Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/428 E. 2022/656 K. 31.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/373
KARAR NO : 2022/610
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (TİCARİ SATIMDAN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ : 25/12/2018
KARAR TARİHİ : 14/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı —- poliçe nolu —- plakalı aracın—- altına alındığını—- plakalı aracın,—— plakalı araçlara çarptığını, bunun sonucunda maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere —- ihlal ettiğini, davalı sigortalı araç sürücüsünün ehliyetsiz araç kullandığının tutanaklarla tespit edildiğini, —-plakalı araç sigortalısının——- olduğundan sorumlu olacağını, davalıya gönderilen ihbarlardan netice alınamadığını bu nedenle davalı aleyhine borcun tahsili amaçlı ——- esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini ve davalı tarafından borca itiraz edildiğini bu nedenle takibin durduğunu belirterek haksız yere yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve itirazın kötü niyetli olması nedeniyle %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından dosyaya sunulan —– raporunun kusur belirleyicisi olarak kullanılamayacağı, bununla birlikte aracın dava dışı—— süreli ariyet sözleşmesi ile kiralanmış olduğu, dolayısı ile davalının her ne kadar aracın maliki olmakla birlikte kullanım hakkını sözleşme ile kiracısına devrettiğinden işleten sıfatında olmadığı, bu nedenle husumet yokluğu nedeni ve sayın mahkeme tarafından takdir edilebilecek diger hukuki gerekçelerle davanın reddinin veya kiracıya ihbarının gerektiğini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurdaki dava, davacı sigorta şirketinin trafik kazasından kaynaklı ödemiş olduğu miktarı, kendi sigortalısından ehliyetsiz araç kullanıldığından bahisle oluşan alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk son tutanak aslı dosyaya sunulmuştur.
———— celp edilmiştir.
Kusur oranlarının tespiti için trafik bilirkişiden alınan raporda özetle; Kaza ile ilgili olarak trafik kolluk görevlilerince tanzim edilmiş olan trafik kazası tespit tutanağının bir suretinin dosyaya sunulmuş olduğu görülmüş tetkikinde; olay yerinin basit kroki ile tespit edilerek tutanağa işlendiği görülmüş, olay yeri buna göre belirlenerek olay mahallinde gerekli incelemeler yapıldığını, yine tespit tutanağına göre davacıya sigortalı sürücü davacı tarafından hasarları tazmin edilmiş olan diğer iki araç sınıf olduğu, sürücülerin tamamının durumlarının alkolsüz olarak belirlendiği görüldüğü, davacıya sigortalı sürücü ——- trafik kural ihlalinde bulunduğunun tespit edildiği, dava dışı diğer iki araç sürücüsü için herhangi bir kural ihlali izafesi yapılmadığı görüldüğü, tespitler oluşuma uygun bulunduğu için tespitlere iştirak edildiği, dosyaya mübrez olan —— sigortacının Davacı—– olduğu, sigorta ettirenin ise araç maliki olan davalı ——- görüldüğü, Karayolları Trafik Kanunun 95. Maddesinin “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigortacı sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir” hükmü gereğince davalının Karayolları Trafik Kanunun 3. Maddesi gereğince araç işleteni olmasa bile rücu edebileceği muhatabın anılan kanun maddesi gereğince ———- sözleşmesinin tarafı olan sigorta ettiren davalı olduğu, dosya kapsamında işletenin değiştiğinden bahisle davacı Sigorta şirketine ihbarda bulunulduğuna dair belge bulunmadığı, dosya kapsamında kazanın oluşumuna ilişkin olarak başkaca bir belge veya bilginin olmadığı görüldüğü, yukarıda irdelemesi yapılan ve dosyaya mübrez bilgi ve belgeler kazanın oluşumunun anlaşılmasına yeterli bulunarak kusur durumu değerlendirildiği, dosyaya mübrez tekmil evrakın tetkiki, Trafik Kazası Tespit Tutanağında belirtilen tespitlerin kaza mahallinin özellikleri ile birlikte bağlantılı olarak, değerlendirilmeleri neticesinde yukarıda anlatılan şekli ile meydana geldiği anlaşılan bu trafik kazasında davacıya sigortalı sürücü ——- olmadığı halde sevk ve idaresinde aldığı, davacı sigortacının ——-kazanın oluş şeklinden ve şiddetinden anlaşıldığı üzere; kaza mahalli yol üzerindeki seyri sırasında yolun çıkış eğimli ve sağa dönemeçli olduğunu ve buna bağlı olarak yol ortasında bulunan devamlı şerit çizgisi ile öndeki aracı geçmenin yasaklı olduğunu göz ardı ederek kendisi ile aynı istikamette seyir etmekte olan——— geçme eyleminde bulunarak yolun gelişe ayrılmış şeridine geçmiş ve bu davranışının neticesinde karşıdan gelmekte olan ve hasarı, sigortacı tarafından tazmin edilip kendisi sigortalısına rücu etmesine konu olan——- seyir yoluna girmiş olarak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğini, sigortalı sürücünün bu davranışları 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun; 1-Madde 36: “Sürücü belgesi bulunmayan sürücülerin karayollarında araç kullanmaları yasaktır.” 2-Madde 54 b 1-2) “Geçmenin herhangi bir trafik işaretiyle (mahaldeki devamlı şerit çizgisi) yasaklandığı yerlerde, görüş yetersizliği olan tepelerde ve dönemeçlerde, sürücülerin önlerindeki araçları geçmeleri yasaktır” maddesinde belirlenen trafik kurallarının ihlali niteliğinde olarak; Aynı kanunun 84 e maddesinde kazalarda asli kusur olarak kabul edileceği hüküm altına alınan “Geçme yasağı olan yerlerde geçmek” asli kusuru kapsamında kalıp kazanın esas ve tek nedenini oluşturmuş olduğundan sigortalı sürücü ——- kazanın oluşumunda asli kusur sahibi olarak %100 oranında tam kusurlu olduğunu, sigortalı sürücünün sürücü belgesinin bulunmaması 2918 sy. K.Y.T.K.nun 36. Maddesinin sürücü belgesi olmayan sürücülerin karayollarında araç kullanmaları yasaktır.” Maddesine aykırıIık teşkil ettiğini, Bu ihlal salt kaza nedeni olmamakla birlikte, kazanın oluşumunda asli kusur işlemiş olan sigortalı sürücünün davranışla yönünden incelendiğinde araç kullanma becerisine haiz olmak, aracı hareket ettirme becerisinin ötesinde, aracı trafik ortamında uzun süreli olarak güvenli sevk etme ve trafiğin olağan güçlükleri ile baş edebilme, yol şartlarını ve trafik işaretlemelerini doğru okuyup anlayabilme ve buna göre davranabilme yeteneğine haiz olmak olup sürücü belgesine dayanak sürücü eğitimlerin amacı da bu yönde olduğu, somut olayda sigortalı sürücü yol ortasında bulunan ve tehlikenin uyarıcısı olan sarsma bandı şeklindeki devamlı şerit çizgisinin varlığını göz ardı etmiş yolun çıkış eğimli ve dönemeçli olmasını ve geçme için kullanacağı şeridin yeteri kadar ilerisinin boş olup olmadığını gözetmeden netice olarak karşı şeride geçmenin mevcut hal ve şartlar içinde tehlikeli olacağı kolaylıkla öngörülebilir olmasına rağmen kontrolsüzce gelişe ayrılmış şeride geçmiş ve karşı yönden gelen hasarı rücu ya konu olan kamyonetin hareket alanına girmiş ve —–eksper raporu ile tespit edilen ağır hasara sebebiyet verecek şiddette çarptığını, sürücünün bu davranışları sürücü belgesinin bulunamaması dolayısı ile yol ve trafik şartlarını doğru okuyup anlayamadığı dolayısı ile güvenli araç kullanmaya ehil olmayıp sürücü belgesinin bulunmamasının kazanın oluşumunda münhasıran etkili olduğu kanaati verdiğini, dava dışı sürücü——– sevk ve idaresinde bulunan ve hasarı davacı sigortacı tarafından tazmin edilip kendi sigorta ettirenine rücu etmesine neden olan ——- istikametine göre kendi şeridinde seyir etmekte iken karşıdan gelmekle hatalı geçme yapan sigortalı sürücünün yakın mesafeden şeridine girip seyir yolunu kapatmış olmasına maruz kalmış olup; bu oluşumda dava dışı sürücü —— herhangi bir kural ihlali bulunmadığı gibi oluş şekline göre kazanın olmaması için alabileceği bir davranışta bulunmadığından atfı kabil bir kusuru bulunmadığı, dava dışı sürücü —- sevk ve idaresinde bulunan——plaka sayılı aracı ile sigortalı sürücü ile aynı istikamette kendi şeridinde ilerlemekte iken kendisini geçme eyleminde bulunana sigortalı aracın karşıdan gelen kamyonete çarpıp savrularak gelip kendisine de çarpmasına maruz kalmış olup; bu oluşumda dava dışı —- plaka sayılı araç sürücüsünün herhangi bir kural ihlali bulunmadığı gibi kazanın olmaması için alabileceği bir tedbirde bulunmadığından atfı kabil bir kusuru bulunmadığı, bu kazanın oluşumunda; sigortalı sürücü ———hükmünde belirlenen trafik kurallarını ihlal edip, aynın kanunun 84 e maddesinde, kazalarda asli kusur kabul edileceği hüküm altına alınan “Geçmenin Yasak Olduğu Yerlerde Geçmek” asli kusurunu işlediği olayda asli kusur sahibi olarak %100 (Yüzde Yüz) Oranında Tam KUsurlu Olduğu, sigortalı sürücünün sürücü belgesinin olmamasının yukarıda kusur bölümünde açıklanan nedenlerle, kazaya etken davranışlarında münhasıran bir etkili olduğu, hasarı davacı sigortacı tarafından tazmin edilen —– kusurunun bulunmadığı, dava dış—— atfı kabil bir kusurunun bulunmadığı bildirilmiştir.
Makine Yüksek Mühendisi ve Sigortacı Alanında Uzman Heyetten Alınan Raporda Özetle; 1) Hasar Tazminatı Yönünden Yapılan İnceleme ve Değerlendirme: —- tarihinde ——-mevkiinde meydana gelen üç taraflı trafik kazası sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kazada —— istinaden hasar ihbarında bulunduğu,——- dayalı olarak yapılan ekspertiz sonucu tazminal tutarı olarak kazada ağır hasar gören aracın hasarlı parça bedelleri ve işçilik bedelleri aşağıda hesaplanmış olduğunu, komple araç sürücü mahalli——- belirlendiği, bu tutar bilirkişi heyetince kadr-i maruf bulunduğu, bu tutar —- plakalı araç sahibi şirketle anlaşma sağlanarak—- hasar tazminat tutarını ödediği, trafik kaza kusur bilirkişi raporuna aynen katılmakta olduğu, Sigortalı araç sürücüsü———Geçmenin trafik işaretleri ile yasaklandığı yerlerde, dönemeçli yollarda sürücülerin önlerindeki araçları geçmeleri yasaktır’” hükmünde belirlenen kuralları ihlal edip, aynı kanunun 84/e maddesinde, “Geçmenin yasak olduğu yerlerde geçmek” asli kusurunu işlediği olayda tümüyle %100 oranında tam (asli) kusurlu olduğu, ayrıca sürücü belgesinin olmaması kazaya tam olarak etki yaptığı aşikâr olduğu, hasar tazminatının rücü yönü ile irdelenmesinde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 3 üncü maddesi hükmünde öngörülen tanım doğrultusunda, (işleten sıfatının) bulunması, bir başka deyişle araç üzerindeki fiili hakimiyeti ile aracı, tehlikesi kendisine ait olmak üzere ad ve hesabına işletiyor olması halinde sorumluluk mümkün olduğu, bu hükme göre —– sıfatı ile bu olayda sorumlu bulunduğu, davacı —– rücu hakkının sabit olduğu, bu sebeple mağdur ———-yasal faizi ile birlikte ödemekle yükümlü olduğu bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyada bulunan bilgi ve belgeler incelenmiş olup; —– kazası meydana geldiği, bu kazada ———-istinaden hasar ihbarında bulunduğu, —– zarar ve ziyanının tespit için —–tarafından —— Raporu tanzim ve ilzam edildiği, yapılan ekspertiz sonucu tazminal tutarı olarak kazada ağır hasar gören aracın hasarlı parça bedelleri ve işçilik bedelleri aşağıda hesaplanmış olduğunu——- belirlendiği, bu tutar bilirkişi heyetince kadr-i maruf bulunduğu, bu tutar —– gerekli inceleme ve araştırma işlemleri sonrasında —– anlaşma sağlanarak—— ödediği, sürücü belgesinin olmaması kazaya tam olarak etki yaptığı aşikâr olduğu, ———-öngörülen tanım doğrultusunda, (işleten sıfatının) bulunması, bir başka deyişle araç üzerindeki fiili hakimiyeti ile aracı, tehlikesi kendisine ait olmak üzere ad ve hesabına işletiyor olması halinde sorumluluk mümkün olduğu, bu hükme göre —— bu olayda sorumlu bulunduğu, davacı ——- rücu hakkının sabit olduğu, bu sebeple mağdur—–davalı ——–yasal faizi ile birlikte ödemekle yükümlü olduğu tespit edilmekle, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporları hükme esas alınarak, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
2——– icra dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, duran takibin 9.224,00 TL asıl alacak, 783,72 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.007,72 TL üzerinden, asıl alacağa işleyecek takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte DEVAMINA,
3-Asıl alacak olan 9.224,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Karar ve ilâm harcı olan 683,63-TL harçtan peşin alınan 170,91-TL harcın mahsubu ile bakiye 512,72-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafça yapılan toplam 2.559,00 TL yargılama gideri ve 170,91 TL peşin harç toplamı 2.729,91 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair,davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ——- Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı. 14/10/2022