Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/295 E. 2020/186 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/295
KARAR NO : 2020/186

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 03/02/2020
KARAR TARİHİ : 16/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasında dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesinde; Müvekkilinin, ——–tarihinden bu ——————–ortağı olduğunu, müvekkilinin ortaklığın başladığı tarihten bugüne kadar şirketin iş ve işleyişiyle ilgili diğer ortaktan bilgi alamadığı gibi, kar dağıtımı da yapılmadığını, müvekkilinin her ne kadar davalı şirketin ortağı olarak görünse de, malvarlığının israf edildiğini, hatta müvekkilinin eşinden dahi borç aldığını, ancak hiçbir suret ile ne müvekkiline ne eşine geri ödeme yapılmadığını, kısa bir süre müvekkili ile ortak olarak yürütülen işlerde kar payı elde edilmiş olmasına rağmen, şirket ortağı olarak müvekkili adına hiçbir ödeme yapılmadığını, bu hususun müvekkili tarafından devam edilemez hale getirdiğini, ortaklar arasındaki güven ilişkisi sona erdiğini ve sürekli güvensizlik ortamı oluşduğunu, diğer ortağın kendi kusurundan kaynaklı şirketin kuruluş gayesinin gerçekleşmesinde ——————meydana geldiğini, şirket müvekkilini zarara uğrattığını, kar sağlayamamakta olup, şirket yönetiminde yolsuzluklar yapıldığı kanaati güçlendiğini, devamlı olarak diğer ortak şirketi iyi idare edemediğini ileri sürerek şirketin sürekli olarak kar sağlayamaması, müvekkilinin şahsi olarak zarara uğraması, ortaklığın müvekkili açısından çekilmez bir hal alması, devamının sağlanmasının imkansız hale gelmesi, şirket ortağının görevlerini kasten ihmal etmesi, haksız ve hukuka aykırı tutumu nedeniyle müvekkillerin zarara uğraması, haklı sebeplerin oluştuğunun kabulü ile; davalı şirketin feshi ve tasfiyesine karar verilmesini, Mahkemece feshe karar verilmediği takdirde müvekkili şirket ortaklığından ayrılmasına ve ortaklık paylarının gerçek değerinin ödenmesine, Türk Ticaret Kanunu m. 636, m.638 ve TTK m. 245 hükümleri uyarınca müvekkilinin çıkma sebebinin haklı olarak nitelendirilmesi ve haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesi, müvekkili ortağın durumunun teminat altına alınmasına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE:
Davacı vekilinin ——- tarihli UYAP’tan gönderdiği ve davadan feragat ettiğini belirtir dilekçe sunduğu görülmüştür.
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalı tarafın veya Mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK. m. 307/1)
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat veya kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK. m. 309/1-2)
Feragat ve kabul kayıtsız şartsız olmalıdır. (HMK. m. 309/4)
Vekilin feragat edebilmesi, için feragate ilişkin özel yetkisinin bulunması şarttır. (HMK. m. 74/1)
Buna göre; davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde ekli vekaletnamenin yapılan incelenmesinde; davacı vekilinin feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; davacı vekilinin davadan feragat ettiği, buna ilişkin 05/03/2020 tarihli feragat dilekçesini dosyaya sunduğu ve davadan feragate dair vekaletnamesinde özel yetkisi bulunduğu görülmekle feragat nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-)Davadan feragatin ilk duruşmadan önce gerçekleştiği görülmekle karar ve ilam harcı olan 18,13-TL harcın peşin yatan 54,40 TL’den mahsubu ile bakiye 36,27 TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip ve talep halinda davacıya iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.