Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/30 Esas
KARAR NO: 2021/787
DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 06/01/2020
KARAR TARİHİ: 09/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle Çek İptali ) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP :
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacının —- tutarındaki alacağına karşılık olarak herbirinin keşidecisi—- düzenlenme tarihli; ——– bedelli senedleri teslim aldığını, ancak kendisine teslim edilen gerçek ve meşru hamili olduğu kıymetli evrakları kaybettiğini ve tüm aramalarına rağmen bulunamadığını, borçlu tarafından davacıya tüm ödemelerin yapıldığını, ancak söz konusu kıymetli evrakların akıbeti bilinmediğini, üçüncü kişilerin eline geçme tehlikesi taşıdığını ve borçluyu tekraren tahsile zorlama ihtimali bulunduğunu ileri sürerek davaya konu senetler hakkında ödeme yasağı konulmasını ve kayıp nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava TTK.’nun 757, 764 ve 765 maddesi hükümlerine göre zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptali istemine ilişkindir.
Zayi nedenine dayalı kıymetli evrak iptali davaları, 6100 sayılı HMK.’nun 382/2 maddesinde çekişmesiz yargı işi olarak sayılmıştır.
——— ilânların yapıldığı anlaşılmıştır.
Kıymetli evrakta hak ve senet arasında sıkı bağlılık söz konusu olup, lehtar alacağına kavuşmak için senedi borçluya ibraz etmek zorundadır. TTK 646. maddesine göre senet borçlusu ancak kendisine senet ibraz edildiği taktirde ve senette hak sahibi olduğu anlaşılan kişiye karşı ödeme yapmakla mükelleftir. Kıymetli evrakın zayi olması durumunda ise mahkemeden alınacak iptal kararı ile senede sıkı sıkıya bağlı olan hak senetten ayrılacağından, yetkili hamil senet borçlusuna başvurabilme imkanı sağlayacaktır. Ancak, senetteki hak çeşitli sebeplerle sona ermişse, örneğin ödeme sonucu senedin iptali istenemez. ——–
Davacı vekilince dava dilekçesinde ve — tarihli duruşmada davaya konu —- senedin davacı zilyetliğinde iken kayıp olduğunu ve ancak tüm senet bedellerinin keşideci tarafından davacıya ödenmiş olduğu beyan edilmiştir. İptal davası ile amaçlanan alınacak karar ile birlikte senet borçlusuna başvurulabilmeye imkan sağlamak olduğu dikkate alındığında, somut olayda davaya konu senet bedelleri keşideci tarafından davacıya ödenmiş olduğundan, davaya konu senetlerdeki hak ortadan kalkmış olduğu gibi davacının huzurdaki davayı açmakta hukuki yararı da bulunmamaktadır. Senedin 3. kişilerin eline geçmesi halinde ise ilgilisince iddianın menfi tespit davasına konu edilmesi mümkündür.
Bu nedenlerle, davacının huzurdaki davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi ile Mahkemenin —- muhtıra yazı içeriğinde belirtilen davaya konu senetler hakkında ödeme yasağı kararının verildiğine dair tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmultur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Hukuki yarar yokluğundan DAVANIN REDDİNE,
2-)Mahkememizin—– Tarihli muhtıra yazı içeriğinde belirtilen davaya konu senetler hakkında ödeme yasağı kararı verildiğine dair tedbir kararının kaldırılmasına,
3-)Karar ve ilâm harcı olan 59,30-TL harçtan peşin alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-)Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK. madde 333/1 uyarınca re’sen yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde——— Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.09/11/2021