Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/783 E. 2021/408 K. 24.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/783 Esas
KARAR NO: 2021/408
DAVA: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ : 19/10/2020
KARAR TARİHİ: 24/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP VE DAVA:
Davacı dava dilekçesinde; müvekkilin hissedar ve kurucu intifa senedi sahip olduğu davalı şirketin —– tarihinde yapılan —- toplantısında, davalı şirket ———- tarafından —- tarihinde imzalanan — dahilinde davalı şirket ile——- aktif ve pasif malvarlığı unsurlarının bir bütün olarak —- bünyesinde birleşilmesine oy çokluğu ile karar verildiğini, genel kurul kararının — olduğunu, davalı şirket genel kurulunun onay verdiği birleşme neticesinde müvekkillerinin kurucu intifa senetlerinin iptal edildiğini,—– hiçbir maddede herhangi bir şirketin —- herhangi iki veya daha fazla şirketin devralma yoluyla birleşmesine onay vermesi yoluyla mülkiyet hakkının sonlandırılmasına olanak sağlanmadığını, kurucu intifa senetlerinin ortadan kaldırılması için kurucu intifa senedi sahiplerinin onayı gerektiğini, kurucu intifa senedi sahipliği ile pay sahipliği sıfatlarının tamamen iki farklı kurum olduğunu, dolayısıyla sözleşmesel bir ilişkinin kural olarak taraflardan birinin tek yanlı beyanı ile ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığını, söz konusu birleşme ile devrolunan —-hissedar ve intifa senedi sahibi olan müvekkilin ortaklık payının ve haklarının korunmasının ihlali olduğunu, — her bir intifa senedinin değerinin — ayrılma hakkı kullanım fiyatının— yılı temettü ödemesi sonrası kullanılabilecek net ayrılma hakkı kullanım fiyatının —– olarak düşük gösterildiğinin müvekkillerinin mülkiyet haklarına müdahale anlamına geldiğini, kanunen ayrılma hakkının müvekkil pay sahiplerinin inisiyatifine bırakıldığını fakat söz konusu birleşme sırasında “ birleşme işleminin reddedilmesi durumunda ayrılma hakkının doğmayacağı” ifade edilerek birleşmenin olmadığı durumda ayrılma hakkının engelleneceğinin belirtilmesi ile pay sahiplerinin iradelerine ipotek konulduğunu— nüshasının —Sayfasında belirtildiği gibi ,— kaydının —- birleşme nedeniyle terkin edildiğini ve birleşme işleminin tamamlandığını, genel kurul kararlarının hüküm doğurmasını engellemek ve bu genel kurul kararı ile onaylanan birleşmenin sonuçlarının doğmasının hüküm kesinleşinceye kadar önlenmesi amacıyla davalı şirketin — tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul kararlarına ihtiyati tedbir konulmasına ve kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına ——-finansal tabloların esas alınarak tüm aktif ve pasifleriyle birlikte bir bütün halinde devralınması suretiyle— bünyesinde birleşmesine onay verilen davalı şirketin —- tarihinde yapılan —– iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
TALEP:
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle;birleşme kararı alınmış bir— sebebiyle açılmış bir iptal davası bulunmakla anılan özel şartların karşılanması gerektiğini, davacı söz konusu şartların hiçbirini yerine getirmediğini, davacının sunduğu ——- ait hazirun listesi,toplantı tutanağı ve muhalefet şerhi incelendiğinde davacının toplantıya katılmadığını, olumsuz oy kullanmadığını ve bunu tutanağa geçirttirmediğini, davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle esasa girilmeksizin usulden reddinin gerektiğini ,dava konusu genel kurul kararlarının aşama itibari ile tedbire elverişli bir durumda olmadığını, bu hususta davacının hukuki yararı olmadığından bu talebin usulden reddi gerektiğini, — tarihinde yapılan —- kararların tescil ve ilan edildiğini, bu nedenle icrasının tamamlandığını, tüm birleşme işlemlerinin kanundaki ve diğer mevzuattaki ilgili hükümlere uygun bir şekilde gerçekleştirildiğini, birleşme dahil dava konusu genel kurul toplantısında alınan tüm kararların kanuna ,esas sözleşme ve dürüstlük kurallarına uygun olduğunu, bu nedenlerle genel kurul kararlarının iptaline yönelik davanın öncelikle dava şartlarındaki noksanlık nedeniyle usulden reddine, aynı çerçevede davacının ihtiyati tedbir kararı verilmesi yönündeki taleplerinin de esasa girilmeksizin reddine, tüm davanın reddine, ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememiz tarafından, deliller toplanılmış, ilgili belgeler ve icra dosyası celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizde açılan işbu dava; Davacının hissedar ve kurucu intifa senedi sahip olduğu Davalı —- tarihinde yapılan —toplantısında, Davalı—–tarihinde imzalanan— dahilinde Davalı Şirket —— tüm aktif ve pasif malvarlığı unsurlarının bir bütün olarak —- devrolması suretiyle — bünyesinde birleşilmesine oy çokluğu ile karar verilen —- iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizde dava açan davacı — davalı şirketle birleşen, dava dışı—– kararlarının iptalini, işbu birleşen şirketin, kurucu intifa hakkı senedi hamili olduğu, —- mevcut intifa senetleri karşılığında, kurucu intifa senedi sahiplerine TTK 140 maddesi gereğince her bir kurucu intifa hakkı senedi için — bedel ödenmek suretiyle ,— belirtilen intifa senetlerinin iptal edileceği, davalı — bünyesinde——taraflar arasındaki protokol gereğince bu şekilde birleşmenin gerçekleşeceğine ilişkin düzenleme gereğince, kurucu intifa hakkı senetleri hak sahipliğinden kaynaklanan haklarının sona erdirildiğini , oysa TTK 348. Maddesi gereğince kurucu menfaatlerinin, kurucu intifa senetleri sahiplerinin onayı olmaksızın sınırlandırılmasının mümkün olmadığını, ortaklık payının ve haklarının korunması gerektiğini, SPK 24 ve TTK 141. Maddesine uygun şekilde gerçek değer üzerinden ayrılma akçesinin ödenmediğini, adil bir bedel üzerinden iktisap olacak şirket paylarının gerçek değerlerine denk gelen bir ayrılma akçesinin ödenmesi gerektiğini, birleşen —- hak sahibi olan davacının ortaklık payının ve haklarının ilan edilmek suretiyle birleşmenin gerçekleştiği belirtilerek birleşme protokolü ve —– anayasa, kanun ve —- aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
Davacı ve davalı beyanları ile, davacının dava dışı birleşen —intifa hakkı senedi sahibi iken , —- günlü genel kurul kararı ile intifa hakkı pay senetliği hakkının iptal edildiği, işbu iptali TTK 140. Maddesi gereğince usulüne uygun olarak bedeli tespit edilmek suretiyle yapılmış olduğu, davalı şirketin halka açık anonim şirket olması sebebiyle Sermaye Piyasası Kanununun 23. Maddesi gereğince , birleşme protokolü onaylanmak suretiyle davacıya ait kurucu intifa senetlerinin bedeli ödenmek suretiyle iptal edildiği anlaşılmaktadır. Davacı aynı zamanda pay senetlerinden kaynaklanan ortaklığının da bulunduğu bizzat davalı vekili beyanları ve dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.6102 sayılı TTK’nın 192. Maddesi gereğince birleşmenin iptali ve eksikliklerini sonuçlarını düzenlemekte olup, birleşmeye katılan şirketlerin ortakları, “birleşmeye olumlu oy vermemiş olması kaydıyla ve birleşmeye itirazlarını birleşme tutanağına geçirmiş olması” kuralına uyması koşulu ile, işbu kararın ticaret sicilinden ilanından itibaren 2 ay içerisinde iptal davası açabilir.
Davacının pay senetlerinin değerine yönelik itirazları bakımından —– dava açıldığı ve derdest olduğu, birleşme protokolünün onayına ilişkin karar yönünden de —– sayılı dosyasında derdest bulunduğu , bu yönüyle davacının varsa intifa hakkı pay senetliğinden kaynaklı haklarının korunabileceği açıktır. Ancak davacı intifa hakkı sahibi olarak birleşmeden kaynaklanan iptal davasını, 6102 sayılı TTK’nın 192 maddesi uyarınca, —— maddeleri arasında yer alan düzenlemeleri herhangi birinin ihlal edilmesi kaydıyla bu davayı açabilir. Birleşme sırasında intifa hakkı bedelleri TTK 140. Maddesi gereğince ödenip, pay sahipliği sona erdiğinden, sona ermiş hakka dayanarak davacının dava açma hakkını kullanamayacağı mahkememizce benimsenmiştir.
Davacının, birleşen şirket ortağı ve pay senedi sahibi olarak, genel kurul kararlarının iptal talebinin değerlendirilmesinden;
Davacı tarafından —— günlü genel kurula katıldığı ve karşı oy kullandığı belgelendirilmediği ve 6102 sayılı TTK’nın 192. Maddesi gereğince ve TTK 446 maddelerinde belirtilen dava açma hakkına sahip olma koşullarını davacının taşımadığı, bu nedenle davacının genel kurul kararlarının iptali yönünden aktif husumet dava açabilme ehliyetinin bulunmadığı, mahkememizce tespit edilmiş olup davacı yanın açmış olduğu davanın davalı yanın dava şartı yönünden yaptığı itirazın kabulü ile 6102 sayılı TTK’nın 192, 446 ve 6100 sayılı HMK’nın 114 ve 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm tesis etmek gerekmiştir. —–
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davalı yanın dava şartı yönünden yaptığı itirazın kabulü ile 6102 sayılı TTK’nın 192, 446 ve 6100 sayılı HMK’nın 114 ve 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Karar ve ilam harcı olan olan 59,30-TL harçtan peşin alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye İrat KAYDINA,
3-Yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatırana İADESİNE,
5-Kamu düzeni ve yasanın aradığı mütekabiliyet kayıtlarına ilişkin dava ön şartları gerçekleşmediğinden davanın usul yönünden red edilmiş olması nedeniyle davalı yararına taktir olunan 4.080- TL ücreti vekaletin davacı taraftan alınarak DAVALI TARAFA VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içeresinde ——–ilgili dairesinden istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/05/2021