Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/434 E. 2022/713 K. 11.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/152 Esas
KARAR NO: 2022/702
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/05/2017
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili hakkında——–esas numaralı icra dosyasıyla icra takibi başlatıldığını ve ödeme emri gönderildiğini, ancak icra takibine konu olan kaçak elektrik kullanımı yapıldığı iddia olunan adres ve sayaçla müvekkilinin hiçbir alakasının bulunmadığını, söz konusu adreste müvekkili ile ilgilisi bulunmayan bir şirketin faaliyette bulunduğunu, husumetin yanlış kişiye yöneltildiğini, bu itibarla müvekkilinin davalı ———olmasının da söz konusu olmadığını, ————- tüketiminin tespit edilmesinde, ilgili tüzel kişinin tespitini doğru bulgu ve belgelere dayandırması ve tüketici haklarının ihlal edilmemesi esastır.—— başlatılması için bu sürecin sonunda kaçak elektrik enerjisi kullanımının tespiti gereklidir.” Davalı şirketin herhangi bir çevre araştırması yapamadan üzerine düşen kanuni sorumluluğunu ihlal etmek suretiyle müvekkilinin aleyhine icra takibi başlattığını, kuruma yapılan itirazıda kötüniyetli olarak değerlendirmeye almadan hukuka aykırı şekilde kaçak tüketim borcu çıkarıldığını ve haksız icra takibi başlatıldığını, müvekkili — davalı ——— rağmen hakkında icra takibi başlatılarak borcun tahsiline çalışılmasından dolayı teminat karşılığında icra dairesine yatırılan paranın davalıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı talepli iş bu menfi tespit davasının açılmasının zorunlu olduğunu, davanın kabulü ile müvekkilinin söz konusu takibin borçlusu olmadığının tespitine, teminat karşılığında vezneye yatan paranın davalıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararına, davalının kötüniyetli olmasından dolayı %20 tazminata mahkum edilmesine, ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkil şirket hakkında menfi tespit davası açtığını, davacının davasını kabul etmeyerek reddine karar verilmesini talep ettiklerini, ayrıca davacının —– adresindeki işyerinde kurum elemanları tarafından —- tarihinde yapılan kontrollerinde davacının perakende satış sözleşmesi yapmadan kaçak elektrik kullandığından bahisle ——— tutanak ile tespit ettiklerini, bu tutanağa istinaden kaçak elektrik faturası düzenlediğini, bu sebeple davacının bu borçtan sorumlu olduğunu, tüm bu nedenlerle haksız ve kötüniyetli olarak açılan davanın reddine, mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Davanın, —— tarihinde—– sayılı dosyasında açııdığı, anılan Mahkeme dosyasına —– karar numaralı karar ile davanın kabulüne karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine —— sayılı ilamı ile “…Mahkemece yazılan müzekkereye cevaben ——yazısı ile —– bulunmadığı belirtilmiş ise de —–yapılan sorgulamaya göre kaçak tespit tutanağında belirtilen——— adresinin dava dışı—–kayıtlı olduğu ve faaliyet gösterdiği adres, davacı —- ise bu şirketin —– ortağı olduğu tespit edilmiştir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin olduğundan, ilk derece mahkemesi, istinaf ve temyiz aşamasında re’sen incelenir. Eldeki davada davacı gerçek kişi, davalı ise ticaret şirketi olup davalı şirket, icra takibinde şirket ortağı ve yetkilisinin haksız fiil sorumluluğuna dayandığından davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerekirken, görevli olmayan Asliye Hukuk mahkemesi’nce görülüp karara bağlandığı tespit edilmiştir. Açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK 353/ 1-a-3 maddesi uyarınca kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir. KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1-a-3 maddesi uyarınca ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve dosyanın, görevli Ticaret Mahkemesi’nde görülmesini temin için ilk derece mahkemesine iadesine, ” karar verilmiş, dosya—— kaydedilerek yargılamaya devam olunmuş ve Mahkemesince —- tarihinde görevsizlik kararı verilmesi üzerine dava dosyası ——- tarihinde Mahkememize tevzi olunarak işbu esas üzerinden yargılamaya devam olunmuştur.
—– sayılı dosyasında ———— tarihli celsesinde dinlenilen davalı tanığı … tarafından;——— tarihli tespit tutanağı okundu, tespit tutanağı altındaki imza bana aittir, aradan uzun bir süre geçtiği için şu an tespit tutanağına konuyu net olarak hatırlayamıyorum ancak tutanağın içeriği doğrudur…” şeklinde beyanda bulunduğu, —- tarihli celsesinde dinlenilen davalı tanığı ——- tarafından;”Tutanaktaki sicil bana aittir, tutanağı ben düzenlemişim ancak defalarca bu tarz işlemler yaptığımız için dava konusu ile ilgili detaylı bilgileri hatırlamıyorum ancak biz gerekli yasal bütün incelemeleri yaparak tutanak tutarız, şu an için hangi gerekçe ile tutanak tuttuğumuzu hatırlamıyorum, elimizde ampermetre bulunur, giren çıkan elektriği bu şekilde tespit edebiliyoruz, tutanağın benim tarafımdan düzenlendiğini kabul ediyorum…” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
——tarihli bilirkişi raporunda özetle;” davacının dava konusu ——— elektrik tesisatında faaliyet gösterip göstermediği takdiri tamamen mahkememize ait olmakla, davacının bu iş yerinde faaliyet de bulunduğunun kabul edilmesi halinde davacının bu şekilde kullanmış olduğu elektrik,—– bendinde belirtildiği üzere kaçak elektrik kullanım hükmünden sayıldığı, bu sebeple meydana gelen zararın hesaplanması da abone sözleşmesine dayalı elektrik kullanan kişilere uygulanan aynı tarifeden değil de —- gereği değerlendirildiğinde, kullanılan elektrik bedelinin yapılan hesaplamadaki asıl alacak miktarı —- olup, takip tarihine kadar işlemiş — gecikme faizi ve miktarı—–olduğu…” belirtilmiştir.
—- celp edilerek dosya içerisine alınmıştır. Dosyanın incelenmesinde; alacaklının —- borçlunun —- olmak üzere toplam —-üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
—- yazılan müzekkereye gelen —– düzenlenen — numaralı kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağına ilişkin olarak kayıtlarının, kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağının, faturanın, tahakkuk hesap detayı dökümü ve mühürleme tutanağı dosya içerisine alınmıştır.
Davaya dayanak — incelendiğinde; —– enerji kullanılması nedeniyle davacı adına tutanak tutulduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez —- tarihinde kurulduğu, —–faaliyet gösterdiği, —— —adresinde faaliyet gösterdiği, —–ve ortağı olduğu anlaşılmıştır.
Davacının —- tarihli itiraz dilekçesi ile —— bedelli faturaya ilişkin itiraz dilekçesi verdiği görülmüştür.
İddia, savunma, bilirkişi raporu ve sunulu delillerden; Davalı tarafından —-adresindeki işyerine ilişkin —- tutanağının davacı adına düzenlendiği, tutanak içeriğinde yerin işyeri olarak gösterildiği ve parakende satış sözleşmesi olmadan enerji kullanıldığının tespit edilerek tutanağın davalı kurum görevlilerince imzalandığı, tutanak münziblerinin yargılamanın Asliye Hukuk Mahkemesinde yürütülen aşamasında tanık sıfatıyla dinlendikleri ve tutanak altındaki imzaların kendilerine ait olduğunu ve ancak aradan geçen süre nedeniyle somut olayı hatırlamadıkları yönünde beyanda bulundukları, tutanak üzerinde çevre araştırması yapıldığına yönelik bir kaydın bulunmadığı,
Alınan bilirkişi raporuyla; davacı adına düzenlenen —tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı öncesinde dava dışı —– olduğu, bu |şirket adına olan sözleşmenin—– tarihinde iptal edildiği ve elektriğinin kesildiği, bu tarihten dava konusu tespit tarihine kadar kullanılan elektriğin sözleşmesiz olarak tüketildiğinin tespit edildiği, davacının ilgili yer yönünden abonelik sözleşmesinin bulunmadığı, davalı tarafından davacı adına — son ödeme tarihli —tahakkuk ettirildiği,
—–müzekkere cevabında; davacı —- gerçek kişi ticari işletme kaydı bulunmadığı, —- müzekkere cevabında ise adresin —- olarak işyeri olarak kullanıldığı, evrakta adı geçen — şahsın eşi olan —- işletildiğinin tespit edildiği,
Dosyada mübrez ——– suretlerinden; Dava dışı — kurulduğu,—-adresinde faaliyet gösterdiği,—- dava dışı—– adresinde faaliyet gösterdiği,—–ve ortağı olduğu,
Bu kapsamda davaya dayanak kaçak tespit tutanağının düzenlendiği adreste dava dışı —– bulunduğu ve tutanak tarihinden önce —– kayıtlarına göre bu yerde işe başladığının tescil edildiği, kaçak tutanak tarihinden öncesinde bu şirketin abonelik sözleşmesi bulunduğu ve fakat bu şirket adına olan ———— edildiği ve elekiriğinin kesildiği, davacının şirket ortağı ve aynı zamanda yetkilisi olduğu, tutanak ———tanık sıfatıyla alınan beyanlarında tutanak altındaki imzaların kendilerine ait olduğunu doğruladıkları ve ancak aradan zaman geçmiş olması nedeniyle olayı hatırlamadıklarını beyan ettikleri, tutanakta ——- olarak kullanıldığı yazılı olmakla birlikte usulsüz enerji kullanımının kimin tarafından gerçekleştirildiğine yönelik çevre araştırmasının yapıldığına ilişkin bir kaydın bulunmadığı, bu halde ——- kayıtlarına göre tutanak tarihinde ilgili yerde dava dışı şirketin faaliyette bulunduğu ve sözleşmesiz enerji kullanımının dava dışı şirket tarafından gerçekleştirildiği ve davacının dava dışı şirketin yetkilisi/ortağı olduğunun —— sabit olduğundan davacı şirket yetkilisi hakkında kaçak tutanağı düzenlenerek kaçak tahakkuku yapılması yerinde olmadığı,davacı tarafından kaçak tutanağının aksi ispatlandığı, emsal nitelikteki———- kararında da benzer bir olayda bu yönde değerlendirme yapıldığı sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş ve ancak davalı tarafından kötüniyetle takip yapıldığına ilişkin somut bir delil dosya kapsamında bulunmadığından kötüniyet tazminatına ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın kabulü ile davacının ——– sayılı dosyaından BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
-Şartları bulunmadığından kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-)Karar ve ilâm harcı olan 452,43-TL harçtan peşin alınan 113,11-TL harcın mahsubu ile bakiye 339,32‬-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
3-)Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 6.623,20-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 149,11-TL harç ve 665,00-TL bilirkişi, posta, tebligat gideri olmak üzere, toplam 814,11‬-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-)Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.08/11/2022