Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/244 E. 2020/107 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/244 Esas
KARAR NO: 2020/107
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 28/01/2020
KARAR TARİHİ: 26/02/2020
Davacı vekilinin ——– sistemi üzerinden göndermiş olduğu 25/02/2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiği görülmekle,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri olan davacı ile davalının bir süredir tanışık olduklarını, tanışıklık nedeni ile aralarında araç alım satım ticareti gerçekleştirmeye karar verdiklerini, müvekkili olan davacının davalının sahip olduğu araca almak için sözlü olarak aralarında satış sözleşmesi akdedildiğini ve davalıya —-adet çek verdiğini, davacının teslim ettiği çeklere karşılık arabayı üzerine tescil ettirmeyi düşündüğünü ancak davalının satış işlemlerinin aracın satışına engel bir durum olduğundan bahisle gerçekleşemeyeceğini davacıya bildirdiğini, davacı müvekkilinin çeklerin iadesini talep etmesine karşın davalı tarafından iade edilmediğini, davalının ticari işlerinde bahse konu çekleri kullandığını ve başkalarına verdiğini, davacı müvekkilinin çekin hamili bulunan kişiye ulaştığını ve çekin bedelini ödeyerek hamili olan kişiden teslim aldığını, davaya konu olayda davalının yerine getirmekle yükümlü olduğu edimini yerine getirmediğini, davalı aleyhine açılan davalarının kabulü ile müvekkili olan davacının davalıya karşı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili —— sisteminden göndermiş olduğu ——tarihli dilekçesi ile işbu davadan feragat ettiğini bildirmiştir.
Davalı ——————— Mahkememize sunduğu —- tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile dava konusu hukuki ihtilaf üzerinde anlaştıklarını, feragat ettiğini, davaya konu çeklerin davacı tarafa teslim edildiğini, çeklerden dolayı herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, davacı tarafın yatırdığı ihtiyati tedbir teminatının davacı tarafa iadesine muvafakatinin bulunduğunu, anlaşma çerçevesinde davacı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinin olmadığını, ayrıca herhangi bir hak ve alacağının da bulunmadığını, feragat talebinin kabul edilmesini talep etmiştir.
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalı tarafın veya Mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK. m. 307/1)
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat veya kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK. m. 309/1-2)
Feragat ve kabul kayıtsız şartsız olmalıdır. (HMK. m. 309/4)
Vekilin feragat edebilmesi, için feragate ilişkin özel yetkisinin bulunması şarttır. (HMK. m. 74/1)
Buna göre; davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde ekli vekaletnamenin yapılan incelenmesinde davacı vekilinin feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; davacı vekilinin feragat dilekçesini dosyaya sunduğu ve davadan feragate dair vekaletnamesinde özel yetkisi bulunduğu görülmekle feragat nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-)Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-)Davadan feragatin ilk celse öncesinde gerçekleştiği gözetilerek karar ve ilâm harcı olan olan 455,40-TL harçtan peşin alınan 341,55- TL harcın mahsubu ile bakiye 113,85-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-)Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararının (ödemeden men) kaldırılmasına, bu hususta ilgili bankaya müzekkere yazılmasına,
5-)Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-)Teminatın iadesi hususunda HMK madde 392/2 uyarınca işlem yapılmasına,
7-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süre içerisinde ———- Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/02/2020