Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/306 E. 2023/364 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/306 Esas
KARAR NO: 2023/364
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/09/2019
KARAR TARİHİ: 09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından ithal edilip —– satılan —— plakalı —– tipi ticari aracın yanma odasında piston yüzeylerindeki çatlak ve delillere bağlı olarak arıza meydana geldiğini, arızanın nedeninin belirlenmesi için ——- sayılı dosyasında yapılan tespitte alınan raporda hasarın imalattan kaynaklı olduğunun belirlendiğini ileri sürerek ayıplı üretimden kaynaklı kanuni ve işçilik bedeli olan 45.219,68T’Lnin , tamir nedeniyle kullanılmayan süre için şimdilik 500,00TL’nin ve oluşan değer kaybı için şimdilik 1.000,00TL ile tespit giderinin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, maliki olduğu —– model —— plakalı ——- marka aracın 3. el sahibi konumunda olduğunu, davacı ile müvekkili olan davalı şirket arasında bir sözleşme ilişkisi bulunmadığını, yetkili Mahkemenin —— Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, dava konusu aracın davacı tarafından dava dışı bir 3. şahıstan satın alındığını, husumet yönünden itirazları bulunduğunu, dava konusu aracın ilk sahibi olan dava dışı ——- 12.05.2010 tarihinde satılarak teslim edildiğini, dava konusu araç için verilen 2 yıl / 60.000 km (hangisi önce dolarsa) garanti süresinin 12.05.2012 tarihinde ve 3 yıl / 100.000 km (hangisi önce dolarsa) ücretsiz onarım taahhüdü süresinin 12.05.2013 tarihinde dolduğunu, zamanaşımı itirazları olduğunu, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, dava konusu araçta üretimden kaynaklı bir arıza veya ayıp bulunmaması nedeniyle taleplerin kabulünün mümkün olmadığını, dava konusu aracın davacının mülkiyetine geçtiği tarihten itibaren hiçbir bakımının yetkili servislerinde yaptırılmadığını, öğrenildiği kadarıyla —— çevreyolunda yakıt aldıktan 40 km sonra aracın motorunun stop ederek yolda kaldığını, davalı tarafından sorunun yakıt kaynaklı olduğundan şüphelenilmesi üzerine yakıtın temiz olduğu yönünde raporlar alındığını, —— sayılı dosyasından yokluklarında yapılan bilirkişi incelemesi ile sorunun üretim kaynaklı olduğunun tespit edildiğini, —— sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunun delil niteliği taşımadığını, dava konusu aracın ön göğüs panel değişimi, garanti süresinin dolup dolmadığına bakılmaksızın müşteri memnuniyeti adına 06.07.2018 tarihinde ücretsiz olarak gerçekleştirildiğini, dava konusuyla hiçbir ilgisi bulunmamasına rağmen, garanti kapsamında gösterilerek, davacı lehine ücretsiz olarak yapılan bu iyi niyetli işlemin, davacı tarafından davaya konu aracın garanti süresinin aslında dolmadığı şeklinde yorumlanmasının uygun olmadığını, davanın ve iddiaların kabulü anlamına gelmemekle birlikte, dava konusu aracın geçirdiği maddi hasarlı kazalar sebebiyle uğradığı değer kaybının belirlenmesi gerektiğini savunarak, davanın öncelikle yetkisizlik nedeniyle reddine, zamanaşımı süresinin dolması ve ayıp ihbarının zamanında yapılmamış olması nedeniyle davanın reddine, Davanın esasına girilmesi ve bilirkişi incelemesi yaptırılması halinde, aracın maddi hasarlı kaza geçirmesi nedeniyle uğradığı değer kaybının belirlenmesine, Kullanım ömrünü tamamlamış, hali hazırda 210.000 km’den fazla yol kat etmiş, periyodik bakımları yetkili servisler yaptırılmamış ve harici atölyelerde işlem görmüş dava konusu araçta iddia edilen sorunun üretimden kaynaklanmaması nedeniyle davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava; Ayıp iddiasına dayalı maddi tazminat istemine ilişkidir.Dava, 13/09/2019 tarihinde —– sayılı dosyasında açılmış olup, Mahkemenin —— Esas sayılı dosyasından verilen 17/12/2019 tarihli yetkisizlik kararı sonrasında dosya Mahkememize 04/02/2020 tarihinde tevzi edilmiş ve işbu esas numarası üzerinden yargılamaya devam olunmuştur.Trafik tescil kayıtları dosya içerisindedir.Arabuluculuk son tutanağı dosya içerisindedir.—– sayılı dosyası celp edilmiştir.—– sayılı dosyası UYAP sisteminden celp edilmiştir.Mahkememizin 22/12/2020 tarihli celse —- nolu ara karar gereği dosya rapor tanzim edilmek üzere bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, —— tarafından tanzim edilen 30/05/2021 tarihli raporda özetle;”…Davacı —– şirketine ait —– plakalı —— ticari adlı —– model aracın motor arızasının olağan yıpranmalara mı yoksa imalata dayalı mı olduğunun değerlendirilebilmesi için dava konusu aracın —– yetkili servislerinde servis bülteninde belirtilen bahse konu iyileştirmeye tabi tutulup tutulmadığı, ayrıca muhafaza altına alınmış ise aracın motorundan sökülmüş hasarlı pistonların ve enjektörlerin incelenmek üzere temininin gerektiği, söz konusu eksiklerin giderilerek dosyaya sunulması durumunda teknik değerlendirme yapılabileceği, dava konusu aracın motorunun arıza öncesi duruma getirilmesi için uygulanması gerekli parça ve işçilik tutarının onarım tarihinde 8.484,62-TL olduğu, meydana gelmiş arızanın azami onarım süresinin 10 gün olacağı ve bu süreçte eşdeğer araç kiralama tutarının onarım tarihinde 1.000,00- TL mertebesinde olacağı, aracın model yılı ve kullanım mesafesi gözönünde bulundurulduğunda, davaya konu arıza nedeniyle motorda gerçekleştirilmiş işlemlerin ikinci el serbest piyasa koşullarında aracın değerinde azalmaya neden olmayacağı…” belirtilmiştir.Tanzim edilen rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.Mahkememizin 02/11/2021 tarihli celse ara kararı ile dosya ek rapor tanzim edilmek üzere yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, tanzim edilen ek raporda özetle; ”…Davaya konu aracın motor pistonlarındaki çatlama ve kırığın, bakım eksikliği veya enjeksiyon sorunu ile ilişkilendirilebilecek nitelikte olmadığı, kırık ve çatlakların kök raporda da belirtilen servis bültenine konu kırık karakteristiğinde olması, enjeksiyon ya da yakıt kaynaklı hasar emareleri gözlenmemesi nedeniyle imalata dayalı olduğu, Söz konusu motor hasarının kullanım kaynaklı olmaması, imalata dayalı ve önemli arıza niteliğinde olması nedeniyle dava konusu aracın AYIPLI mal kapsamında olduğu, ayıbın satın alanın satın alma esnasında makul ve yeterli bir süre incelemesi ile ya da uzman kontrolüyle anlaşılabilir özellikte olmaması, belirli bir kullanım mesafesinden sonra ortaya çıkması nedeniyle GİZLİ AYIP niteliğinde olduğu, ayıp nedeniyle ortaya çıkan davacı zararından davalı tarafın sorumlu tutulabileceği, ancak eskime ve kullanım sonucu olağan yıpranmalar nedeniyle servis ömrünü tamamlamış (enjeksiyon sistemi elemanları ve turbo ünitesi) parçalarda davalı tarafın sorumluluğundan bahsedilemeyeceği, Ayıp nedeniyle ortaya çıkan davalı taraf sorumluluğundaki zarar tutarının onarım tarihi itibariyle 8.484,62-TL olduğu, Arızanın azami onarım süresinin 10 gün olacağı, bu süreçte eşdeğer araç kiralama tutarının onarım tarihinde ortalama 1.000,00-TL mertebesinde olacağı, Aracın model yılı ve kullanım mesafesi göz önünde bulundurulduğunda, davaya konu arıza nedeniyle motorda gerçekleştirilmiş işlemlerin ikinci el serbest piyasa koşullarında aracın değerinde azalmaya neden olmayacağı…” belirtilmiştir.Tanzim edilen ek rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekillerince rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuştur.Tarafların rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi bakımından dosya ek rapor tanzim edilmek üzere daha önce rapor sunan heyete tevdi edilmiş, tanzim edilen 2. Ek raporda özetle;”…- Davaya konu aracın motor pistonlarındaki çatlama ve kırığın, bakım eksikliği veya enjeksiyon sorunu ile ilişkilendirilebilecek nitelikte olmadığı, kırık ve çatlakların kök raporda da belirtilen servis bültenine konu kırık karakteristiğinde olması, enjeksiyon ya da yakıt kaynaklı hasar emareleri gözlenmemesi nedeniyle imalata dayalı olduğu, Söz konusu motor hasarının kullanım kaynaklı olmaması, imalata dayalı ve önemli arıza niteliğinde olması nedeniyle dava konusu aracın AYIPLI mal kapsamında olduğu, ayıbın satın alanın satın alma esnasında makul ve yeterli bir süre incelemesi ile ya da uzman kontrolüyle anlaşılabilir özellikte olmaması, belirli bir kullanım mesafesinden sonra ortaya çıkması nedeniyle GİZLİ AYIP niteliğinde olduğu, görüşlerinin korunduğu, ancak davalı tarafça dosyaya sunulan yetkili servis parça bedellerine ilişkin olay tarihine yakın fatura örneği dosyaya sunulmuş olduğundan ve bu bedellerin önceki bilirkişi raporundaki parça bedelleri ile uyumlu olduğundan, hasar tutarında önceki bilirkişi raporu parça bedellerinin alınması gereği dikkate alınarak zarar tutarı güncellenmiş ve talep edilebilecek zarar tutarının KDV dahil 15.358,29 TL olduğu…” belirtilmiştir.Tanzim edilen 2. Ek rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Taraf vekillerince rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya sunulmuştur.İddia, savunma, sunulu bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamından; Davacı tarafından ayıp iddiasına dayalı maddi tazminatın davalıdan tahsili istemiyle huzurdaki davanın açıldığı, davacı tarafından —— plakalı araçta üretimden kaynaklanan ayıp bulunduğu ileri sürülerek tamir, işçilik ve parça bedeli ile değer kaybından doğan ve aracın fiilen kullanılamamasından kaynaklanan maddi zarardan, aracı ithal edip satışını gerçekleştiren davalı şirketin sorumluluğu bulunduğunun ileri sürüldüğü,
—— sayılı dosyası incelendiğinde alınan 19/01/2018 tarihli raporun Makine Mühendisi bilirkişi tarafından tanzim edildiği ve davaya konu aracın ayıplı üretim olarak niteledirildiği, yine 03/04/2018 tarihli raporda araçta meydana gelen arızanın üretim ve imalat kaynaklı arıza olarak nitelendirildiği,—— sayılı dosyasında davacının —– ve davalının —- şirketi olup, davanın 26/02/2019 tarihinde açıldığı, Mahkemesince görevsizlik kararı verildiği, kararın taraflarca istinaf edilmeksizin 18/04/2019 tarihinde kesinleştiği, dosyanın tevzii edildiği —– sayılı dosyasından verilen 26/04/2019 tarihli karar ile davada taraf değişikliği talebinde bulunulduğu ve ancak Mahkememsince talebin red edildiği, aracın şirket adına kayıtlı olduğu gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle red edildiği, kararın istinaf edilmeksizin 18/07/2019 tarihinde kesinleştiği,—– tarafından —– adına düzenlenen, 20/12/2017 – tarihli —— kabul numaralı, ——- cari numaralı, servis tarafından imzalanmış Araç Kabul Kartı Hesap Dökümü belgesinden, davaya konu aracın pistonun delinmiş olduğu ve bu arızanın yakıt içerikli kaynaklandığının belirtildiği ve araçta bir kısım parçalarının değiştiği anlaşılmıştır.6098 sayılı TBK ‘nun ayıptan sorumluluk başlığında yer alan düzenlemelerde; Madde 219- Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur. Madde 223- Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. Alıcının seçimlik hakları başlığında madde 227- Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.6102 sayılı TTK Ticari satış ve mal değişimi başlıklı madde 23- (1) Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır….c) Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.” düzenlemeleri mevcuttur.Düzenlemeler karşısında somut olay incelendiğinde; Davacı tarafından —— plakalı araçta üretimden kaynaklanan ayıp bulunduğu ileri sürülerek tamir, işçilik ve parça bedeli ile değer kaybından doğan ve aracın fiilen kullanılamamasından kaynaklanan maddi zararın aracı ithal edip satışını gerçekleştiren davalı şirketten tahsili istemiyle huzurdaki davanın açıldığı, Dava konusu aracın ilk malikinin dava dışı —– şirketi olup, aracın 12/05/2010 tarihinde tescil edildiği, davacı tarafından 21/04/2015 tarihinde satın alındığı, davaya konu hasarın 17/12/2017 tarihinde meydana geldiği, Davalı tarafından dava konusu araç için verilen garanti süresinin 2 yıl / 60.000 km (hangisi önce dolarsa) garanti süresi 12/05/2012 tarihinde ve 3 yıl / 100.000 km (hangisi önce dolarsa) ücretsiz onarım taahhüdü süresinin 12/05/2013 tarihinde sona erdiğinin savunulduğu, Somut olayda davacının tüketici vasfı taşımaması nedeniyle Mahkememiz görevli olmakla birlikte uyuşmazlığın 4077 sayılı kanunun kapsamı dışında kaldığı, TTK 25/4 maddesi uyarınca ayıba karşı tekeffüle ilişkin B.K.nın 207. Maddesinde belirtilen zamanaşımı süresinin tacirler arası ticari satışlarda 6 ay olduğunun belirtildiği, bu sürenin gizli ayıplar için de geçerli olduğu, BK. 207. Maddesine göre ise daha uzun süre kefalet etmesi halinde garanti süresinin geçerli olacağının anlaşıldığı, somut olayda davacı tarafından davaya konu hasarın garanti süresi içerisinde meydana geldiğinin ileri sürüldüğü, davalı tarafından her ne kadar aksi savunulmuş ise de dosya kapsamına garanti belgesi sunulmadığı gibi davaya konu hasarın 17/12/2017 tarihinde meydana geldiği, sunulu iş emirlerinden ve davaya cevap dilekçesinden davalı tarafından davaya konusu aracın ön göğüs panel değişiminin davaya konu arızanın meydana geldiği tarihinden sonra 06/07/2018 tarihinde davalı tarafından ücretsiz olarak gerçekleştirildiği anlaşılmakla arıza tarihinde dava konusu aracın garantisinin devam ettiğinin kabul edilmesi gerektiği , Mahkememizce re’sen alınan bilirkişi heyeti kök ve ek raporlarıyla; Davaya konu aracın motor pistonlarındaki kırık ve çatlakların imalata dayalı önemli arıza niteliğinde olduğu, ayıbın satın alma esnasında makul ve yeterli bir süre incelemesi ile ya da uzman kontrolüyle anlaşılabilir özellikte olmadığı, belirli bir kullanım mesafesinden sonra ortaya çıkması nedeniyle “gizli ayıp” niteliğinde olduğunun tespit edildiğinin ve davacı nezdinde meydana gelen maddi zararın tespitinde eskime ve kullanım sonucu olağan yıpranmalar ile servis ömrünü tamamlamış parçalardan davalı tarafın sorumluluğunun bulunmadığının dikkate alınarak zarar tutarının belirlendiği, araç kiralama bedelinin onarım tarihinde ortalama 1.000,00-TL mertebesinde olacağının belirtildiği ve aracın model yılı ve kullanım mesafesi göz önünde bulundurularak davaya konu aracın arıza nedeniyle motorunda gerçekleştirilmiş işlemlerin ikinci el serbest piyasa koşullarında dikkate alınarak değerinde azalmaya neden olmayacağının belirtildiği, sunulu kök ve ek raporların denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla Mahkememizce benimsendiği,
Davalı tarafından her ne kadar aracın dava dışı kişiye satışı nedeniyle itirazda bulunulmuş ise de davacı tarafından araç ayıplı haliyle satmış olup, davacının aracı satmadan önce yaptığı masraflar nedeniyle zararı bulunabileceği dikkate alındığında eldeki davayı açarak talepte bulunması konusunda aktif husumet ehliyetinin bulunduğunun kabul edilmesi gerektiği,Dosyada mübrez 20/12/2017 tarihli Araç Kabul Kartı Hesap Dökümünden dava konusu ayıp ortaya çıktığında aracın yetkili servise götürüldüğü anlaşılmakla ayıp ihbarının süresinde yapılmış olduğunun kabul edilmesi gerektiği Yargılama ile davalının üretim ve imalattan kaynaklandığı anlaşılan maddi zarardan sorumlu olduğu anlaşılmakla; Bilirkişi heyeti tarafından miktaren tespit edilen zarar kalemleri dikkate alınarak tamir, işçilik, parça bedeli yönünden talebin kısmen kabulüne, kiralamaya yönelik istem yönünden taleple bağlı kalınarak talebin kabulüne, aracın model yılı ve kullanım mesafesi ile ikinci el serbest piyasa koşullarında davaya konu arızanın araç değerinde azalmaya neden olmayacağı anlaşılmakla değer kaybına yönelik talebin ise reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, değişik iş dosya kapsamında davacı tarafından yapılan makbuzlu giderlerin ise maddi tazminat talebi içinde değerlendirilemeyeceği, talebin yargılama masrafı olarak hüküm bölümünde dikkate alınması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın Kısmen Kabulüne- Kısmen Reddine,
-Tamir, işçilik, parça bedeline yönelik zarar kalemine yönelik talebin kısmen kabulü ile 15.358,29-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Kiralama nedeni ile uğranılan zarara yönelik 500,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-)Karar ve ilâm harcı olan 1.083,27-TL harçtan peşin alınan 885,92-TL harcın mahsubu ile bakiye 197,35‬‬-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
3-A)Davanın kabul edilen kısmı yönünden; Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinden davayı kabul-ret oranı gözetilerek; 448,80-TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
3-B)Davanın reddedilen edilen kısmı yönünden; Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinden davayı kabul-ret oranı gözetilerek; 871,20-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-)Davanın kabul edilen miktarı yönünden; Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler madde 13/1 ve A.A.Ü.T. uyarınca 9.200,00-TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-)Davanın red edilen miktarı yönünden; Davalı ekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler madde 13/1 ve A.A.Ü.T. Uyarınca 9.200,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-)Davacı tarafça yatırılan 936,72-TL harç ve 4.640,60 TL bilirkişi, posta, tebligat gideri olmak üzere toplam 5.577,32‬-TL yargılama gideri ile değişik iş dosyasında makbuz mukabili yapılan 4.836,36‬-TL olmak üzere toplam 10.413,68-TL yargılama giderinden davayı kabul- ret oranı dikkate alınarak; 3.540,65-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-)Davalı tarafından yatırılan 11,50-TL vekalet harcından davayı kabul- ret oranı dikkate alınarak; 7,59-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK. madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —– Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.09/05/2023