Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/943 E. 2022/16 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/943 Esas
KARAR NO : 2022/16

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2020
KARAR TARİHİ : 13/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- sözleşme hesap numarası) borçlu davalının kaçak elektrik kullanımından dolayı borçları bulunduğu müvekkil şirket kayıtları ile tespit edildiğini, müvekkil şirket kayıtlarından anlaşılacağını, söz konusu bu tespit üzerine davalı hakkında —-sayılı dosyasından yasal takibe geçildiğini, borçlu hakkında yasal takibe geçilmesinin ardından borçlu tarafından icra dosyasına haksız ve mesnetsiz olarak borç bulunmadığından bahisle itiraz edilmiş ve davalı borçlu hakkındaki takip durdurulduğunu, — sayılı dosyası ile yapılan takibe karşı davalının itirazının iptaline, takibin takip talebinde yazılı şartlarla ve takip tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz ve KDV oranları ile devamına, davalı aleyhine alacağımızın %20’den aşağı olmamak üzere İcra İnkâr Tazminatına hükmedilmesine; karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı ——— olarak bir dönem çalıştığını, başka bir yerde çalışmadığını,— bodrum katta olduğunu, … üzerinde olduğunu, mal sahibi — bana şahitlik yapacağını, kendisinin bina sahibi olduğunu, kendisinin—— olmadığını, ——– olarak çalıştım, dedi.
Tanık … beyanında;—-uzun yıllar önce kapandığını, şuanda yerinde ne var bilmediğini, — kendisinin olduğunu, tam hatırlamadığını, ama 2009 yılında açıp bir sene çalıştırıp kapattığını, —- çalıştırdığını, kendisinin bu süreçte —-olduğunu, bildiği kadarıyla 2010 yılından sonra bu — çalıştırılmadığını beyan etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
DELİLLER
*Davacı şirket————–kayıtları
*Taraf şirketlere ait ——– formları
*Tüm dosya kapsamı
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden kaynaklanan ) davası olup, kaçak elektrik tüketimi nedeni ile davacıya takibe konu borcunun bulunup bulunmadığı varsa miktarı, takibe davalının itirazının iptalinin gerekip gerekmediği hususlarında uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlandığını,
——karar sayılı ilamlarında ve çok sayıda benzer ilamlarda da vurgulandığı üzere;
Ticari dava ve ticari iş birbirinden farklı iki ayrı kavramdır. Her ticari dava ticari iş olmakla birlikte, her ticari iş ticari dava olmamaktadır. TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye ticaret mahkemesine aittir. Dolayısıyla ticari iş kapsamında olmakla birlikte ticari dava sayılamayan durumlarda ticaret mahkemeleri görevli olmayacak, uyuşmazlığın niteliğine göre diğer mahkemelerin görev hususu değerlendirilecektir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması, diğer bir deyişle mutlak ticari dava olması gerekmektedir.
Somut olayda; Davacının 6102 sayılı yasa kapsamında tacir olup olmadığının araştırılması gerektiği esas olduğundan, mahkememizce de bu görüş benimsenmiş olup, uyuşmazlığın mutlak ticari dava olmadığı tartışmasız olmakla birlikte nispi ticari dava kapsamında kalıp kalmadığı hususunda sağlıklı değerlendirmelerin yapılması için, davacının bağlı bulunduğu ——- olmadığının anlaşılması bakımından ayrı ayrı müzekkereler yazılmış ve müzekkere cevapları dosya içine alınmıştır.
—- cevabında, gerçek kişi ticari işletme kaydı bulunmadığı, —- müzekkere cevabında davacının potansiyal mükellef olduğu, ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden mükellefiyet kaydına rastlanılmadığı, —- — bulunduğunun bildirildiği görülmüştür.
Yapılan inceleme sonucunda davacının —– yazı cevabı, —- davacının tacir olmadığı, mahkememizin davaya bakmakla görevli olmadığı ve uyuşmazlığın çözüm yerinin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle DAVANIN USÛLDEN REDDİ ile GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davaya bakmaya — Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin GÖREVLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3-Karar kesinleştikten sonra ve istek halinde HMK 20. Maddesi gereğince iki haftalık süre içinde dosyanın görevli —– Nöbetçi Asliye Hukuk MMahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde HMK 20 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
5-Yargılama giderinin görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
6-Kararın talep halinde davacı vekiline ve davalıya tebliğe çıkarılmasına,
Dair, davalı asilin huzurunda, davacı vekilinin yokluğunda, HMK 345/1. maddesi uyarınca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.