Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/942 E. 2021/45 K. 20.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/942 Esas
KARAR NO : 2021/45

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2020
KARAR TARİHİ : 20/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan incelemesinde:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan davacı şirket ile davalı şirket arasında uzun yıllardır süre gelen ticari ilişki mevcut olduğunu, müvekkili olan davacı şirket tarafından davalı şirkete aralarındaki ——————- bedelli bir adet müşterii çeki teslim edildiğini ancak çekin karşılıksız çıkması nedeni ile müvekkili olan davacı tarafından davalı şirket lehine——— seri numaralı——- bedelli,—— —— —————— bedelli müşteri çeklerinin teslim edildiğini, sonrasında davalı şirketçe ileri tarihli çekler verilmesi nedeni ile vade farkı faturası düzenlendiğini, bu hususta davalı tarafa ihtarname gönderildiğini ancak davalı şirketin çekleri aldığını kabul etmesine rağmen vade farkı faturasına itirazlarını kabul etmediğini, davalı şirketin davacı olan müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğü’nün ——-Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, müvekkili olan davacıdan vade farkının da istendiğini, müvekkili olan davcının tuttuğu kayıtllara göre davalıya —–tarihinde icra dosyasına ————–yatırıldığını ileri sürmüş, davanın kabulüne, icra tehdidi altında ödenmiş olan alacaklarının 4.227,75-TL’lik kısmıın ödeme tarihi olan 16/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğünün—– Esas sayılı dosyasında ödenen bedelin davalıdan istirdadına ilişkindir.
Eldeki istirdat davasında davacı; ödenen, ancak borçlusu olmadığını iddia ettiği bedelin tarafına iadesini talep etmektedir. Buradan hareketle dava, netice itibariyle bir miktar paranın davalıdan alınıp davacıya ödenmesi talebine ilişkindir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesi uyarınca, “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı,—— sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını —- tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
TTK.’nun 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
Dosya içeriği ve—– kayıtları incelendiğinde; zorunlu arabulucuya başvurulmadan işbu davanın açılmış olduğu anlaşılmaktadır.
İstirdada konu olan asıl uyuşmazlığın temeli, bir miktar para alacağına ilişkin anlaşmazlığa dayanmaktadır. 6102 sayılı TTK”nin 5. maddesine eklenen 5/A maddesi de arabuluculuğa tabi ticari davalar, bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davaları olarak tanımlanmıştır. Bu nedenle, bu davaların türü itibariyle arabuluculuğa gidilmesi zorunludur.
Eldeki dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuğa başvurulmuş olması 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle TTK.’na eklenen 5/A ve HMK’nin 114/2. madde1eri uyarınca dava şartıdır.
Dava şartlarına ilişkin kurallar kamu düzenindendir. “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler”(HMK115.md.). Yasada açıkça dava şartlarının her aşamada Mahkemece kendiliğinden araştırılacağı düzenlendiğinden ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. bendinin son cümlesi uyarınca “arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi” gerekmektedir.
HMK 137, 138 ve 140. maddedeki ön inceleme aşamasında dava şartlarının inceleneceğine dair düzenlemeler, henüz incelenmemiş ise tahkikata geçilmeden önce dava şartlarının incelenmesi zorunluluğunu belirtmektedir. Bu hükümler her aşamada dava şartlarının incelenebileceğine dair 115. madde düzenlemesine inceleme zamanı bakımından en erken zaman olarak sınır çizen bir düzenleme olmayıp incelemenin en geç ne zaman yapılması gerektiğini göstermektedir.
Tüm bu nedenlerle; TTK.’nun 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. bendinin son cümlesi, HMK’nun 114/(2) ve 115. maddeleri uyarınca, huzurdaki davada, dava açılmadan önce zorunlu arabulucuya başvurulmadığından, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usûlden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Ticari davalarda zorunlu arabuluculuğa başvurulmadan dava açıldığından; dava şartı yokluğu sebebiyle DAVANIN USÛLDEN REDDİNE,
2-)Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-)Karar ve ilâm harcı olan 59,30-TL harcın peşin alınan 80,74-TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,44-TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip ve talep halinde davacıya iadesine,
4-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK. madde 333/1 uyarınca davacıya iadesine,
5-)Dosya üzerinden karar veriliğinden, kararın HMK. madde 27/1-2 uyarınca taraflara tebliğine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.