden yararlandığı diğer kimselerin görevleri sırasında hareket ve ihmallerinden sanki bu hareket ve ihmalleri kendisi yapmış gibi sorumlu olacağı, —— Konvansiyonunun IV. Bölüm-Taşımacının Sorumluluğu Madde 17/3 taşımacı taşımayı yapmak için kullandığı kusurlu taşıtları, bu taşıtı kiraladığı kişinin veya vekilinin yahut çalışanlarının hata ve veya ihmallerinden dolayı sorumlu olduğu, —— adına temsilen davalı ——vekili Av. ——– tarafından 11.06.2020 tarihinde Ek Taşıma Sözleşmesinin (Ek Taşıma Sözleşmesinin 3.12. ve 5. Maddeleri hükümlerine
göre) tek taraflı olarak fesih edildiği görüldüğü, ”Sözleşmenin 3.12. Maddesi uyarınca; malların teslimini eksiksiz ve hasarsız teslimat sürelerine uygun yerine getireceğini, aksi halde haksız hapis hakkı kullanılması veya sözleşmeye aykırılıktan doğan tüm zarardan sorumlu olacaklarını kabul ve taahhüt etmiştir.” “Sözleşmenin sona ermesi başlıklı 5. Maddesi Taraflardan birini işbu Ek Taşıma Sözleşmesi ile taahhüt ettikleri edimleri hiç ya da gereği gibi yerine getirmemeleri durumunda ihlale uğrayan taraf ihlalin sona erdirilmesi için 3 günlük süre tanıtacak olup, bu süre içinde ihlal giderilemezse,sözleşmeden dönüp münfet zararların tazmini dahil her türlü zararı tazmin saklı kalmak kaydıyla sözleşmeyi tek taraflı ve derhâl fesih edebilir.”
taraflar arasında akdedilen Ek Taşıma Sözleşmesinin 3.1. maddesinde taşımayı gerçekleştirecek araçlar listesinde yer alan——- plaka sayılı araçların taşıma işlemini gerçekleştirmedikleri tarafların dava dosyasına sundukları beyanlarından tespit edilmektedir. ——-plaka sayılı araçların taşıma işlemini gerçekleştirmemeleri nedeni ile taraflar arasında imzalanan Ek
Taşıma Sözleşmesi (m.3.11) ile taahhüt edilen 38 araçlık yükün 20 gün içinde tamamının teslim
edilmesi borcunu davacı —– yerine getirmediği kanaatine varıldığı, davacı ——- 38 araçlık yükün 20 gün içinde tamamının teslim edilmesi borcunu yerine getirmediği için —— adına temsilen
davalı—– vekili Av. —– tarafından 11.06.2020 tarihinde Ek Taşıma Sözleşmesinin tek
taraflı olarak feshedilmesinin haklı nedene dayandığı kanaatine varıldığı, taraflar arasında yapılan ek taşıma sözleşmesine göre davacı tarafın talep ettiği 46.250 $ tutarındaki alacak iddiası: Taraflar arasında yapılan ek taşıma sözleşmesi 3.1. maddesinde taşıma işi için ödenecek navlun
bedeli; Her bir araç için 12.500 $ olmak üzere toplam ödenecek tutar: 38 tır x12.500: 475.000 $
Davacı ——-23 araç için toplam navlun bedeli:12.500 $ x 23 tır : 287.500 $ (Ek taşıma sözleşmesi gereğince borç gereği gibi ifa edilmiş olsaydı Davacı ——- hak edeceği toplam navlun bedeli) Davacı ——- 2 aracın teslimatını gerçekleştiremediği
için navlun bedeli 21 araç için hesaplanacak tutar: 12.500 $ x 21 tır: 262.500 $
taraflar arasında yapılan ek taşıt sözleşmesine göre davacı ——-toplam 262.500 $ olan navlun bedelinin 216.250 $ lık kısmının taşıma operasyonu başlamadan önce ödendiği görüldüğü, kalan 46.250 $ lık navlun bedelinin ise emtiaların tesliminden sonra ödenecek tutar olduğu tespit edildiği, davacı ——, taraflar arasında imzalanan ek taşıma sözleşmesi 3.12. maddesi gereği tüm emtiayı eksiksiz, hasarsız ve zamanında teslim etmeyikabul ettiği görüldüğü, davacı —— ek taşıma
sözleşmesi gereği tüm emtiayı eksiksiz, hasarsız ve zamanında teslim etme borcunu yerine getirmediği kanaatimizi yukarıda belirttiği, dava dışı——-firmasının 46.250 $ lık kalan ödeme borcunu bu nedenle mi ödemediği bilinmediği, ayrıca dava dışı —— şirketinin davacı ——- tarafından gerçekleşmeyen 2 tır taşıma için herhangi bir masraf edip etmediği de
bilinmediği, davacı tarafından davalı aleyhine —–İcra Müdürlüğü’nün —— Esas dosyası ile
(asıl alacak olarak) 46.250USD + (geçmiş gün faizi olarak) 124,18USD = 46.374,18 USD’nin ödenmesinin talep edildiği; “borcun sebebi” olarak “——–plakalı araçlar ile yapılan taşıma ücreti ”nin gösterildiği anlaşıldığı, davaya konu edilen adi yazılı, “Ek Taşıma Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin taraflarından biri olarak “——adına ve temsilen iştiraki olan ——” yer aldığı, davalının ticaret unvanı ise ——- olup davalı şirketin, “Ek Taşıma Sözleşmesi”nde yer alan “adına ve temsilen” ifadesi nedeniyle TBK m. 40/I1 hükmü gereğince “yetkili temsilci” sıfatını haiz olduğu; hukuki işlem olan sözleşmenin (“Ek Taşıma Sözleşmesi”nin) sonuçlarının, doğrudan doğruya temsil olunan “—— bağladığı; “yetkili temsilci” davalı ile “temsil olunan” ——- ayrı
tüzel kişiliğe sahip oldukları kanaatine varılabilir; bu durumda (uzmanlık alanımıza girmeyen boyutuyla) usul mevzuatı yönünden husumet yokluğundan bahsedilip bahsedilemeyeceğini; ticaret
mevzuatı yönünden ise tüzel kişilik perdesinin kaldırılıp kaldırılmayacağını takdir Mahkeme’nin olduğu, taşımacılık açısından yukarıda yapılan değerlendirmeler neticesinde sözleşmeden doğan
borcunu ifa etmeyen davacının, bu yönde bir bedel alacağına da sahip olmadığı kanaatine varılmış
olup diğer hususlar ise uzmanlık alanımın dışında olduğundan değerlendirme yapmak mümkün olmadığı, takdir Mahkeme’ye ait olmak üzere Borçlar Mevzuatına yönelik yapılan inceleme neticesinde: davacı tarafından davalı aleyhine —–İcra Müdürlüğü’nün——Esas dosyası
ile (asıl alacak olarak) 46.250USD + (geçmiş gün faizi olarak) 124,18USD = 46.374,18 USD’nin ödenmesinin talep edildiği; “borcun sebebi” olarak “——-plakalı araçlar ile yapılan taşıma ücreti”nin gösterildiği, davaya konu edilen adi yazılı, “Ek Taşıma Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin taraflarından biri olarak —— adına ve temsilen iştiraki olan ——- yer aldığı; davalının ticaret unvanın ise ——-olduğu; “Ek Taşıma Sözleşmesi”nde yer alan “adına ve temsilen” ifadesi nedeniyle davalı şirketin, TBK m. 40/I2 hükmü gereğince “yetkili temsilci” sıfatını haiz olduğu; bu hüküm gereğince hukuki işlem olan sözleşmenin (“Ek Taşıma Sözleşmesi”nin) sonuçlarının, doğrudan doğruya temsil olunan —— bağladığı; “yetkili temsilci” davalı ile “temsil olunan” ——–
ayrı tüzel kişiliğe sahip oldukları kanaatine varılabileceği, bu durumda (uzmanlık alanımıza girmeyen boyutuyla) usul mevzuatı yönünden husumet yokluğundan bahsedilip bahsedilemeyeceğini; ticaret mevzuatı yönünden ise tüzel kişilik
perdesinin kaldırılıp kaldırılmayacağını takdirin Mahkeme’ye ait olduğu,
Taşımacılık yönünden yapılan inceleme neticesinde:
Taraflar arasında akdedilen Ek Taşıma Sözleşmesi’nin 3.1. maddesinde taşımayı
gerçekleştirecek araçlar listesinde yer alan ——- plaka sayılı araçların taşıma işlemini gerçekleştirmedikleri; tarafların dava dosyasına sundukları beyanlarından tespit edildiği,——– plaka sayılı araçların taşıma işlemini gerçekleştirmemeleri nedeni ile
taraflar arasında imzalanan Ek Taşıma Sözleşmesi (m.3.11) ile taahhüt edilen 38 araçlık
yükün 20 gün içinde tamamının teslim edilmesine yönelik borcu, davacı ——- yerine getirmediği kanaatine varılabileceği,Davacı ——– 38 araçlık yükün 20 gün içinde
tamamının teslim edilmesi borcunu yerine getirmediği için ——–adına
temsilen davalı —– vekili Av. ——- tarafından 11.06.2020 tarihinde Ek Taşıma
Sözleşmesi’nin tek taraflı olarak feshedilmesinin haklı nedene dayandığı kanaatine
varılabileceği, dava dışı —— şirketinin davacı——–tarafından gerçekleşmeyen 2 tır taşıma için herhangi bir masraf edip etmediğinin de bilinmediği, sözleşmeden doğan borcunu ifa etmeyen davacının, bu yönde bir bedel/taşıma alacağına da sahip olmadığı kanaatine varılabileceği bildirilmiştir.Mahkememiz tarafından dosyada bulunan bilgi ve belgeler incelenmiş olup; davanın taşımacılıktan kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, —— şirketinin——- bulunan ——–firmasına sattığı 50 tır ile taşınması gereken emtianın taşınma işini ——– şirketi üstlendiği, emtialar, ————-taşınacağıi ——- şirketi taşıma işinin organizasyonunu —– adresinde bulunan —— şirketineVerdiği, —— şirketi 50 tır ile taşınması gereken emtianın taşınması için (fiili taşıyıcılar/alt taşıyıcılar) ——–ile anlaştığı, tüm dünyayı etkisine alan COVID-19 pandemisi nedeniyle ——- hükümetinin ——- ile sınır kapılarını kapatma kararı alması nedeniyle oluşan aksaklıklardan kaynaklı Ek Taşıma Sözleşmesi imzalandığı, Ek Taşıma Sözleşmesini imzalayan taraflar;1- —– adına temsilen iştiraki olan ——–olduğu görülmektedir. Söz konusu sözleşmelerde tüzel kişilik perdesinin aralanması müessesesi değerlendirilmiş olup—– ile davalı ——–Şirketlerinin farklı tüzel kişiliklere sahip oldukları, yapılan sözleşmelerde tarafın —— olduğu, sözleşmelerin ——- adına yapıldıkları, davalı şirketin sözleşmelerde taraf olmadığı, davacının ticari ilişkisinin dava dışı ——-ile olduğu, bu durumun davacının ve davalının ticari defterleri incelendiğinde ortaya çıktığı, davacı tarafın ticari defterlerinde davaya konu ticari ilişkinin dava dışı ——ile olduğu, Davacının ticari defterlerinde davalı … ile ticari ilişki bulunduğuna dair kayıt bulunmadığı, davalının ticari defterleri incelendiğinde ise davalı —— kayıtlarında davacı ——. adına yürütülen herhangi bir cari hesap ilşkisinin bulunmadığı görülmektedir. Davalı şirketin sadece ek taşıma sözleşmesinde—– adına temsilen iştiraki olarak katıldığı, taraflar arasında bir anlaşma ve ticari ilişkinin bulunmadığı, bu sebeple davacının dava dışı—— olan alacağını davalı şirketten talep etmesinin mümkün olmayacağı anlaşılmaktadır. İcra takibinin dava dışı ——–karşı değil, davalı şirkete karşı başlatıldığı görülmekle, yukarıda belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.Davaya konu alacağın olup olmadığı, davacı tarafından istenip istenemeyeceği hususu yargılamayı gerektirdiğinden, davacının kötü niyetli takip başlatmış olduğuna dair kanaat oluşturacak bilgi ve belge bulunmaması sebebiyle davacının kötü niyetli olduğuna dair kanaat oluşmamıştır. Bu nedenle şartları oluşmayan davalının kötü niyet tazminat talebi yerinde görülmemiştir.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartları oluşmadığından kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından buna ilişkin karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 50.831,90 TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ——-ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
6-Karar tarihinde alınması gerekli 179,90 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 4.247,60 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.067,70 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —— Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.